Türkiye, Suriye Milli Ordusu'nun bir liderini tutukladı

Ankara destekli savaşçılar, geçen ağustos ayında Halep ilinin kuzeyinde uzun menzilli bir Grad füzesini hazırlarken (AFP)
Ankara destekli savaşçılar, geçen ağustos ayında Halep ilinin kuzeyinde uzun menzilli bir Grad füzesini hazırlarken (AFP)
TT

Türkiye, Suriye Milli Ordusu'nun bir liderini tutukladı

Ankara destekli savaşçılar, geçen ağustos ayında Halep ilinin kuzeyinde uzun menzilli bir Grad füzesini hazırlarken (AFP)
Ankara destekli savaşçılar, geçen ağustos ayında Halep ilinin kuzeyinde uzun menzilli bir Grad füzesini hazırlarken (AFP)

Güvenlik kaynakları, terörle mücadele güçlerinin başkent Ankara'dan başlayarak dört ilde terör örgütü DEAŞ unsurlarına yönelik düzenlediği operasyon kapsamında Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu komutanlarından Ömer Salko'nun ülkenin güneyindeki Gaziantep kentinde tutuklandığını bildirdiler.
Salı günü terörle mücadele güçleri başkent Ankara, Konya, Kayseri ve Gaziantep illerinde eş zamanlı operasyonlar düzenledi. Bu operasyonlarda terör örgütünün 10 üyesi tutuklandı.
Güvenlik kaynakları, Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şubesi ekiplerince yürütülen operasyonda, bu unsurlardan yedisinin Ankara'da, üçünün ise diğer illerde yakalandığını açıkladı. Bu unsurların bulundukları yerler bir süre izleme yapıldıktan sonra tespit edildi. Operasyonda DEAŞ’a ait belgelere ve dijital materyallere el konuldu.
Birgün haber sitesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı haberine göre dün güvenlik servisleri, daha önce yakalanarak gözaltına alınan DEAŞ terör örgütü mensuplarından ele geçen dijital materyallerde "kazıma" yöntemiyle geri getirilen görüntüler ile tutukluların kimliklerini tespit etmeyi başardı. Zanlıların Suriye'den Türkiye'ye geçtikleri ve Suriye'de DEAŞ için faaliyetlerde bulundukları ve Türkiye'yi hedef alan terör operasyonları da planladıkları anlaşıldı. Kaynaklar, Nureddin Zengi fraksiyonundaki Halep Şehir Tugayı’nın eski komutanı, 2013 yılının sonunda kurulan ‘Ceyş el-Mücahidler’in (Mücahitlerin Ordusu) askeri komutanı ve aynı zamanda şu anda kendi gruplarından birinin liderliğini üstlenen Ömer Salko'nun Gaziantep'teki evine yapılan baskında tutuklandığını belirtti. Operasyon sırasında DEAŞ’a ait belge ve dijital materyallere el konuldu.
Suriyeli aktivistler sosyal medyadan yaptıkları açıklamada, Türk makamlarını Salko'yu derhal serbest bırakmaya çağırdı. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre açıklamada, Salko’nun radikalizm ve terörün tüm biçimleriyle mücadele çabalarının herkesçe bilindiği ve 2014 yılında Halep'te DEAŞ ile ilk savaşanlardan biri olduğu vurgulandı.
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Bir devrimcinin DEAŞ mensubu olduğu iddiasıyla tutuklanmasıyla hakarete uğramış hissediyoruz. Türkiye, yanıltıcı haberlerle şahsi hesaplaşmaların görüldüğü bir arenadan ziyade Suriye halkı için dost bir ülke, bir hukuk devleti ve kurumlar ülkesi olduğundan, Türk makamlarını dikkatli bir şekilde soruşturma yürütmeye, düzmece haberlere güvenmemeye ve tutuklanmasına neden olanlardan hesap sormaya çağırıyoruz.”
Aktivistler, “Türk yetkililere, Esed rejiminin istihbaratıyla yakınlaşmanız devrimcileri susturmayı gerektiriyorsa, topraklarınızdaki binlerce devrimciye orayı terk etmelerini söyleyin diyoruz. Savunma Bakanı başta olmak üzere muhalefetteki Suriye Ulusal Koalisyonu ve Geçici Hükümeti sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz” ifadelerini kullandılar. Aktivistler ayrıca tüm Suriyeli grupları bu olay üzerinde derin bir şekilde düşünmeye ve gerekli önlemleri almak için incelemeler yapmaya çağırdılar.

