Haftalık küresel maymun çiçeği vakaları yüzde 20 arttı

Maymun çiçeği enfeksiyonu nedeniyle cilt lezyonları olan bir hasta (Reuters)
Maymun çiçeği enfeksiyonu nedeniyle cilt lezyonları olan bir hasta (Reuters)
TT

Haftalık küresel maymun çiçeği vakaları yüzde 20 arttı

Maymun çiçeği enfeksiyonu nedeniyle cilt lezyonları olan bir hasta (Reuters)
Maymun çiçeği enfeksiyonu nedeniyle cilt lezyonları olan bir hasta (Reuters)

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), maymun çiçeği salgınının yayılımının hızlandığını ve dünya genelinde haftalık vaka sayılarının yüzde 20 arttığını bildirdi.
WHO Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, örgütün Cenevre merkezindeki basın toplantısında yaptığı açıklamada, maymun çiçeği salgınına dair son gelişmeleri değerlendirdi.
Ghebreyesus, yıl başından bu yana 93 ülkede maymun çiçeği vakalarının görüldüğünü aktararak 16 Ağustos itibarıyla toplam vaka sayısının 36 bin 412 olarak kaydedildiğini ve virüs nedeniyle 12 kişinin yaşamını yitirdiğini ifade etti.
Haftalık bazda vakaların en çok son bir haftada görüldüğüne dikkati çeken Ghebreyesus, son 7 günde yaklaşık 7 bin 500 yeni vakanın belirlendiğini ve haftalık vaka sayılarının yüzde 20 arttığını vurguladı.
Ghebreyesus, maymun çiçeğine karşı mevcut çiçek aşılarının etkili olabileceğini ancak aşı tedarikleri ve etkililik oranlarına dair verilerin çok sınırlı olduğunu ifade etti.

Kovid-19 ölümlerinde yüzde 35 artış
Öte yandan Ghebreyesus, Kovid-19 salgınının da endişe verici olmayı sürdürdüğünü belirterek, son bir haftada dünyada 15 bine yakın Kovid-19 kaynaklı can kaybının yaşandığını ve ölümlerin bir önceki haftaya göre yüzde 35 arttığını kaydetti.
Artan Kovid-19 kaynaklı can kayıplarının kabul edilemez olduğunu söyleyen Ghebreyesus, "Biz bu salgından yorulduk ama virüs bizden yorulmadı" diye konuştu.
Ghebreyesus, son haftalardaki Kovid-19 artışlarına BA.5 alt varyantlarının yol açtığı bilgisini paylaşarak, virüsün evriminin daha iyi takip edilebilmesi için ülkelere "test ve genom sıralaması kapasitelerini azaltmama" çağrısında bulundu.



Zayıflama iğneleri, migren hastalarına umut oldu

Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)
Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)
TT

Zayıflama iğneleri, migren hastalarına umut oldu

Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)
Araştırmacılar diyabet tedavisinde yaygın olarak kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti (Pexels)

Rebecca Whittaker 

Yeni bir araştırmaya göre zayıflama iğneleri, migren hastalarının ağrısını yarı yarıya azaltabilir.

GLP-1 reseptör agonistleri diye de bilinen Ozempic ve Wegovy gibi ilaçlar, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal hormonu taklit ederek çalışıyor.

Araştırmacılar diyabet tedavisinde sık kullanılan GLP-1 ilacı liraglutidin, migren sıklığını kayda değer derecede azaltma potansiyeli taşıdığını keşfetti.

Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Servisi'ne göre, migren Birleşik Krallık'ta yaklaşık 6 milyon kişiyi etkiliyor. Üç gün sürebilen ataklar; ağrı, mide bulantısı, kusma, baş dönmesi ve ışığa, sese ve kokulara duyarlılığa neden olabiliyor.

Napoli Üniversitesi Baş Ağrısı Merkezi'nden araştırmacılar, obezite ve kronik migreni olan 26 yetişkine liraglutid ilacı verdi.

Sonuçları 2025 Avrupa Nöroloji Akademisi (European Academy of Neurology / EAN) Kongresi'nde sunulan çalışmada, ilacı alanların başının ayda ortalama 11 gün daha az ağrıdığı tespit edildi.

Katılımcılar ayrıca ilacı aldıktan sonraki sadece iki hafta içinde yaşam kalitesi, iş, eğitim ve sosyal işlevlerde anlamlı iyileşmeler yaşadı.

Baş araştırmacı Dr. Simone Braca, "Çoğu hasta ilk iki hafta içinde kendini daha iyi hissetti ve yaşam kalitesinde kayda değer bir iyileşme olduğunu bildirdi" diyor.

Kilo kaybı orta düzeyde ve istatistiksel açıdan anlamlı olmasa da bu fayda üç aylık gözlem süresi boyunca devam etti.

Kafa içi basıncındaki hafif artışların migren ataklarıyla bağlantılı olduğuna dair kanıtlar giderek artıyor.

Bu durum, beyin ve omuriliği çevreleyen beyin-omurilik sıvısının basıncının artmasından kaynaklanıyor. Basınç artışı, ciddi kafa travması, felç, beyin tümörü veya yüksek tansiyon nedeniyle meydana gelebiliyor.

Ancak beyin-omurilik sıvısı salgısını azaltan liraglutid gibi GLP-1 reseptör agonistlerinin, idiyopatik intrakraniyal hipertansiyon (İİH) tedavisinde etkili olduğu kanıtlandı.

Çalışmaya katılan hastalar, İİH'yi elemek için papilödem (kafa içi basıncındaki artış sonucu optik disk şişmesi) ve altıncı sinir felci taramasından geçti.

Dr. Braca ve meslektaşları, GLP-1 ilaçlarının, migrenin ardındaki kilit molekül olan CGRP (kalsitonin geni ile ilişkili peptid) salımını azaltabileceğine inanıyor.

Dr. Braca, "Bu ilaçların beyin-omurilik sıvısı basıncını düzenleyerek ve kafa içi venöz sinüslerin sıkışmasını azaltarak migreni tetikleyen kritik bir peptid olan, kalsitonin geniyle ilişkili peptidin (CGRP) salımını azalttığını düşünüyoruz" diyor.

Bu da kafa içi basınç kontrolünü yepyeni, farmakolojik olarak hedeflenebilir bir yol haline getirecektir.

Araştırma makalesinin yazarları, liraglutidin tip 2 diyabet ve obezitede kullanımının yerleştiği göz önüne alındığında, nörolojide ilaçın farklı amaçla kullanıldığı umut verici bir durumun yaşanabileceğini söylüyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news