Bilim insanları acısız ve kanatmayan bir dövme yöntemi geliştirdi

Yeni dövmeler öncelikle hayvan bakımıyla ilgili olarak kullanılacak ama gelecekte kullanım alanı insanları da kapsayabilir

Araştırmacılar, "Amaç, genellikle dövme sanatçıları tarafından yaratılan güzellik eserleri olan tüm dövmelerin yerini almak değil" dedi (Unsplash)
Araştırmacılar, "Amaç, genellikle dövme sanatçıları tarafından yaratılan güzellik eserleri olan tüm dövmelerin yerini almak değil" dedi (Unsplash)
TT

Bilim insanları acısız ve kanatmayan bir dövme yöntemi geliştirdi

Araştırmacılar, "Amaç, genellikle dövme sanatçıları tarafından yaratılan güzellik eserleri olan tüm dövmelerin yerini almak değil" dedi (Unsplash)
Araştırmacılar, "Amaç, genellikle dövme sanatçıları tarafından yaratılan güzellik eserleri olan tüm dövmelerin yerini almak değil" dedi (Unsplash)

The Independent'ta yer alan habere göre bilim insanları kendi kendine uygulanabilen, düşük maliyetli, acısız ve kanatmayan dövmeler geliştirdi.
Georgia Teknoloji Enstitüsü'ndeki araştırmacılar, mikroiğneli dövme bantlarını öncelikle hayvan bakımı ve kısırlaştırılmış hayvanların takibi için kullanacak ama uygulama alanının gelecekte tıbbi ve kozmetik bakıma kadar genişleyebileceğini söylüyor.
Projenin baş araştırmacısı Profesör Mark Prausnitz, "İğneyi acı vermemesi için minyatür hale getirsek de dövme mürekkebini deriye etkili bir şekilde bırakıyor" dedi.
Prof. Prausnitz sözlerine şu ifadelerle devam etti: 
"Bu sadece tıbbi dövmeleri daha erişilebilir kılmanın değil, aynı zamanda uygulama kolaylığı nedeniyle kozmetik dövmeler için de yeni fırsatlar yaratmanın bir yolu olabilir. Bazı kişiler dövme için gereken acı ve zamanı göze alırken, diğerlerinin sadece deriye bastırılan ve acıtmayan bir dövmeyi tercih edebileceğini düşündük."
Dövmelerde genellikle cildi tekrar tekrar delmek için büyük iğneler kullanılırken, bilim insanları bir kum tanesinden daha küçük olan ve çözünebilir bir kalıbın içine yerleştirilmiş dövme mürekkebinden yapılmış mikroiğneler geliştirdi.
Çalışmanın ortak yazarı Profesör Song Li, "Mikroiğneler dövme mürekkebinden yapıldığından, mürekkebi deriye çok etkili bir şekilde bırakıyor" dedi.
Sonuç olarak, mikroiğneler çözülmeden önce sadece bir kez cilde bastırılabiliyor ve acı ya da kanamaya yol açmıyor.
Dövmeler genellikle tıbbi ortamlarda yara izlerini örtmek, kanser tedavisinde tekrarlanan radyoterapilere rehberlik etmek veya meme ameliyatından sonra meme uçlarını eski haline getirmek için kullanılıyor.
Diyabet, epilepsi veya alerji gibi ciddi tıbbi durumları bildirmek için bilezik yerine tıbbi uyarı olarak da kullanılabilirler.
Araştırma iScience akademik dergisinde yayımlandı.
Profesör Prausnitz, "Amaç, genellikle dövme sanatçıları tarafından yaratılan güzellik eserleri olan tüm dövmelerin yerini almak değil. Amacımız hastalar, evcil hayvanlar ve kolayca uygulanabilen acısız bir dövme isteyen insanlar için yeni fırsatlar yaratmak" dedi.
Haber, İspanya'nın Benidorm kentindeki bir dövme sanatçısının, Birleşik Krallık Kraliçesi II. Elizabeth'in ölümünün ardından onun anısına, Ayı Paddington ile el ele yürüyen Kraliçe dövmesi yaptığını açıklamasının ardından geldi.
Jon Malvern bu resmin dövmesini 12 Eylül'de Benidorm'daki Tattoo Central stüdyosunda yaptı.
Newcastle kentinin Wallsend kasabasından Malvern, bir müşterisinin çizimi dövme yapması için kendisine getirdiğini belirtti.
Marven şunları söyledi: 
"Bu sektörde tanınmış bir kişi vefat ettikten sonra anısına dövme yaptırma talepleri çok yaygın. Normalde onları yapmaktan kaçınıyorum çünkü başkalarının acılarından para kazanmayı sevmiyorum."
Sanatçı, indirimli dövmeden elde edeceği parayı dükkanın önüne çiçek koymak ve Kraliçe'nin cenaze töreninin yapılacağı gün dükkanı kapatmak için kullanacağını söyledi.



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news