Eylül ayı Rusya- Ukrayna savaşına son verir mi?

Yaklaşan şiddetli kış, bir şifre. Moskova ise enerji krizinin yoğunlaşmasına bel bağlarken, Avrupalılara taviz vermeleri için baskı yapıyor.

Rusya- Ukrayna savaşı, askeri veya siyasi bir çözüm olmaksızın yedinci ayına girdi (AFP)
Rusya- Ukrayna savaşı, askeri veya siyasi bir çözüm olmaksızın yedinci ayına girdi (AFP)
TT

Eylül ayı Rusya- Ukrayna savaşına son verir mi?

Rusya- Ukrayna savaşı, askeri veya siyasi bir çözüm olmaksızın yedinci ayına girdi (AFP)
Rusya- Ukrayna savaşı, askeri veya siyasi bir çözüm olmaksızın yedinci ayına girdi (AFP)

Ahmed Abdulhekim
Siyasi veya askeri bir çözüm olmaksızın yedinci ayına giren Rusya- Ukrayna savaşının en belirgin yansımalarından biri olan Moskova ile Batı arasındaki enerji çatışması tırmanırken, savaş daha yoğun bir döneme giriyor. Özellikle de sert kış mevsiminin yaklaşması ve çatışmanın ekonomi, gaz ve gıda güvenliği üzerindeki etkilerinin ne boyutta yoğunlaşacağına dair endişeler artıyor.
Bazı taraflar, Rusya’nın Avrupa’ya gaz ve petrol ihracatının yeniden başlamasının süresiz olarak ertelenmesinin, enerji fiyatları nedeniyle zaten yükselişte olan yaşamsal maliyetlerle birlikte eski kıtanın kış için yakıt sağlama konusundaki sorunlarını daha da kötüleştireceğini söylüyor. Bir başka  kesim ise özellikle Rusya, Ukrayna ve Kiev’i destekleyen Batı ülkeleri açısından savaşın dinamiklerinde değişikliklere neden olduğu için mevcut Eylül ayının, çatışmanın farklı bir seyrine tanık olacağına inanıyor.

Karar verici bir ay mı olacak?
Ukrayna’daki savaşı uzatma ve yankılarını genişletme beklentileri ortamında özellikle batı ülkeleri başta olmak üzere birçokları açısından geride kalan şifre, ‘gelecek kış’ ve ‘Avrupa ekonomilerinin Rusya’nın enerji kısıtlamalarından ne ölçüde kurtulduğu’ olmaya devam ediyor.
Michael Clarke, The Times gazetesine ‘Eylül ayı, Ukrayna’da neden önemli bir aydır’ başlığı ile yazdığı makalesinde “Özellikle son haftalarda çatışma tarafları arasında sahada yaşanan değişiklikler çerçevesinde bu Eylül ayı, Ukrayna’daki çatışmanın seyri için belirleyici olabilir” ifadesini kullandı. Clarke, “Bir hafta önce Ukrayna güçleri, Rusya kontrolündeki Herson şehrine karşı bir saldırı başlattı. Bu, çoğu hareketini ortaya koymak için daha soğuk bir kışa bel bağlayan Rus kuvvetlerinin hesaplarını karıştırdı. (Karadeniz’in güneyindeki) Herson’un kıştan önce geri alınması, Ukrayna için askeri bir son tarih ve Kiev’in Batı ile ilişkilerinde siyasi bir son tarih” gürüşünü dile getirdi.
Michael Clarke, “Artan Batı askeri desteği olmaksızın Ukrayna için her yerde yavaş yavaş kaybetmekten bir yerlerde kazanmaya geçiş mümkün olmaz. Batı’nın finansal desteği olmadan Ukrayna hükümeti, bir yandan hayatta kalma savaşı verirken bir yandan da faaliyetlerini sürdüremez” dedi. Clarke, ABD’nin Ukrayna’ya yapılan tüm askeri yardımın yüzde 70’inden fazlasını sağladığını, ancak Avrupa Birliği’nin (AB) yaptırımları sürdürmesinin ve Rus ekonomisine yatırım yapmamasının gerekli olduğunu belirtti.
Clarke, “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, enerji baskısı yoluyla birçok ülkede yaptırım rejimini kırmak için Avrupa’nın daha fazla bölünmesini umuyor. Bu baskı, Moskova’nın Avrupa’ya, özellikle Almanya ve İtalya’ya baskı yaparak tavizler kazanmasını sağlayabilir. Ayrıca Rusya’nın, dostlarına ve Macaristan, Yunanistan, Bulgaristan ve Sırbistan gibi kararsızlara sunabileceği tavizler karşılığında bunun olmasını umut ediyor. Tüm bu gelişmeler, Avrupa’nın üretimi azaltabilecek, ekonomik durgunluğu ve muhtemelen sosyal ve endüstriyel huzursuzluğu artırabilecek çok yüksek enerji fiyatları ve endüstriyel kesintiler ile kasvetli bir kışla karşı karşıya kalacağı bir zamanda yaşanıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Ancak Michael Clarke’a göre önümüzdeki kış, gelecek yıldan itibaren Rus enerji kaynaklarına bağımlılıklarını azaltmak isteyen Avrupalılar için en iyi fırsat olacak.  Clarke ayrıca, Ukrayna’daki mevcut çatışmanın birkaç yıl boyunca Moskova ile Kiev arasında aralıklı bir çatışmaya dönüşebileceğini söyledi.

