Yemen’i sel vurdu: 33 kişi hayatını kaybetti

Yemen’de seller 33 kişinin ölümüne neden olurken Sanaa’da 380 tarihi eve zarar verdi

Sana’nın tarihi Eski Şehir bölgesinde bir sokakta trafiği düzenleyen bir trafik polisi (EPA)
Sana’nın tarihi Eski Şehir bölgesinde bir sokakta trafiği düzenleyen bir trafik polisi (EPA)
TT

Yemen’i sel vurdu: 33 kişi hayatını kaybetti

Sana’nın tarihi Eski Şehir bölgesinde bir sokakta trafiği düzenleyen bir trafik polisi (EPA)
Sana’nın tarihi Eski Şehir bölgesinde bir sokakta trafiği düzenleyen bir trafik polisi (EPA)

Yemen’de konuyla ilgili bilgili kaynaklar, son günlerde başkent Sana ile Husi milislerinin kontrolündeki diğer şehirleri vuran sağanak yağışlar sonucunda en az 33 kişinin hayatını kaybettiğini ve yaralıların olduğunu, vatandaşların evlerini ve mülklerini kaybederek zarara uğradığını belirtti.
Şarku’l Avsat’a konuşan yerel kaynaklar, sağanak yağmurların yakın zamanda Sana’nın tarihi Eski Şehir’de bölgesinde ve diğer bölgelerde bir çok evin yıkılmasının yanı sıra sellere maruz kalan devlet okulları ve üniversitelerin duvarlarının tamamen ya da kısmen yıkıldığını aktardılar.
Şarku’l Avsat’a konuşan Sana’daki yerel kaynaklar, kayıpları Husi grubunun felaketi kasıtlı olarak ihmal etmeye devam etmesi ve nüfus tarafından acil durum çağrılarına yanıt verilmemesine bağladı.
Gruba bağlı olan Yemen Tarihi Eserler Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından daha önce yapılan uyarılara ve Sana’nın tarihi duvarlarının ve diğer eski binaların bazı bölümlerinin yıkılmasından sonra yaptığı imdat çağrılarına rağmen, Sana’daki darbe yetkilileri, sağanak yağışlar sonucu Sana’nın Eski Şehir bölgesinde yaklaşık 5 evin yıkıldığını ve 40’tan fazla evin hasar gördüğünü onaylamakla yetindiler.
Husilerin Eski Şehri kasıtlı olarak ihmal etmesi, Tarihi Şehirler Koruma Genel Kurumu ve Tarihi Eserler ve Müzeler Genel Kurumu tarafından temsil edilen darbe yetkililerinin, harap olmuş evlerin onarımı ve bakımıyla ilgilenmeye yönelik sorumluluklarını yerine getirmedeki başarısız olmaları ile aynı zamanda geliyor. Bu sırada, Sana’daki kaynaklar Şarku’l Avsat’a, Mazbah, es-Senine, Şemlan, es-Selasin, Rabat, Hail, ed-Dairi, Beytül Bus, el-Esbahi başta olmak üzere Sana mahallelerinde, pazartesi akşamından bu yana devam eden yağmur nedeniyle vatandaşlara ait onlarca evin çöktüğü ve hasar gördüğü aktarıldı.
Kaynaklar, Yemen’in en büyük üniversitelerinden biri olan Sanaa Üniversitesi’nin duvarının, çevre mahallelerden gelen sel suları nedeniyle yıkıldığını belirtti. Aktivistler, duvarın yıkıldığı anı gösteren fotoğraf ve görüntüleri sosyal medyada yayınladı.
