Lübnan, İsrail’in gönderdiği deniz koordinatlarını inceleyecek

Lübnan Dışişleri Bakanı Buhabib, İsrail ile deniz sınırları müzakerelerinde ilerlemeden bahsetti

İngiltere merkezli Energean şirketine ait sondaj gemisi, İsrail'in Kariş gaz sahasında çalışmak üzere Haziran ayında Süveyş Kanalı'ndan geçerken (AFP)
İngiltere merkezli Energean şirketine ait sondaj gemisi, İsrail'in Kariş gaz sahasında çalışmak üzere Haziran ayında Süveyş Kanalı'ndan geçerken (AFP)
TT

Lübnan, İsrail’in gönderdiği deniz koordinatlarını inceleyecek

İngiltere merkezli Energean şirketine ait sondaj gemisi, İsrail'in Kariş gaz sahasında çalışmak üzere Haziran ayında Süveyş Kanalı'ndan geçerken (AFP)
İngiltere merkezli Energean şirketine ait sondaj gemisi, İsrail'in Kariş gaz sahasında çalışmak üzere Haziran ayında Süveyş Kanalı'ndan geçerken (AFP)

Lübnan Temsilciler Meclisi Başkan Yardımcısı İlyas Busaab’ın, İsrail’in Lübnan’da deniz sınırlarının çizilmesi için yapılan müzakerelerle ilgili son noktaları oluşturacak deniz şamandıraları hattının koordinatlarını verdiğini açıklamasından birkaç sonra Lübnan Dışişleri Bakanı Abdallah Buhabib, İsrail ile yapılan müzakerelerde ilerleme kaydedildiğini söyledi.
Bakan Buhabib, Pazartesi günü yaptığı Başbakan Necib Mikati ile yaptığı görüşmeden sonra yaptığı açıklamada, “(Müzakerelerde ilerleme var, ama henüz sona gelmedik" dedi. ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail ile Lübnan arasında deniz sınırının çizilmesi için devreye girmesi ve ABD'li arabulucu Amos Hochstein'ın deniz sınırının çizilmesi konusunda yeni öneriler sunup sunmadığına dair bir soruya verdiği yanıtta Buhabib, “ABD’den benim burada açıklayamayacağım yeni teklifler getirdi. Başkan Biden ayrıca İsrail Başbakanı Yair Lapid ile görüştü ve ondan anlaşmayı sonuçlandırmasını istedi. ABD, bu ay ya da önümüzdeki ay bir anlaşmaya varılması gerektiğine inanıyor” ifadelerini kullandı.
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn tarafından İsrail ile deniz sınırının çizilmesi dosyasından sorumlu kişi olarak atanan Temsilciler Meclisi Başkan Yardımcısı Busaab, Lübnan'ın 6 deniz şamandırasının koordinatlarını aldığını açıkladı. Busaab, bir televizyon kanalına verdiği röportajda, “Kimse Lübnan'dan herhangi bir topraktan vazgeçmesini istemedi. Bloklar ile sahil arasında belirli bir düzenlemeden söz edilen şamandıraların olduğu bir alan var. Bugün bu şamandıraların koordinatları elimize ulaştı.
Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, geçtiğimiz hafta Beyrut'u ziyaret eden Hochstein'ın tekrar sunacağı öneriyi bekleyen uzman bir ekibin, Lübnan'ın çalışma için aldığı koordinatları kontrol edeceğini ve Lübnan’ın haritalarına ve taleplerine uygun hale getireceğini söylediler.
Öte yandan Lübnan Sanayi Bakanı George Boşikyan, bir radyo programında, İsrail ile deniz sınırının çizilmesi konusunda halen net bir vizyonun olmadığını ve ‘sorunun ayrıntılarda olduğunu’ söyledi. Lübnan'ın tüm haklarına bağlı kalmaya devam ettiğini vurgulayan Boşikyan, önümüzdeki günlerde her şeyin daha fazla netleşmesini umduğunu ifade etti.
Cuma günü Beyrut'u ziyaret eden ABD'li arabulucu Hochstein, Lübnan ile İsrail arasında deniz sınırını çizilmesine ilişkin dolaylı müzakerelerde ‘ilerleme’ kaydedildiğini açıkladı. Hochstein, Anlaşma üzerinde halen daha fazla çalışılması gerektiğini söyledi.
ABD, iki yıldır Lübnan ve İsrail arasında, aralarındaki deniz sınırının çizilmesini ve tartışmalı Kariş gaz sahasından gaz çıkarılmasının önündeki engellerin kaldırılmasını amaçlayan bir anlaşmaya varmak amacıyla arabuluculuk yapıyor.
Lübnan, Kariş'in İsrail ile tartışmalı deniz suları içinde ve münhasır ekonomik bölgesinde yer aldığını düşünüyor.
Bu dosyayla ilgili gelişmeler, Londra merkezli Genel Energy Plc şirketi tarafından İsrail için kiralanan bir sondaj gemisinin Kariş gaz sahası yakınlarına gelmesiyle hızlanmıştı. İsrail’in bu adımı, Beyrut'u ABD’nin arabuluculuğuyla müzakerelerin yeniden başlatılmasını talep etmeye itti. Cuma günü, Haziran ayından bu yana üçüncüsünü gerçekleştirdiği ziyaret için Lübnan'a gelen Hochstein, “Son haftalarda ilerleme kaydettiğimizi hissediyorum” ifadelerini kullandı.
Lübnanlı yetkililerle görüştükten sonra yaptığı açıklamada Hochstein, “Duyduklarımdan ve yaptığımız konuşmalardan sonra çok umutluyum, ama daha fazla çalışmaya ihtiyaç var” dedi. İki ülke arasında 2020 yılında ABD’nin arabuluculuğuyla başlayan dolaylı müzakereler, Lübnan ile İsrail arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle durmuştu. Ancak müzakereler Haziran ayında yeniden başladı.



