Kraliçe II. Elizabeth'in birbirinden değerli taçları kimlere miras kalacak?

İki tür kraliyet koleksiyonu bulunuyor: İktidardaki hükümdar tarafından emanet olarak tutulan Britanya Kraliyet Mücevherleri ve Kraliçe'nin kişisel koleksiyonu

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Kraliçe II. Elizabeth'in birbirinden değerli taçları kimlere miras kalacak?

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Kraliçe II. Elizabeth dünyanın en seçkin özel mücevher koleksiyonlarından birine sahipti.
Perşembe günü (8 Eylül) öğleden sonra 96 yaşında hayatını kaybeden hükümdarın devasa koleksiyonunda 50'ye yakın taç bulunduğu bildirildi.
Hatta koleksiyonundan bazı parçalar Londra Kulesi'nde sergileniyor. İki tür kraliyet koleksiyonu bulunuyor: İktidardaki hükümdar tarafından emanet olarak tutulan Britanya Kraliyet Mücevherleri ve Kraliçe'nin kişisel koleksiyonu. 
Majestelerinin kişisel koleksiyonu çoğunlukla kendisine miras kalan, aile üyeleri tarafından hediye edilen ya da kendi satın aldığı eşyalarla oluşturuldu.
Kraliçe'nin taçlarının çoğunun özel koleksiyonundan olduğuna inanılıyor, bu nedenle teoride onları istediği kişiye verebilirdi.
Kraliyet yorumcusu Josh Rom, New York Post'a "Muhtemelen özel koleksiyonundaki eşyaları sevdiklerine aktarmak isterdi" dedi:
The Independent'ta yer alan habere göre koleksiyonun büyük kısmı Charles'a, ve konsort (Kral'la evlendiği için Kraliçe olanlara verilen unvan) kraliçe olan eşi Camilla'ya, ve ardından Kate'e geçecek, bu yüzden [vasiyette] onlara büyük bir şey bırakılmayabilir.
Majestelerinin koleksiyonundaki her bir parçanın nereye gideceği tam olarak bilinmese de bunları ailesinin en yakın üyelerine bıraktığı tahmin ediliyor.
Kraliçe'nin mücevherlerini miras alan aile üyeleri arasında muhtemelen Prenses Anne, Wessex Kontesi Sophie, Kate Middleton, Prenses Eugenie, Prenses Beatrice ve Zara Tindall gibi kraliyet mensupları bulunuyor.
Kraliçe'nin hükümdarlığı boyunca taktığı taçlar arasında İmparatorluk Tacı, Büyük Düşes Vladimir Tacı, Burma Yakutu Tacı, Kraliçe Mary'nin Büyük Britanya ve İrlanda'nın Kızları Tacı, Kraliçe Mary'nin Püskül Tacı, Cambridge Aşıklarının Düğümlü Tacı, Kraliçe Mary'nin Pırlanta Saç Bandı, Cartier Halo Tacı, Delhi Durbar Tacı, Brezilya Akuamarini Tacı ve Greville Zümrüt Kokoşnik Tacı da bulunuyor.

 



Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
TT

Çevreye zarar vermeden tüketilebilecek et miktarı açıklandı

ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)
ABD'nin Virginia eyaletindeki McLean kentinde bir süpermarkette indirime giren sığır etleri (AFP)

Yeni araştırmaya göre, haftada iki tavuk göğsü filetosundan daha azına denk gelen et tüketimi gezegen için sürdürülebilir kabul edilebiliyor.

Hayvancılığın küresel sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 15'inden sorumlu olduğu tahmin edildiğinden, araştırmacılar yıllardır protein ihtiyacını karşılamak için et tüketiminin azaltılıp baklagil alımının artırılması çağrısında bulunuyor.

İnsanları, etin haftada bir kereden daha az yendiği bitki temelli "fleksitaryen" bir diyet benimsemeye çağırıyorlar.

Ancak haftada tam olarak ne kadar et tüketilmesinin tavsiye edildiği belirsizliğini koruyor. Danimarka Teknik Üniversitesi'nden sürdürülebilir kalkınma uzmanı Caroline Gebara, "Artık çoğu kişi hem çevrenin korunması hem de sağlıkla ilgili nedenlerle daha az et yememiz gerektiğinin farkında. Ancak 'daha az'ın ne kadar olduğunu ve büyük resimde gerçekten fark yaratıp yaratmadığını anlamak zor" diyor

Nature Food adlı akademik dergide yayımlanan bu son çalışma, bu miktarı haftada yaklaşık 255 gram olarak belirledi.

Dr. Gebara, "Süpermarketteyken gözünüzde canlandırabileceğiniz ve düşünebileceğiniz somut bir rakam hesapladık, haftada 255 gram kümes hayvanı veya domuz eti" dedi.

Bu, yaklaşık iki tavuk göğsü filetosuna eşdeğer ve bir kişinin gezegene zarar vermeden haftada tüketebileceği et sınırı.

Bu rakam sadece kümes hayvanları ve domuz eti için geçerli. Çalışma, "mütevazı bir sığır eti tüketiminin" bile gezegenin kaldırabileceği sınırı aştığı uyarısını yapıyor.

Dr. Gebara, "Hesaplamalarımız, bir kişinin diyetindeki mütevazı miktarda kırmızı etin bile, çalışmada incelediğimiz çevresel faktörlere dayanarak gezegenin kaynakları yeniden üretebileceği miktarla uyumsuz olduğunu gösteriyor" dedi.

Ancak et içeren diyetler de dahil hem sağlıklı hem de sürdürülebilir olan pek çok başka beslenme şekli var.

Çalışma, sürdürülebilir gıda tercihlerini desteklemek için daha iyi siyasi rehberlik ve kamusal çerçeveler oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Araştırma, karbondioksit emisyonları, su ve arazi kullanımı gibi çevresel faktörlerin yanı sıra farklı diyetlerin sağlık üzerindeki etkilerini de göz önünde bulunduruyor.

11 çeşit diyetin 100 binden fazla varyasyonunun incelendiği çalışmada, bunların çevre ve sağlık üzerindeki etkileri hesaplandı. Orta düzeyde kırmızı et tüketiminin bile gezegenin sürdürülebilirlik sınırlarını aştığı sonucuna varıldı.

Öte yandan, pesketaryen, vejetaryen ya da vegan bir diyetin, gezegenin destekleyebileceği sınırlar içinde olma ihtimalinin çok daha yüksek olduğu belirtiliyor.

Süt ürünleri veya yumurta ilaveli vejetaryenlik gibi karışık diyetler de sürdürülebilir olabilir. Dr. Gebara, "Örneğin hesaplamalarımız, sizin için önemliyse, peynir yemenin ve aynı zamanda sağlıklı ve iklim dostu bir diyet benimsemenin mümkün olduğunu gösteriyor" dedi.

Aynı durum yumurta, balık ve beyaz et için de geçerli ancak tabii ki diyetinizin geri kalanının nispeten sağlıklı ve sürdürülebilir olması gerek. Fakat ya hep ya hiç olmak zorunda değil.

Independent Türkçe