Görgü tanıklarına göre, bu olay, başkentin Sana’nın Main semtindeki el-Kamia Devlet Okulu’na ait başka bir duvarın da sağanak yağışlar sonucu yıkılmasıyla aynı zamana denk geldi.
Sana’daki kaynaklar Şarku’l Avsat’a, son 10 günde Sana’daki çeşitli mahalle ve bölgelerden yüzlerce ailenin, evlerinin çökmesinin ardından başka yerlere taşındığı bildirildi. Diğer aileler ise, daha fazla sağanak yağış nedeniyle evlerinin yıkılacağından ve milis yetkililerinin herhangi bir çalışma yürütmeyeceğinden endişelendiklerini belirtti.
Sana sakinleri, Husileri sıkıntılarını görmezden gelmenin yanı sıra insanları, çıkarlarını ve mülklerini korumak için tahliyeler, önceden uyarılar ve sivil savunma ekiplerinin yardım sağlaması gibi güçlerini kullanmamasıyla suçluyor.
Yemenli internet kullanıcıları son iki haftadır sosyal medya platformlarında, sağanak yağmurun neden olduğu sel altında kalan Sana’nın ve Husi kontrolündeki diğer bazı şehirlerin sokaklarını ve mahallelerini gösteren fotoğraflar ve videolar yayınladılar. Söz konusu sel çok sayıda kişiyi evlerine hapsederken, otomobillere ve dükkanlara da ağır hasar verdi.
Meteorologların birkaç şehirde aynı hava durumunun önümüzdeki saatlerde de devam edeceğine yönelik tahminlerinin yanı sıra, altyapının insanların yaşamları ve evleri için tehdit oluşturacak şekilde sürekli bozulması gölgesinde, Yemenliler sağanak yağışların devam etmesinden korkuyor.
Birleşmiş Milletler (BM), Yemen’de birçok bölgeyi vuracak ve çöl çekirgelerinin üremesine yol açacak yeni sel uyarısında bulunmuştu.
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), hava durumu tahminlerinin, Arap Denizi’nden gelen sürekli nem akışı nedeniyle İbb ve Hadramut vilayetlerinin kuzeyinde metrekareye düşen yağmur miktarının yaklaşık 40 milimetreye ulaşacağı sağanak yağışlar gösterdiğini söyledi. Ülke genelinde ise, metrekareye kümülatif olarak 300 milimetreden fazla yağış olması bekleniyor.
FAO, sellerin Hacca vilayetindeki Vadi Harad’da bin 100, Hudeyde’de ise Vadi Mur’da 4 bin 300 ve Vadi Sardud’da 4 bin 600 kişiyi etkileyeceğini açıkladı.
Seller aynı zamanda, el-Cevf vilayetindeki el-Emana Vadisi’nde 20 bin kişiyi, Sana’da Zenne Vadisi’nde 4 bin kişiyi, Vadi Siham’da 4 bin kişiyi, Hudeyde ve Riyme’dan geçerek Vadi Zabid’de bin 400, Lahic ve ed-Dali vilayetlerinde Vadi Tibn ve Vadi Benna’da 2 bin ve Hadramut’taki Vadi Hacer’de 600 kişiyi de etkileyecek.



