Misket bombaları ve savaş kalıntıları Cebel Zaviye sakinlerinin hayatlarını tehdit ediyor

Halk kazdıkları yeraltı mağaralarını güvenli sığınaklara dönüştürüyor.

Suriye’nin kuzeydoğusunda mayın temizleme çalışmaları sürüyor. (Suriye Sivil Savunması sosyal medya hesapları)
Suriye’nin kuzeydoğusunda mayın temizleme çalışmaları sürüyor. (Suriye Sivil Savunması sosyal medya hesapları)
TT

Misket bombaları ve savaş kalıntıları Cebel Zaviye sakinlerinin hayatlarını tehdit ediyor

Suriye’nin kuzeydoğusunda mayın temizleme çalışmaları sürüyor. (Suriye Sivil Savunması sosyal medya hesapları)
Suriye’nin kuzeydoğusunda mayın temizleme çalışmaları sürüyor. (Suriye Sivil Savunması sosyal medya hesapları)

Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’in güneyinde yer alan Cebel Zaviye’ye bağlı köylerde ve beldelerde yaşayanlar, rejim güçleri ve İranlı milislerin her gün bölgelerine düzenlediği bombardımanlardan mustarip. İçme suyuna ve gıda malzemelerine erişim, gündüz vakitleri köyler arasında seyahat gibi konularda büyük zorluklar yaşıyorlar. Ayrıca bölgeye misket bombalarıyla yapılan bombardımanların artması, tarla ve bahçelerde patlamamış savaş kalıntılarının sivillerin can güvenliği üzerinde oluşturduğu tehditler de başlıca sorunlar arasında yer alıyor.
Şarku’l Avsat, Cebel Zaviye’nin Suriye rejim güçleri ile Suriyeli silahlı muhalif gruplar arasındaki temas hatlarına yakın 40’a yakın köy ve beldeye Suriye rejim güçleri ve müttefikleri tarafından karadan düzenlenen bombardımanların devam ettiği ve Rus keşif uçaklarının bölgenin üzerinde saatlerce uçuş gerçekleştirdiği bir süreçte bu köy ve beldelerden bazılarının sakinleriyle konuştu. Bölgedeki insani koşullar ve hayat şartları hakkında bilgi aldı. Bölge sakinlerinden bazıları, uçak sesleri ve uçaklardan atılan roket mermilerinin yerleşim yerlerindeki patlamaların gölgesindeki hayatı ‘zor’ diye tanımlarken bazıları da bu ortamda yaşamanın ‘imkansız’ olduğunu ifade etti. Ancak yine de çok sayıda yakınlarını kaybetmelerine rağmen bu bombardımanların ve savaş koşullarının gölgesinde yaşamlarını bir şekilde sürdürmeye çalışıyorlar. Zira bölge sakinlerine göre buradaki hayat, en temel yaşam ihtiyaçlarından bile yoksun olan kamplardaki yaşantıya göre daha iyi.
Cebel Zaviye’den aktivist Ahmed el-Fatravi duruma dair şu açıklamada bulundu:
“Rejim güçleriyle olan temas hatlarına oldukça yakın arazilerin büyük bir bölümüne sahipleri gidemiyor. Bunun sebebi bu arazilerde yoğun bir şekilde savaş kalıntılarının bulunması. Rejim güçlerinin gözetlemesi ve saldırıları nedeniyle Sivil Savunma ve teknik ekipler alana gidip bu kalıntıları temizleyemiyor. Temas hatlarındaki El-Ferika, Şağurit, El-Futeyra, Kefervaid, Beynin, Fuleyfel, Safuhan, El-Bare, Deyr Sünbül ve diğer köylerde yaşam sandığımızdan daha da tehlikeli. Zira Rus keşif uçakları dışardaki sivillerin hareketini gözetliyor ve rejim güçleri bu hareketleri asker hedef şeklinde tanımlayarak vuruyor. Rejim güçlerinin daha önce arazilere doğru ateşlediği ve patlamayan misket bombaları sivillerin can güvenliği için en büyük tehdidi oluşturuyor.”
Rejim güçlerinin son iki yılda sıklığı giderek artan askeri operasyonları sonucu aralarında kadınların da bulunduğu 200'den fazla sivil yaşamını yitirirken 30’dan fazla sivil de misket bombalarının patlaması sonucu öldü. Çiftliklerde son dönemde aralarında çocukların da bulunduğu 60'tan fazla sivil yaralandı. Mobil sağlık ekipleri ve Suriye Sivil Savunması ilk müdahaleyi yaptıktan sonra yaralıları tedavi için İdlib'deki hastanelere sevk etti.
Fatravi sözlerini şöyle sürdürdü:
“Cebel Zaviye’nin köy ve kasabalarında 400 binden fazla insan, rejim güçleri ve İranlı milisler tarafından devam eden bombardımanlara rağmen köylerinde ve kasabalarında yer alan ve bazıları tarihi statüde bulunan mağara ve sığınaklarda yaşıyor. Birçok aile burada kalmayı tercih etti. Suriye’deki kötü ekonomik koşullar ve yüksek fiyatlar karşısında geçim ve yaşam ihtiyaçlarının tek kaynağı olan incir, zeytin ve kiraz bahçelerini ve çiftliklerini korumak için kasabalarında kalıyor. Bazıları ise en temel yaşam gereksinimlerinden yoksun olmaları ve yerinden edilenlerin sayılarına kıyasla insani yardım hacminin azalması nedeniyle yerinden edilenlerin kaldığı kamplarda yaşamak yerine evlerinde kalmayı tercih ediyor.”