Rus baskısından kurtulma yeteneği
The Guardian gazetesinin haberine göre, Avrupa’nın kışı atlatabilmesinin Rusya’nın ana gelir kaynağını havaya uçurabileceğini ve dolayısıyla Batı’nın ‘Rus gazına olan bağımlılığından’ kurtulmanın eşiğine ulaşabileceğini belirtti. İngiliz ‘The Telegraph’ gazetesi de benzin fiyatlarındaki rekor artışlara rağmen Batı’nın, Vladimir Putin’in çökmekte olan imparatorluğuna karşı irade savaşına devam etmesi gerektiğini kaydetti. Gazete ayrıca, Rusya- Ukrayna savaşının ‘Putin’in imparatorluğu’ ile mücadele etmek ve yalnızca ona acıdıkları için değil, Avrupa ve küresel güvenlik için Kiev’e desteği sürdürmek de dahil olmak üzere, gerçekleri ortaya çıkardığını belirtti. Gazete ayrıca Rusya Devlet Başkanı’nın enerji kartını kullanıp, Batı’nın iradesini zayıflatarak savaştığını vurguladı.
The Telegraph’ın gözlemcilerden aktardığına göre Avrupa hükümetleri, şu anda ısınma ve yeme maliyetleri nedeniyle siyasi krizlerle karşı karşıya ve kış yaklaştıkça, irade testi daha şiddetli hale geliyor. Gözlemciler ayrıca, “Mevcut krizin derinliğine rağmen enerji arzı uzun süre bitmeyecek. Gelecek yıl artık Rus enerjisine bağımlı olmayan Avrupa özgürleşmiş bir kıta olacak ve karşılığında Rusya fakirleşecek” dedi.
Gazete, “Bugün Batı için en büyük tehlike, kendisini gerçekçi gören ve Rusya’nın kalıcı bir güç olduğunu ve çıkarlarını güvence altına alma hakkına sahip olduğunu söyleyen düşünce ekolüdür. O halde Putin ile konuşalım ve Ukrayna’nın makul bir anlaşmayı kabul etmesini sağlayalım. Ancak gerçekçilikten uzak, böyle bir yaklaşıma sahip olanlar, gerçekte ne olduğunu, yani Putin’in gerçekte ne yaptığını ve neden yaptığını görmezden geliyorlar” ifadelerine yer verdi. Gazete ayrıca, Batı’nın Putin’in çöken imparatorluğunun kalıcı gücünü desteklemesine ve yenilgisini desteklemesine gerek olmadığını vurgularken, Batı’nın Moskova’ya karşı ne kadar kararlı olduğuna dikkati çekti.
Eski kıta şiddetli bir kış olasılığına hazırlanırken ABD merkezli ‘New York Times’, gelecek kışın ve Avrupa’nın Rus enerji kaynaklarına bağımlılığının Putin’i ‘Batı’da bölünmeler ortaya çıkana veya Ukrayna ordusu ve hükümeti yok olana kadar’ savaşmaya teşvik ettiğini bildirdi. Gazete, tüm bu korkulara rağmen, görünürde net bir sonu olmayan ve altı aydan fazla süren savaşın ardından görünen gerçeklerin devam ettiğini açıkladı. Gazeteye göre Avrupa’nın Ukrayna ile dayanışması, ekonomik yaptırımların maliyetinden gelen önemli baskıya rağmen devam ediyor. Avrupalı liderler Moskova üzerindeki baskıyı sürdürmek için ABD’li yetkililerle yakın çalıştı. Washington’un Avrupa ile teması Soğuk Savaş’tan bu yana hiç olmadığı kadar güçlü.
