Ukrayna’daki savaş 6. ayına yaklaşırken, Rus füzeleri Odessa’yı vurdu

Ukraynalılar, Kiev’in ana caddesinde tahrip edilen Rus araçlarını inceliyor (Reuters)
Ukraynalılar, Kiev’in ana caddesinde tahrip edilen Rus araçlarını inceliyor (Reuters)
TT

Ukrayna’daki savaş 6. ayına yaklaşırken, Rus füzeleri Odessa’yı vurdu

Ukraynalılar, Kiev’in ana caddesinde tahrip edilen Rus araçlarını inceliyor (Reuters)
Ukraynalılar, Kiev’in ana caddesinde tahrip edilen Rus araçlarını inceliyor (Reuters)

Avrupa’nın en büyük nükleer santralinin yakınındaki bir şehre gece saatlerinde top atışları yapılırken, Rus füzeleri bir tahıl ihracat merkezi olan Ukrayna’nın Karadeniz limanı Odessa yakınlarındaki hedefleri vurdu.
24 Ağustos, Ukrayna’nın Sovyet yönetiminden bağımsızlığının 31. yıldönümü.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Cumartesi günü yaptığı konuşmasında, Moskova’nın bu vesileyle ‘çok çirkin ve kötü’ bir şey yapmaya çalışabileceğini söyleyerek, Ukraynalıları dikkatli olmaya çağırdı.
Rus yetkililer dün yaptıkları açıklamada, Ukrayna’nın ilhakını savunan aşırı milliyetçi Rus düşünür Alexander Dugin’in kızının ölümüne neden olan şüpheli suikastı araştırdıklarını söyledi.
Müfettişler kimin sorumlu olduğunu belirlemek için çalışırken, tüm olasılıkları düşündüklerini bildirdi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna’nın olayla bir bağlantısı olabileceğini öne sürdü. Zelenskiy’in Danışmanı Mikhailo Podolyak ise Ukrayna’nın bombalı saldırıyla ilgisi olduğuna dair iddiaları reddetti.
Podolyak Ukrayna televizyonuna yaptığı açıklamada, “Ukrayna’nın elbette bununla hiçbir ilgisi yok çünkü biz Rusya gibi bir suç devleti değiliz ve dahası biz bir terörist devlet değiliz” dedi.
Ukrayna, kasabaları ve şehirleri yerle bir eden, binlerce insanı öldüren ve milyonları evlerinden eden bir savaş sürerken bağımsızlık gününü kutlamaya hazırlanıyor.
Askeri ve yerel yetkililer, Rusya’nın ülkenin doğu ve güneyindeki hedeflere daha fazla saldırı düzenleyeceğini duyurdu.
Özellikle endişe verici olan, Dnipro Nehri ile Avrupa’nın en büyük nükleer santrali olan Zaporijya’dan ayrılan Nikopol şehrinin hedef alınmasıydı.
Nikopol Valisi Valentin Reznichenko Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, şehrin dün gece beş kez vurulduğunu bildirdi.
Vali, 25 top mermisinin şehre isabet ettiğini, bir sanayi tesisinde yangına yol açtığını ve 3 bin kişinin elektriğinin kesildiğini de sözlerine ekledi.
Santralin yakınında yaşanan çatışmalar nedeniyle yeniden nükleer kaza korkuları da arttı.
ABD Başkanı Joe Biden, İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz, dün gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde Ukrayna’daki nükleer tesislerin güvenliğini ele aldı.
Ukraynalı yerel yetkililer ayrıca Odessa bölgesinde gece saatlerinde füze saldırıları olduğunu duyurdu.
Yerel yönetim sözcüsüne göre, Rusya gece boyunca Karadeniz’den Odessa bölgesine beş Kalibr füzesi fırlattı.
Ukrayna hava savunması iki füzeyi düşürürken, üç füze de tarım alanlarına düştü ve herhangi bir can kaybına yol açmadı.
Rusya Pazar günü yaptığı açıklamada, füzelerin ABD yapımı HIMAR füzelerini içeren bir mühimmat deposunu imha ettiğini öne sürdü, Ukrayna ise füzelerin bir tahıl ambarını vurduğunu bildirdi.
Yakın zamanda manşetlere konu olan bir dizi patlamanın ardından Kırım’da yeni bir olay bildirilmedi.
Zelenskiy Cumartesi günü yaptığı konuşmasında, Rusya’nın 2014 yılında ilhak ettiği Kırım’da son günlerde meydana gelen bir dizi patlamaya dolaylı olarak atıfta bulundu.
Ukrayna saldırıların sorumluluğunu üstlenmedi, ancak analistler en azından bu saldırılardan bazılarının Ukrayna kuvvetleri tarafından kullanılan yeni ekipmanlarla mümkün olduğunu söyledi.
Sivastopol Valisi Mihail Razvozhayev, Rus Karadeniz Filosu’nun Kırım’daki karargahına silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile saldırı düzenleme girişiminin önlendiğini duyurdu.
Ukrayna Genelkurmay Başkanlığı Facebook’ta yaptığı günlük açıklamada, son 24 saat içinde Rus güçlerinin Donbas’ta birkaç saldırı girişiminde bulunduğunu bildirdi.
Kısmen Moskova yanlısı ayrılıkçılar tarafından kontrol edilen doğu bölgesi, son aylarda Rus harekatının ana hedefi oldu.
Güneyde ise Rus güçleri, Herson ve Mıkolayiv bölgeleri arasındaki sınırdaki bir köye başarılı bir saldırı gerçekleştirdiklerini öne sürdü.
Mıkolayiv Valisi Vitali Kim, şehrin dün sabah erken saatlerde S-300 füzeleriyle hedef alındığını açıkladı.
Rusya Savunma Bakanlığı, Rus kuvvetlerinin Herson bölgesindeki muharebe pozisyonlarında iki M777 obüsünü ve Zaporijya bölgesindeki bir yakıt deposunu imha ettiğini bildirdi.



