Kremlin destekçisi Donetsk'in lideri Puşilin'den Kim Jong-un'a mektup: "Biz de bağımsızlık için savaşıyoruz"

Denis Puşilin, Kuzey Kore liderine ikili ilişkileri geliştirme çağrısı yaptıD

Savaşın 175'incü gününde çatışmalar Donbas bölgesi ve Kırım'da yoğunlaşmış durumda (Reuters)
Savaşın 175'incü gününde çatışmalar Donbas bölgesi ve Kırım'da yoğunlaşmış durumda (Reuters)
TT

Kremlin destekçisi Donetsk'in lideri Puşilin'den Kim Jong-un'a mektup: "Biz de bağımsızlık için savaşıyoruz"

Savaşın 175'incü gününde çatışmalar Donbas bölgesi ve Kırım'da yoğunlaşmış durumda (Reuters)
Savaşın 175'incü gününde çatışmalar Donbas bölgesi ve Kırım'da yoğunlaşmış durumda (Reuters)

Kremlin destekçisi Donetsk Halk Cumhuriyeti (DHC) Başkanı Denis Puşilin, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'a mektup yazarak ikili ilişkileri geliştirmek istediklerini belirtti.
Puşilin, Kore'nin II. Dünya Savaşı'nda yenilen Japon İmparatorluğu'nun sömürgesinden çıkıp bağımsızlığını kazanmasını kutladığı Kore Kurtuluş Günü olan 15 Ağustos'ta Jong-un'a bir mektup gönderdi.
Mektupta, "Tıpkı Kore halkının 77 yıl önce yaptığı gibi Donbas bölgesi halkı da bağımsızlığını yeniden kazanmak ve tarihin adaletinin yerine gelmesi için mücadele veriyor" ifadeleri yer aldı.
Kuzey Kore'nin resmi haber ajansı Kore Merkez Haber Ajansı'nın  (KCNA) paylaştığı bilgilere göre her iki ülke arasında da "eşit derecede çıkar sağlanacak karşılıklı bir işbirliği kurulması" talebinde bulunuldu.
Puşilin'in mesajının, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Jong-un'a 15 Ağustos'ta gönderdiği mektubun ardından gelmesi de dikkat çekti. Putin kaleme aldığı metinde Rusya ve Kuzey Kore arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesini istediğini belirtmişti.
Bunun üzerine Jong-un da Rus lidere bir mektup göndererek iki ülke arasındaki stratejik işbirliğinin "düşman askeri güçlere" karşı yeni bir seviyeye taşınacağını belirmişti. Kuzey Kore lideri, düşman askeri güçlerle hangi ülkeyi veya orduyu nitelediğine açıklık getirmemişti.
Ayrıca temmuzda Rusya'nın Pyongyang Büyükelçisi Aleksandr Matsegora, Kuzey Kore'nin Donbas'ta savaştan hasar gören yerlerin onarımı için işçi gönderebileceğini söylemiş, DHC ve Kuzey Kore arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilebileceğini ifade etmişti.
Kremlin yanlısı DHC ve Luhansk Halk Cumhuriyeti (LHC), 2014'te Ukrayna'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan etmişti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 21 Şubat'ta Donetsk ve Luhansk'ı tanımış, 24 Şubat'ta da Ukrayna'ya karşı askeri operasyon emri vererek savaşı başlatmıştı.
Kuzey Kore de 13 Temmuz'da Donetsk ve Luhansk yönetimlerinin bağımsızlığını tanıdığını açıklamış, bunun üzerine Kiev ve Pyongyang arasında gerginlik yaşanmıştı.
Ukrayna, Kuzey Kore'nin kararı üzerine diplomatik ilişkileri kesmiş, Pyongyang da Kiev'in kendilerine karşı "ABD gibi düşmanca davrandığını" belirterek bu hamleyi kınamıştı.
Independent Türkçe, Guardian, Korea Times



İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
TT

İsrail-İran çatışmaları: Tahran siyasi mahkumlara baskıyı artırdı

İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)
İsrail'in saldırısı sonucunda Evin Hapishanesi'nin bir kısmı çökmüştü (AP)

İsrail'le 12 günlük çatışmanın ardından İran ülke içindeki baskıyı artırıyor.

Guardian'ın haberinde, 13 Haziran'da İsrail'in saldırısıyla başlayan ve İran'ın misillemesinin ardından 24 Haziran'da ABD'nin arabuluculuğunda ateşkes ilan edilen çatışmaların, İran'da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği belirtiliyor.

İsrail'in 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 kişinin hayatını kaybettiği anımsatılıyor. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği yazılıyor.

Mahsa Emini protestolarına katıldığı gerekçesiyle hapse atılan aktivist Rıza Handan'ın, bombalamadan sonra daha kötü şartlardaki bir hapishaneye gönderildiği belirtiliyor. 60 yaşındaki aktivistin kızı şunları söylüyor:

Ne babamın ne de diğer mahkumların yatağı var, yerde uyumak zorunda kalıyorlar. Bir keresinde uyandığında battaniyesinin içinde 6 ya da 7 tahtakurusu bulmuştu.

Kadın mahkumların da yanlarına kişisel eşyalarını bile alamadan Karçak Hapishanesi'ne gönderildiği belirtiliyor. İdam cezasına çarptırılan Kürt yardım çalışanı Pakşan Azizi'den en az iki gündür haber alınamadığı aktarılıyor. Af Örgütü'ne göre Azizi, "barışçıl insani yardım ve insan hakları faaliyetleri" nedeniyle cezalandırıldı. Tahran yönetimiyse kendisini "devlete karşı silahlı isyanla" suçluyor.

Savaş sonrası İran genelinde bir güvenlik baskısı dalgası başlatıldığı da ifade ediliyor. Kolluk kuvvetlerinin kontrol noktaları oluşturduğu ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle birçok kişinin tutuklandığı aktarılıyor.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edildi. CHRI'dan Hadi Gayemi şu iddiaları paylaşıyor:

İranlı yetkililer, insanları hiçbir gerekçe göstermeden ve avukatlarına erişim hakkı vermeden gözaltına alıyor, ardından ‘ulusal güvenlik' suçlamalarıyla idam ederek halkı sindirmeye ve kontrolü yeniden kurmaya çalışıyor.

New York Times'ın analizinde de Evin Hapishanesi'nin "insan hakları ihlalleriyle" gündem olduğu hatırlatılıyor. Haberde, 12 günlük çatışmaların ardından Tahran yönetiminin tarihsel bir kavşakta olduğu yazılıyor. İran'ın ileride içerideki baskıyı artırmakla ülkenin dönüşümüne yönelik politikaları uygulamak arasında bocalayabileceği ifade ediliyor.

Independent Türkçe, Guardian, New York Times