İsrail ile Almanya arasındaki kriz derinleşiyor

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog.
TT

İsrail ile Almanya arasındaki kriz derinleşiyor

İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog.

Berlin hükümetinin İsrail'in 1972 Münih Olimpiyatları'nda meydana gelen saldırıda öldürülen atletlerin ailelerine büyük miktarda ek tazminat ödeme taleplerini reddetme kararı almasının ardından İsrail ile Almanya arasındaki diplomatik kriz derinleşti. İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, önümüzdeki ay düzenlenecek yıl dönümü törenlerini boykot etme kararı aldı.
Tel Aviv'deki diplomatik kaynaklar, Almanya’nın yeni İsrail Büyükelçisi Steffen Seibert’in anlaşmazlıkları çözmek için çaba gösterdiğini ancak meselenin kendisini aştığını vurguladı. Söz konusu görevi öncesinde Almanya eski Başbakanı Angela Merkel hükümetinin sözcülüğünü yürüten Seibert, ülkesi için olumlu bir atmosfer yaratmaya çalışmış, perşembe günü Tel Aviv'de bir basın toplantısı düzenleyerek İslami Cihad'ın roketlerine ve Hamas'ın iki İsrail askerini tutuklamasına karşı İsrail ile dayanışma içerisinde olduğunu bildirmişti. Söz konusu atletlerin ailelerinin sözcülüğünü yürüten Ankie Spitzer, Alman makamlarından bu davadaki tüm hataları ve yalanları için kamuoyundan özür dilemelerini, terör örgütleriyle iş birliği gerçeğinin ortaya çıkarılmasını ve gerekli tazminatın ödenmesini istediğini doğruladı.
Filistinli Kara Eylül grubu ve beraberlerindeki bir silahlı Japon 5 Eylül 1972'de düzenlediği saldırıda 11 İsrailli atleti öldürdü. Münih Olimpiyatları’nın düzenlendiği yerleşkede İsrail heyetinin odasına giren saldırganlar, İsrail hapishanelerindeki 232 Filistinli mahkumun serbest bırakılmasını sağlayacak bir takas anlaşması yapmak amacıyla sporcuları rehin almıştı. İsrail ise bu şartı reddetmişti. Grup ile yürütülen müzakereler sırasında Alman güvenlik güçleri söz konusu odayı basarak buradakileri Münih'ten yaklaşık 30 kilometre uzaklıktaki Fürstenfeldbruck Hava Üssü’ne nakletmişti. Neticede çıkan çatışmalarda tüm rehinlerin yanı sıra bir Alman polisi ve Filistinli beş silahlı şahıs ölmüştü. O sırada Batı Almanya operasyonun sorumluluğunu kabul etmişti. Daha sonra mağdurların ailelerine 1 milyon euro tazminat ödenmişti. İyi niyet göstergesi olarak 3,5 milyon euro daha ödemeye hazır olunduğu bildirilmişti.
Aileler, o dönemden bu yana daha fazla tazminat taleplerinde bulundular. Son zamanlarda, öldürülen İsrailli atletlerin akrabalarından 23’ü, Alman hükümetine tazminatın en az beş katına çıkarılmasını talep ettikleri resmi ve adli bir başvuru yaptı. Aynı zamanda Alman hükümetinin söz konusu süreçteki hatalarından dolayı resmi özür dilemesini, devlet arşivlerinde tutulan on binlerce belgenin, gizli olanlar da dahil olmak üzere erişime açılmasını istedi. Gizli belgelerin hem güvenlik güçlerinin ihmalini ortaya koyduğu hem de Alman güvenlik güçlerinin operasyon öncesinde Kara Eylül grubu da dahil olmak üzere dünya çapındaki terör örgütleriyle kendi topraklarında operasyon yapılmamasını sağlamak için iş birliği yaptığı bilgilerini içerdiği söyleniyor. Ancak Almanya, ulusal güvenlik sırlarını içerdiği gerekçesiyle bu belgelere erişime izin vermiyor. Bu arşivlerin Alman hükümeti tarafından atanan bir tarih komitesi tarafından açılması planlanıyor.  
Spitzer’in ifade ettiğine göre Alman hükümeti geçtiğimiz günlerde kendilerini özür dilenmesi, arşivlerin açılması ve 5,4 milyon euro değerindeki ek tazminatın ödenmesi hususundaki onayı konusunda bilgilendirdi. Ancak aileler söz konusu miktarı önemsiz ve aşağılayıcı bularak saldırının 50’inci yıl dönümü planını boykot etme kararı aldı. İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, İsrailli kurbanların aileleri böyle bir karar aldığı sürece kendisinin de anma törenine katılmayacağını açıkladı. Diğer yandan bu kararı ‘üzücü’ olarak değerlendiren Alman tarafının yaptığı açıklamada ise “Alman hükümeti geçtiğimiz haftalarda Münih operasyonunu ve sonuçlarını yeniden değerlendirdi. Ancak İsrailliler bu gelişmeyi haksız ve anlaşılmaz bir şekilde saldırgan bir tavırla karşıladı” ifadeleri kullanıldı.