Gazze ateşkesi: ‘Kapsamlı anlaşma’ konuşmaları, durgunlaşan müzakereleri harekete geçirebilir mi?

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru yakınlarında gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru yakınlarında gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: ‘Kapsamlı anlaşma’ konuşmaları, durgunlaşan müzakereleri harekete geçirebilir mi?

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru yakınlarında gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru yakınlarında gıda yardımlarını taşıyan Filistinliler (AFP)

ABD’li yetkililerin, müzakerelerin gidişatını Gazze Şeridi'nde kısmi ateşkesten tüm esirlerin geri getirilmesini öngören ‘kapsamlı anlaşma’ çabalarına çevirme konusundaki açıklamaları, Washington ve İsrail'in istişare için geri çekilmesinden bu yana bir haftadan fazla süredir devam eden çıkmazın gölgesinde bunun mümkün olup olmadığına dair soruları yeniden gündeme getirdi.

Geçtiğimiz perşembe günü İsrail'e gelen ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilci Steve Witkoff'un önerdiği görüşme, müzakerelerdeki çıkmazı kırmanın başlangıcı gibi görünebilir. Ancak, Şarku’l Avsat’a konuşan uzmanlar, müzakerelerin zaman alacağını ve Hamas'ın silahsızlanmayı reddetmesi veya İsrail'in Gazze Şeridi'nin geniş bölgelerinden çekilmeye karşı çıkması gibi engellerle karşılaşacağını tahmin ediyor.

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, perşembe ve cuma günleri, Gazze Şeridi'ndeki mevcut insani durumu yansıtan, yorgun ve zayıf iki esiri gösteren iki video yayınladı ve bu, İsrail'de büyük yankı uyandırdı.

Dün, çoğu siyah kıyafetler giymiş yüzlerce esir yakını Tel Aviv'de bir meydanda toplandı. Sosyal medyada yayınlanan ve İsrail medyasında yer alan fotoğraflara göre Witkoff da onlara katıldı.

İsrail'in Haaretz gazetesi, Witkoff'un ailelerle yaptığı görüşmede, “Binyamin Netanyahu savaşı sona erdirmeye kararlı ve Hamas silahlarını teslim etmeyi kabul etti” dediğini aktardı.

Gösteriye katılan bir aile üyesi, Witkoff'un ‘Donald Trump yönetiminin, Arap ülkeleri ve ABD'nin tüm gücünü içeren, savaşı sona erdirecek yeni bir çözüm üzerinde çalıştığını’ söylediğini bildirdi.

İsrail Yayın Kurumu, Witkoff'un gösteri sırasında “Müzakerelerin gidişatı ya hep ya hiç şeklinde değişti. Herkes evine dönmeli” dediğini aktardı.

Bu, perşembe günü Witkoff ve Netanyahu'nun görüşmesinin ardından üst düzey bir İsrailli yetkilinin, İsrail ve ABD'nin bazı esirlerin serbest bırakılması planından tüm esirlerin serbest bırakılması, Hamas'ın silahsızlandırılması ve Gazze Şeridi'nin silahtan arındırılması planına geçilmesi gerektiğini anladığını söylemesiyle örtüşüyor.

Öte yandan İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, iki gün önce Gazze Şeridi'ne yaptığı saha ziyaretinin ardından savaşa ilişkin tutumuyla ilgili olarak AFP’ye şunları söyledi: “Tahminimce, önümüzdeki günlerde esirlerimizin serbest bırakılması için bir anlaşmaya varıp varamayacağımızı öğreneceğiz, aksi takdirde savaş acımasızca devam edecek.”

hyu7ı
Gazze'nin er-Rimal mahallesinde annesiyle birlikte yerde oturan yetersiz beslenmeden mustarip Filistinli çocuk (AFP)

El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde İsrail uzmanı olan Dr. Said Ukkaşe, İsrail'in şu anda saldırılarını şiddetlendirmesinin mümkün olmadığını düşünüyor. Ukkaşe, Witkoff'un anlaşma hakkındaki açıklamalarının, iki aşamalı müzakerelerin yeniden başlamasına yol açacağını tahmin ediyor; Birincisi, esirler karşılığında savaşın sona erdirilmesi, ikincisi ise Hamas’ın silahsızlandırılmasıyla Filistin devletinin kurulmasına giden yolda ilerlemek. Kuşkusuz bu, istişareler için zaman alacak.