Suriye Sivil Savunması (Beyaz Baretliler) yaptığı açıklamada ‘rejimin ve Rus müttefikinin bombardımanlarından arta kalan binlerce patlamamış mühimmatın, Suriye'nin kuzeybatısındaki tarım alanlarına ve sivil evlere yayıldığını ve tehdit oluşturduğunu’ belirterek, ekiplerinin bu kalıntıları temizlemek ve ölümcül risklerinden kurtulmak için var gücüyle çalıştığını kaydetti.
Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı:
“Sivil Savunma ekipleri yılbaşından 17 Ağustos Çarşamba gününe kadar Suriye'nin kuzeybatısında meydana gelen 16 patlamanın savaş kalıntıları kaynaklı olduğunu belgeledi. Bu patlamalarda beşi çocuk olmak üzere 11 kişi öldü, 14'ü çocuk ve kadın olmak üzere 18 kişi yaralandı. Sivil Savunma ekipleri mühimmat atıklarının bulunduğu 260'tan fazla alanda 780'den fazla teknik olmayan temizlik çalışması gerçekleştirdi ve 449 temizlik operasyonunda 524 adet çeşitli mühimmatı imha etti. Mayınların tehlikeleri ve savaş kalıntıları hakkında düzenlediği bin 80 bilgilendirme seminerinden çocuklar ve çiftçiler de dahil olmak üzere 20 bin sivil faydalandı.”
Cebel Zaviye, Halep ve Lazkiye'yi birbirine bağlayan ve M4 karayolu olarak da bilinen uluslararası karayolu ve bölgenin güneyindeki onlarca köy ve kasaba, İdlib'de zaman zaman rejim güçleri tarafından çeşitli silahlarla düzenlenen saldırılara ve Rus hava bombardımanlarına tanık oluyor. Bu saldırılar yüzlerce kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olurken binlerce sivilin de yurtlarına geri dönmesini engeliyor.
Hacı Ebu Muhammed, ailesi ve torunları, doğrudan bombalanan ve bazı bölümleri yıkılan evlerinin hemen bitişiğinde yerin altında dört metre derinlik ve sekiz metre uzunluğa sahip bir yeraltı mağarasında yaşıyor. Bu mağaranın bir köşesi banyo yapmak, bir köşesi yemek pişirmek ve kalan bölümleri de konaklama ve uyumak için kullanıyor. Ebu Muhammed ve beraberindekiler İdlib’in 20 kilometre güneyindeki Cebel Zaviye ve beldelerine yönelik rejim bombardımanından korunmak için yaklaşık üç yıldır bu mağarada yaşıyor.
62 yaşındaki Ebu Muhammed duruma dair şunları söyledi:
“Ben, ailem ve torunlarım canlarımızı korumak için üç yıldır bu mağarada bir arada yaşamaya alıştık. Yalnızca telsizlerden Rus savaş uçaklarının sesleri ve bombardımanın durduğu bildirilince dışarda kalıyoruz. Bizim telsiz mağaranın kapısına asılı. Bu telsiz dışarda yaşananlardan ve uyarılardan haberdar olmamızı sağlıyor. Bombardıman durunca içme suyu ve yemek gibi ihtiyaçlarımızı karşılamak için dışarı çıkıyoruz ve bombardıman aniden başlamadan önce geri dönüyoruz. Rejimin karadan ve Rusya’nın da havadan son yıllarda düzenlediği saldırılarda yaralananlara bölgede ilk yardım yapacak hastaneler yok. Bombardımanın olmadığı ve Rus keşif uçakları bölgede bulunmadığı günlerde ise kasabada dikkatlice dolaşabiliyor, incir ve zeytin ağaçlarıyla ilgilenmek için tarlaya gidebiliyor ve tek geçim kaynağımız olduğu olan mahsülümüzü koruyabiliyoruz. Bu tür zamanlarda ayrıca yiyecek hazırlıyor, ekmek alıyor ve hiç kimsenin evlerinden veya mağaralarından çıkamadığı bombardıman günlerinde tüketebilmek için bu ekmekleri kurutuyoruz.”
Kensafra köyünde su tankerinin şoförü olarak çalışan 56 yaşındaki Ebu Cemil de şu açıklamayı yaptı:
“Rejim güçlerinin köyümüze yönelik topçu ateşi nedeniyle daha önce birkaç kez hafif yaralanmama rağmen köyümdeki 250’den fazla aileye maliyeti karşılığında içme suyu sağlayarak insani görevimi yerine getirdiğimde kendimle gurur duyuyorum. Genellikle her gün şafak vaktinde tankeri 30 varilden fazla içme suyuyla doldurmak için yola çıkıyorum. Güneş doğmadan ve keşif uçakları uçmaya başlamadan önce bu suyu ailelere dağıtmak için var gücümle çalışıyorum. Eve döndüğümde tankerin üzerini keşif uçakları tarafından tespit edilmesini veya köyümüzün birkaç kilometre güneyinde konuşlu rejim güçleri tarafından karadan vurulmasını önlemek için çalılıklarla kapatarak kamufle ediyorum.”



