Hindistan'da iktidara suçlama: 'Yemeğe muhtaç kişiler, bayrak satın almaya zorlanıyor

"Her eve bir bayrak" kampanyası tartışma yarattı

1947'de kabul edilen Hindistan bayrağının ortasında mavi renkli çakra var (Reuters/Arşiv)
1947'de kabul edilen Hindistan bayrağının ortasında mavi renkli çakra var (Reuters/Arşiv)
TT

Hindistan'da iktidara suçlama: 'Yemeğe muhtaç kişiler, bayrak satın almaya zorlanıyor

1947'de kabul edilen Hindistan bayrağının ortasında mavi renkli çakra var (Reuters/Arşiv)
1947'de kabul edilen Hindistan bayrağının ortasında mavi renkli çakra var (Reuters/Arşiv)

Hindistan'da muhalefet, Narendra Modi yönetiminin ücretsiz yemek dağıtılan kişileri ülke bayrağını satın almaya zorladığını öne sürdü.
Ana muhalefetteki Ulusal Kongre Partisi lideri Rahul Gandi, 15 Ağustos'ta kutlanan Bağımsızlık Günü'ne yaklaşırken karneyle ücretsiz yemek dağıtılan dükkanlarda bayrak satın alınması için halka baskı yapıldığını ileri sürdü.
1947'de Birleşik Krallık'tan bağımsızlığını ilan eden Hindistan, her yıl 15 Ağustos'ta kutlama yapıyor.
Bağımsızlık Günü'nde kamu binalarına bayrak asılıyor. Bazı Hintliler de evlerini bayraklarla süslüyor.
Öte yandan bu yıl Modi hükümeti, "her eve bir bayrak" kampanyası başlattı. Bu kapsamda pazartesi gününe kadar en az 200 milyon bayrağın asılması hedefleniyor.
Parlamenter Gandi, Haryana eyaletinde bir dükkandaki görevlinin, ücretsiz erzak için gelen ve bayrak satın almayan bir kişiyi azarladığının görüldüğü videoyu hatırlattı.
Sosyal medyada paylaşılan videoda dükkan sahibi, "Bu, tepeden gelen bir hükümet emri. Patronum bana bayrağı satın almayı reddedenlere erzak vermememi söyledi" diyor.
"Milliyetçilik asla satılamaz" diyen Gandi, iktidardaki Hindistan Halk Partisi'nin (BJP) hem bayrağa hem de maddi durumu kötü kişilerin onuruna hakaret ettiğini savundu.
Guardian'ın aktardığına göre hükümete destek veren kişilerin, öğrenciler, esnaflar ve şirketlere bayrak asmaları için baskı yaptığı da iddia ediliyor.
Milliyetçi çizgideki BJP'nin bir üyesi olan Haryana Eyalet Başbakanı Manohar Lal Khattar ise iddiaları reddediyor:
"Kimse kimseyi bayrak satın almaya zorlayamaz."
Öte yandan bahsi geçen dükkana erzak tedariki durduruldu.
 
Independent Türkçe, Guardian, NDTV



Washington: Suriye'de taraflar çatışmaların sona erdirilmesi için atılacak somut adımlar üzerinde anlaştı.

TT

Washington: Suriye'de taraflar çatışmaların sona erdirilmesi için atılacak somut adımlar üzerinde anlaştı.

Washington: Suriye'de taraflar çatışmaların sona erdirilmesi için atılacak somut adımlar üzerinde anlaştı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio dün yaptığı açıklamada, Suriye'de savaşan çeşitli tarafların buradaki çatışmaları sona erdirecek belirli adımlar üzerinde anlaştıklarını söyledi.

"Suriye'deki çatışmalarda yer alan tüm taraflarla görüştük. Bu rahatsız edici ve dehşet verici durumu bu gece sona erdirecek belirli adımlar üzerinde mutabık kaldık" dedi.

Rubio sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun için tüm tarafların verdikleri taahhütleri yerine getirmeleri gerekiyor ve biz de onlardan tam olarak bunu bekliyoruz.”

Rubio daha önce yaptığı açıklamalarda, Suriye'deki durumun “karmaşık” olduğunu ve bir “yanlış anlaşılma” olduğunu belirterek, önümüzdeki birkaç saat içinde gerilimi azaltma yönünde ilerleme kaydedileceğine inandığını ifade etmişti.

Rubio Oval Ofis'te Başkan Donald Trump'ın huzurunda şunları söyledi: “Gün ve gece boyunca her iki tarafla da iletişim kurduk ve gerilimi azaltma yönünde ilerlediğimize inanıyoruz.” “Önümüzdeki saatlerde gerçek bir ilerleme görmeyi umuyoruz” diyen Rubio, “Suriye'nin güneybatısındaki farklı gruplar, Bedeviler ve Dürzi toplumu arasındaki tarihi, uzun süredir devam eden rekabet, talihsiz bir duruma ve görünüşe göre İsrail tarafı ile Suriye tarafı arasında bir yanlış anlaşılmaya yol açtı” ifadelerini kullandı.

Rubio, ABD'nin İsrail'in Suriye'deki saldırılarından “derin endişe” duyduğunu ve çatışmaların durmasını istediğini söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Tammy Bruce dün yaptığı açıklamada, ABD'nin Suriye'ye gerilimi düşürmek için güçlerini geri çekmesi çağrısında bulunduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Fox News'ten aktardığına göre Bruce, “Suriye hükümetine, tüm tarafların çatışmasızlığa ulaşabilmesi için güçlerini geri çekmesi çağrısında bulunuyoruz” dedi.

İsrail, 300'den fazla kişinin ölümüne yol açan üç günlük şiddet olaylarının ardından, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Suveyda kasabasından çekilmemeleri halinde hükümet güçlerine yönelik saldırılarını yoğunlaştırma tehdidinde bulunduktan sonra dün Şam'daki Suriye ordu karargahını bombaladı.

Rubio çeşitli taraflarla telefonda görüştüğünü söyledi, ancak bu tarafların isimlerini vermedi. “Bu konuda çok endişeliyiz (...) Umarım daha sonra haber alırız” diyen Rubio, salı günü bir ‘ateşkese’ varıldığını ancak kısa bir süre sonra “bozulduğunu” doğruladı.

Daha önce ABD elçisi Tom Barrak tüm tarafları Suriye'de ateşkes için diyalog başlatmaya çağırmıştı.

Axios'un üst düzey bir ABD'li yetkiliden aktardığına göre Başkan Donald Trump yönetimi, bir kez daha İsrail'den Suriye'ye yönelik saldırılarını durdurmasını ve Şam hükümetiyle diyaloğa girmesini istedi. Axios, bu talebin İsrail'in dün Suriye ordusu karargâhına ve Şam'daki başkanlık sarayı yakınlarına düzenlediği saldırılardan önce mi yoksa sonra mı geldiğini belirtmedi.

Suriye'nin güneyindeki Suveyda kentinde dün Suriye hükümet güçleri ile yerel Dürzi savaşçılar arasında yeniden başlayan şiddetli çatışmalarla eş zamanlı olarak İsrail duruma müdahalesini arttırdı ve Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera vilayetlerindeki hükümet güçlerine yönelik saldırıların yanı sıra Şam'daki başkanlık sarayı ve Suriye ordu karargahı yakınlarına art arda saldırılar düzenledi.