‘Yeşil Refah’ ve ‘Yeni Gazze’... Gazze Şeridi'ni neler bekliyor?

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)
TT

‘Yeşil Refah’ ve ‘Yeni Gazze’... Gazze Şeridi'ni neler bekliyor?

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Deyr el-Balah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan çadırlar (AP)

Son iki gündür Gazze Şeridi'ne ilişkin dosyada ‘Yeşil Refah’ ve ‘Yeni Gazze’ gibi yeni isimler öne çıkmaya başladı. Bu gelişme, ABD’nin arabuluculuğu ile Arap ve uluslararası desteğe rağmen İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasına geçişin sekteye uğradığı bir dönemde yaşanıyor.

İsrail basınındaki haberlere göre hükümet, ABD’nin kararına boyun eğerek orduya Refah’ın doğusunda ‘Yeşil Refah’ adıyla yeni bir kent kurulmasına yönelik saha çalışmalarına başlaması için izin verdi. İlk hazırlıklar kapsamında ağır iş makinelerinin bölgeye sokularak molozların temizlenmesi ve arazinin düzenlenmesi planlanıyor.

İsrail’in geciktirme girişimleri

İsrail medyasında yer alan bilgilere göre Tel Aviv yönetimi, bu çalışmaların henüz geçiş yapılmamış olan anlaşmanın ikinci aşamasına dahil olduğu gerekçesiyle haftalarca süren bir geciktirme çabasına girişti. Ancak Washington’un artan baskıları sonucunda İsrail, planın bir sonraki etabına yönelik hazırlıkları başlatmak zorunda kaldı.

Bu çalışmalar; işgal altındaki topraklarda Refah’ın doğusunda bir insani bölge ve yeni bir kent inşasını içeriyor. Washington yönetimi, söz konusu adımla Filistinlilere ‘umut şehri’ modelini sunmayı ve ‘Hamas’ın kontrolündeki eski, yıkılmış ve karanlık Gazze’nin’ karşısına ‘yeni, modern ve gelişen bir Gazze’ örneği koymayı hedefliyor.

İsrail, planın ikinci aşamasında atılacak bu tür adımların Refah Sınır Kapısı’nın açılmasına yol açacağı, ayrıca Gazze Şeridi’nin başka bölgelerinden çekilmeyi ve yerlerine uluslararası güçlerin konuşlanmasını gerektireceği gerekçesiyle itiraz etti. Söz konusu ülkeler, İsrail’in taleplerini karşılamanın zorluğu ve bölgedeki işgal koşulları nedeniyle kuvvet göndermeyi reddetti.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kanal 12 televizyonundan aktardığına göre, İsrail’in bu tutumu üzerine Washington yönetimi Tel Aviv’i süreci oyalamakla suçladı ve çok uluslu güce katılmaktan çekilen ülkelerin sorumluluğunu İsrail’e yükledi. Bu baskının ardından İsrail geri adım atarak yeni kentin inşasına başlanmasını kabul etti.

İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN, İsrail’in ‘gelecek hafta bölgede geniş çaplı moloz temizliği başlatmak üzere ağır iş makinelerini Refah’a sokmaya hazırlandığını’ ve bunun ‘Hamas unsurlarından arındırılmış yeni insani bölgenin oluşturulması’ amacıyla yapıldığını bildirdi.

Silahlı milislerden destek

Habere göre İsrail ordusu, ‘İsrail’le koordineli çalışan silahlı milislere’ atılacak adımlar konusunda bilgi verdi. ABD planına göre bir sonraki aşama, ‘İsrail’in kısmen kontrol ettiği bölgelerde yabancı bir askeri gücün faaliyete geçmesini’ öngörüyor.

i24NEWS ise İsrail ordusunun Refah’ın doğusunda Filistinliler için ‘Yeşil Refah’ adıyla yeni bir kent kurulmasına yönelik geliştirme çalışmalarına fiilen başladığını bildirdi. Kanal, bölgede gelecek hafta kapsamı genişletilecek hazırlıkların sürdüğünü, bunların ‘moloz ve patlayıcı kalıntılarının temizlenmesini’ içerdiğini aktardı.

sdfrt
Gazze Şeridi'nin Refah kentindeki İsrail askerleri (Arşiv – Reuters)

Maariv gazetesinin haberine göre, Refah’ta faaliyet gösteren Yaser Ebu Şebab milisleri, söz konusu yeni kentin bulunduğu bölgede İsrail güçlerinin temsilcileriyle ve ayrıca İsrail’in güneyindeki Kiryat Gat’ta bulunan ABD komuta merkezi adına bölgede bulunan sivil temsilcilerle birlikte görülmeye başladı.

