Notre Dame Katedrali’nin pencereleri, restorasyonda parlatıldı

Dünyanın en çok ziyaret edilen tarihi katedrali olan Notre Dame’da çıkan yangından 3 yıl sonra, pencereler parlatıldı

Notre Dame Katedrali’ndeki açık mavi renkli camlar
Notre Dame Katedrali’ndeki açık mavi renkli camlar
TT

Notre Dame Katedrali’nin pencereleri, restorasyonda parlatıldı

Notre Dame Katedrali’ndeki açık mavi renkli camlar
Notre Dame Katedrali’ndeki açık mavi renkli camlar

Fransızların ‘yüzyılın atölyesi’ diye adlandırdığı çalışma, Paris’in merkezindeki Notre Dame Katedrali’nde 3 yıldır restorasyon ve onarım çalışmaları ile devam ediyor.
Yapımına 1163 yılında başlanan ve inşaatı 180 yıldan fazla süren Notre Dame, 2019 yılının bahar aylarında elektrik tesisatından çıkan büyük bir yangın nedeniyle zarar gördü. Yangın, katedralin arka kısmını ve çan kulelerini tahrip etti, katedralin üst tarafındaki orta kısım çöktü.
Bir mucize eseri katedraldeki resimler ve değerli sanat eserlerinin çoğu yangından sağ çıktı. Ancak tarihi binada yetenekli ellerin ürettiği renkli, boyalı ve her biri kendi başına birer sanat eseri olan camlar siyah bir kül ile kaplandı. Yangın, 150 yıldan daha eski olan ve bin 300 derece ile sırlanan camların kırılmasına neden olmadı ama camlar, ateşten zarar gördü.
Yangından sonra Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Notre Dame’i eskisi gibi restore etme sözü verdi. O zamandan beri katedral, sıkı bir çalışmaya sahne oluyor. İki yıl sonra yeniden açılması beklenen katedralin restorasyonunda marangozlar, tesisatçılar ve demirciler çalışıyor. Almanya’da kullanılan inşaat tekniklerine ek olarak vitray konusunda uzmanlaşmış isimler de restore çalışmalarına katıldı. Yetkililer, Notre Dame’ın açılışının ertelenebileceğini söylüyor.
Fransa’nın kuzeydoğusundaki Troyes kentinde bulunan Vincent- Petit atölyesi de dahil olmak üzere sekiz yerel atölye, her biri 3 metreye 9 metre olan 39 üst pencereyi çerçevelerinden çıkararak temizlemekle görevlendirildi. Bazılarını Eugene Viollet le Duc’un Orta Çağ’ın loş ışığını taklit ettiği ve İnciller’de bulunan hikayelerinden esinlenerek çizdiği pencerelerin tarihi 19. yüzyıla kadar uzanıyor. Katedralin bakımından ve restore işlerinden sorumlu kurum, Almanya’daki Köln Katedrali’nin pencerelerini kurumdan temizleyen, pencereleri cilalayan ve çatlakları onaran uzmanları işe aldı. Uzmanlar, pencereleri yerine takmadan önce parlaklığını geri verecek.
Katedraldeki camların yaşları aynı değil. Bazı camlar, geçtiğimiz yüzyılın ortalarında yenilendi. Bazı camlar ise 150 yıldır yenilenmedi. Ancak tüm camlar, zamana rağmen parlaklığını korudu. Restorasyonun ortasında, bazı kişiler Notre Dame’ın vitray camlarına çağdaş bir yorum getirmek istedi. Her zaman olduğu gibi bu fikir, taraftarları ve muhalifleri arasında tartışmalara neden oldu. Ancak konu hakkında henüz bir karar verilmedi.  



