Irak Başbakanı Kazımi, üçüncü tur ulusal diyalog çağrısında bulundu

Irak’ın bölge ülkelerini yakınlaştırma çabalarına dikkat çeken Kazımi, protestocuların öldürülmesiyle ilgili ‘önemli’ bir şüphelinin tutuklandığını açıkladı.

Guterres ve Kazımi, perşembe günü New York’taki görüşmeler sırasında bir araya geldiler. (Irak Başbakanlık Ofisi)
Guterres ve Kazımi, perşembe günü New York’taki görüşmeler sırasında bir araya geldiler. (Irak Başbakanlık Ofisi)
TT

Irak Başbakanı Kazımi, üçüncü tur ulusal diyalog çağrısında bulundu

Guterres ve Kazımi, perşembe günü New York’taki görüşmeler sırasında bir araya geldiler. (Irak Başbakanlık Ofisi)
Guterres ve Kazımi, perşembe günü New York’taki görüşmeler sırasında bir araya geldiler. (Irak Başbakanlık Ofisi)

Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi, bölgesel istikrarın Irak’taki durum üzerinde olumlu yansımaları olduğunu açıkladı. Kazımi ayrıca Iraklı siyasi taraflar arasında yeni bir diyalog turu çağrısında bulunacağı bilgisini verdi.
Mustafa el-Kazımi, merkezi (Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısına katıldığı) New York’ta bulunan bir Irak kanalına verdiği röportajda, “Irak, İran ve Suudi Arabistan’ı yakınlaştırmayı başardı.  Bu gelişmeden sonra da diğer ülkeler birbirleriyle ilişkilerini yeniden kurdular” dedi. Irak Başbakanı, sözlerinin devamında “Bölgeyi istikrara kavuşturmaya ve halklarının onurunu korumaya yardımcı olan her şeye katkıda bulunacağız” ifadelerini kullandı.
Kazımi, protestocuları öldürmekle suçlanan ‘önemli’ bir kişinin tutuklandığını da açıklarken, yeni bir hükümet kurulmadan erken seçimlerin yapılmasından 11 ay sonra siyasi sürecin ortakları arasında ulusal diyalog çağrısını yineledi.
“Sorunlarımızı çözmek için üçüncü bir tur ulusal diyalog çağrısı yapacağım. Diyalogdan başka yolumuz yok” diyen Başbakan Kazımi, Irak’ı inşa etmede fırsatları olduğunu dile getirdi. “Politikacılarla kişisel bir anlaşmazlık nedeniyle hükümetin başarısız olmasını isteyenler var” diyerek, bu tarafları her konuda hükümetin başarısızlığını istemekle suçladı.
Irak Başbakanı, “Benimle anlaşmazlığı olan tüm taraflar, bu anlaşmazlıkları halkın çıkarlarından uzaklaştırmak zorundadır” ifadesini kullandı.
Yaklaşık on yıldır tüm Irak hükümetleri nezdinde neredeyse sürekli bir baş ağrısı olan kontrolsüz silahlar konusunda da açıklamalarda bulunan Kazımi, “Güvenlik güçleri, protestocuları ve bazı isimleri öldürmekle suçlanan bir devlet kurumuna mensup önemli bir ismi tutuklamayı başardı” dedi. Devletin yasama, yargı ve güvenlik kurumlarının ‘kontrolsüz silahlara çözüm bulunması için iş birliği yapması’ gerektiğini belirten Irak Başbakanı, “Kontrolsüz silahın kime ait olduğunu herkes biliyor. Bu sorunu çözmek için önlemler aldık” ifadesini kullandı.
Diğer yandan Kazımi, hükümetin kontrolü altındaki nakit rezervin 86 milyar dolara ulaştığını ve 100 milyara yükselmesinin beklendiğini belirten Kazimi ayrıca daha önce hükümeti tarafından hazırlanan beyaz kâğıdın, ekonomik reformu gerçekleştirmeyi başardığını vurguladı.

Kazımi-Guterres buluşması
Diğer yandan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Irak Başbakanı’nın ülkede sivil barışın korunmasındaki rolüne övgüde bulundu. Başbakanlık Medya Ofisi tarafından yayınlanan bir açıklamaya göre Kazımi ve Guterres, New York’taki BM Genel Kurulu toplantılarının oturum aralarında bir araya geldi. Guterres, Kazımi’nin siyasi güçler arasındaki ulusal diyalog çerçevesindeki girişimine ve siyasi açılım arayışına desteğini dile getirdi. Guterres ayrıca Irak’ın egemenliğini etkileyen saldırganlıklara ve içişlerine müdahaleye karşı olduğunu vurguladı.
Aynı şekilde Irak Başbakanı da BM misyonuna şeffaf ve adil seçimler yaparak Irak’a yardım sağlama çabaları dolayısıyla teşekkürlerini iletti. BM’nin ve kalkınma programlarının ‘yerel kapasiteleri güçlendirmek, terörden etkilenenleri rehabilite etmek ve çevre ve sürdürülebilir kalkınma alanlarındaki projeleri iyileştirmek’ konusundaki rolüne övgüde bulundu.
Görüşmede ayrıca Irak’taki koşullar ve hükümetin siyasi güçler arasında ulusal diyalog girişimini benimseyerek siyasi anlaşmazlığı azaltma çabaları da ele alındı.



Suriye'nin Suveyda vilayetinde çatışmalar devam ediyor

 Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)
Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)
TT

Suriye'nin Suveyda vilayetinde çatışmalar devam ediyor

 Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)
Suriye'nin Suveyda vilayetinde düzenlenen bir protesto eylemine katılan vatandaşlar (Arşiv – Reuters)

Suriyeli bir kaynak, Hikmet el-Hicri’ye bağlı güçlerin, Suveyda vilayetinin batı kırsalında yer alan kamu güvenlik birliklerine yönelik saldırılarını üçüncü gününde de sürdürdüğünü bildirdi.

