İsrail Başbakanı: İran’ın nükleer silah sahibi olmasını engellemenin tek yolu askeri bir tehdit

İsrail Başbakanı Yair Lapid (AFP)
İsrail Başbakanı Yair Lapid (AFP)
TT

İsrail Başbakanı: İran’ın nükleer silah sahibi olmasını engellemenin tek yolu askeri bir tehdit

İsrail Başbakanı Yair Lapid (AFP)
İsrail Başbakanı Yair Lapid (AFP)

İsrail Başbakanı Yair Lapid, İran’ın nükleer silah geliştirmesi halinde uluslararası toplumun ‘askeri güç’ kullanması gerektiğini söyledi ve aynı zamanda ‘barışçıl’ bir Filistin devletinin kurulmasına verdiği desteği vurguladı.
Lapid, dün New York’ta 77. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “İran rejimi nükleer silah elde ederse onu kullanır. İran’ın nükleer silah sahibi olmasını engellemenin tek yolu masaya güvenilir bir askeri tehdit koymaktır. Ancak ondan sonra onlarla daha uzun ve daha güçlü bir anlaşma yapılabilir. İran’a, eğer nükleer programını ilerletirse, dünyanın sözle değil askeri güçle karşılık vereceğini açıkça belirtmek gerekir. Geçmişte ne zaman böyle bir tehdit masaya konulsa İran durmuş ve geri çekilmiştir” dedi.
İran rejimini Yahudilere karşı bir ‘nefret orkestrası’ yürütmekle suçlayan Lapid, İran’daki ideologlarının Selman Rüşdi ve Mahsa Amini gibi farklı düşünen Müslümanlardan nefret ettiğini ve çoğu zaman onları öldürdüğünü söyledi.
Lapid İran’a yönelik konuşmasına şu ifadelerle devam etti;
“Bizi yok etmek isteyen ülke, aynı zamanda dünyanın en büyük terör örgütünü, Hizbullah'ı kuran ülkedir. İran, Hamas ve İslami Cihad’ı finanse ediyor ve Bulgaristan’dan Buenos Aires’e kadar yapılan toplu terör saldırılarının arkasında İran var. İran, nükleer silah elde etmek için her türlü çabayı gösteren cani bir diktatörlüktür.”
Lapid’in konuşmasında en fazla dikkati çeken konu ise ‘iki devletli çözümü’ destekleyen açıklaması oldu.
Lapid, iki devletli çözümü desteklediğini anca tek şartı" olduğunu belirterek, şunları kaydetti;
“Filistinlilerle iki halk için iki devlet temelinde bir anlaşma İsrail’in güvenliği, İsrail ekonomisi ve çocuklarımızın geleceği için doğru olandır. Tüm engellere rağmen bugün hala İsraillilerin büyük bir çoğunluğu bu iki devletli çözüm vizyonunu desteklemektedir. Ben de onlardan biriyim. Tek şartımız var: Gelecekteki bir Filistin devletinin barışçıl bir devlet olması. (Filistin’in) İsrail’in refahını ve varlığını tehdit edecek başka bir terör üssü haline gelmemesi. Tüm İsrail vatandaşlarının güvenliğini her zaman koruma yeteneğine sahip olmamız.”
ABD Başkanı Joe Biden ise, Lapid’in BM’deki konuşmasının içeriğini iki devletli çözüme verdiği destek açısından memnuniyetle karşıladı.
Biden Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İsrail Başbakanı Lapid’in BM Genel Kurulu’ndaki cesur açıklamasını memnuniyetle karşılıyorum” ifadelerini kullandı.



AB ülkelerine Rusya'dan boru hatlarıyla gelen gaz yılın ilk çeyreğinde yüzde 23 arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

AB ülkelerine Rusya'dan boru hatlarıyla gelen gaz yılın ilk çeyreğinde yüzde 23 arttı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

 Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin yılın ilk çeyreğinde boru hatlarıyla ithal ettiği doğal gaz miktarı geçen yılın yılın aynı dönemine göre yüzde 5 yükselerek 40 milyar metreküp olurken, Rusya'dan gelen gazın miktarı da yüzde 23 artarak 7 milyar metreküpü geçti.