İsrail'in Refah'a düzenlediği saldırılarda iki aileden 16 kişi hayatını kaybetti

Refah'taki Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi önünde İsrail saldırısında hayatını kaybedenler için cenaze namazı kılan Filistinliler (Reuters)
Refah'taki Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi önünde İsrail saldırısında hayatını kaybedenler için cenaze namazı kılan Filistinliler (Reuters)
TT

İsrail'in Refah'a düzenlediği saldırılarda iki aileden 16 kişi hayatını kaybetti

Refah'taki Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi önünde İsrail saldırısında hayatını kaybedenler için cenaze namazı kılan Filistinliler (Reuters)
Refah'taki Ebu Yusuf en-Neccar Hastanesi önünde İsrail saldırısında hayatını kaybedenler için cenaze namazı kılan Filistinliler (Reuters)

Kurtarma ekipleri ve sağlık görevlileri bugün (Pazartesi) şafak vakti, Hamas'ın Kerem Şalom Sınır Kapısı’na düzenlediği saldırıda üç İsrail askerinin öldürülmesinin ardından, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentine düzenlediği saldırılarda iki aileden 16 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Sivil Savunma ekipleri, “el-Attar ailesinin hedef alınması sonucu 7, Kişta ailesinin hedef alınması sonucu 9 şehit olmak üzere Refah'ta yaşamını yitirenlerin sayısının 16'ya ulaştığını” bildirdi. Sağlık kaynakları da şehit sayısını doğrulayarak, iki saldırının dün (pazar) akşam ‘Yebna Mülteci Kampı ve Refah'ın doğusundaki es-Selam mahallesinde’ gerçekleştiğini kaydetti.

İsrail saldırıları Kerem Şalom Sınır Kapısı’na düzenlenen roket saldırısında üç İsrail askerinin ölmesi ve 12 askerin de yaralanmasının ardından geldi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre İsrail ordusu, Refah'a yakın bir bölgeden Kerem Şalom Sınır Kapısı’na 14 roket atıldığını ve yaralılardan üçünün durumunun kritik olduğunu bildirdi.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail ile Gazze Şeridi arasındaki sınır kapısının yakınındaki bir askeri karakola roket atılmasının sorumluluğunu üstlenerek, İsrail ordusunun sınır kapısını kapatmasına neden oldu.

Diğer yandan Netanyahu, dört Hamas tugayının konuşlandığını söylediği Gazze Şeridi'nin güney ucundaki kalabalık Refah kentine saldırı tehdidinde bulunuyor.

Gazze Şeridi'nde İsrail askerlerinin henüz girmediği tek yer olan şehir, başka yerlerdeki bombardıman ve çatışmalardan kaçan yüz binlerce sivilin son sığınağı haline geldi. Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre 1,2 milyon Filistinli Refah’ta toplanmış durumda.


4 sivilin öldürülmesi Güney Lübnan cephesini yeniden alevlendirdi

Lübnan'ın güneyindeki Meys el-Cebel sınır kasabasında İsrail hava saldırısında hasar gören binaları inceleyen iki adam (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Meys el-Cebel sınır kasabasında İsrail hava saldırısında hasar gören binaları inceleyen iki adam (AFP)
TT

4 sivilin öldürülmesi Güney Lübnan cephesini yeniden alevlendirdi

Lübnan'ın güneyindeki Meys el-Cebel sınır kasabasında İsrail hava saldırısında hasar gören binaları inceleyen iki adam (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Meys el-Cebel sınır kasabasında İsrail hava saldırısında hasar gören binaları inceleyen iki adam (AFP)

Hizbullah ile İsrail arasında çatışmaların yaşandığı Güney Lübnan cephesi, İsrail'in dün (Pazar) sınır kasabası Meys el-Cebel'e düzenlediği saldırıda dört Lübnanlı sivilin hayatını kaybetmesinin ardından yeniden alevlendi.

Söz konusu gerilim iki hafta içinde yaşanan ilk gerilim olurken, cephede sınırlı bir bombardıman yaşanmış ne Hizbullah ne de İsrail ordusu kayıplar konusunda bir açıklama yapmıştı.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı'ndan (NNA) aktardığına göre cephedeki hareketlilik, İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Meys el-Cebel kasabasına düzenlediği ve ‘aynı aileden dört kişinin ölümüne’ neden olan saldırının ardından arttı.

Bu arada Fransa ile Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri arasında güneydeki durumu yatıştırmaya yönelik müzakereler, Berri'nin bugün (Pazartesi) Beyrut'taki Fransız Büyükelçiliği’ne Şii İkili’nin (Emel Hareketi ve Hizbullah), Başbakan Necib Mikati ile koordineli olarak hazırladığı Fransız belgesinin ikinci versiyonuna ilişkin notaları teslim etmesiyle yeni bir aşamaya giriyor.