Türkiye’den operasyon
Öte yandan Türk kuvvetleri, dün Halep’in doğusunda kalan Ayn el-Arab (Kobani) şehrine bağlı Karamuk köyü yakınlarında rejim ve Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) ait askeri mevzileri ağır toplarla bombaladı. Bu hamle, Türkiye-Suriye sınırındaki Şanlıurfa'da bir Türk askerinin hayatını kaybetmesine ve bir askerin yaralanmasına yol açan saldırının ardından aynı bölgeye düzenlenen hava saldırılarından dört gün sonra geldi.
Türk hava saldırıları ile üç unsur öldürülürken, birkaç unsur da yaralandı. Türkiye Milli Savunma Bakanlığı, Türk askerinin öldürülmesi ve meslektaşının yaralanmasına misilleme olarak SDG'nin en büyük bileşeni olan Halk Koruma Birlikleri'ne (YPG) bağlı 17 unsurun öldürüldüğünü açıkladı.



İsrail ordusu, Gazze'de bir Hamas liderinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
TT

İsrail ordusu, Gazze'de bir Hamas liderinin öldürüldüğünü duyurdu

Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)
Gazze şehrine düzenlenen İsrail hava saldırısında hedef alınan bir araç (AFP)

İsrail ordusu, Gazze şehrinde bir Hamas liderini öldürdüğünü duyurdu. Şarku’l Avsat’ın İ24 NEWS’ten aktardığına göre dün Gazze şehrinde bir araca düzenlenen İsrail saldırısında dört kişi hayatını kaybetti. Saldırının Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın Operasyon Komutanı Ala el-Hadidi'yi hedef aldığı belirtildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ofisi dün, Hamas’ın Yahudi devletiyle olan kırılgan ateşkes anlaşmasını ihlal ettiğini gerekçe göstererek, İsrail'in Gazze Şeridi'nde beş üst düzey Hamas yetkilisini öldürdüğünü açıkladı.

Netanyahu'nun ofisi tarafından X platformu üzerinden yapılan paylaşımda şu ifadeler yer aldı: “Bugün Hamas, İsrail askerlerine saldırmak için teröristleri İsrail kontrolündeki bölgelere göndererek ateşkes anlaşmasını bir kez daha ihlal etti. Buna karşılık İsrail, beş üst düzey Hamas teröristini ortadan kaldırdı.”


Tunus’ta adaletsizliğe karşı ve özgürlükler talebiyle protesto yürüyüşleri düzenlendi

Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
TT

Tunus’ta adaletsizliğe karşı ve özgürlükler talebiyle protesto yürüyüşleri düzenlendi

Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)
Tunus’ta daha fazla özgürlük ve sosyal adalet talebiyle düzenlenen protesto gösterilerinden bir kare (Reuters)

Tunus’ta çoğunluğu gençlerden oluşan protestocular, sivil toplum örgütleri, aktivistler ve bağımsız siyasetçiler dün, ‘adaletsizliğe karşı’ ve özgürlük talepleriyle bir yürüyüşe katıldı. Yürüyüş, İnsan Hakları Meydanı’ndan başlayarak başkentin merkezindeki 5. Muhammed Caddesi’ni geçerek devam etti.

Protesto yürüyüşü, Tunus’un güneyindeki Gabes'te çevre kirliliğine karşı geniş kapsamlı protestoların, sektörel grevlerin ve ‘devlet güvenliğine karşı komplo kurmak’ suçlamasıyla hapiste tutulan politikacılar için uzaktan yapılan duruşmalara tepki olarak düzenlendi.

Bu durum, gazetecilerin yargılanması, sivil toplum kuruluşlarının ve basın kuruluşlarının faaliyetlerinin dondurulmasına ilişkin mahkeme kararları, vergi denetim kampanyası ve siyasi partilerin faaliyetlerinde önemli bir düşüşün yaşandığı bir dönemde ortaya çıktı.

Protesto yürüyüşü organizatörlerinden oluşan komisyonun sözcüsü gazetecilere yaptığı açıklamada, “Amacımız safları birleştirmek. Bildiğiniz gibi, bugün iklim zorlu. Adaletsizliği durdurmayı ve ülkenin uçuruma sürüklenmesini önlemeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Protestolar sırasında göstericiler “Özgürlük, özgürlük, polis devleti bitti” ve “İş, özgürlük, ulusal onur” sloganları attılar. Göstericiler ayrıca üzerinde ‘Sadece adaletsizlik ve tehditleri bilen bir başkan! Halkın ve halkın isteklerinden uzaklaşan yolun nereye gidiyor?’ yazan büyük bir pankart açtılar.