Gaz İhraç Eden Ülkeler Forumunun (GECF) yayımladığı son rapora göre, AB ülkeleri martta boru hatları aracılığıyla toplam 14 milyar metreküp doğal gaz ithal etti.

Bu hacim bir önceki aya göre yüzde 12, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 4 artış olarak kayıtlara geçti.

GECF raporuna göre, yılın ilk çeyreğinde AB'ye boru hatlarıyla satılan doğal gaz miktarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 artarak 40 milyar metreküp oldu.

Rusya'nın 2023'ün ilk çeyreğine kıyasla bu yılın ilk çeyreğinde AB'ye boru hatlarıyla gönderdiği doğal gaz miktarı da yüzde 23 artarak 7 milyar metreküpü aştı.

Martta da AB tarafından boru hatlarıyla satın alınan doğal gaz miktarı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4 artış gösterdi. Marttaki gaz ithalatı, Aralık 2022'den bu yana AB'ye yapılan aylık boru gazı ithalatının en yüksek seviyesi oldu.

Bu yılın ilk üç ayında AB'ye boru hattıyla en çok gaz ihraç eden ülke yüzde 57 payla Norveç olurken, bunu yüzde 18'le Rusya ve yüzde 17'yle Cezayir izledi.

Rusya'dan AB'ye gönderilen gazın yüzde 53'ü Türkiye aracılığıyla iletildi.

- Rusya-Ukrayna transit anlaşması sona eriyor

Rus Gazprom ve Ukrayna'nın Naftogaz şirketi arasındaki mevcut transit anlaşması 2024 sonunda sona eriyor. Ukrayna siyasi nedenlerle bu sözleşmeyi uzatma konusunda isteksiz olduğunun sinyallerini veriyor.

Halihazırda Rusya'nın Avrupa'ya boru hattıyla yaptığı gaz ihracatının yaklaşık yarısı Ukrayna'nın iletim sistemi üzerinden gerçekleştiriliyor.

Geçen yılın ikinci yarısında Rusya'nın Avrupa'ya yaptığı gaz sevkiyatının yüzde 48'i bu sistemden, yüzde 52'si ise TürkAkım boru hattı üzerinden yapılmıştı.

Ukrayna'nın topraklarından geçen güzergah olmadan Batı'ya doğrudan gaz transferi için mevcut tek yolun, yıllık 15,75 milyar metreküp kapasiteye sahip TürkAkım'ın Bulgaristan bölümü olması bekleniyor.


Almanya'da Rus ajanlığı suçlamasıyla 2 kişi tutuklandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Almanya'da Rus ajanlığı suçlamasıyla 2 kişi tutuklandı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Almanya'da, yabancı gizli servis ajanı oldukları gerekçesiyle Alman ve Rus vatandaşlıkları bulunan 2 kişinin tutuklandığı bildirildi.

Federal Savcılık, Ukrayna'nın doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların kurduğu "Donetsk Halk Cumhuriyeti (PRD) örgütüne üyelik" ve Rus gizli servisiyle bağlantılı oldukları gerekçesiyle gözaltına alınan Dieter S. ve Alexander J. hakkında açıklama yaptı.

Açıklamada, daha önce haklarında yakalama emri çıkarılan ve dün gözaltına alınan 2 şüphelinin, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandığı ifade edildi.

Bayvera Eyalet Kriminal Dairesi tarafından şüphelilerin konutları ve iş yerlerinde de arama yapıldı.

Şüpheliler, gizli servis ajanlığının yanı sıra terör örgütüne üyelik, patlayıcı hazırlama, sabotaj amaçlı ajanlık faaliyeti, askeri tesislerin güvenliğini tehdit eden faaliyetler gibi çeşitli eylemlerle suçlanıyor.

- Rus Büyükelçi, Alman Dışişleri Bakanlığına çağırıldı

Almanya Dışişleri Bakanı Nancy Faeser, konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı.