Gazze ateşkesi... Çözümsüz istişareler

 İsrail'in dün (pazar) Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bir eve düzenlediği saldırının gerçekleştiği yeri inceleyen Filistinliler (Reuters)
İsrail'in dün (pazar) Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bir eve düzenlediği saldırının gerçekleştiği yeri inceleyen Filistinliler (Reuters)
TT

Gazze ateşkesi... Çözümsüz istişareler

 İsrail'in dün (pazar) Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bir eve düzenlediği saldırının gerçekleştiği yeri inceleyen Filistinliler (Reuters)
İsrail'in dün (pazar) Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta bir eve düzenlediği saldırının gerçekleştiği yeri inceleyen Filistinliler (Reuters)

Gazze Şeridi'nde İsrail ile Hamas arasında bir ateşkesin yakın olduğu yönündeki ‘iyimserliğe’ rağmen, dün (pazar) akşam itibariyle her iki taraftan gelen açıklamalar, Hamas'ın ısrar ettiği ve Tel Aviv'in reddettiği ‘savaşın sona erdirilmesi’ maddesine ilişkin tıkanan istişarelerin akıbetini belirlemedi.

Hamas heyetinin Mısır'ın ateşkes önerisine yanıtını verdikten sonra dün akşam Kahire'den ayrıldığı açıklanırken, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, “hareketin savaşı sona erdirecek ve İsrail'in Gazze Şeridi'nden çekilmesini sağlayacak kapsamlı ve birbirine bağlı bir anlaşmaya varmak için halen istekli olduğunu” vurguladı.

Diğer yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İsrail'in ateşkes önerisini kabul etmek için Hamas'ın savaşı sona erdirme şartını ‘kabul edemeyeceğini’ söyledi. Netanyahu, Hamas'ın taleplerine ‘boyun eğmenin’ İsrail için ‘korkunç bir yenilgi’ olacağını savundu.

Washington ve Tel Aviv anlaşmanın gecikmesinden Hamas'ı sorumlu tutarken, Heniyye dün yaptığı açıklamada, “Netanyahu saldırganlığı sürdürmek ve çatışmayı genişletmek için kalıcı gerekçeler icat etmek istiyor” dedi.

Kahire, Hamas heyeti ile arabulucu ülkelerin (Mısır, Katar ve ABD) temsilcileri arasında yeni bir görüşme turuna ev sahipliği yaparken, İsrail bu görüşmelere heyet göndermedi.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Refah'ın doğusundaki Kerem Şalom Sınır Kapısı yakınında bulunan askeri karakolda konuşlu İsrail güçlerine roket saldırısı düzenleyerek, yaklaşık 10 İsraillinin yaralanmasına neden oldu. Şarku’l Avsat’ın ulaştığı Mısırlı bir güvenlik kaynağı, İsrail tarafının Mısırlı yetkilileri Kerem Şalom Sınır Kapısı’nın kapatıldığı ve yardım tırlarının sınır kapısından Gazze Şeridi'ne girişinin süresiz olarak durdurulduğu konusunda bilgilendirdiğini söyledi.

İsrail’de hükümet çevrelerinde, Benny Gantz liderliğindeki Ulusal Birlik bakanlarının da yer aldığı ve haftalık oturumu boykot eden ekip arasında bir bölünme hakimdi. Üyelerin üçte biri (13 bakan) oturumu terk etti ve Hamas'la yapılan anlaşmayı reddetme, savaşı sürdürme ve Refah'ı işgal etme çağrısında bulunarak, hükümet karşıtı bir gösteriye katıldı. Son bir grup ise oturuma katıldı, ancak ‘oybirliğiyle’ alınan ve yetkililerin uygulamaya başladığı Katar kanalı El Cezire’nin ofislerini kapatma kararıyla meşguldü.


İsrail Kerem Şalom sınır kapısını süresiz olarak kapattı

Kerem Şalom geçiş noktasındaki yardım konvoyları (Reuters)
Kerem Şalom geçiş noktasındaki yardım konvoyları (Reuters)
TT

İsrail Kerem Şalom sınır kapısını süresiz olarak kapattı

Kerem Şalom geçiş noktasındaki yardım konvoyları (Reuters)
Kerem Şalom geçiş noktasındaki yardım konvoyları (Reuters)

Arap Dünyası Haber Ajansı’nın (AWP) haberine göre resmi bir Mısır güvenlik kaynağı bugün (Pazar) İsrail tarafının Mısırlı yetkililere, Filistinli gruplar tarafından hedef alınmasının ardından Kerem Şalom (Kerm Ebu Salim) sınır kapısının kapatıldığını ve yardım kamyonlarının kapıdan Gazze Şeridi'ne girişinin süresiz olarak durdurulduğu konusunda bilgi verdiğini söyledi.

Kaynak AWP’ye "İsrail tarafıyla yaptığımız temasların ardından, bugün Filistinli gruplar tarafından bombalanan Kerem Şalom geçiş noktasındaki çalışmaların süresiz olarak durdurulduğu yönünde bilgilendirildik" açıklamasında bulundu.