Gazze'nin kuzeyinde İsrail ateşiyle bir Filistinli öldürüldü... ve Refah'a hava saldırıları düzenlendi

Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)
TT

Gazze'nin kuzeyinde İsrail ateşiyle bir Filistinli öldürüldü... ve Refah'a hava saldırıları düzenlendi

Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)

Alman Basın Ajansı'na (DPA) göre bu sabah Gazze Şeridi'nin kuzeyinde İsrail güçleri tarafından bir Filistin vatandaşı öldürüldü.

Filistin Enformasyon Merkezi, yerel kaynaklara dayanarak, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye el-Nazla'da 18 yaşında bir gencin İsrail ordusunun ateşiyle öldürüldüğünü bildirdi.

Merkez ayrıca, İsrail savaş uçaklarının Han Yunus'un doğusuna ve Refah'ın doğusuna hava saldırıları düzenlediğini ve bombalama sonucu patlamalar duyulduğunu belirtti. Ayrıca, İsrail güçlerinin Han Yunus'un doğusundaki binalarda yıkım operasyonları gerçekleştirdiğini de ifade etti.

Kaynaklar, "İsrail savaş uçaklarının bu sabah Refah'ın doğusuna, Han Yunus'a ve Gazze şehrine daha fazla hava saldırısı düzenlediğini" bildirdi.

Merkeze göre, "İsrail güçleri, 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasını ihlal etmeye devam ediyor ve bunun sonucunda yaklaşık 390 şehit ve 1000 yaralı var."

Diğer yandan Başkan Trump'ın Gazze'deki iki yıllık çatışmayı sona erdirme planının bir sonraki aşamasına geçmek için görüşmeler devam ediyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre plan, Gazze Şeridi'nde uluslararası "barış konseyi" tarafından denetlenen ve çok uluslu bir güvenlik gücü tarafından desteklenen geçici bir Filistin teknokrat yönetimini öngörüyor. Bu gücün oluşumu ve yetki alanı konusundaki müzakereler zorlu geçti.


Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
TT

Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu ve Şeba Çiftlikleri sınır bölgesi üzerindeki anlaşmazlığın çözümünün daha sonraki bir aşamaya ertelenebileceğini duyurdu.

Bir basın heyetiyle yaptığı görüşme sırasında yöneltilen bir soruya yanıt olarak şunları söyledi: “Fransa bize Suriye ile olan sınırın haritalarını verdi ve onlar karar verdiklerinde sınırı belirlemeye hazırız. Lübnan komitesi hazır. Deniz sınırının belirlenmesi için bir komite ve kara sınırının belirlenmesi için başka bir komite kurabiliriz.” Sözlerine şöyle devam etti: “Suriye ile ilişkiler yavaş ama iyileşiyor ve en iyisini umuyoruz.”

