9,5 milyonluk İsrail nüfusunun 185 bini 2021 doğumlu

İsrail 1948'den beri 3 milyon 300 bin göçmeni kabul etti

Dindar Yahudiler İsrail nüfusunun yüzde 35'ini oluşturuyor (AFP)
Dindar Yahudiler İsrail nüfusunun yüzde 35'ini oluşturuyor (AFP)
TT

9,5 milyonluk İsrail nüfusunun 185 bini 2021 doğumlu

Dindar Yahudiler İsrail nüfusunun yüzde 35'ini oluşturuyor (AFP)
Dindar Yahudiler İsrail nüfusunun yüzde 35'ini oluşturuyor (AFP)

İsrail Merkez İstatistik Bürosu Salı günü Yahudi Yeni Yılı Roş Haşanah (25 - 27 Eylül) vesilesiyle yıllık nüfus sayımını yayınladı. İstatistikler bu yıl nüfusun 9 milyon 593 bine ulaştığını ortaya koydu. İstatistiklere göre nüfusun yüzde 45'inin laik, yüzde 35'inin dindar ve yüzde 19'unun geleneksel olduğu anlaşılıyor.
İstatistikler, 1948'de kurulduğunda İsrail nüfusunun, anavatanında kalan ve Nekbe sırasında ayrılmayan 154 bin Arap (yüzde 19) da dahil olmak üzere yaklaşık 806 bin olduğunu gösterdi.
Nüfus istatistikleri, işgal altındaki Doğu Kudüs'te 333 bin Filistinli ve yine işgal altında olan Golan Tepeleri'nde  25 bin Suriyeli olmak üzere İsrail vatandaşlığına sahip olmayan yaklaşık 355 bin Arabı da kapsıyor.
Verilere göre nüfusun yüzde 73,9'u büyük şehirlerde yaşarken, geri kalanı işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs ile kırsal alanlara (Gazze Şeridi, Celile ve Müselles civarı) dağılmış durumda. Geçen yıl nüfus yüzde 2'lik bir büyüme oranıyla 187 bin kişi arttı ve göçmen sayısı yaklaşık 60 bine ulaştı. İstatistiklere göre, İsraillilerin yaklaşık yüzde 74'ü şehirlerde, yüzde 15'i yerel meclisli köylerde yaşıyor. Bunların yüzde 10'u bölgesel meclisler ve yüzde 5'i ise hiçbir ülke tarafından tanınmayan bölgeler.
Ayrıca İsrail Merkez İstatistik Bürosu’ndan aktardığı istatistiklere göre nüfusun yüzde 67'sinin ekonomik durumundan memnun olduğunu, yüzde 12'sinin yoksulluktan şikayet ettiğini ve İsraillilerin yüzde 65'inin kendi evlerinde yaşadığını, geri kalanının kiralık evlerde yaşadığını ve  aylık ortalama bin 200 dolar kira ödediğini belirtiyor.
Bu nüfus sayımında, İsraillilere dini inançlarıyla ilgili fikirleri soruldu ve yüzde 45'i laik olduklarını ve din ile devletin tamamen ayrılmasını desteklediklerini söyledi. Yüzde 19'u ise gelenek ve göreneklerini sürdüren gelenekçiler (Yahudiler ve Araplar) olduklarını söyledi. Yüzde 14'ü geleneksel olarak dindar olduklarını belirtirken, yüzde 10,5'i ise koyu dindar olduklarını ifade etti.
Geçen yıl İsrail'de 185 bin çocuk doğdu ve evlenenlerin sayısı 40 bine, boşananların sayısı ise 15 bine vardı. Kadınlar için ortalama yaşam beklentisi 84,6 yıl ve erkekler için 80,5'a çıktı. İstatistikler, 21 yaş ve üzerindeki kişilerin yüzde 56'sının obeziteden muzdarip olduğunu ve sadece yüzde 29'unun egzersiz yaptığını belirtti. Öte yandan Şarku’l Avsat’ın istatistiklerden elde ettiği verilere göre, bu yıl 37 film çekildi, 10 bin kitap yayınlandı, çeşitli uluslararası ve bölgesel yarışmalarda spor dallarında madalyalar kazanıldı ve aktif sporcu sayısı 120 bine ulaştı. İstatistikler ayrıca, yaklaşık 300 bin İsrail vatandaşının geçen yıl üniversite diploması aldığını gösteriyor.



Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor

Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
TT

Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor

Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)

Çin yapay zeka yarışında öne geçmek için milyarlarca dolarlık yatırım yapıyor.

Çinli firmalar, 10 yılı aşkın süredir yapay zeka, elektrikli araç ve güneş panelleri gibi stratejik sektörlerde yerli üretimi artırmaya çalışıyor.

New York Times, Çinli şirketlerin Pekin yönetiminin sağladığı fonlarla özellikle yapay zeka alanında ABD’li firmaları geçmek için yatırımları artırdığını yazıyor. 

ABD’de yapay zeka altyapısının büyük ölçüde özel sektör yatırımlarıyla geliştiğine, Çin’deyse veri merkezleri, sunucular ve yarı iletkenler gibi kritik altyapıların devlet tarafından finanse edildiğine dikkat çekiliyor.

Pekin yönetimi, 2014’ten bu yana sadece yarı iletken sanayisine 100 milyar dolar yatırım yaptı. 

Bu yıl nisanda alınan kararla, yeni yapay zeka girişimlerine destek için 8,5 milyar dolarlık fon ayrıldı. 

Bunlara ek olarak ABD merkezli OpenAI ve Google ücretli, kapalı sistemler sunarken, Çinli firmalar açık kaynak sistemlerle dünya genelindeki mühendislerin ilgisini çekmeyi hedefliyor.

Alibaba, ByteDance, Huawei ve Baidu gibi büyük Çinli şirketler, son bir yılda üst düzey açık kaynak modeller yayımladı. Bu stratejiyle sadece teknik ilerleme değil, küresel nüfuz artışı da hedefliyor.

Yapay zeka teknolojilerine yatırım yapan ABD merkezli serbest yatırım fonu Interconnected Capital'in kurucusu Kevin Xu, şunları söylüyor: 

Açık kaynak, teknolojik anlamda yumuşak güçtür. Teknolojinin Hollywood’u veya Big Mac'i gibidir.

Diğer yandan analizde, devlet yönlendirmesinin baskın olması nedeniyle yapay zeka sektörünün bazı teknolojik değişimlere adaptasyonunun geciktiğine dikkat çekiliyor. Çinli şirketlerin uzun süre yüz tanıma gibi geleneksel yapay zeka sistemlerine odaklandığı, üretken yapay zeka modellerindeki sıçramalara ilk etapta yetişemediği aktarılıyor. 

Analizde, iki ülke arasındaki rekabetin ideolojik bir boyutu olduğu değerlendirmesi de paylaşılıyor. Popüler yapay zeka destekli sohbet botlarından ChatGPT’yi tasarlayan OpenAI’ın kurucusu Sam Altman, Amerikan ve Çinli şirketler arasındaki rekabeti “demokratik ve otoriter yapay zeka” mücadelesi gibi gördüğünü söylemişti. 

Independent Türkçe, New York Times, Washington Post