THY, UEFA Şampiyonlar Ligi'nin resmi sponsoru oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

THY, UEFA Şampiyonlar Ligi'nin resmi sponsoru oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Türk Hava Yolları (THY) 2023 finali İstanbul'da gerçekleşecek olan UEFA Şampiyonlar Ligi'ne sponsor olan dünyadaki ilk hava yolu şirketi oldu.
THY Basın Müşavirliğinden yapılan yazılı açıklamada, her yıl dünyanın 129 ülkesinden milyonlarca insanı gökyüzünde buluşturan Türk Hava Yolları'nın uluslararası ölçekte en çok takip edilen spor etkinliklerinden olan UEFA Şampiyonlar Ligi'nin resmi sponsoru olduğu belirtilerek, Türk spor tarihinin en önemli sponsorluklarından biri olan bu prestijli işbirliğinin UEFA Şampiyonlar Ligi Finali'nin 10 Haziran 2023’te İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda gerçekleşecek olması açısından da ayrı bir önem taşıdığı ifade edildi.
THY'nin resmi sponsor olarak yer alacağı Şampiyonlar Ligi organizasyonunun 200 ülkede 70'ten fazla yayıncı tarafından sezon boyunca 678 milyon izleyiciye ulaştığına vurgu yapılan açıklamada, sosyal medyada ise 28 milyar etkileşim ile sporseverlerin Şampiyonlar Ligi heyecanına ortak olduğu bildirildi.
Anlaşma kapsamında Türk Hava Yolları’nın, maç yayını öncesi, esnası ve sonrasında aralarında saha kenarındaki LED ekranların da bulunduğu birçok logo görünürlüğü ve isim kullanım hakkı olduğuna işaret edilen açıklamada, THY'nin UEFA Süper Kupa, UEFA Futsal Şampiyonlar Ligi ve UEFA Gençler Ligi finallerinde de resmi sponsor unvanıyla yer alacağı kaydedildi.
Açıklamada, THY'nin UEFA Şampiyonlar Ligi sponsorluğuyla ilgili duyurunun, THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat ve üst yöneticiler ile UEFA Başkanı Aleksander Ceferin'in ve UEFA Pazarlama Direktörü Guy-Laurent Epstein'in de katılımıyla Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleştiği belirtildi.
Açıklamada sponsorluk anlaşmasıyla ilgili görüşlerine yer verilen THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, Türkiye'nin bayrak taşıyıcı hava yolu şirketi olarak dünyanın en büyük spor organizasyonlarından olan UEFA Şampiyonlar Ligi ile gerçekleştirdikleri sponsorluktan dolayı heyecan duyduklarını belirterek, "Cumhuriyetimizin 100. yılına doğru kanatlarını açan ülkemizle birlikte Türk Hava Yolları markamızı da yükseklere taşıyoruz. Bu sponsorlukla Türk Hava Yolları markasını sezon boyunca dünyanın dört bir köşesine taşıyacak, 10 Haziran 2023’te de tüm dünyayı İstanbul’da buluşturacağız. Sporun farklı kültürleri bir araya getiren birleştirici gücüne inanıyor ve dünyanın önemli spor organizasyonlarında yer almaya devam etmeyi hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.
UEFA Pazarlama Direktörü Guy-Laurent Epstein ise "Dünyanın en önemli spor organizasyonu olan UEFA Şampiyonlar Ligi'nde, Türk Hava Yolları ile birlikte yola çıktığımız için çok mutluyuz. İkimiz de kıtalardaki taraftarları bir araya getirerek küresel erişim sağlıyoruz. Anlaşmanın, bu prestijli turnuvanın finalinin İstanbul'da gerçekleşeceği yılda olmasından dolayı da çok memnunuz. İki marka olarak benzer tutkuları paylaşıyoruz ve ortaklığımız söz konusu olduğunda sınırın gökyüzü olduğuna inanıyoruz" açıklamasında bulundu.

"THY, EURO 2016'da da resmi hava yolu sponsoru olmuştu"
Açıklamada, THY'nin EURO 2016'daki resmi hava yolu sponsorluğuyla UEFA ile işbirliği yapan dünyadaki ilk hava yolu şirketi olduğu belirtilerek, şunlara kaydedildi:
"Bayrak taşıyıcı hava yolu, F.C. Barcelona, Manchester United, Borussia Dortmund, Olympique Marseille, River Plate gibi önemli takımlarla da sponsorluklar gerçekleştirmişti. Türk Hava Yolları’nın Kobe Bryant ve Lionel Messi'nin rol aldığı 'The Selfie Shootout' isimli reklam filmi de tüm zamanların en çok izlenen reklamları arasında yer alıyor. Günümüzde futbolun yanı sıra farklı spor branşlarını da destekleyen milli bayrak taşıyıcı hava yolu, Avrupa'nın en önemli basketbol turnuvası olan Turkish Airlines EuroLeague’in 2010 yılından beri isim sponsoru olmaya devam ediyor. Türk Hava Yolları voleybol, tenis, golf, ragbi, binicilik gibi sporlara da üst seviyede destek sağlıyor."