Faeser, şunları kaydetti:

"Güvenlik yetkililerimiz, Ukrayna'ya yaptığımız askeri yardımı hedef alan ve baltalamaya yönelik olası patlayıcı saldırıları önlemiştir. Bu, Putin'in suç rejimine yönelik casusluk faaliyeti iddialarına ilişkin özellikle ciddi bir vakadır. Bu tür tehdit planlarını engellemeye devam edeceğiz. Rusya'nın, Ukrayna'ya karşı öldürücü saldırı savaşından bu yana güvenlik yetkililerimiz, Rus rejiminden gelen hibrit tehditlere karşı tüm koruyucu önlemleri artırdı.

Ukrayna'ya büyük destek sağlamaya devam edeceğiz ve gözümüzün korkmasına izin vermeyeceğiz. Soruşturma ve Federal Başsavcı'nın işlemlerine tutarlı müdahalesi için polis teşkilatına teşekkür etmek istiyorum. Şimdi tüm arka planları ve bağlantıları netleştirmenin zamanı geldi."

Rusya'nın Berlin Büyükelçisi'nin de konuyla ilgili Almanya Dışişleri Bakanlığına çağrıldığı bildirildi.


ABD, Filistin'in BM'ye tam üyelik talebinin “erken bir eylem” olduğunu öne sürdü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD, Filistin'in BM'ye tam üyelik talebinin “erken bir eylem” olduğunu öne sürdü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde Filistin'in BM'ye tam üyeliği talep edilen karar tasarısını “erken bir eylem” olarak gördüğü için veto ettiğini açıkladı.

ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert A. Wood, Güvenlik Konseyi’ndeki oylamadan sonra konuştu.

Wood, ABD’nin “iki devletli çözüm” önerisini desteklemeye devam ettiğini savunarak, “New York'ta erken eylemlerin, en iyi niyetlerle bile olsa, Filistin halkının devlet olmasını sağlayamayacağını uzun zamandır açıkça belirtiyoruz.” diye konuştu.

Filistin’in BM Şartı’na göre tam üyelik için gerekli şartları taşımadığını öne süren Wood, Filistin Yönetimi’ne devlet olabilmek için gerekli reformları gerçekleştirme çağrısı yaptıklarını, öte yandan Hamas’ın Gazze’de hala güç ve nüfus sahibi olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi.

Wood, iki devletli çözümün Filistin barışını, İsrail’in güvenliği ve Arap komşuları ile entegrasyonunu sağlayan tek yol olduğunu savunarak, bunun için tarafların İsrail ile müzakerelere devam etmesi gerektiğini savundu.

ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinde (BMGK) Filistin'in BM'ye tam üyeliği istenilen karar tasarısını veto etmişti.

15 üyeli BMGK'de ABD'nin "hayır" oyu kullandığı tasarı, 12 "evet" ve 2 "çekimser" oy almıştı.

Karar tasarısının geçmesi için 5 daimi üyeden hiçbirinin "hayır" oyu kullanmaması ve toplamda 9 "evet" oyu alması gerekiyordu.

- Filistin'in üyelik başvurusu

Filistin, 2011'de de BM'ye tam üyelik başvurusu yapmış ancak BMGK'de gereken desteği alamamıştı. Filistin 2012 yılında BM "daimi gözlemci statüsü"ne kavuştu.

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, 2 Nisan'da yaptığı açıklamada, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e bir mektup göndererek, üyelik başvurularının yeniden ele alınması talebinde bulunmuştu.

Guterres de 3 Nisan'da BMGK'ye mektup yazarak, Filistin'in talebinin gündeme alınması çağrısı yapmıştı.

BMGK ise 8 Nisan'da Filistin'in talebini "Yeni Üyelerin Kabulü Komitesi'ne" iletmişti.

BMGK'ye üyelikle ilgili dönüş yapması gereken Komite, iki toplantının ardından mutabakata varamadığını duyurmuştu.

Bunun ardından Cezayir, Filistin'in üyeliği için karar tasarısını müzakerelere açmıştı.