Kabinede itirazlar

Siyasi kaynaklar, İsrail’in bu adımına kabinenin büyük bölümündeki bakanların karşı çıktığını, hatta tepkinin öfkeye dönüştüğünü aktardı. Bakanların, İsrail’in ‘sarı hat üzerinde inşaat yaparak Gazze çevresindeki yerleşimleri tehlikeye atmaması gerektiğini’ savunduğu belirtildi. Bazı sağ görüşlü medya organları haberi ‘utanç’ başlığıyla duyurdu.

Başbakan Netanyahu ise kararını savunarak hazırlık çalışmalarının ‘tünellere büyük miktarda beton dökme ve geniş bölgeleri izole etme’ işlemlerini içerdiğini söyledi. Netanyahu, söz konusu adımların ‘Hamas’ın askeri altyapısını yok etme yönündeki İsrail çıkarlarına hizmet ettiğini’ ifade etti.

gthy
Başbakan Binyamin Netanyahu, Ocak 2025'te İsrail kabine toplantısına başkanlık ediyor. (DPA)

Netanyahu, uluslararası güce katılmaktan vazgeçen Arap ve İslam ülkelerinin tutumunun Katar ve Türkiye’nin çıkarlarına hizmet ettiğini savundu. Bu nedenle İsrail’in ABD yönetiminin taleplerine yanıt vermesi ve Washington’la çatışmaya girmemesi gerektiğini kaydetti.

Filistin Yönetimi ve Hamas’ın itirazları

Filistin Yönetimi, İsrail’in ‘Gazze’yi yeniden inşa’ başlığı altında yürüttüğü çalışmalara karşı çıkıyor. Yönetim, farklı düzeylerde yaptığı açıklamalarda bu dosyadaki rolünü korumakta kararlı olduğunu ve Arap planına desteğini sürdürdüğünü vurguluyor.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa, perşembe günü bir İtalyan heyetini kabul ederken yaptığı açıklamada, “Gazze Şeridi için bir yeniden imar ve toparlanma planımız var. Bu planın bir icra programı bulunuyor ve Arap ile İslam ülkeleri tarafından benimsendi. Uluslararası toplum da New York Bildirgesi aracılığıyla destek veriyor. Kardeş Mısır’la birlikte Kahire’de bir yeniden imar ve toparlanma konferansı düzenlemek için çalışıyoruz” dedi.

Hamas, söz konusu projeyi ‘İsrail’in ateşkes anlaşmasını açık biçimde ihlal etmesini gerekçelendirmeye yönelik yeni bir aldatmaca’ olarak nitelendirdi. Hareket, yayımladığı açıklamada, “İsrail’in anlaşmayı çiğnediğini ve günlük ihlallerle daha ilk aşamayı ortadan kaldırdığını” belirtti.

Geçtiğimiz salı günü konuya ilişkin bilgi veren Mısırlı bir kaynak, Gazze’nin erken toparlanması ve yeniden inşasına yönelik Kahire Konferansı’nın kasım ayı sonunda yapılmasının planlandığını ancak toplantının erteleneceğini söyledi. Kaynak, “Konferans ay sonunda düzenlenmeyecek; biraz gecikmesi muhtemel. Özellikle şu anda paralel bir çaba yürütülüyor. Görünen o ki ABD, Refah’la ilgili kendi özel girişimini planlıyor” değerlendirmesinde bulundu. Bu açıklama, İsrail’in kontrolündeki bölgelerde oluşturulması öngörülen ‘yeşil bölgeye’ işaret olarak yorumlandı.

Gazze İnsan Hakları Merkezi, ateşkesin başlamasından bu yana geçen 47 günde İsrail tarafından işlenen ihlallerde 350 Filistinlinin öldürüldüğünü açıkladı. Ölenler arasında 130 çocuk ve 54 kadın bulunuyor.

Merkez, aynı dönemde günlük ortalama 11’i aşan 535 ihlal kaydettiğini bildirerek ateşkesin yürürlüğe girdiği ilk andan itibaren ihlallerin sürdüğünü vurguladı.

