Lübnan’da ekonomik kriz eğitim-öğretim yılını tehdit ediyor

Lübnan’da Öğretmen maaşlarının düşük olması eğitim öğretim yılının başlaması açısından tehdit oluşturuyor

Beyrut’ta bir ekmek fırını önünde sıra bekleyen vatandaşlar. (EPA)
Beyrut’ta bir ekmek fırını önünde sıra bekleyen vatandaşlar. (EPA)
TT

Lübnan’da ekonomik kriz eğitim-öğretim yılını tehdit ediyor

Beyrut’ta bir ekmek fırını önünde sıra bekleyen vatandaşlar. (EPA)
Beyrut’ta bir ekmek fırını önünde sıra bekleyen vatandaşlar. (EPA)

Lübnan’da her geçen gün daha da kötüye giden ekonomi, maaşların kötüleşmesi ve çoğu ebeveynin, şu anda yıllık taksitlerin yüzde 35’ine varan bir oranını dolar olarak ödemeyi zorunlu kılan özel okullara geçemeyecek durumda olması sebebiyle devlet okullarında eğitim gören 350 bin Lübnanlı öğrencinin kaderi belirsiz bir hal aldı.
Bu ayın son haftasında öğretim yılı başlayacakken devlet sektöründeki öğretmenlerin dernekleri, hükümet maaşların düzeltilmesi, ulaşım ödeneklerinin artırılması ve devlet memurları kooperatifinin desteklenmesi taleplerine yanıt vermeden önce, eğitime katılma konusundaki isteksizliklerine dikkat çekti. Bu konu komiteler, dernekler ve Lübnan hükümeti arasında devam eden bir tartışmayı teşkil ediyor. Hükümet, bütçe açığı ve fazladan para harcama durumunda enflasyondan kaçınma çalışmaları sebebiyle, henüz bu konuda bir karar vermedi.
Cuma günü düzenlenen oturma eyleminde öğretmenler, maaşlar, teşvikler, sosyal yardımlar ve ulaşım ödenekleri açısından durumlarının iyileştirilmemesi halinde okullara dönmeyi reddettiklerini açıklayarak hükümete adaleti sağlama çağrısında bulundular. Maaşlarını değersiz hale getiren yüksek yaşam maliyetinden bahsettiler. Ayrıca akaryakıt fiyatlarındaki artış ve devletin sübvansiyonları kaldırmasının ardından, okullara ulaşım maliyetindeki artış ve sağlık desteğinin büyük ölçüde azaldığına da değindiler. Öğretmenler, daha önce hükümet tarafından onaylanmış olsa da parlamentonun 2022 yılı kamu mali bütçesini henüz onaylamaması sebebiyle yürürlüğe konulmayan ulaşım ödeneğini almadıklarını söylüyorlar. Bunların yanı sıra profesörler Mayıs ayından bu yana yarım maaş değerindeki sosyal yardımları da almıyorlar. Ancak hükümet daha önce, devlet hazinesinin izin vermesi halinde, tam maaş ve 4 litre benzin yardımı yapmayı gündeme getirmişti.
Lübnanlı yetkililer, hükümetin mali açığının söz konusu taleplerinin yerine getirilmesine engel olduğunu belirtirken, Eğitim Bakanlığı, öğretmenler için akademik yılı kurtaracak mali teşvikler sağlama girişiminde bulanarak bağış yapan ülkelere başvuruyor.
Diğer yandan siyasi güçler de, öğretim yılını kurtarmak amacıyla çözüm bulma girişimlerini başlattı. (Dürzi) İlerici Sosyalist Parti (İSP), eğitimcilerin okullarına ulaşmalarını ve görevlerini yerine getirmelerini sağlayacak bir yaşam sağlamak üzere, profesör ve öğretmenlerin mali ve sosyal durumlarının iyileştirilmesi, maaşlarının ve ulaşım ödeneklerinin iyileştirilmesine yönelik taleplerinin karşılanması, devlet memurları için katkıların artırılması çağrısında bulundu. Ayrıca geciken ödemelerin yapılması, ulaşım ücretlerinin ödenmesi, bu yıl için yeni bir kararname yayımlanarak artan fiyatlarla orantılı olarak öğretim saatleri ücretlerinin artırılması, tam sözleşmelerin sağlanması ve bu yönde çalışmaların yürütülmesi için çağrıda bulundu.
Lübnanlı yetkililer, özel okulların Eğitim Bakanı Abbas el-Halebi’nin isteksizliğine rağmen okul ücretlerinden ödenmesi gereken tutarların bir kısmının dolar olarak ödenmesi kararı aldıktan sonra özel okullardan devlet okullarına ek bir göç bekliyor. Okullar, çalışma maliyetin dolar üzerinden olduğunu ve artık farklı bir yoldan devam etmenin mümkün olmadığını söyleyerek bunu haklı çıkarmaya çalıştı. Dolar üzerinden istenen taksit yüzdesi, yıllık ücretin yüzde 35’i kadar varabiliyor.
Veli komiteleri, Lübnanlıların büyük bir bölümünün maaşlarını dolar olarak almadığını göz önüne alarak bu prosedüre karşı çıkıyor. Ayrıca askerler ve güvenlik güçleri başta olmak üzere kamu idarelerinde çalışanlar bu ödemeyi yapamıyorlar. Zira maaşları işyerlerine ulaşmalarında bile engel çıkaran bir orana düştü.