İdlib'in güneyinde çıkan çatışmada dört Suriye güvenlik görevlisi öldü

Suriye güvenlik güçleri, Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıldönümünü kutlamak amacıyla Şam'ın merkezinde düzenlenen askeri geçit törenine katıldı (DPA)
Suriye güvenlik güçleri, Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıldönümünü kutlamak amacıyla Şam'ın merkezinde düzenlenen askeri geçit törenine katıldı (DPA)
TT

İdlib'in güneyinde çıkan çatışmada dört Suriye güvenlik görevlisi öldü

Suriye güvenlik güçleri, Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıldönümünü kutlamak amacıyla Şam'ın merkezinde düzenlenen askeri geçit törenine katıldı (DPA)
Suriye güvenlik güçleri, Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıldönümünü kutlamak amacıyla Şam'ın merkezinde düzenlenen askeri geçit törenine katıldı (DPA)

Suriye İçişleri Bakanlığı, dün İdlib kırsalının güneyindeki Maaret el-Numan kentinde meydana gelen silahlı saldırıda dört güvenlik görevlisinin öldürüldüğünü bildirdi.

İçişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada, İdlib vilayetinin güneyindeki Maaret el-Numan yolunda görev yapan bir devriye ekibine düzenlenen saldırıda Karayolu Güvenlik Müdürlüğü'nden dört personelin öldüğünü, birinin ise yaralandığını bildirdi. Açıklamada, saldırıya karışanları yakalamak için bölgede özel güvenlik birimlerinin yoğun arama operasyonları yürüttüğü belirtildi.

Bu saldırı, Suriye'nin merkezindeki Palmira'da bir DEAŞ militanının, ABD-Suriye ortak devriyesini hedef alan ve iki Amerikalı asker ile bir Amerikalı sivil tercümanın öldürülmesi ve üç askerin de yaralanmasından bir gün sonra gerçekleşti.


Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
TT

Gazze'de İç Güvenlik yetkilisi Zemzem’e suikast: İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı

Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)
Yarbay Ahmed Zemzem, silahlı kişilerin arabasına açtığı ateş sonucu öldürüldü (Filistin Enformasyon Merkezi)

Filistin Enformasyon Merkezi, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı yetkililerinden Yarbay Ahmed Zemzem’in bu sabah Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Megazi Mülteci Kampı’nda silahlı kişiler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda öldürüldüğünü bildirdi.

Gazze İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan kısa basın açıklamasında, ilgili makamların Yarbay Ahmed Zemzem suikastıyla ilgili ‘derhal soruşturma başlattığı’ ve suikasta karışan şüphelilerden birini tutukladığı, diğer şüphelilerin izini sürme çabalarının ise devam ettiği belirtildi. Açıklamada olayın arkasındaki koşulları ve nedenleri ortaya çıkarmak için çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.

Olay, İsrail ordusunun dün akşam Gazze şehrinin batısındaki er-Raşid Caddesi’nde bir araca düzenlenen baskında Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları liderlerinden Raid Saad'ı öldürdüğünü açıklamasının üzerinden 24 saat geçmeden meydana geldi. İsrail, Saad'ın öldürüldüğü saldırıyla, Gazze'deki ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti.


Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
TT

Cezayir’de Kabiliyeliler ‘MAK’ ayrılıkçı projesine karşı birleşti

Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)
Bejaia'da ayrılıkçı projeye karşı düzenlenen miting sırasında aktivistler (Özel hesaplar)

Cezayir’de Kabiliye bölgesi, ayrılıkçı “MAK” hareketinin Fransa’da ilan etmeyi planladığı “bağımsız Kabiliye devleti” girişimine karşı dikkat çekici bir toplumsal mobilizasyona sahne oldu. Cezayir yönetiminin, ülkenin toprak bütünlüğünü hedef almakla suçladığı bu girişime karşı bölgede çeşitli protesto ve farkındalık faaliyetleri gerçekleştirildi.

Başkent Cezayir’in yaklaşık 250 kilometre doğusunda bulunan ve Kabiliye’nin en büyük kentlerinden biri olan Becaia (Bejaia) vilayetinde, vatandaşlar ve yerel aktörler ulusal birliğe zarar verecek her türlü projeye karşı olduklarını ortaya koyan çok sayıda inisiyatif gerçekleştirdi. Kent genelinde çok sayıda ev ve iş yerinin cephelerine Cezayir bayraklarının asıldığı gözlemlendi.

Becaia Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından “Cezayir tek ve bölünmezdir” sloganıyla düzenlenen, ulusal bayraklarla süslenmiş araçlardan oluşan bir konvoy, kent merkezinden hareket ederek çeşitli cadde ve köyleri dolaştı. Öte yandan Becaia Üniversitesi öğrencileri yayımladıkları bildiride, ayrılıkçı MAK hareketinin projesini reddettiklerini belirterek, “Cezayir’in birliği ve egemenliğine” olan bağlılıklarını vurguladı.