Dışişleri Bakan Yardımcısı Yıldız: Filistin'in BM'ye tam üyeliği kabul edilmeli

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Dışişleri Bakan Yardımcısı Yıldız: Filistin'in BM'ye tam üyeliği kabul edilmeli

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Ahmet Yıldız, Gazze'de bir an önce ateşkesin sağlanması ve Filistin'in Birleşmiş Milletlere (BM) tam üyeliğinin kabul edilmesi gerektiğini belirtti.

Yıldız, BM Güvenlik Konseyinde (BMGK) bakanlar düzeyinde düzenlenen "Orta Doğu" oturumundaki hitabının ardından AA muhabirinin sorularını yanıtladı ve değerlendirmelerde bulundu.

Gazze'deki son durum ve Türkiye'nin pozisyonuna ilişkin soruya yanıt veren Yıldız, endişeli olduklarını söyleyerek, Gazze'nin yerle bir edildiğini, 40 binden fazla kişinin öldüğünü hatırlattı.

Yıldız, tüm uyarılara rağmen özellikle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından Refah'a operasyon yapılacağının söylendiğini belirterek, "O konuda endişeliyiz. Aslında bu tür çatışmalarda uluslararası toplumun bir ateşkes için her zaman yek vücut olması gerekir, bu konuda baskı yapması gerekir. Ama İsrail söz konusu olunca bu çok işlemedi." ifadelerini kullandı.

İki gündür BMGK'de yapılan toplantılarda da yıkımın boyutunun anlatıldığını kaydeden Yıldız, Gazze'de aralarında BM kuruluşlarının 200'ü aşkın çalışanı ve diğer yardım kuruluşlarının 100'ü aşkın çalışanı da dahil olmak üzere 40 bin kişinin öldüğünü ve tablonun vahim olduğunu dile getirdi.

Yıldız, şöyle devam etti:

Tabii Refah önemli. Şu anda o bir sığınak. Aynı zamanda Mısır tarafından yardımların da geçiş noktası. İnşallah olmaz. Bir de tabii aynı şekilde bu biliyorsunuz İsrail ile İran arasında yaşanan tırmanma, gerginlik, onun bitmesi ümit ediliyor. Herkes artık onu istiyor. O konuda da çelişkili ve endişe verici açıklamalar var. Dileriz İsrail yeni bir maceraya girişmez.

- "İsrail gerçekten tırmanma istemiyorsa yeni bir mukabelede bulunmaması gerekir"

İran-İsrail gerginliğinin İsrail tarafından Gazze'yi gölgede bırakmak için atılmış bir adım olup olmadığının sorulması üzerine Yıldız, her türlü niyetin ve manipülasyonun olabileceğine dikkati çekti.

Yıldız, diplomatik ve konsüler temsilciliklerinin her zaman korunması gerektiğinin altını çizerek, "(İran'ın Şam'daki konsolosluk binası) Onun vurulmasını tabii kabul etmek mümkün değil. Zaten Bakanlığımız da yaptığı açıklamada bunu kınadı. İran'ın misillemesini izledik. Onun da etkisi sınırlı oldu. Dolayısıyla burada bunun kalması gerekir, durması gerekir. Eğer İsrail gerçekten tırmanma istemiyorsa yeni bir mukabelede bulunmaması gerekir." değerlendirmesini yaptı.

BMGK'de bu konuda İran tarafından açıklamalar yapıldığını kaydeden Yıldız, Gazze için endişeli olduklarını ifade etti.

Filistin'in tam üyeliği için BM Güvenlik Konseyinde yapılacak oylamada ABD'nin veto sinyali vermesine ilişkin soruya Yıldız, "Tabii bu aslında utanılası bir durum." dedi.

Yıldız, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA) fonlarının kesilmesi ve kaldırılması yönünde haksız karalama kampanyası düzenlendiğini hatırlatarak, "Genel Sekreter dahil hemen herkes bunun mümkün olmadığını, buna ne gerek ne de imkan olduğunu anlattı. Ama İsrail temsilcisi hala o kendi görüşlerinde, iftiralarında ısrar ediyor ki kanıtlanmış değil." ifadelerine yer verdi.