Paris merkezli Stratejik Araştırmalar Kuruluşu’nun müdür yardımcısı Bruno Tertrais, “Gerçekten iyi tarafından bakmalısınız. Avrupa hâlâ savaş başlamadan önce çoğumuzun beklediğinden daha birleşik ve daha etkili. Ara sıra yaşanan anlaşmazlıklara ve gerginliklere rağmen Avrupa’nın yaptırımları destekleme ve artırma konusundaki yeteneği ve istekliliği somut gerçeklerdir” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Komisyonu’nun Ekonomik İşlerden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni, AB’nin depolama ve enerji tasarrufu önlemleri sayesinde Rus gaz arzının tamamen durdurulması durumunda ‘iyi hazırlanmış’ olduğunu söyledi. Como Gölü’ndeki Cernobbio’da ‘European House – Ambrosetti’ tarafından düzenlenen ekonomik forumun oturum aralarında gazetecilere yaptığı açıklamada, “Rusya’nın gaz silahını kullanımına direnmeye hazırız. Putin’in kararlarından korkmuyoruz ve Ruslardan sözleşmelere saygı duymalarını istiyoruz, ancak yapmazlarsa yanıt vermeye hazırız” dedi.
Rus devi ‘Gazprom’ şirketi, cuma günü Rusya’yı Almanya’nın kuzeyine bağlayan ve bakım çalışmalarındaki 3 gün bir aradan sonra cumartesi günü yeniden hizmete giren ‘Kuzey Akım (Nord Stream)’ doğalgaz boru hattının, herhangi bir son tarih vermeden türbin onarılana kadar herhangi bir ayar yapılmadan ‘tamamen’ durdurulacağını duyurdu.
Böylece Rusya, G7’nin cuma günü açıkladığı ve Rusya’nın ‘petrol fiyatı için bir tavan belirlemeyi kabul ederek elde ettiği’ enerji kazanımlarını hedef alan kararına yanıt vermiş oldu.
Cuma günü Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, boru hattı yoluyla Rusya’dan ithal edilen gazın fiyatına bir tavan koyma zamanının geldiğini belirtti.
Paolo Gentiloni ise, “AB’de gaz depolama durumu, koşullar bir ülkeden diğerine farklılık gösterse bile tedarik kaynaklarının çeşitlendirilmesi sayesinde şu anda yaklaşık yüzde 80’e ulaştı” dedi. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia'dan aktardığı habere göre Brüksel’in son aylarda çok şey yaptığını, ama bugün daha fazlasını yapılabileceğini söyleyen Gentiloni, “Amaç, ekonomik silahların kullanılması yoluyla Ukrayna’daki savaşa karşı çalışan birleşik bir Avrupa stratejisi takip etmektir. Savaşa katılmıyoruz ve askeri tırmanışa katılmıyoruz. Ancak Ukrayna’yı destekliyoruz ve şimdi bunu, daha etkin bir şekilde yapmalıyız” ifadelerini kullandı.



