Irak Başbakanı Kazımi siyasi grupları diyalog masasında bir araya getirdi: Sadr Hareketi toplantıya temsilci göndermedi

Federal Yüksek Mahkeme Meclis’in feshedilmesine ilişkin davaların bu ayın sonuna erteledi.

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Cumhurbaşkanı Berhem Salih’in himayesinde düzenlenen ulusal diyalog toplantısında konuşuyor (AFP)
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Cumhurbaşkanı Berhem Salih’in himayesinde düzenlenen ulusal diyalog toplantısında konuşuyor (AFP)
TT

Irak Başbakanı Kazımi siyasi grupları diyalog masasında bir araya getirdi: Sadr Hareketi toplantıya temsilci göndermedi

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Cumhurbaşkanı Berhem Salih’in himayesinde düzenlenen ulusal diyalog toplantısında konuşuyor (AFP)
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, Cumhurbaşkanı Berhem Salih’in himayesinde düzenlenen ulusal diyalog toplantısında konuşuyor (AFP)

Irak’ta siyasi gruplar dün (Çarşamba) ülkedeki krizi görüşmek amacıyla Başbakan Mustafa el-Kazımi’nin davetine icabet ederek hükümet sarayı binasında bir toplantı düzenledi. Kazımi’nin ofisinden yapılan açıklamada, “Diyalog oturumu Birleşmiş Milletler Irak Temsilcisi Jeanine Hennis-Plasschaert’in yanı sıra Cumhurbaşkanı Dr. Berhem Salih, yasama ve yargı otoritelerinin başkanları ve Irak’taki siyasi grupların liderlerinin katılımıyla gerçekleştirildi” ifadeleri kullanıldı. Necef’te ikamet eden Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ın ofisinden yapılan açıklamada, Sadr Hareketi’nin hükümet sarayındaki toplantıya katılmadığı belirtildi. Ancak açıklamada toplantının sonuçlarının dikkate alınması hususunda açık kapı bırakıldı.
Sadr’ın ofisinden yapılan açıklamada, “Sadr Hareketi, tüm paydaşları ve siyasi figürleri, Irak Başbakanı’nın çağrıda bulunduğu siyasi diyaloğa ne doğrudan ne de dolaylı katılım sağladı” denildi. Kazımi’nin ulusal diyalog çağrısı, Iraklı siyasi grupların Sadr Hareketi ile Koordinasyon Çerçevesi arasındaki krizi çözmekte başarılı olamamaları ve Anayasa’nın öngördüğü takvime rağmen hükümeti kuramamalarının ardından geldi. Hükümet sarayındaki toplantının sonuçları kamuoyuyla paylaşılmadı. Bu durum, toplantıda mevcut krizin çözümüne dair yaklaşımlarla ilgili olumlu bir havanın hakim olup olmadığı hususunda şüphe uyandırıyor. Federal Yüksek Mahkeme, bu toplantıyla eşzamanlı olarak, Meclis’in feshedilmesine ilişkin davaları 30 Ağustos’a ertelediğini açıkladı.
Sadr Hareketi milletvekilleri ve yöneticileri, Yüksek Yargı Konseyi’nin Anayasa’ya göre Meclis’i feshetme yetkisi olmadığını ilan etmesinden iki gün sonra konuyla ilgili Federal Yüksek Mahkeme’de dava açtı. Koordinasyon Çerçevesi’ni sert sözlerle hedef almaya devam eden ve Çerçeve liderlerinden Nuri el-Maliki, Kays el-Hazeli ve Ammar el-Hekim’i ‘uğursuz üçlü’ diye niteleyen Sadr, Meclis’i feshetmesi için yargıya bir hafta süre tanıdı. Ancak Sadr daha sonra Twitter’dan yaptığı paylaşımlarda yargının kararlarına saygı duyduğunu ifade etti. Irak’taki siyasi çevreler Sadr’ın sosyal medyadaki son paylaşımlarını ve özellikle Cumartesi yapılması planlanan gösterileri erteleme kararını gerginliği azaltma işareti olarak değerlendiriyor.
Koordinasyon Çerçevesi’nin önde gelen liderlerinden Ahmed el-Esedi’nin yaptığı son açıklama, Koordinasyon Çerçevesi içinde Kazımi’nin ulusal diyalog çağrısıyla ilgili görüş ayrılıkları olduğunu açık bir biçimde ortaya koydu. Esedi, açıklamasında, “Fetih Koalisyonu lideri Hadi el-Amiri toplantıda beni, Asaib Ehlil Hak lideri Kays el-Hazeli’yi ve Yüksek Kurul Başkanı Hemmam Hamudi’yi temsil edecek” ifadesini kullandı. Esedi’nin, Kanun Devleti lideri Nuri el-Maliki ve Ulusal Hikmet Akımı lideri Ammar el-Hekim’in adlarını zikretmemesi dikkati çekti. Siyasi gözlemcilerin değerlendirmesine göre, Birleşmiş Milletler (BM) Irak Misyon Temsilcisi Jeanine Hennis-Plasschaert’in başkent Bağdat’ta Irak’ın iç meselesiyle ilgili bir diyalog toplantısına katılması, krizin derinliğini ve bu krizin Irak ve bölgeye etkileri konusunda uluslararası toplumun duyduğu endişeleri göstermesi açısından önem arz ediyor. Plasschaert bu yıl içinde BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) sunduğu bir brifingde Irak’ta yaşanan gelişmelerin muhtemel yansımaları hakkında uyarmıştı. Iraklı liderler de daha önce birçok münasebetle anlaşmazlık atmosferini sürdürmenin sonuçları konusunda uyarılarda bulunmuştu. Plasschaert geçtiğimiz günlerde Hadi el-Amiri ve krizin taraflarından olan Mukteda es-Sadr da dahil olmak üzere bir dizi yoğun temaslarda yürütmüştü. Ancak bu temasların sonuçları kamuoyuyla paylaşılmadı. Siyasi kulislere göre Plasschaert, mevcut krizin ülkede ağır sonuçlara yol açacak bir güvenlik zafiyeti oluşturmaması için BM tarafından krizi çözmekle görevlendirildi.



Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
TT

Ukrayna: Rusya ile taviz değil, gerçek barış peşindeyiz

Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)
Ukrayna'nın güneydoğusunda Rus araçları ve askerleri (Reuters)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiga, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (AGİT) yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya ile "taviz değil, gerçek barış" istediğini söyledi.

Güvenlik ve insan haklarına odaklanan bir kuruluş olan AGİT, savaş sonrası Ukrayna'da rol oynamayı hedefliyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD elçileri arasında "oldukça iyi" olarak nitelendirdiği görüşmelerin ardından çarşamba günü yaptığı açıklamada, barış görüşmelerine giden yolun şu anda belirsiz olduğunu söyledi.

Sibiga, örgütün yıllık bakanlar kurulu toplantısından önce, "Münih'te gelecek nesillere ihanet edenlerin isimlerini hâlâ hatırlıyoruz" diyerek, "Bu bir daha asla olmamalı. İlkelerden taviz verilmemeli ve uzlaşmaya değil, gerçek barışa ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.

devfdr
Rus askerleri Kursk bölgesindeki Sudzha’da devriye geziyor (Arşiv- AP)

Bakan, görünüşe göre İngiltere, Fransa ve İtalya'nın Adolf Hitler'in o dönem Çekoslovakya olan toprakları ilhak etmesini kabul ettiği 1938 tarihli Nazi Almanyası anlaşmasına atıfta bulunuyordu. Bu anlaşma, tehditkâr bir güçle yüzleşmemenin işareti olarak yaygın olarak kullanılıyor.

Sibiga, ABD'ye barışı sağlama çabalarından dolayı teşekkür etti ve Ukrayna'nın "bu savaşı sona erdirmek için mümkün olan her fırsatı değerlendireceğine" söz verdi. "Avrupa geçmişte çok fazla adaletsiz barış anlaşması imzaladı. Hepsi yeni felaketlere yol açtı" diye ekledi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy dün, ekibinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki toplantılara hazırlandığını ve Trump'ın temsilcileriyle diyaloğun devam edeceğini söyledi.

Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, Rusya ve Avrupa ile Orta Asya'nın büyük bir bölümünü içeren 57 üye ülkeyi kapsayan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Soğuk Savaş döneminde Doğu-Batı diyaloğu için kilit bir forum olarak ortaya çıktı.

Örgüt son yıllarda, Rusya'nın kilit kararların uygulanmasını engellemesi ve örgütü Batı kontrolü altında olmakla suçlamasıyla sık sık çıkmaza giriyor. Rusya, açıklamasında Ukrayna'nın AGİT gündemine "tamamen hakim olmasından" şikayet etti.


İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki son rehinenin kalıntılarının iadesini görüşmek üzere Kahire'ye heyet gönderdi

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi yaptığı açıklamada, askeri ve güvenlik servislerinden temsilcilerin de aralarında bulunduğu bir heyetin, Gazze Şeridi'nde tutulan son İsrailli rehinenin naaşının iadesini görüşmek üzere dün Mısır'ı ziyaret ettiğini duyurdu.

Ofis tarafından yapılan açıklamada, "Başbakan'ın talimatları doğrultusunda bir heyet Kahire'ye gitti... ve son rehine Ran Gvili'nin derhal iadesini sağlamak amacıyla arabulucularla görüşmelerde bulundu." ifadeleri yer aldı. Açıklamada, "Görüşme sonucunda, çabaların derhal yoğunlaştırılması konusunda mutabakata varıldı" ifadeleri kullanıldı.

frgt
Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'na bağlı savaşçılar, Kızılhaç çalışanlarıyla birlikte, 1 Aralık 2025'te Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampının enkazı arasında İsrailli rehinelerin cesetlerini ararken nöbet tutuyor (EPA)

Ateşkes anlaşmasının 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden bu yana İsrail, Filistinli grupların teslimi geciktirdiği yönündeki suçlamalarına rağmen, 20 canlı rehineyi ve Gvili'ninki hariç tüm cesetleri aldı. Hamas, savaştan kalan devasa moloz yığınları nedeniyle cesetlerin kurtarılma sürecinin yavaş ilerlediğini savunuyor.


Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
TT

Tarabin aşiretinden Ebu Şebab'ın öldürülmesi Gazze'de karanlık bir dönemin sonu anlamına mı geliyor?

Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)
Yasir Ebu Şebab (Sosyal Medya)

Gazze Şeridi'ndeki Tarabin kabilesi, dün yaptığı açıklamada, üyelerinin her zaman Filistin halkının ve haklı davasının yanında olduğunu ve kabilenin adının, tarihini veya değerlerini temsil etmeyen konulara karıştırılmasına yönelik her türlü girişimi kesin bir dille reddettiğini belirtti.

İsrail kanalı i24NEWS’te yer alan açıklamada, kabilenin "yeminini bozup işgale bulaştığını" söylediği Yasir Ebu Şebab'ın öldürülmesinin, kendileri için "açık ve net bir duruşla kapatmaya çalıştıkları karanlık bir dönemin sonu" anlamına geldiği belirtildi.

Aşiret, "Filistin direnişinin tüm fraksiyonlarıyla tam bir uyum içinde olduğunu ve işgalin gündemine her ne pahasına olursa olsun hizmet eden herhangi bir grup veya milisi reddettiğini" vurguladı.

Aşiret, Gazze'deki tüm aileleri ve aşiretleri birlik olmaya ve "toplumsal veya ulusal yapıya müdahale etmeye çalışan herkesi reddetmeye" çağırarak, "Gazze'de ihanete veya işbirlikçilere yer olmadığını" vurguladı.

Filistin ve İsrail güvenlik kaynakları, İsrail kanalına, Gazze Şeridi'nin güneyindeki merkezi milislerin lideri Yasir Ebu Şebab'ın, liderliğini yaptığı milis gruplarıyla girdiği şiddetli çatışmada aldığı yaraları sonucu hayatını kaybettiğine dair yeni bilgiler aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Kanal’ın internet sitesinden aktardığına göre kaynaklar, kavganın aşiret içindeki liderlik, yetki dağılımı ve nüfuz alanlarının paylaşımı konusundaki iç anlaşmazlıkların yanı sıra Ebu Şebab'ın İsrail ile iddia edilen iş birliğinden kaynaklanan artan gerginlik nedeniyle çıktığını belirtti. Kaynaklar, Ebu Şebab'ın bıçaklanma veya silahlı saldırıdan değil, darptan yaralandığını doğruladı.

Kaynaklar, Ebu Şebab'ın İsrail güvenlik güçlerinin yardımıyla acilen Gazze dışına tedavi için nakledildiğini, ancak Beerşeba'daki Soroka Hastanesi'ne kaldırılırken aldığı yaralar nedeniyle yolda hayatını kaybettiğini belirtti. Yardımcısı Gassan el-Dahini'nin milislerin komutasını otomatik olarak devralması bekleniyor.