Filistinli siyasi analist Dr. Abdulmehdi Mutava, İsrail'in şu anda operasyonlarını genişletmek istemediğini düşünüyor. Zira bu, müzakerelerin fiilen çökmesi ve yakın zamanda yeniden başlamaması anlamına gelir. Witkoff'un önerisi, Knesset'in tatilde olduğu bu dönemde Netanyahu için uygun olabilir. Çünkü rakipleri şu anda hükümetini devirme gücüne sahip değil ve Netanyahu şehirlerden çekilme ve diğer bölgelerde kontrolü elinde tutma konusunda ısrarcı.

Mutava, Trump'ın İran'ın şu anda Hamas'ı yönlendirdiğinin farkında olduğunu ve Gazze meselesini bir kerede bitirmek istediğini düşünüyor; bu nedenle, manevra yapmak, Hamas'ı ifşa etmek ve ona baskı uygulamak için bu konuyla ilgili konuşmalar artacak. Mutava, “Netanyahu ve Hamas, müzakerelerin tıkanmasının ve kapsamlı anlaşma görüşmelerinin tehlikeye girmesinin iki ana nedeni olmaya devam ediyorlar. Çünkü Hamas silahlarını teslim etmiyor ve İsrail de Gazze Şeridi'nin birçok bölgesinden çekilmiyor” ifadelerini kullandı.

Silah bırakmayı kabul ettiklerine ilişkin iddiaları yalanlayan Hamas, son aylarda ısrarla talep ettiği kapsamlı anlaşma konusuna değinmedi. Hamas tarafından dün yayınlanan açıklamada, “Bazı medya kuruluşlarının Witkoff'un sözlerini aktararak, hareketin silahlarını teslim etmeye hazır olduğunu yayınladığı haberlere ilişkin olarak, işgal devam ettiği sürece direniş ve silahların ulusal ve yasal bir hak olduğunu bir kez daha yineliyoruz. Bu, sözleşmeler ve uluslararası normlarla onaylanmıştır” denildi.

cdfvdc
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'de İsrail'in hava saldırısı sonucu hasar gören binanın enkazı arasında hasarı inceleyen Filistinliler (AFP)

Washington ve İsrail, yaklaşık bir hafta önce, 6 Temmuz'dan beri Doha'da süren müzakerelerden heyetlerini çekeceklerini açıklamışlardı. Bu açıklama, Hamas ile ABD ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında karşılıklı suçlamaların yaşandığı bir dönemde geldi.

Hamas’tan bir kaynak cuma günü Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, hareketin Gazze Şeridi'nde ateşkes konusunda sunduğu teklife İsrail'in verdiği yanıtın ‘cesaret verici olmadığını’ söyledi. Kaynak, ‘arabulucuların Hamas’a İsrail'in sözlü yanıtını ilettiğini, ancak İsrail'in Filistinliler tarafından reddedilen Amerikan yardım kurumunun kurulmasını ve güçlerinin Gazze Şeridi'nde konuşlandığı güvenlik noktalarının kalmasını ısrarla talep ettiğini’ belirtti. Kaynak, İsrail'in yanıtının ‘savaşı sona erdirme konusunda gerçek bir niyetinin olmadığını gösterdiğini’ vurguladı.

Müzakerelerin gidişatına aşina olan Mısırlı bir kaynak da cuma günü Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte, İsrail ve Washington'un bir haftadan fazla bir süre önce istişare için çekilmesinden bu yana müzakerelerde bir kriz olduğunu söyledi. Kaynak, baskı altında müzakerelerle ilgili toplantılar yapılsa bile, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki kontrol bölgelerinde kalma eğiliminin, müzakerelerin yine sonuçsuz kalacağını gösterdiğini belirtti.

Ukkaşe, Hamas'ın gelecekteki varlığını güvence altına almak amacıyla yeni şartlar bahanesiyle talep ettiği kapsamlı anlaşmayı reddetmesi halinde, kendisini dünyanın karşısına koymuş olacağına inanıyor ve Hamas'ın silahsızlanmayı reddetmesinin uzlaşma yoluyla aşılacağını öngörüyor. Ukkaşe, “Hamas ve İsrail, sanki her iki tarafın da galip gelmek istediği bir maçta olduğu gibi, anlaşmayı bozmaya çalışacak” dedi.

Mutava ise Hamas'ın silahlarına sarılmasının, zaman kazanmak ve Gazze savaşının ertesi günü için kendine bir yer aramak amacıyla olduğunu düşünüyor. Mutava, “İran'a sadık olan radikal kanat halen söz sahibi ve hareketin silahsızlandırılması konusunda Arap ve uluslararası konsensüsün boyutlarını ve bunun kesinleştiğini anlamıyor” dedi. Hareketin iki seçeneği olduğunu belirten Mutava, ‘ya baskı altında bu seçeneği kabul edeceğini ya da risk alıp silah ve iktidarı elinde tutacağını’ söyledi.