Kaynak, "Çalışmaların yeniden başlayacağı tarih konusunda bize bilgi verilmedi, geçidin trafiğe açıldığı bilgisi alınır alınmaz tırlar gönderilecek" dedi.

Hamas hareketinin silahlı kanadı el Kassam Tugayları, Refah şehrinin doğusundaki Kerem Şalom askeri üssünde bulunan İsrail ordusuna ait komuta karargahına füze saldırısı düzenlediğini duyurdu. İsrail ordusu, yaklaşık 10 İsraillinin yaralanmasına neden olan saldırıya tepki olarak Gazze'de birçok bölgeyi bombaladığını duyurdu.


Mısır: İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes müzakerelerinde olumlu ilerleme

İnsani yardım yüklü tırlar İsrail'in güneyindeki Erez Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriyor. (Reuters)
İnsani yardım yüklü tırlar İsrail'in güneyindeki Erez Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriyor. (Reuters)
TT

Mısır: İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes müzakerelerinde olumlu ilerleme

İnsani yardım yüklü tırlar İsrail'in güneyindeki Erez Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriyor. (Reuters)
İnsani yardım yüklü tırlar İsrail'in güneyindeki Erez Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'ne giriyor. (Reuters)

El-Kahire el-İhbariyye televizyon kanalı bugün (Pazar), Hamas ile İsrail arasında ateşkes anlaşmasına varılması ve esir takası için yürütülen müzakerelerde ‘olumlu’ ilerleme kaydedildiğini ve Mısır güvenlik heyetinin tüm taraflarla istişarelerini sürdürdüğünü bildirdi.

Kanal, üst düzey bir kaynağın anlaşmanın şartları hakkında medyada yayınlananların ‘yanlış’ olduğunu söylediğini aktardı.

Şarku’l Avsat’ın Arap Dünyası Haber Ajansı'ndan (AWP) aktardığına göre kaynak, yerinden edilmiş Filistinlilerin güney Gazze Şeridi'nden kuzeye geri dönmesinin “anlaşmanın şartları arasında yer aldığını” açıkladı.

Diğer yandan bir Hamas kaynağı günün erken saatlerinde CBS News'e yaptığı açıklamada, Gazze'de ateşkes sağlanması için dün (Cumartesi) Kahire'de yapılan görüşmelerde ilerleme kaydedilmediğini söyledi.


Filistin yanlısı gösterilerin devam ettiği ABD üniversitelerinde öğrenciler gözaltına alınıyor

Çevik kuvvet polisi, Charlottesville'deki Virginia Üniversitesi'nde Filistin yanlısı bir göstericiyi gözaltına aldı. (AP)
Çevik kuvvet polisi, Charlottesville'deki Virginia Üniversitesi'nde Filistin yanlısı bir göstericiyi gözaltına aldı. (AP)
TT

Filistin yanlısı gösterilerin devam ettiği ABD üniversitelerinde öğrenciler gözaltına alınıyor

Çevik kuvvet polisi, Charlottesville'deki Virginia Üniversitesi'nde Filistin yanlısı bir göstericiyi gözaltına aldı. (AP)
Çevik kuvvet polisi, Charlottesville'deki Virginia Üniversitesi'nde Filistin yanlısı bir göstericiyi gözaltına aldı. (AP)

ABD polisi, Filistinlileri destekleyen en az 25 protestocuyu gözaltına aldı ve Virginia Üniversitesi'ndeki bir çadır kampını kaldırdı. Virginia Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada, diğer ABD üniversitelerinin mezuniyet törenleri sırasında daha fazla protesto ve huzursuzluğa hazırlandığı belirtildi.

Charlottesville'deki Virginia Üniversitesi, Cumartesi sabahına kadar protestolar büyük ölçüde barışçıl olmasına rağmen bir kez daha gerginliğe tanık oldu. Reuters haber ajansına göre, bir videoda çevik kuvvet teçhizatı giyen polis memurlarının göstericilerin kampına girdiği, bazı göstericileri kelepçelediği ve kimyasal sprey gibi görünen bir şey kullandığı görüldü.

xscdvfb
Filistin yanlısı göstericiler Charlottesville'deki Virginia Üniversitesi kampüsünde çevik kuvvet polisinin önünde duruyor. (AP)

ABD'nin dört bir yanındaki öğrenciler, Gazze Şeridi'nde aylardır süren savaşı protesto etmek ve İsrail'i destekleyen Başkan Joe Biden'dan orada akan kanı durdurmak için daha fazlasını yapmasını talep etmek için onlarca kampüste toplanıyor. Ayrıca üniversitelerine, İsrail hükümetini destekleyen şirketlerden ellerini çekmeleri çağrısında bulunuyorlar.

Virginia Üniversitesi tarafından yapılan basın açıklamasında, protestocuların Cuma akşamı çadır kurarak ve hoparlör kullanarak bir dizi kuralı ihlal ettiği ifade edildi.

