Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan ve ABD'ye gidecek

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan ve ABD'ye gidecek

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in davetine icabetle Şanhay İşbirliği Teşkilatı 22'nci Devlet Başkanları Zirvesi'ne Özel Konuk olarak katılmak üzere, 15-16 Eylül'de Semerkant'ı ziyaret edecek.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin Şanhay İşbirliği Teşkilatı nezdinde "Diyalog Ortağı" statüsünü elde ettiği 2012'den bu yana Türkiye'den Zirve toplantılarına "Cumhurbaşkanı" düzeyinde ilk kez katılım olacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 16 Eylül'de düzenlenecek Zirve Oturumu'na hitap etmesi ve bu vesileye ikili görüşmeler yapması da öngörülüyor.

ABD ziyareti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şanhay İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'ni takiben Amerika Birleşik Devletleri'nin New York kentinde düzenlenecek Birleşmiş Milletler (BM) 77'nci Genel Kurulu genel görüşmelerine katılmak üzere ABD'ye hareket edecek.
Erdoğan'ın "İç İçe Geçmiş Sınamalara Dönüştürücü Çözümler İçin Dönüm Noktası" temasıyla gerçekleştirilecek 77'nci Genel Kurulun ilk günü olan 20 Eylül'de katılımcılara hitap etmesi planlanıyor.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile görüşmesi beklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çok sayıda devlet ve hükümet başkanıyla da ikili temaslarda bulunması öngörülüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 17-22 Eylül'de gerçekleştireceği ziyaret vesilesiyle ABD'de yerleşik Türk sivil toplum kuruluş temsilcileri ile Musevi kuruluş temsilcilerini kabul etmesi ve Türk-Amerikan İş Konseyi tarafından ABD iş dünyasının temsilcilerinin katılımıyla düzenlenecek etkinliğe katılması da bekleniyor.



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.