Filistin'de bir "işgalci güç" olduğunu, işgalci gücün kendisinden beklenen, uluslararası hukukun kendine yüklediği sorumlulukları hiçbir şekilde yerine getirmediğini vurgulayan Yıldız, "(İsrail) Bunun tam tersini yapıyor. Biliyorsunuz Gazze bunun bir örneği. Ama 7 Ekim olaylarından önce zaten Kudüs'te de Batı Şeria'da da bunu yapıyordu. Bu on yıllardır süren bir şey." değerlendirmesinde bulundu.

- "Bir an önce ateşkes sağlanmalı"

Yıldız, Uluslararası Adalet Divanında (UAD) bir soykırım davasının olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:

Dolayısıyla şu noktaya gelindi. Artık bu işgali burada sürdürmek mümkün değil. Dolayısıyla en azından şu anda geçmiş yıllarda gözlemci devlet olarak kabul edilmiş olan Filistin'in örgüte tam üye olarak dahil edilmesi, bununla ilgili bir tartışma yapıldı. Biz de orada müdahalemizde artık böyle devam edemeyeceğini, Filistin'in tam üyeliğe kabul edilmesi gerektiğini anlattık. Bunun birçok gerekçesi var. Zaten Uluslararası Adalet Divanının verdiği ihtiyati tedbir kararları da bunu doğruluyor. Bunları işlemiş bir işgalci güçle devam edilmesi söz konusu değil. Bir an önce ateşkes sağlanmalı, Filistin tam üyeliğe kabul edilmeli ve iki devletli çözüm için iki devlet arasında uluslararası toplumun yardımıyla müzakerelere başlanmalı.

Yıldız, karar tasarısı veto edilirse daha sonra genel kurula geleceğini ancak bu durumda bağlayıcı olmayacağını belirterek, "Şu ana kadar tanımış olan 140 ülkenin üzerinde, 160 civarında bir destek sağlanırsa, bu uluslararası toplumun yönünü, kararlılığını, desteğini göstermiş olur. Ümidimiz o." değerlendirmesini yaptı.

Herkesin İsrail'i eleştirdiğini ancak Filistin'i tanımaya gelince çekinceleri ve itirazları olan ülkeler olduğunu kaydeden Yıldız, "Umarım orada daha sağduyulu davranırlar. (Filistin'in tanınması) Hiçbir dünya barışı için, bölge için, İsrail için bir zarar olacağını düşünmüyorum." ifadelerini kullandı.


İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 9 Filistinli daha öldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 9 Filistinli daha öldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

 İsrail'in, Gazze Şeridi'nin kuzeyi ile orta kesiminde sivillerin evlerine düzenlediği saldırılarda 9 kişinin öldüğü belirtildi.

Filistin haber ajansı WAFA, kuzeydeki Gazze kentinde bulunan Eş-Şati Mülteci Kampı ile Şeyh Rıdvan Mahallesi ve orta kesimdeki En-Nuseyrat bölgesine yönelik saldırılara ilişkin bilgi paylaştı.

Haberde, Şati Mülteci kampında bir eve düzenlenen saldırıda 4 Filistinlinin öldüğü, bazılarının ağır yaralandığı, Şeyh Rıdvan'daki saldırıda ise 3 Filistinlinin öldüğü ifade edildi.

İsrail ordusunun, Gazze kenti ile kuzeydeki diğer bölgelerde havadan ve karadan saldırılarını yoğunlaştırdığı aktarıldı.

Nuseyrat bölgesindeki Yeni Kamp'ta ise ilk yardım ve kurtarma ekipleri, bir evin enkazından 2 ceset çıkardı.

- İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrası

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim 2023'te kapsamlı saldırı düzenledi.

İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 14 bin 685’i çocuk, 9 bin 670'i kadın olmak üzere 33 bin 970 Filistinli öldürüldü, 76 bin 770 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.