Virginia Üniversitesi Rektörü Jim Ryan bir mektupla, yetkililerin ‘üniversite ile bağlantısı olmayan’ ve ‘bazı güvenlik endişeleri’ yaratan kişilerin kampüsteki protestoculara katıldığını öğrendiklerini bildirdi.

Gözaltına alınanlar arasında kaç Virginia Üniversitesi öğrencisinin bulunduğu henüz belli değil.

Kendilerine ‘Virginia Üniversitesi Gazze Oturma Kampı’ adını veren bir grup, üniversitenin polis çağırma kararını bir Instagram paylaşımıyla kınadı.

Chicago polisinin X üzerinden yaptığı açıklamaya göre, dün (Cumartesi) Sanat Enstitüsü önünde düzenlenen bir gösteride, enstitünün kampüsü yasadışı olarak işgal ettiklerini söyleyerek protestocuları dağıtmak üzere polis çağırmasının ardından onlarca kişi izinsiz giriş suçundan gözaltına alındı.

University of Michigan graduates walk out during the ceremony with Palestinian flags in solidarity with the Palestinian people. pic.twitter.com/xHk4Rhsx6t

— PALESTINE ONLINE 🇵🇸 (@OnlinePalEng) May 5, 2024

 

Diğer üniversitelerde ise yaşanan arbedeler gözaltılara dönüşmedi. Ann Arbor'daki Filistin yanlısı protestocular Michigan Üniversitesi'ndeki mezuniyet töreninin başlamasını engelledi.

Sosyal medyada dolaşan görüntülerde, geleneksel Filistin kefiyesi giyen, mezuniyet kepi takan ve Filistin bayrakları sallayan onlarca öğrenci, binlerce kişi olduğu tahmin edilen kalabalığın tezahüratları ve yuhalamaları arasında Michigan Stadyumu'nun orta koridorunda yürürken görüldü.

Üniversite Sözcüsü Colleen Mastony'e göre tören devam etti ve kampüs polisi protestoculara stadyumun arka tarafına kadar eşlik etti. Ancak herhangi bir gözaltı yapılmadı.

Mastony yaptığı açıklamada, “Michigan Üniversitesi'nin mezuniyet törenlerinde onlarca yıldır bu tür barışçıl protestolar düzenleniyor. Üniversitemiz konuşma ve ifade özgürlüğünü destekliyor. Üniversite öğrencileri bugünkü mezuniyet töreninin bir gurur ve zafer anı olmasından memnuniyet duyuyor” ifadelerini kullandı.

İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşına ilişkin tepkiler son iki hafta içinde ABD kampüslerinde farklı bir noktaya geldi ve bazen şiddete dönüştü.

New York'taki Columbia Üniversitesi de dahil olmak üzere pek çok üniversite protestoları kontrol altına almak için polis çağırdı.

Polis şimdiye kadar ülke çapındaki üniversitelerde iki binden fazla protestocuyu gözaltına aldı.

Michigan Üniversitesi, mezuniyet törenleri için güvenlik protokollerini değiştiren birkaç üniversiteden biri.

Üniversite yönetimi geçtiğimiz hafta Reuters'a yaptığı açıklamada, gönüllü personelini, misafirleri kampüs içinde yerlerine yönlendirmek gibi olağan görevlerinden farklı olarak, aksaklıkları nasıl yatıştıracakları konusunda eğittiğini bildirdi.

Savaş karşıtı protestolar İsrail'in, 7 Ekim'de Hamas'ın düzenlediği ve bin 200 kişinin ölümüne yol açtığını söylediği saldırının ardından Gazze Şeridi'ne başlattığı saldırıya yanıt niteliği taşıyor. Gazze Şeridi'ndeki sağlık yetkililerine göre İsrail söz konusu saldırıya karşılık 34 binden fazla kişiyi öldürdü ve Gazze Şeridi’ni yerle bir etti.


Hamas yetkilisi: Ateşkes görüşmeleri sona erdi ve heyetimiz Kahire'den Doha'ya gidecek

İsrail bombardımanı sonucu Gazze'deki yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail bombardımanı sonucu Gazze'deki yıkımdan bir kare (Reuters)
TT

Hamas yetkilisi: Ateşkes görüşmeleri sona erdi ve heyetimiz Kahire'den Doha'ya gidecek

İsrail bombardımanı sonucu Gazze'deki yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail bombardımanı sonucu Gazze'deki yıkımdan bir kare (Reuters)

Bir Hamas yetkilisi Fransız Haber Ajansı AFP’ye bugün yaptığı açıklamada, Mısır'ın başkenti Kahire’de Gazze'deki ateşkesle ilgili toplantının sona erdiğini ve Hamas heyetinin Doha'ya doğru yola çıkacağını ifade etti.

