Sosyal medyanın parlattığı kitaplar: Batının Batışı ve Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı

Muhammed Salah’tan Şeyh et-Tayyib’e Batının Batışı kitabı, El-Ezher Şeyhi’nin yanında görüldüğü fotoğrafın yayılmasından sonra büyük ilgi gördü
Muhammed Salah’tan Şeyh et-Tayyib’e Batının Batışı kitabı, El-Ezher Şeyhi’nin yanında görüldüğü fotoğrafın yayılmasından sonra büyük ilgi gördü
TT

Sosyal medyanın parlattığı kitaplar: Batının Batışı ve Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı

Muhammed Salah’tan Şeyh et-Tayyib’e Batının Batışı kitabı, El-Ezher Şeyhi’nin yanında görüldüğü fotoğrafın yayılmasından sonra büyük ilgi gördü
Muhammed Salah’tan Şeyh et-Tayyib’e Batının Batışı kitabı, El-Ezher Şeyhi’nin yanında görüldüğü fotoğrafın yayılmasından sonra büyük ilgi gördü

Bir fotoğrafta bir ünlünün elindeki bir kitabın görünmesi, içeriğine yönelik geniş bir merakla birlikte, sosyal medya kullanıcıları arasında popüler olmasının anahtarı haline geldi. El-Ezher El-Şerif Şeyhi Dr. Ahmed et-Tayyib'in ‘Batının Batışı’ adlı kitapla olan bir fotoğrafının soysal medyada paylaşılması, bu platformların söz konusu kitabın içeriğiyle ilgili yorumlarla ve sorularla dolup taşmasına neden oldu. Bazı kitap siteleri ise okuyucuları kitabın yazarıyla buluşturmak ve kitap hakkında genel bilgiler vermek için harekete geçti.
El-Ezher Şeyhi'nin tedavi amacıyla gittiği bir Avrupa ülkesinden uçakta dönerken Faslı düşünür Hasan Ureyd tarafından kaleme alınan ‘Batı'nın Batışı’ kitabıyla görüldüğü bir fotoğrafı yayıldı.
Arap Kültür Merkezi (Kasablanka Yayın Evi - Beyrut) tarafından yayınlanan Batının Batışı kitabında yazar Ureyd, Batı'nın şu an yaşamakta olduğu krizin gerçekliğine dair eleştirel yaklaşımlarını sunarken Batılı seçkinlerin ve Batının altyapısının, Batı ile ilişkileri nedeniyle gerek siyasi gerek ekonomik boyutlarda olsun, Arap dünyasına çeşitli yansımaları olacağı konusunda uyarıyor. Kitabında Batı'nın varoluşsal bir krizden geçmekte olduğunu belirten Ureyd, dünyanın bundan etkileneceği düşünüldüğünde bunun, coğrafi yakınlık, tarihi miras ve sosyal etkileşim sayesinde öncelikle Arap dünyasına yansımaları olacağına inanıyor.
Sosyal medya kullanıcılarının büyük bir bölümü kitabın içeriğini bilmeseler de, kitabın başlığa ve içeriğiyle ilgili ‘söylemlere’ dayanan geniş bir tartışma başlattılar. Şarku'l Avsat'a konuşan Mısırlı yazar Muhammed Abdurrahman, bu durumu, sosyal medyanın meselenin detaylarına girmeden ve resmin tamamını görmeden tablonun sadece bir bölümüne bakarak ‘fenomenlere odaklanma biçimi’ olarak tanımladı.
İlgi görmeyen bazı kitaplar, ünlülerin eline geçtikten sonra satış rekoru kırabiliyor. Bunlardan biri 2018 yılında Mısırlı yıldız futbolcu Muhammed Salah’ın ‘Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı’ adlı kitabı okurken çekilen bir fotoğrafının yayınlanmasıyla yaşandı. Fotoğraf, kitabın içeriği ve Salah'ın neden bu kitabı okuduğu konusunda büyük bir merak uyandırdı.
ABD’li yazar Mark Manson tarafından yazılan ve et-Tenvir Yayın Evi tarafından Arapça olarak yayınlanan Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı kitabı, Manson’un okuyucuya ‘potansiyelinin sınırlarını, korkularını ve eksikliklerini bilmesi ve bunları kabul etmesi gerektiği ve bazen başarının daha az özen gösterildiğinde arttığı’ mesajını iletiyor.
Manson, olaydan kısa bir süre sonra Twitter'da kitabının Arapça çevirisini elinde tuttuğu bir fotoğrafla ünlü futbolcuya hitaben “Sevgiler ve iyi eğlenceler Salah” yazdı.
Liverpool yıldızının elindeki kitapla çekilmiş fotoğrafı, hem halktan hem de ünlülerden gelen yorumlarla birlikte dünya çapında geniş yankı uyandırdı. Mısırlı komedyen Muhammed Henedi de aynı sıralarda bu kitabı okuduğunu yazdığı bir tweet paylaştı. Kitap, Google arama motorunda en çok arananlar ve popüler konular listesinde yer aldı.
Hayranlık duyanlar ile eleştirenler arasında başlayan tartışmanın ortasında kitabın satışlarının artmasının ‘olumlu’ olduğunu değerlendiren yazar Muhammed Abdurrahman, “Bazen ünlüler kitabı tanıtsa da okumadan içeriği üzerinde tartışılan Batının Batışı kitabında olduğu gibi durum farklı bir boyuta taşınabilir. Tehlike de buradan kaynaklanıyor. Kitaplar hakkında tartışma başlatmak olumlu bir şey, ancak içeriği hakkında yeterli bilgiye sahip olmadan ya da fotoğrafın sahibi, okuduklarıyla ilgili fikrini beyan etmeden okuyan kişi yargılanamaz” yorumunda bulundu.



