SDG: El Hol Kampı’ndaki DEAŞ’lı ailelerin bin 800 çocuğu var

Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’de bulunan el Hol Kampı’ndaki Kürt güvenlik güçleri. (Şarku’l Avsat)
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’de bulunan el Hol Kampı’ndaki Kürt güvenlik güçleri. (Şarku’l Avsat)
TT

SDG: El Hol Kampı’ndaki DEAŞ’lı ailelerin bin 800 çocuğu var

Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’de bulunan el Hol Kampı’ndaki Kürt güvenlik güçleri. (Şarku’l Avsat)
Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseke’de bulunan el Hol Kampı’ndaki Kürt güvenlik güçleri. (Şarku’l Avsat)

Suriye’nin kuzeydoğusunda yer alan Haseke’deki el Hol Kampı’nda aşırı radikal yanlısı üçüncü bir neslin yetiştirildiği konusunda uyarıda bulunuldu. Açıklama, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Sözcüsü Ferhad Şami tarafından yapıldı. Şarku’l Avsat’a konuşan Şami şunları söyledi:
 “El Hol Kampı’nda DEAŞ var dediğimizde üçüncü nesilden bahsetmiş oluyoruz. Çünkü (DEAŞ) hücreleri, örgütün ideolojisini kamp sakinlerinin zihniyetlerine yerleştirmeye çalışan saatli bir bomba gibi.”
Şami, bu kuşağın Mart 2019'da, askeri olarak hakimiyetinin ortadan kaldırılmasından önce, örgütün daha önce kontrol edilen bölgelerinden aileleriyle birlikte ayrılan çocukları içerdiğini vurguladı.
İnsani yardım kuruluşlarının istatistiklerine göre her ay kampta 60 çocuğun doğduğunu belirten Şami,  2019 ila 2022 yılları arasında DEAŞ militanları ailelerinde bin 800 çocuğun dünyaya geldiğini bilgisini verdi
Yetkili ‘parmak sallayarak’ “DEAŞ’ı destekliyoruz” dediklerini söyledi. Bahsi geçen bu çocukların örgütün kendisinden daha fazla tehdit oluşturduğunu ifade eden Şami zira bu neslin nefretle büyüdüğünü, DEAŞ’a sadık anne, baba ve akrabalarından aldığı eğitimle intikam almak istediklerini kaydetti.



Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
TT

Ateşkes öncesinde bir yangın seli yaşandı

Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın suikasta kurban gittiği Beyrut'un güney banliyösünde yıkım (AFP)

İsrail, bugün Beyrut ve Tel Aviv saatiyle (TSİ 02:00) 04:00'te yürürlüğe giren Hizbullah ile arasındaki ateşkes anlaşmasının ilanını bir “ateş seli” ile karşıladı ve başta başkent Beyrut olmak üzere Lübnan'ın birçok bölgesine ve Suriye içlerine yönelik en ağır saldırılarını yaptı. Hizbullah ise İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru düzinelerce roketle karşılık verdi.

ABD Başkanı Joe Biden dün İsrail ve Lübnan'ın anlaşma şartlarını kabul ettiğini ve ülkesinin “Fransa ile iş birliği içinde Lübnan'da ateşkesin uygulanmasını sağlamak için destek vereceğini” açıkladı. Şarku'l Avsat Lübnan, İsrail ve UNIFIL'in yanı sıra Fransa'nın da dahil olduğu ABD liderliğindeki beş üyeli komitenin, Hizbullah'ın güney bölgelerinden tahliyesinin “ilki batı sektöründen başlamak üzere her biri 20 günden oluşan 3 aşamada” uygulanmasını denetleyeceğini ve anlaşmanın seçilmiş Başkan Donald Trump'ın onayını aldığını öğrendi. Biden anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Beyrut ve Tel Aviv saatiyle sabah 4:00'ü belirledi.
Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Biden'dan bir telefon aldı, mevcut durum ve ateşkes kararı hakkında istişarede bulundu.

Ateşkes anlaşmasının dün akşam kabinesine sunulmasından saatler önce İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu “herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğini” duyurdu. Netanyahu televizyonda yayınlanan konuşmasında, “Anlaşmayı uygulayacağız ve herhangi bir ihlale güçlü bir şekilde karşılık vereceğiz. Zafere kadar birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerine şöyle sürdürdü: “Ateşkes arayışının üç nedeni var: İran'a odaklanmak, tükenen silah stoklarını yenilemek, orduya bir mola vermek ve son olarak Hamas'ı izole etmek.” Lübnanlılar dün, gerilimin başladığı 23 Eylül'den bu yana en şiddetli günü terör ve korku içinde yaşadı.

İsrail'in ateş topu Suriye'ye de sıçradı ve Hizbullah'ın yoğun olarak faaliyet gösterdiğine inanılan Humus vilayetinin el Kuseyr bölgesindeki köprü ve yolların bombalandığı bildirildi.