İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ndeki personeller binayı terk etti

Arnavut polisi bugün İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ne girmeye hazırlanıyor (Reuters)
Arnavut polisi bugün İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ne girmeye hazırlanıyor (Reuters)
TT

İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ndeki personeller binayı terk etti

Arnavut polisi bugün İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ne girmeye hazırlanıyor (Reuters)
Arnavut polisi bugün İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ne girmeye hazırlanıyor (Reuters)

İran’ın Tiran Büyükelçiliği’ndeki son personel, geçtiğimiz Temmuz ayında dijital altyapılarına gerçekleştirilen siber saldırıyı gerekçe göstererek Arnavutluk’tan ayrılmaları için verilen 24 saat sürenin dolmasıyla binayı terk etti.
İçinde yaklaşık 10 yolcu bulunan iki araç, dün gece boyunca bina içinde çok fazla hareketin yaşanmasının ardından yerleşkeden ayrıldı.
Arnavut polisi, İranlılar ayrıldıktan hemen sonra boş büyükelçilikte arama yaptı.
Büyükelçilik içindeki hareket, Çarşamba’dan Perşembe gününe kadar aralıksız devam etti. Yerleşkeye boş bir varilin götürüldüğü ve ardından belgelerin yakıldığı görüldü.
Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, dün yaptığı açıklamada ülkesinin İran ile ilişkileri kestiğini ve İranlı diplomatların 24 saat içinde ülkeden ayrılmasının talep edildiğini duyurmuştu.
Rama açıklamasında şu ifadelere yer vermişti:
“15 Temmuz'da ülkemiz, hükümetin dijital altyapısının imhası, kamu hizmetlerinin felç edilmesi ve hükümet sistemlerinden veri ve elektronik iletişim bilgilerinin çalınmasını hedefleyen ağır bir siber saldırının hedefi oldu. Saldırı amacına ulaşamadı.”
Arnavutluk’un yakın müttefiki ABD de saldırıdan İran’ı sorumlu tuttu ve İran’ın yaptıklarından sorumlu tutulacağını bildirdi.
Tahran, Tiran’ın diplomatik ilişkileri kesme kararını şiddetle kınayarak, Arnavutluk’un bu adıma yönelik gerekçelerini ‘temelsiz iddialar’ olarak nitelendirdi.
Arnavutluk ve İran’ın ilişkileri, 2014’ten beri gergin. Bu dönemde Tiran, Tahran yönetimine muhalif olan Halkın Mücahitleri Örgütü’ne üye 3 bin kişinin Durres şehrinde kalmasına izin vermişti.
Siber saldırıdan günler sonra Tiran medyası, hacker’ların Arnavutluk’ta hükümete bilgisayarlarda depolanan muhalefet üyelerinin kişisel verilerini yayınladığını öne sürdü.



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.