Kadınların erkekleri geçmesi beklenen ekstrem sporlar açıklandı

Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
TT

Kadınların erkekleri geçmesi beklenen ekstrem sporlar açıklandı

Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)
Kenya'dan Sharon Lokedi, 21 Nisan 2025 tarihinde 129. Boston Maratonu Kadınlar klasmanında bitiş çizgisini geçerek yarışı kazandı (Reuters)

Yeni bir araştırmaya göre kadın sporcular, erkek rakipleriyle aralarındaki performans farkını kapatıyor ve yakında ultra maraton gibi ekstrem spor etkinliklerinde onları geçebilir.

Erkekler tarihsel olarak Olimpik 100 metre müsabakaları gibi atletizm yarışlarında kadınlardan daha iyi performans gösterirken, kadınlar atıcılık ve binicilik gibi sporlarda üstünlük sağlıyor.

Atletizmde cinsiyetler arasındaki performans farkı da 20. yüzyıldan bu yana daraldı ve sonrasında bir durağanlık dönemi yaşandı.

Hakemli dergi Frontiers in Physiology'de yayımlanan yeni bir çalışma, kadın atletlerin ultra maraton ve Arktik keşif gezilerinde erkeklerle aralarındaki performans farkını hızla kapattığını ve bu alanlarda bir gün onları geçebileceklerini ortaya koyuyor.

Bilim insanlarının egzersiz veya spor performansındaki cinsiyete özgü farklılıklar hakkında bildiklerinin çoğu bugüne kadar laboratuvar temelli çalışmalardan elde edildi.

Araştırmacılar bu çalışmaların iyi kontrol edilmesine ve fizyolojik mekanizmalarla ilgili bilgiler ortaya koymasına rağmen "gerçek dünya"yla pratik bir bağlantı eksikliği taşıdığını söylüyor.

Ekstrem sporlarda gerçek dünyadaki atletik performans daha yakından gözlemlendiğinde, erkekler ve kadınlar arasındaki farkın genel olarak kapandığı ortaya çıkıyor.

Örneğin erkekler maraton dünya rekoru halihazırda 2 saat 35 saniyeyle, hayatını kaybeden Kenyalı atlet Kelvin Kiptum'a ait ve bu rekor 2023'teki Chicago Maratonu'nda kırılmıştı.

Buna karşılık, kadınlar rekoru aynı etkinlikte yine Kenyalı Ruth Chepng'etich tarafından 2 saat 9 dakika 56 saniyeyle kırılmuştu. Bu rekor, erkek atletin sadece 10 dakika kadar gerisinde.

Daha önce 2002'de koşu efsanesi Pamela Reed, Kaliforniya'daki Death Valley'de düzenlenen 218 km'lik zorlu bir yarış olan Badwater Ultra Maratonu'nu tüm erkek rakiplerini yenerek kazanmıştı.

Güç, kuvvet ve hız gibi özellikler genellikle erkeklerde daha yüksek olsa da son zamanlarda yapılan çalışmalar, bir etkinliğin mesafesi veya süresi arttıkça cinsiyetler arasındaki atletik performans farkının azaldığını gösteriyor.

Bilim insanları rüzgarı kesmek için geliştirilmiş ayakkabılar ve tavşan atletler gibi gelişmelerin yanı sıra daha iyi beslenmenin, bu türden ekstrem atletizm etkinliklerinde performans açığını kapatabileceğini söylüyor.

Ayrıca ekstrem koşullar altında kadınlar erkeklerden daha fazla metabolik verimlilik sergiliyor gibi görünüyor.

Özellikle aşırı soğuk koşullarda gerçekleştirilen etkinlikler sırasında böyle bir durum olduğu anlaşılıyor.

Son çalışmaya göre uzak bir yerde desteksiz bir şekilde yapılan 200 kilometrelik bir Arktik kış keşif gezisi olan Alaska Mountain Wilderness Ski Classic sırasında, kadınların yük taşımada harcadığı toplam enerji erkeklere kıyasla daha düşüktü.

Kadın sporcularda soğuğa bağlı vücut ısısı üretiminin, erkeklere kıyasla daha düşük bir sıcaklıkta aktive olduğunu fark eden araştırmacılar, bu olguya "Arktik kayma" adını veriyor.

Bilim insanları, bu fizyolojik sürecin soğuk stresi altındaki metabolik taleplerini azaltıyor olabileceğinden şüpheleniyor.

Son 40 yılda, 6, 72, 144 ve 240 saat süren etkinliklerde erkekler ve kadınlar arasındaki yarış süreleri arasındaki fark yaklaşık yüzde 3 oranında azaldı.

Erkekler ve kadınlar benzer sayılarda yarıştığında fark daha da azalıyor ancak elit erkek sporculara kıyasla bu tür ultra etkinliklere daha az sayıda elit kadın sporcu katılıyor.

Bilim insanları, dünyanın en uzun ve en soğuk ultra maratonu olan Yukon Arktik Ultra (YAU) gibi zorlu ekstrem spor etkinliklerine katılanlardan alınan plazma, serum, dışkı, saç, kas ve yağ dokusu örneklerini analiz eden daha ileri çalışmalar yapmayı umuyor.

Araştırmacılar şöyle diyor: 

Ekstrem ortamlarda gerçekleştirilen dayanıklılık etkinliklerinden elde edilen veriler, kadınların fiziksel ve besinsel stres altında metabolik olarak daha fazla olmasa da eşit derecede dirençli olabileceğini gösteriyor.

Independent Türkçe