Dünya liderlerinin katılımıyla Kraliçe 2. Elizabeth'in resmi cenaze töreni yapıldı

Cenaze törenlerinin bir parçası (AP)
Cenaze törenlerinin bir parçası (AP)
TT

Dünya liderlerinin katılımıyla Kraliçe 2. Elizabeth'in resmi cenaze töreni yapıldı

Cenaze törenlerinin bir parçası (AP)
Cenaze törenlerinin bir parçası (AP)

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in resmi cenaze töreni, dünya genelinden çok sayıda üst düzey devlet yetkilisinin katılımıyla tarihi Westminster Abbey Kilisesi'nde yapıldı.
Başkent Londra'daki Westminster Abbey Kilisesi'nde TSİ 13.00'te başlayan cenaze törenine, Kraliçe'nin çocukları İngiltere Kralı 3. Charles, Prenses Anne, Prens Andrew, Prens Edward'ın yanı sıra Kraliçe Camilla, Galler Prensi William ve eşi Galler Prensesi Kate, Sussex Dükü Prens Harry ve eşi Düşes Meghan Markle ile kraliyet ailesinin diğer üyeleri katıldı.
Yaklaşık 2000 bin davetlinin katılımıyla düzenlenen cenaze töreninde, ABD Başkanı Joe Biden ile eşi Jill Biden, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, İrlanda Cumhurbaşkanı Michael Higgins, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'in eşi Olena Zelenska başta olmak üzere 500'e yakın dünya lideri ve üst düzey isim yer aldı.
Eski İngiltere başbakanlarının da bulunduğu, ilahilerin okunduğu ve konuşmaların yapıldığı cenaze törenine, Türkiye'yi temsilen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu katıldı.
İngiltere Başbakanı Liz Truss, törendeki kısa konuşmasında, İncil'den alıntı yaptı. Canterbury Başpiskoposu da konuşmasında, "dünyada çok az liderin, Kraliçe'ye duyulduğunu gördükleri sevgiyle karşılandığını" ifade etti.
Kraliçe 2. Elizabeth'in merhum eşi Prens Philip ile evlendiği yer de olan Westminster Abbey Kilisesi'ndeki törenin ardından ülke çapında 2 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Kraliçe'nin naaşı St. George Şapeli'ne defnedilecek
Törenin ardından Kraliçe Elizabeth'in üzerinde tacının yanı sıra çiçeklerin bulunduğu tabutu, Hyde Park'ın girişindeki Wellington Arch'a ve oradan da defnedileceği Windsor'a götürülecek.
Buradaki geçit törenin ardından ise Windsor Kalesi'ne getirilecek olan Kraliçe 2. Elizabeth'in naaşı, kaledeki St. George Şapeli'ne nakledilecek ve özel aile töreniyle defin işlemi burada gerçekleşecek.
İngiltere'nin en uzun süre tahtta kalan hükümdarı Kraliçe 2. Elizabeth, 8 Eylül'de yaz tatilini geçirdiği İskoçya'nın Aberdeenshire bölgesindeki Balmoral Kalesi'nde 96 yaşında hayatını kaybetmişti.



Washington: Suriye'de taraflar çatışmaların sona erdirilmesi için atılacak somut adımlar üzerinde anlaştı.

TT

Washington: Suriye'de taraflar çatışmaların sona erdirilmesi için atılacak somut adımlar üzerinde anlaştı.

Washington: Suriye'de taraflar çatışmaların sona erdirilmesi için atılacak somut adımlar üzerinde anlaştı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio dün yaptığı açıklamada, Suriye'de savaşan çeşitli tarafların buradaki çatışmaları sona erdirecek belirli adımlar üzerinde anlaştıklarını söyledi.

"Suriye'deki çatışmalarda yer alan tüm taraflarla görüştük. Bu rahatsız edici ve dehşet verici durumu bu gece sona erdirecek belirli adımlar üzerinde mutabık kaldık" dedi.

Rubio sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun için tüm tarafların verdikleri taahhütleri yerine getirmeleri gerekiyor ve biz de onlardan tam olarak bunu bekliyoruz.”

Rubio daha önce yaptığı açıklamalarda, Suriye'deki durumun “karmaşık” olduğunu ve bir “yanlış anlaşılma” olduğunu belirterek, önümüzdeki birkaç saat içinde gerilimi azaltma yönünde ilerleme kaydedileceğine inandığını ifade etmişti.

Rubio Oval Ofis'te Başkan Donald Trump'ın huzurunda şunları söyledi: “Gün ve gece boyunca her iki tarafla da iletişim kurduk ve gerilimi azaltma yönünde ilerlediğimize inanıyoruz.” “Önümüzdeki saatlerde gerçek bir ilerleme görmeyi umuyoruz” diyen Rubio, “Suriye'nin güneybatısındaki farklı gruplar, Bedeviler ve Dürzi toplumu arasındaki tarihi, uzun süredir devam eden rekabet, talihsiz bir duruma ve görünüşe göre İsrail tarafı ile Suriye tarafı arasında bir yanlış anlaşılmaya yol açtı” ifadelerini kullandı.

Rubio, ABD'nin İsrail'in Suriye'deki saldırılarından “derin endişe” duyduğunu ve çatışmaların durmasını istediğini söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Tammy Bruce dün yaptığı açıklamada, ABD'nin Suriye'ye gerilimi düşürmek için güçlerini geri çekmesi çağrısında bulunduğunu söyledi.

Şarku’l Avsat’ın Fox News'ten aktardığına göre Bruce, “Suriye hükümetine, tüm tarafların çatışmasızlığa ulaşabilmesi için güçlerini geri çekmesi çağrısında bulunuyoruz” dedi.

İsrail, 300'den fazla kişinin ölümüne yol açan üç günlük şiddet olaylarının ardından, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Suveyda kasabasından çekilmemeleri halinde hükümet güçlerine yönelik saldırılarını yoğunlaştırma tehdidinde bulunduktan sonra dün Şam'daki Suriye ordu karargahını bombaladı.

Rubio çeşitli taraflarla telefonda görüştüğünü söyledi, ancak bu tarafların isimlerini vermedi. “Bu konuda çok endişeliyiz (...) Umarım daha sonra haber alırız” diyen Rubio, salı günü bir ‘ateşkese’ varıldığını ancak kısa bir süre sonra “bozulduğunu” doğruladı.

Daha önce ABD elçisi Tom Barrak tüm tarafları Suriye'de ateşkes için diyalog başlatmaya çağırmıştı.

Axios'un üst düzey bir ABD'li yetkiliden aktardığına göre Başkan Donald Trump yönetimi, bir kez daha İsrail'den Suriye'ye yönelik saldırılarını durdurmasını ve Şam hükümetiyle diyaloğa girmesini istedi. Axios, bu talebin İsrail'in dün Suriye ordusu karargâhına ve Şam'daki başkanlık sarayı yakınlarına düzenlediği saldırılardan önce mi yoksa sonra mı geldiğini belirtmedi.

Suriye'nin güneyindeki Suveyda kentinde dün Suriye hükümet güçleri ile yerel Dürzi savaşçılar arasında yeniden başlayan şiddetli çatışmalarla eş zamanlı olarak İsrail duruma müdahalesini arttırdı ve Suriye'nin güneyindeki Suveyda ve Dera vilayetlerindeki hükümet güçlerine yönelik saldırıların yanı sıra Şam'daki başkanlık sarayı ve Suriye ordu karargahı yakınlarına art arda saldırılar düzenledi.