Prof. Dr. Celal Şengör "dini değerleri aşağılama" suçundan ifade verdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Prof. Dr. Celal Şengör "dini değerleri aşağılama" suçundan ifade verdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Prof. Dr. Celal Şengör, bir televizyon programında kullandığı sözler nedeniyle hakkında "halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama" suçundan başlatılan soruşturma kapsamında ifade verdi.
Prof. Dr. Şengör, Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne avukatı Celal Ülgen ve gazeteci Fatih Altaylı'nın da aralarında bulunduğu bir grup arkadaşıyla geldi.
Burada gazetecilere açıklama yapan Altaylı, programında söylenen ifadeler nedeniyle zaman zaman kanala para cezası verildiğini belirterek, "Bilimsel bir tartışmayı, yahut kendi içinde inançlardan ötürü yasaklamaya kalkışmak ya da ceza vermek olacak bir şey değil. Orada 3 bilim insanı vardı. Celal, dünyanın hemen hemen bütün bilim akademileri üyesi. 3 profesör böyle bir konuyu tartışma ve görüş beyan etme hakkına sahiptir. Kimseye de hakaret edilmedi" diye konuştu.
Daha sonra adliyeye giren Prof. Dr. Şengör, soruşturma kapsamında Cumhuriyet savcısına ifade verdikten sonra buradan ayrıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 23 Mayıs'ta bir televizyon kanalındaki ifadeleri nedeniyle Diyanet İşleri Başkanlığının suç duyurusu üzerine Şengör hakkında "halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama" suçundan soruşturma başlatılmıştı.



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.