Hamas yetkilisi, isminin açıklanmaması kaydıyla şunları söyledi: “Mısır İstihbarat Bakanı ile görüşme sona erdi ve Hamas heyeti Doha'ya doğru yola çıkacak. İstişareleri tamamlamak içim”


Sudani'nin Washington ile yaptığı silah anlaşmaları Irak parlamentosunun masasında

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, hizmet ve mühendislik ekibi toplantısına başkanlık ediyor. (Irak Başbakanlık Ofisi)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, hizmet ve mühendislik ekibi toplantısına başkanlık ediyor. (Irak Başbakanlık Ofisi)
TT

Sudani'nin Washington ile yaptığı silah anlaşmaları Irak parlamentosunun masasında

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, hizmet ve mühendislik ekibi toplantısına başkanlık ediyor. (Irak Başbakanlık Ofisi)
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, hizmet ve mühendislik ekibi toplantısına başkanlık ediyor. (Irak Başbakanlık Ofisi)

Irak Meclisi Güvenlik ve Savunma Komisyonu, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani'nin geçen ay Washington'a yaptığı ziyaret sırasında imzaladığı silah anlaşmalarıyla ilgili bir soruşturma yürütme niyetinde olduğunu açıkladı.

Sudani Washington ziyareti sırasında, ABD ile aralarında helikopter ve tankların da bulunduğu onlarca sözleşme ve mutabakat zaptı imzaladı. Bağdat ve Washington, silahlanma, danışmanlık ve Irak güvenlik teşkilatıyla ilgili diğer teknik konular da dahil olmak üzere birçok alanı kapsayan 2008 Stratejik Çerçeve Anlaşması'nı yeniden yürürlüğe koyma konusunda anlaştı.

Irak Meclisi Güvenlik ve Savunma Komisyonu üyesi Muhammed er-Rumeysi, komisyonun Savunma Bakanlığı'ndaki silahlanma dosyası ve Irak'ın savaş uçakları, zırhlı araçlar ve tankların yanı sıra Irak ordusunu silahlandırmak için silah ve mühimmat satın almak üzere imzaladığı sözleşmeler hakkında ‘soruşturma açma’ niyetinde olduğunu açıkladı.

Irak parlamentosu, eski Meclis Başkanı Muhammed el-Halbusi'nin görevden alınmasının ardından altı aydır boş olan Meclis Başkanlığı koltuğuna yeni bir meclis başkanının seçilmesi konusunda anlaşmaya varılamaması nedeniyle felç olmuş durumda. Gözlemcilere göre parlamento komisyonları üst düzey Iraklı yetkilileri ağırlayamıyor ya da sorgulayamıyor. Bu da Meclis Başkanı’nın yokluğunda soruşturma açılması ihtimalini zayıflatıyor.

Rumeysi, komisyonun “önümüzdeki dönemde Savunma Bakanı, Sözleşmeler ve Silahlanma Müdürü ve Savunma Bakanlığı'nın ileri düzey personelini ağırlayarak F-16 savaş uçakları konusu da dahil olmak üzere Irak ordusunun silahlandırılması için yakın zamanda imzalanan sözleşmeleri görüşeceğini” söyledi, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.

Irak Hükümet Sözcüsü Basim el-Avvadi, Sudani'nin Beyaz Saray'da ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesinin ardından Irak'ın 41 uçak alımını öngören bir silah anlaşması imzaladığını duyurdu. Ayrıca, Abrams tankları ve diğer silahlanma alanları için de anlaşmaya varıldığını bildirdi.

Güvenlik Medya Hücresi Başkanı Tümgeneral Tahsin el-Hafaci, Başbakan'ın Washington ziyareti sırasında Irak'ın, Irak ordusunun yeteneklerini arttırmak için 21 helikopter satın almak üzere sözleşme imzaladığını söyledi. Ayrıca, ülkesinin 12 adet Bell 412 çok amaçlı helikopter ve dokuz adet Bell 407 helikopter satın almak üzere sözleşme imzaladığını duyurdu.

Hafaci, “Bu sözleşmelerde yeni bir ödeme mekanizması benimsendi. Zira Irak ve ABD daha önce ‘FMS’ mekanizmasına dayanıyordu, bu da tam tutarın ödenmesi anlamına geliyordu. Ancak Başbakan’ın ziyareti sırasında Washington, silahlanma alanında ilk kez ‘esnek ödeme’ mekanizmasını benimsedi, bu da uçağın değerini ödemek için taksitler halinde ödeme anlamına geliyor” ifadelerini kullandı. Hafaci, ABD'nin Irak'a eğitim için 15 adet Bell 505 ve yardım için beş adet Bell 412 sağladığını belirtti. Hafaci ayrıca, helikopterlerin “birlikleri ve kara kuvvetlerini desteklemenin yanı sıra keşif alanındaki çalışmalarından dolayı öneminden övgüyle söz ederken, Bell 505'lerin eğitim sistemini destekleyeceğini ve ordunun hava kuvvetlerine büyük bir ivme ve motivasyon kazandıracağını” ifade etti.