Washington'daki gösteride Filistin yanlısı gösterici kadına fiziki saldırıda bulunuldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Washington'daki gösteride Filistin yanlısı gösterici kadına fiziki saldırıda bulunuldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İsrail’in Washington Büyükelçiliği önündeki savaş karşıtı bir gösteride, İsrail yanlısı birinin gösterici bir kadına fiziki şiddet uygulaması tepki çekti.

Amerika-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR) X hesabından paylaşılan videoda, isminin Ezra Weinblatt olduğu belirtilen saldırganın, göstericilerden birinin ses cihazını fırlattığı görüldü.

Video çekimi öncesi kadının yüzüne vurduğu da belirlenen Weinblatt, olay sonrası hızlıca aracına binip uzaklaşmak isterken iki polis tarafından ters kelepçe vurularak gözaltına alındı.

CAIR, Weinblatt’ın nefret suçu ile suçlanması gerektiği değerlendirmesinde bulundu.

Weinblatt’ın ayrıca Washington Yahudi Toplumu İlişkileri Konseyi’nin yönetim kurulu üyesi olduğu bilgisi paylaşıldı.


BM verilerine göre dünyanın kalabalık ülkesi Hindistan

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

BM verilerine göre dünyanın kalabalık ülkesi Hindistan

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), nüfusu 1,441 milyara ulaşan Hindistan'ın, "dünyada en fazla insanın yaşadığı ülke" olduğunu bildirdi.

UNFPA, 2024 Dünya Nüfusu Durum Raporu'nu, "İç İçe Dokunan Hayatlar, Umut İplikleri: Cinsel sağlık, üreme sağlığı ve bunların hakkındaki eşitsizliklerin sona erdirilmesi" başlığıyla yayımladı.

Bu yılki raporda, dünya genelinde cinsel sağlık ve üreme sağlığındaki eşitsizliklerin arttığına dikkat çekildi.

Afrika'da kadınların gebelik ve doğum kaynaklı komplikasyon nedeniyle ölme olasılığının, Avrupa ya da Kuzey Amerika'daki kadınlara oranla 130 kat fazla olduğu aktarılan raporda, insani kriz ya da çatışma yaşanan ülkelerde gebelikte anne ölüm sayısının 500'e kadar çıktığı kaydedildi.

Raporda, kıta Amerikası'nda Afrika kökenli kadınların doğum yaparken ölme olasılığının daha yüksek olduğu ifade edilirken, 2016'dan bu yana gebelikte anne ölümlerinde düşme olmadığı vurgulandı.

Dünya nüfusunun 8,119 milyara ulaştığı belirtilen raporda, Hindistan nüfusunun 1,441 milyar olduğu ifade edildi.

Hindistan'ın, 1,425 milyar nüfuslu Çin'i geçerek ilk sıraya yerleşmesinde, sosyo-ekonomik durumunun iyileşmesi ve anne ölümlerinin azalmasının rolü olduğu kaydedildi.

BM verilerine göre, Çin'in nüfusu 2022'de 1,426 milyara ulaştıktan sonra gerilemeye başladı. Uzmanlar, bu yüzyılın sonunda Çin nüfusunun 1 milyarın altına düşeceği tahmininde bulunuyor.


Türkiye'den Gazze'ye insani yardım götüren 9. gemi El-Ariş Limanı açıklarına ulaştı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Türkiye'den Gazze'ye insani yardım götüren 9. gemi El-Ariş Limanı açıklarına ulaştı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Gazze'ye ulaştırılması için 3 bin 774 ton insani yardım malzemesiyle Türkiye'den uğurlanan "9. İyilik Gemisi" Mısır'ın El-Ariş Limanı açıklarına ulaştı.

Mersin Limanı'ndan 16 Nisan'da uğurlanan, Türk Kızılay tarafından temin edilen gıda, bebek malzemeleri, uyku tulumu ve un gibi ihtiyaç malzemeleriyle yola çıkan gemi, Akdeniz'deki yolculuğunu tamamlıyor.