İsrail ile müzakereler konusunda ise Avn şunları söyledi: “Topraklarımızı işgal eden, her gün bizi hedef alan ve oğullarımızı esir tutan bir güç var. Bunu müzakereden başka nasıl çözebiliriz?” “Herhangi bir ordu savaşa girdiğinde ve çıkmaza girdiğinde, müzakere seçeneği değerlendirilir” ifadelerini kullandı.

Lübnan heyetine Mekanizma Komitesi başkanlığına Büyükelçi Simon Karam'ı seçtiğini açıkladı; bunun nedeninin "kendisinin daha önce Amerika Birleşik Devletleri'nde büyükelçilik yapmış ve Madrid'deki önceki müzakerelere katılmış olması" olduğunu belirtti.

Amerikan elçisi Tom Barrack'ın son açıklamalarına ilişkin olarak Avn, "bu açıklamalar tüm Lübnanlılar tarafından reddedilmektedir" dedi.

Bazı milletvekillerinin Kıbrıs ile deniz sınırlarının belirlenme yönteminden duydukları memnuniyetsizliğe ilişkin olarak, “2011 yılında Cumhurbaşkanı (Necib) Mikati hükümeti sınır belirleme kurallarını koydu ve biz de bu kuralları onayladık. Bu anlaşmanın Meclise gitmesinin gerekli olup olmadığı konusunda Yasama ve Konular Kurulu'na danıştık ve cevap hayır oldu” şeklinde açıklama yaptı.

Bir soruya cevaben, “Kutsal Baba'nın (Papa'nın) altı ay önceki seçiminden bu yana ilk ziyareti ve Güvenlik Konseyi üyelerinin ziyareti, (Mekanizma) Komitesine bir sivilin atanmasıyla eş zamanlı olarak geldi ve bunların hepsi olumlu işaretlerdir” dedi.

Hannibal Kaddafi'nin serbest bırakılmasının ardından Libya ile diplomatik ilişkilerin normalleştirilmesi hakkındaki bir soruya cevaben Cumhurbaşkanı Avn, “İmam Musa el-Sadr'ın kaybolması meselesi çözülmelidir. Bu meşru bir meseledir ve Lübnan halkı onun ve iki arkadaşının akıbetini bilme hakkına sahiptir” ifadesini kullandı.

ABD'nin Lübnan ordusuna yaptığı yardımla ilgili olarak, "birkaç yardım programı var" diyen Avn, "Önemli olan, ilk defa resmi bir kararda Lübnan ordusuna yardım etmenin gerekliliğinden bahsedilmesi ve bunun bizim için olumlu ve temel bir gelişme olmasıdır" şeklinde konuştu.

Bir soruya cevaben, Hizbullah milletvekillerinden oluşan bir grubun, cumhurbaşkanı seçilmeden önce partiye silahsızlanmadan bahsetmeyen bir savunma stratejisi konusunda söz verdiğine dair iddialarını ve medyada bu sözle ilgili olarak imzaladığı bir belgenin varlığına dair çıkan haberleri yalanlayarak, "Eğer varsa, şimdi yayınlasınlar" dedi.


Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
TT

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir askeri ekip, Yemen'in geçici başkenti Aden'e, Güney Geçiş Konseyi'ne bağlı güçlerin Hadramut ve Al-Mahra vilayetlerinden çekilmesi ve meşru yönetimi destekleyen Suudi liderliğindeki koalisyonun doğrudan gözetimi altında önceki konumlarına geri dönmeleri için yürütme mekanizmalarını kurmayı amaçlayan acil bir görevle geldi.

Ekip ayrıca, statüko öncesine dönüşü sağlamak amacıyla koordineli prosedürlere göre, bölgelerin "Vatan Kalkanı" güçlerine devredilmesi için düzenlemeler üzerinde de çalışıyor. Bu adım, Suudi Arabistan'ın Doğu Yemen'deki gerilimi sona erdirmek için yoğun çabalarının ve koalisyon liderliğinin Hadramut'taki Güney Geçiş Konseyi'nin tek taraflı eylemlerini reddetmesinin bir devamı niteliğinde. Koalisyon liderliği bu eylemleri, zorla yeni bir gerçeklik dayatma veya vilayeti barış ve istikrarı tehdit eden iç çatışmalara sürükleme girişimi olarak değerlendirmektedir.

Şarku’l Avsat'a konuşan özel kaynaklara göre askeri birliğin gelişi, Riyad'ın Yemen'deki meşru kurumlar içinde güvensizlik ortamı yaratacak veya bölünmeyi derinleştirecek adımları reddetme tutumunu güçlendiriyor.