Muhalefet kanadından Ulusal Kurtuluş Cephesi lideri Riyad Şuaybi, Alman Basın Ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, “Ulusal sahnede yaşanan çok yönlü siyasi, sosyal ve çevresel gelişmeler çerçevesinde, bu yürüyüş, beş yıldan fazla bir süredir durmuş olan demokrasi ve kalkınma sürecinin yeniden başlatılması hedefine ilişkin gerçek bir ulusal konsensüsü ifade ediyor” dedi.

Bu hareket, sokakta yetkililer ile Tunus'un en büyük sendikası olan Tunus Genel İşçi Sendikası (UGTT) da dahil olmak üzere çeşitli parti ve örgütlerden muhalefet kanadındaki gruplar arasındaki gerginliğin bir göstergesi olarak görülüyor.

Paris'te yaşayan Tunuslu muhalif siyasetçi ve Fransa'daki Tunuslular Demokratik Derneği Başkanı Tarık Tukabri, “Siyasi partilerin genel sekreterlerinin çoğu bugün hapiste. Siyasi görüşleri ne olursa olsun, kamu özgürlüklerini savunmak ve onların serbest bırakılmasını talep etmek önemli” ifadelerini kullandı. Tukabri, “Siyasi ve demokratik hayata dönmemiz, partilerin ve sivil toplumun rolünü yeniden tesis etmemiz ve uzaktan yargılamalara son vermemiz gerekiyor” diye ekledi.

2019 yılında iktidara gelen Cumhurbaşkanı Kays Said, muhaliflerini devleti içeriden parçalamaya çalışmakla, yabancı güçlerle bağlantıları olmakla ve devlet kurumlarında yaygın şekilde yolsuzluğa neden olmakla suçluyor.

Öte yandan Adalet Bakanı Leyla Ceffal, ifade özgürlüğüne karşı davalar veya kovuşturmalar ya da hapishanelerde muhaliflere işkence uygulandığı iddialarını reddediyor. Ancak Tunus İnsan Hakları Birliği ve Tunus Gazeteciler Sendikası gibi insan hakları örgütleri, kamusal özgürlüklerde ciddi bir gerileme olduğuna işaret ederken hapishanelerde tutuklu bulunan politikacıların sağlık durumunun kötüleştiğini vurguluyor.

Yetkililer, özgürlük kısıtlamalarını kaldırmak, kamu hizmetlerini ve yaşam koşullarını iyileştirmek ve artan fiyatlarla mücadele etmek konusunda çifte baskı altında bulunuyor.

Tukabri, yaptığı açıklamada ayrıca “Bu boşluk bir an önce kapatılmalı ve vatandaşların sağlık, çevre kirliliği, barınma ve diğer alanlardaki gerçek sorunlarına çözüm bulmaya özen gösterilmeli” diye vurguladı.


Sudan’da çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne sıçradı

Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
TT

Sudan’da çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne sıçradı

Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)
Sudan Ordusu Komutanı Abdulfettah el-Burhan (AFP)

Sudan’da Kordofan'ın kuzey bölgelerinde, özellikle stratejik öneme sahip Babnusa şehrinde şiddetli çatışmalar devam ederken çatışmalar Kuzey Eyaleti’ne de sıçradı. Kuzey Eyaleti’nin yönetim şehri Dongola, Sudan ordusu ile ‘Evlad Kamari’ adıyla bilinen yerel milisler arasında patlak veren ilk çatışmaya tanık oldu. Bu olay, yerel halk arasında terör ve korku dalgasına yol açarken, çok sayıda milis öldürüldü ve liderleri ağır yaralı halde hastaneye kaldırıldı.

Öte yandan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), ABD Başkanı Donald Trump'ın Sudan'daki savaşı sona erdirme isteğini memnuniyetle karşıladı. Cumartesi günü, BAE Devlet Başkanı Diplomasi Danışmanı Enver Karkaş, ‘Sudan’daki kanlı iç savaşın acilen sona erdirilmesi ve acil ateşkes’ çağrısında bulundu.

Karkaş, sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, Sudan'ın birliğine vurgu yaparken Müslüman Kardeşler'in (İhvan-ı Müslimin) etkisinin geri dönüşünün ciddi endişe kaynağı olduğunu söyledi. Karkaş, Sudan’da çatışan her iki tarafta da ihlallere karışanların hesap vermesi gerektiğinin altını çizdi.