Lübnan: İsrail'in Nebatiye'de bir eve düzenlediği saldırıda 3 kişi hayatını kaybetti

 İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Tayr Harfa köyüne düzenlediği hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor. (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Tayr Harfa köyüne düzenlediği hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor. (AFP)
TT

Lübnan: İsrail'in Nebatiye'de bir eve düzenlediği saldırıda 3 kişi hayatını kaybetti

 İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Tayr Harfa köyüne düzenlediği hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor. (AFP)
İsrail'in Lübnan'ın güneyindeki Tayr Harfa köyüne düzenlediği hava saldırısı sonucu dumanlar yükseliyor. (AFP)

Lübnan medyası, İsrail savaş uçaklarının Lübnan'ın güneyindeki Nebatiye vilayetine bağlı Meys el-Cebel kasabasında bir eve düzenlediği saldırıda üç kişinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı’ndan (NNA) aktardığı habere göre, İsrail saldırısında aralarında kasabadaki bir sivil savunma çalışanının da bulunduğu çok sayıda sivilin yaralandığı kaydedildi.

İsrail ordusu bu sabah (pazar) erken saatlerde Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, İsrail'in kuzeyinde sirenlerin çaldığını duyurdu.

İsrail savaş uçakları dün gece (cumartesi) ve bugün güney Lübnan'ın batı kesimindeki en-Nakura ve Alma eş-Şaab kasabalarının dış mahalleleri ile el-Lebune, el-Alam ve Balat dağlarına saldırdı.

NNA’ya göre söz konusu saldırı, en-Nakura ve Alma eş-Şaab kasabalarının çevresine yoğun topçu ateşiyle aynı zamana denk geldi. İsrail savaş uçakları Sur bölgesindeki köyler ve deniz kıyısı üzerinde uçtu.

İsrail keşif uçakları, dün gece boyunca ve bu sabaha kadar batı ve orta kesimlerdeki köyler üzerinde uçtu ve Mavi Hat'a bitişik sınır köyleri üzerinde işaret fişekleri attı.

İsrail güçleri, orta kesimdeki Ramiye ve Ayta eş-Şaab kasabalarının bitişiğindeki ormanlara ağır makineli tüfeklerle ateş açtı.

Bir tarafta İsrail ordusu, diğer tarafta Hizbullah ve Lübnan'daki silahlı Filistinli gruplar arasında 7 Ekim'de Gazze Şeridi'ne yönelik İsrail savaşının başlamasından bu yana neredeyse her gün sınır ötesi bombardıman yaşanıyor.


Uluslararası Sergiler Bürosu: Suudi Arabistan’ın Expo 2030 hedefleri küresel bir meydan okuma

Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Genel Sekreteri Dimitri Kerkentzes, Riyad ziyareti sırasında Şarku'l Avsat’a konuştu. (Fotoğraf: Turki el-Akili)
Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Genel Sekreteri Dimitri Kerkentzes, Riyad ziyareti sırasında Şarku'l Avsat’a konuştu. (Fotoğraf: Turki el-Akili)
TT

Uluslararası Sergiler Bürosu: Suudi Arabistan’ın Expo 2030 hedefleri küresel bir meydan okuma

Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Genel Sekreteri Dimitri Kerkentzes, Riyad ziyareti sırasında Şarku'l Avsat’a konuştu. (Fotoğraf: Turki el-Akili)
Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Genel Sekreteri Dimitri Kerkentzes, Riyad ziyareti sırasında Şarku'l Avsat’a konuştu. (Fotoğraf: Turki el-Akili)

Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Genel Sekreteri Dimitri Kerkentzes’e göre Suudi Arabistan'ın Riyad Expo 2030 hedefleri, teknoloji ve inovasyon açısından küresel bir meydan okuma oluşturdu. Kerkentzes, ‘Expo planlarını Suudi Arabistan ve BIE'nin arzuladığı gerçekliğe’ dönüştürmek için Riyad'da hazırlıkların başladığını açıkladı.

Şarku'l Avsat’a özel açıklamalarda bulunan Kerkentzes, 28 Kasım'da BIE Genel Kurulu'nda yapılan oylamada Suudi başkentinin Expo 2030'a ev sahipliği yapmak üzere tarihi bir zafer kazanmasından 24 saat sonra Paris'ten Riyad'a giden ve bir sonraki aşamaya hazırlanan Suudi ekiplere duyduğu hayranlığı dile getirdi.

BIE Genel Sekreteri, Expo'nun Vizyon 2030 yılına denk gelmesi nedeniyle Suudi Arabistan’ın rönesansında önemli bir rol oynamasını beklediğini ifade etti.

“Tüm dünya ülkelerinin daha iyi bir gelecek için çalışmak üzere bir araya geldiği rekabetçi olmayan bir etkinlik olan Expo aracılığıyla Suudi Arabistan ve tüm bölge ile birlikte çalışmaya devam etmemiz gerekiyor” diyen Kerkentzes, Riyad'a her geldiğinde yeni bir gelişme gördüğünü belirtti.

Kerkentzes Çarşamba günü, geçtiğimiz Kasım ayında Expo 2030'a ev sahipliği yapma hakkını kazanmasından bu yana Riyad'a ilk ziyaretini gerçekleştirdi. Dört gün süren ziyaret sırasında Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, Kerkentzes ile Suudi Arabistan'ın Riyad Expo 2030'a ev sahipliği yapmak üzere yaptığı hazırlıkları görüştü. Kerkentzes ayrıca, bir dizi üst düzey Suudi yetkiliyle teknik toplantılarda bir araya gelerek Expo 2030 planları üzerine konuştu.