Açıklamada, İsrail’in insani yardım girişlerini kısıtladığı, günde yalnızca 211 kamyonun geçişine izin verdiği, oysa 600 kamyona izin verildiği yönünde iddialarda bulunduğu aktarıldı. Ayrıca İsrail’in üzerinde mutabık kalınan çekilme haritasına uymadığı ve sivil bölgelere yönelik ateş kontrolünü sürdürerek zaman zaman bölgeye girdiği belirtildi.


İsrail’den Suriye'nin Beyt Cin kasabasına baskın: En az kişi 9 öldü

Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)
Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)
TT

İsrail’den Suriye'nin Beyt Cin kasabasına baskın: En az kişi 9 öldü

Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)
Golan Tepeleri'nde iki İsrail askeri (Arşiv fotoğrafı - Reuters)

Suriye kaynakları, İsrail devriyesinin bölgeye girmesi sonrası çatışma çıktığını; hava saldırılarının ardından yoğun sivil göç yaşandığını bildirdi.

Suriye medyası, Şam’ın güneyindeki Beyt Cin kasabasına düzenlenen İsrail baskının  ve hava saldırısının ayrıntılarını açıkladı. Suriye kaynakları, saldırılarda en az 9 kişinin öldüğünü aktardı.

Suriye’nin “El-İhbariyye” kanalı, kasabanın İsrail savaş uçaklarının yoğun bombardımanına hedef olduğunu, çok sayıda ölü ve yaralı bulunduğunu bildirdi.

Açıklamalara göre olay, İsrail’e ait bir askeri devriyenin bölgeye kara yoluyla girmesi, sakinlerle çatışma yaşanması ve devriyenin geri çekilmesi sonrası hava saldırılarının başlamasıyla tırmandı. Bölge üzerinde İsrail uçaklarının yoğun şekilde uçtuğu belirtildi.

Saldırıların ardından Beyt Cin’de büyük bir sivil göç hareketi yaşandı; çok sayıda kişi çevre kasabalara yöneldi.


Washington milislere: Irak'ta yeriniz yok

Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)
Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)
TT

Washington milislere: Irak'ta yeriniz yok

Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)
Süleymaniye ilindeki Çamçemal yakınlarında füze saldırısının ardından Kormor gaz sahası (Reuters)

aIrak'ın kuzeyindeki Süleymaniye'de bir doğalgaz sahasının insansız hava aracıyla (İHA) bombalanması öfkeli tepkilere yol açtı ve ABD'nin silahlı gruplara uyarıda bulunması ve hükümetin faillerin yakalanması için harekete geçmesiyle sonuçlandı.

Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne göre çarşamba akşamı Dana Gas tarafından işletilen Khor Mor gaz sahasını hedef alan bir İHA saldırısı, elektrik santrallerine gaz arzının tamamen kesilmesine neden oldu. ABD'nin Irak Özel Temsilcisi Mark Savaya, saldırıyı "düşmanca dış amaçlarla hareket eden yasadışı grupları" gerçekleştirmekle suçladı.

Savaya, Bağdat'ı "bu saldırının sorumlularını tespit etmeye ve adalete teslim etmeye" çağırdı ve "tam egemen bir Irak'ta bu tür silahlı gruplara yer olmadığını" vurguladı.

Kürdistan Bölgesi Başbakanı Mesrur ​​Barzani ise Washington'a "sivil altyapıyı korumak için gerekli savunma ekipmanını sağlama" çağrısında bulundu. Barzani, "Bu tür saldırıların faillerinin geçmişte olduğu gibi cezadan kaçmaması gerektiğini" vurguladı.

Saldırıyı henüz üstlenen olmadı ancak Irak yetkilileri dün saldırıyı araştırmak üzere bir komite kurulduğunu duyurdu ve askeri bir sözcü de saldırıda yer alanların "cezalandırılacağına" söz verdi.