New York'ta bir silahlı saldırgan, aralarında bir polis memurunun da bulunduğu dört kişiyi öldürdü ve ardından intihar etti

Manhattan'ın merkezindeki silahlı saldırının gerçekleştiği bölge (EPA)
Manhattan'ın merkezindeki silahlı saldırının gerçekleştiği bölge (EPA)
TT

New York'ta bir silahlı saldırgan, aralarında bir polis memurunun da bulunduğu dört kişiyi öldürdü ve ardından intihar etti

Manhattan'ın merkezindeki silahlı saldırının gerçekleştiği bölge (EPA)
Manhattan'ın merkezindeki silahlı saldırının gerçekleştiği bölge (EPA)

ABD medyasında yer alan haberlere göre, dün New York'un Manhattan semtinde bir gökdelene giren silahlı bir kişi, intihar etmeden önce aralarında bir polis memurunun da bulunduğu dört kişiyi öldürdü.

Güvenlik güçlerinden bir yetkili CNN’e verdiği demeçte, “Aralarında bir polis memurunun da bulunduğu dört kişi silahlı saldırganın ateş açması sonucu hayatını kaybetti” dedi.

Şarku’l Avsat’ın ABC News’ten aktardığına göre yetkili, saldırganın kendini vurarak intihar ettiğinin anlaşıldığını bildirdi.

New York Polis Şefi Jessica Tisch ise sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Durum şu anda kontrol altında… Tek başına hareket eden silahlı kişi etkisiz hale getirildi” ifadelerini kullandı.

yı8
Saldırgan, kendini vurarak intihar etmiş gibi görünüyor. (AP)

Bir AFP muhabiri dün akşam, gökdelenlerle dolu lüks semtin merkezinde, bazıları kurşun geçirmez yelek giyen ve ağır silahlar taşıyan çok sayıda polis memuru ile ambulanslar gördü.

ABD medyasında yer alan haberlere göre, ateş eden kişi saat 18:00 sularında Park Avenue'daki 345 numaralı binaya, Amerikan Futbolu Ligi (NFL) ve finans devi Blackstone'un genel merkezlerinin de bulunduğu bir gökdelene, elinde makineli tüfekle girmiş.

Birçok medya kuruluşu, sağ elinde tüfek taşıyan, güneş gözlüğü takan ve koyu renkli ceket giyen bıyıklı bir adamın fotoğrafını yayınladı.

cvfgthy
New York polis memurları, öldürülen arkadaşları Didarul İslam'ın ambulansla nakledilmesini bekliyor. (Reuters)

AFP’ye konuşan bir görgü tanığı, isminin yayınlanmamasını isteyerek, “Ben binadaydım, o da bir kattan diğerine geçiyordu” dedi.

New York Times gazetesine göre, silahlı saldırgan 33. katta öldürüldü.

New York Belediye Başkanı Eric Adams, X platformunda “New York polisi, Park Avenue 345 numaralı binada kapsamlı bir arama yapıyor. Eğer o binadaysanız, lütfen bulunduğunuz yerde saklanın” diye yazdı.

dfgthyu
Dün akşam silahlı bir saldırı sonucu öldürülen polis memuru Didarul İslam'ın ailesi ve arkadaşları New York-Presbyterian Hastanesi'nden ayrılıyorlar. (AP)

Komşu binada çalışan Shad Sakib, ateş açıldığında içeride kalmaları yönünde emir aldıklarını anlattı.

AFP’ye konuşan Sakib, “Herkes neler olduğunu merak etmeye başladı, ta ki biri olayın internet üzerinden yayınlandığını ve birinin makineli tüfekle bizim binanın hemen yanındaki binaya girdiğini söyleyene kadar. Onun, benim öğle yemeği yediğim yere doğru yürüdüğü bir fotoğrafını gördük” ifadelerini kullandı.

scdfghyju
New York polis memurları, Manhattan'ın merkezinde meydana gelen silahlı saldırıda öldürülen polis memuru Didarul İslam'ın cenazesinin nakledilmesini bekliyorlar. (Reuters)

Bina, ünlü Central Park'ın yakınında bulunuyor. Silahlı saldırı başladıktan kısa bir süre sonra helikopterler binanın üzerinde uçmaya başladı.