Dev cinsel organlarıyla şaşırtan 4 yeni tarantula türü keşfedildi

Umman'da yaşayan Satyrex ferox, ismini saldırgan davranışlarından alıyor (Bobby Bok)
Umman'da yaşayan Satyrex ferox, ismini saldırgan davranışlarından alıyor (Bobby Bok)
TT

Dev cinsel organlarıyla şaşırtan 4 yeni tarantula türü keşfedildi

Umman'da yaşayan Satyrex ferox, ismini saldırgan davranışlarından alıyor (Bobby Bok)
Umman'da yaşayan Satyrex ferox, ismini saldırgan davranışlarından alıyor (Bobby Bok)

Bilim insanları cinsel organları şaşırtıcı derecede büyük 4 yeni tarantula türü keşfetti. Hayatta kalma stratejisi olduğu düşünülen bu özellikleri nedeniyle canlılar yeni bir cins altında sınıflandırıldı. 

Bazı türlerde dişi örümceklerin, erkeklerden daha büyük olması sonucu çiftleşmenin ardından erkekler, partnerlerine yem olabiliyor. 

Yeni bir çalışmaya göre Arap Yarımadası ve Afrika Boynuzu'nda yaşayan bazı tarantula türlerinin erkekleri buna karşı özel bir strateji geliştirmiş gibi görünüyor.

Finlandiya'daki Turku Üniversitesi'nden Dr. Alireza Zamani ve ekip arkadaşları bu bölgelerde, beklenmedik derecede uzun cinsel organa sahip 4 yeni tür buldu.

Araştırmacılar bu özellikleri nedeniyle hayvanlar için yeni bir sınıf tanımladı. Dr. Zamani, "Hem morfolojik hem de moleküler verilere göre en yakın akrabalarından o kadar farklılar ki, onları sınıflandırmak için tamamen yeni bir cins oluşturmak zorunda kaldık ve adını Satyrex koyduk" diyor.

Cinsin adı, Yunan mitolojisinde son derece büyük bir penise sahip bir yarı insan, yarı hayvan olan Satir ve Latince "kral" anlamına gelen rex kelimelerinin birleşiminden oluşuyor.

Bulguları hakemli dergi ZooKeys'te yayımlanan çalışmaya göre bu örümcekler, bilinen tüm tarantulalar arasında en uzun dokungaçlara sahip. Dokungaçlar, erkek örümceklerin çiftleşme sırasında sperm aktarmak için kullandığı özel uzantıları ifade ediyor. 

14 santimetrelik bacak aralığıyla yeni cinsin en büyük türü olan Satyrex ferox erkeklerinin dokungaç boyu 5 santimetreye ulaşıyor. Bu, vücudun ön kısmından neredeyse 4 kat daha uzun.

Tür ismini Latincede "vahşi, hiddetli" anlamına gelen "ferox" sözcüğünden alıyor. Dr. Zamani "Bu son derece savunmacı bir tür. En ufak bir rahatsızlıkta ön bacaklarını tehditkar bir şekilde kaldırıp bazal segmentlerindeki kılları birbirine sürterek yüksek bir tıslama sesi çıkarıyor" diye açıklıyor.

Gruptaki diğer türler olan S. arabicus ve S. somalicus, yaşadıkları bölgelerin isimlerini aldı. Son türe de parlak görünümünden dolayı Latincede "güzel" anlamına gelen S. speciosus adı verildi.

Bilim insanları ayrıca 1903'te Yemen'de tanımlanan bir türün de Satyrex cinsine yerleştirilmesine karar vererek ona S. longimanus adını uygun gördü. 

Araştırmacılar bu 5 tarantula türünün uzun cinsel organlarının, dişilerin yemeği olmaktan kaçmalarına imkan tanıdığını düşünüyor. 

Dr. Zamani bulguları şöyle açıklıyor:

Kesin olmamakla birlikte uzun dokungaçların, erkeğin çiftleşme sırasında daha güvenli bir mesafede durmasını ve son derece saldırgan dişi tarafından saldırıya uğrayıp mideye indirilmekten kaçınmasını sağlayabileceğini öne sürüyoruz.

Independent Türkçe, Popular Science, EurekAlert, ZooKeys