Macron: Gazze Şeridi'ndeki durum ‘tahammül edilemez’ seviyede… Bunu Netanyahu ve Trump ile görüşmeyi umuyorum

 Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
TT

Macron: Gazze Şeridi'ndeki durum ‘tahammül edilemez’ seviyede… Bunu Netanyahu ve Trump ile görüşmeyi umuyorum

 Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (EPA)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki insani krizin kabul edilemez olduğunu düşündüğünü belirterek, konuyu yakında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmeyi umduğunu söyledi.

Macron, Arnavutluk'ta Avrupalı liderlerin katıldığı bir toplantı sırasında yaptığı açıklamada, “Gazze Şeridi'ndeki insani durum tahammül edilemez seviyede. Bu durumun başlangıcından bu yana insani etki açısından daha önce görmediğimiz bir seviyedeyiz” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre Macron, önceliğin İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalarda ateşkese varmak ve bölgeye insani yardım girişini yeniden başlatmak olduğunu ifade etti. Macron, “Bu konuyu Netanyahu ile konuşma fırsatım olacak ve ayrıca bu konuyu Başkan Trump'a da ilettim” dedi.

Diğer yandan Trump dün erken saatlerde, Gazze Şeridi'nde ‘çok sayıda insanın açlıktan öldüğünü’ belirtti. Trump'ın kısa açıklamaları Beyaz Saray'a döndükten sonra çıktığı ilk Körfez turunun sonunda geldi. Abu Dabi'de gazetecilere konuşan Trump şunları söyledi: “Gazze Şeridi'ne bakıyoruz ve bu konu üzerinde çalışacağız. Pek çok insan açlık çekiyor.”

 ABD Başkanı Donald Trump, (Arşiv-AFP)ABD Başkanı Donald Trump, (Arşiv-AFP)

İsrail, 2 Mart'tan bu yana 2,4 milyon nüfuslu Gazze Şeridi'ne insani yardım girişini kesin bir şekilde engelliyor. Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail yerleşimlerine yönelik eşi benzeri görülmemiş saldırısının ardından İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde bir savaş patlak verdi. İsrail, iki aylık ateşkesin ardından 18 Mart'ta askeri operasyonlara yeniden başladı.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını yoğunlaştırmasını ve Gazze Şeridi'nde kalıcı bir demografik değişim için bastırmasını kınayarak bunun ‘etnik temizlik’ anlamına geldiğini söyledi.

Volker Türk yaptığı açıklamada, “İnsanları yoğunlaştırılmış saldırı tehdidi altında kaçmaya zorlayan bu bomba yağmuru, tüm mahallelerin sistematik olarak yok edilmesi ve insani yardımın girişine izin verilmemesi, Gazze Şeridi'nde uluslararası hukuka aykırı olan ve etnik temizlik anlamına gelen kalıcı bir demografik kaymaya doğru gidildiğini gösteriyor” dedi.