Mısır açıklarında yakıt ikmali yaptıktan sonra rotasına devam eden 9. İyilik Gemisi, Gazze'ye en yakın bölge El-Ariş Limanı açıklarına ulaştı.

Gemi, işlemlerin ardından taşıdığı acil ihtiyaç malzemelerinin indirilmesi için limana yanaşacak.

İndirilecek 3 bin 774 ton insani yardım malzemesi, tırlara yüklenerek Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze'deki Filistin halkına götürülecek.

Türk Kızılay ile AFAD işbirliğinde bugünü kadar 13 uçak ve 8 gemiyle toplamda 39 bin 697 ton çeşitli insani yardım malzemesi Gazze'ye ulaştırıldı.


Kenya'da helikopter kazasında Genelkurmay Başkanı ve 10 asker öldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Kenya'da helikopter kazasında Genelkurmay Başkanı ve 10 asker öldü

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Kenya'da meydana gelen helikopter kazasında Genelkurmay Başkanı Francis Ogolla ve 10 askeri personelin hayatını kaybettiği bildirildi.

Kenya Devlet Başkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, kazada Genelkurmay Başkanı Ogolla ve 10 askeri personel öldü, 2 asker yaralı kurtuldu.

Devlet Başkanı William Ruto, düzenlediği basın toplantısında, helikopterin havalandıktan kısa bir süre sonra düştüğünü belirterek, kayıplar için büyük üzüntü yaşadıklarını vurguladı.

Kazanın yerel saatle 14.20'de meydana geldiğini aktaran Ruto, Kenya Hava Kuvvetlerinin kazanın nedenini belirlemek için olay yerine hava araştırma ekibi gönderdiğini söyledi.

Devlet Başkanı Ruto, kaza nedeniyle ülke genelinde 3 gün ulusal yas ilan edildiğini duyurdu.


İsrail basınına göre, İran'a saldırı, uçaktan atılan roketlerle gerçekleştirildi

İsfahan şehrinde patlama sesleri duyulduğu yönündeki haberlerin ardından İran devlet televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntü (AFP)
İsfahan şehrinde patlama sesleri duyulduğu yönündeki haberlerin ardından İran devlet televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntü (AFP)
TT

İsrail basınına göre, İran'a saldırı, uçaktan atılan roketlerle gerçekleştirildi

İsfahan şehrinde patlama sesleri duyulduğu yönündeki haberlerin ardından İran devlet televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntü (AFP)
İsfahan şehrinde patlama sesleri duyulduğu yönündeki haberlerin ardından İran devlet televizyonu tarafından yayınlanan bir görüntü (AFP)

İsrail basını, İran Hava Kuvvetleri Üssü'ne ev sahipliği yapan İsfahan eyaletinin kuzeydoğusuna yönelik gerçekleştirilen saldırının İsrail uçağından atılan roketlerle yapıldığını iddia etti.

İsrail merkezli Jerusalem Post gazetesinin, kaynağını açıklamadığı haberinde "Cuma sabahı erken saatlerde İsrail'e ait bir uçağın İran'ın merkezindeki İsfahan'da yer alan İran Hava Kuvvetleri Üssü'nü vuran roketler ateşlediği" kaydedildi.

İsrail uçağından saldırı yapıldığı bilgisinin, saldırının karadan ateşlenen roketler veya İsrail'e ait uzun menzilli insansız hava araçları (İHA) tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin ilk raporlarla çeliştiğine işaret edildi.

İsrail, Orta Doğu'da radarlara yakalanmadan İran'a ulaşabilen F-35 uçağına sahip bölgedeki tek ülke konumunda.

Öte yandan, İsrail makamlarından söz konusu saldırıya ilişkin açıklama yapılmadı.

İran basını, İran Hava Kuvvetleri Üssü'ne ev sahipliği yapan İsfahan eyaletinin kuzeydoğusunda patlama seslerinin geldiğini duyurmuştu.

Amerikan medyası, ABD'li yetkililere dayandırarak geçtiği haberlerde, İsrail'in İran topraklarına yönelik bir saldırı düzenlediğini yazmıştı.