The Legend of Zelda filminin başrolüne hayranların favorisi düşünülüyor

Nintendo'nun canlı çekim filmi The Legend of Zelda'daki Prenses Zelda rolüne Hunter Schafer'ın düşünüldüğü bildirildi (Nintendo)
Nintendo'nun canlı çekim filmi The Legend of Zelda'daki Prenses Zelda rolüne Hunter Schafer'ın düşünüldüğü bildirildi (Nintendo)
TT

The Legend of Zelda filminin başrolüne hayranların favorisi düşünülüyor

Nintendo'nun canlı çekim filmi The Legend of Zelda'daki Prenses Zelda rolüne Hunter Schafer'ın düşünüldüğü bildirildi (Nintendo)
Nintendo'nun canlı çekim filmi The Legend of Zelda'daki Prenses Zelda rolüne Hunter Schafer'ın düşünüldüğü bildirildi (Nintendo)

Inga Parkel 

Nintendo'nun popüler video oyunu The Legend of Zelda'nın yaklaşan canlı çekim uyarlamasında yapıma adını veren Prenses Zelda rolüne, hayranların birinci sıradaki tercihinin düşünüldüğü bildirildi.

Video oyunu şirketi, aksiyon-macera oyununu Sony Pictures'la işbirliği yaparak beyazperdeye uyarlayacağını 2023'te duyururken, filmin 26 Mart 2027'de vizyona girmesi bekleniyor.

Haberin hemen ardından hayranlar, Hylian elf prensesine rahatsız edecek kadar benzeyen Euphoria yıldızı Hunter Schafer'ın role seçilmesini talep etmeye başlamıştı.

Schafer bunun "çok havalı" olacağını 2023'te Entertainment Tonight'a söyleyerek rolle ilgilendiğini çoktan belirtmişti.

Schafer "Çocukken o video oyununu çok oynardım. Çok güzel bir oyun" demişti.

Oyuncu seçimine dair resmi bir açıklama yapılmasa da cast direktörleri hayranların taleplerine kulak vermiş görünüyor. Sektörün içinden bir kaynak olan Daniel Richtman, X'te yaptığı açıklamada Prenses Zelda rolü için gerçekten de 25 yaşındaki Schafer'ın değerlendirildiğini iddia etti.
 

Görsel kaldırıldı.Hunter Schafer (AFP)


The Independent, cevap hakkı için Schafer'ın temsilcisiyle temasa geçti.

Japon oyun tasarımcıları Shigeru Miyamoto ve Takashi Tezuka'nın yarattığı The Legend of Zelda, ilk olarak 1986'da Nintendo'nun Famicom Disk System'ında Japonya'da piyasaya sürülmüştü. Kurgusal Hyrule dünyasında geçen oyunda oyuncular, Prenses Zelda ve maceracı kılıç ustası Link'in vatanlarını kurtarmak için verdiği mücadeleye katılarak bir yolculuğa çıkıyor.

The Legend of Zelda o zamandan beri Twilight Princess, Breath of the Wild, Tears of the Kingdom ve Ocarina of Time gibi çeşitli oyunları da içeren geniş bir seriye dönüştü.

Labirent: Ölümcül Kaçış (The Maze Runner) ve Maymunlar Cehennemi: Yeni Krallık'la (Kingdom of the Planet of the Apes) bilinen yönetmen Wes Ball, canlı çekim filmin yönetmen koltuğuna oturacak. Miyamoto daha önce Avi Arad'la birlikte filmin yapımcılığını üstleneceğini doğrulamıştı.

Miyamoto o zaman yaptığı açıklamada "Ben Miyamoto. Uzun yıllardır, devasa başarı yakalayan birçok filmin yapımcılığını üstlenen Avi Arad-san'la The Legend of Zelda'nın canlı aksiyon filmi üzerinde çalışıyorum" diye yazmıştı.

Avi-san'dan benimle birlikte bu filmim yapımcılığını üstlenmesini istedim ve Nintendo'nun da yapım sürecine yoğun bir şekilde dahil olduğu eserin geliştirme aşamasına resmen başladık. Tamamlanması zaman alacak ancak sabırsızlıkla beklediğinizi umuyorum.


 Independent Türkçe, independent.co.uk/arts-entertainment