Adının açıklanmasını istemeyen kaynak, Alman haber ajansı DPA’ya yaptığı açıklamada, “Kanun dışı gruplar ya da Hikmet el-Hicri’ye bağlı ‘Ulusal Muhafızlar’ adıyla bilinen unsurlar, dün akşam kamu güvenliği noktalarına saldırı düzenledi” dedi.

Kaynak, “Kanun dışı unsurlarla çıkan çatışmalarda kamu güvenliği personelinden yaralananlar oldu. Saldırganlar arasında ölü ve yaralılar bulundu, silahlı kişileri taşıyan bir araç imha edildi” ifadelerini kullandı.

Aynı kaynak, kamu güvenliği güçlerinin amacının bölgenin istikrarını sağlamak ve halkın geri dönüşünü kolaylaştırmak olduğunu vurgulayarak, “Ancak bu unsurların tekrar eden saldırıları ve roketli bombardımanı, sivillerin geri dönmesini engellediği gibi, zeytin hasadı yapan çiftçileri dahi hedef aldı” diye konuştu.

Dera’nın doğu kırsalındaki yerel bir kaynak, el-Hicri’ye bağlı silahlı unsurları taşıyan bir aracın roketle vurulduğunu, saldırıda çok sayıda kişinin öldüğünü ve yaralandığını, aracın ise tamamen tahrip olduğunu açıkladı.

Suveyda içinden gelen bilgilerde, vilayetin batı kırsalında kamu güvenliği güçlerine yönelik saldırıda en az 5 Dürzi militanın öldüğü, 10’dan fazla militanın da yaralandığı, kamu güvenliği personelinin öldürüldüğü iddiaların ise ‘el-Hicri’ye bağlı güçlerin moralini yükseltmeyi amaçlayan asılsız bilgiler’ olduğu belirtildi.

Suveyda Valisi Mustafa el-Bekkur, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, “Değerli Suveyda halkı, bugün bazı disiplinsiz silahlı grupların, Suveyda’nın batı ve kuzey kırsalında güvenlik ve istikrarı sarsma girişimiyle, çatışma çözme noktalarına ve iç güvenlik güçlerine saldırdığı bilgisini aldık. Bu eylemler, yalnızca kişisel çıkarlara ve kaos ile yağma eğilimine işaret ediyor; vilayetn değerleriyle ve halkının ahlakıyla bağdaşmıyor” ifadelerini kullandı.

Bekkur açıklamasını şu sözlerle sürdürdü: “Sizi bu tür uygulamalara karşı durmaya, halkın güvenliğiyle oynayan ya da insanların kaderini istismar etmeye çalışan herkesi engellemeye çağırıyoruz. Güvenlik ve istikrar ortak sorumluluktur; toplumu korumak her onurlu bireyin görevidir. Çıkar peşinde koşanlara sesleniyorum: Yeter artık. Ülke sizin hayallerinizden büyüktür ve Suveyda halkı, yıkıcı projelerinize kanmayacak kadar basiretlidir.”

Suveyda Emniyet Müdürü Süleyman Abdulbaki de sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Çeteler ve milisler, üçüncü gününde de iç güvenlik güçlerinin bulunduğu noktaları hedef almaya devam ediyor… Vilayetteki iç güvenlik komutanlığından talimat net: Ateş geldiği yer tespit edilip görüntülendikten ve ihlal belgelenip doğrulandıktan sonra yalnızca kaynaklara karşılık verilecektir.”

Paylaşımında, sivillere ve ‘toprağını ve namusunu savunmayı amaç edinen şerefli gruplara’ seslenen Abdulbaki, “Güvenlik güçlerinin ihlal gerçekleştirdiği ya da sizi hedef aldığı yönündeki söylenti ve yalanlara kapılmayın. Bu haberler asılsızdır ve nerede çatışma yaşanırsa tamamen bilgimiz dahilindedir. İç güvenlik güçleri, sivillerin güvenliğini korumak, gerginliği artırmamak ve istikrarı sağlamak için çalışmaktadır. Suriye devleti dışında ne bizim ne de sizin için güvenlik ve istikrarın garantisi yoktur. Halkımıza defalarca söyledik: Kan, kanı çeker; fitne ise öldürmekten beterdir. Bizim elimiz her zaman onurlu insanlara açıktır” ifadelerini kullandı.

Suveyda’daki Ulusal Muhafızlar’a yakın sosyal medya sayfalarında yer alan paylaşımlarda, Suveyda’nın batı kırsalında şiddetli çatışmaların yaşandığı bildirildi. Paylaşımlara göre, geçici hükümete bağlı kamu güvenliği güçleri, insansız hava araçları (İHA), orta menzilli silahlar ve havan topları kullanarak el-Mecdel köyünü hedef aldı ve komşu köylere doğru yeni cepheler açmaya çalıştı. Bu durumun, el-Mecdel köyüne yönelik bir baskın girişimini hedefleyen tehlikeli bir tırmanış olduğu öne sürüldü.

Aynı kaynaklar, Ulusal Muhafızlar’ın bölgeye takviye gönderdiğini ve el-Mecdel çevresinde bir saatten fazla süren ateş noktalarına karşılık verdiğini aktardı.

Suriye hükümet güçlerinin Suveyda’nın batı ve kuzey kırsalında kontrolü elinde tuttuğu, yerel güçlerin ise Suveyda kent merkezi ile vilayetin güney ve doğu kırsalını denetiminde bulundurduğu belirtildi.


Gazze'deki Nasır Hastanesi, ateşkes anlaşması kapsamında 15 Filistinlinin cenazesinin teslim alındığını açıkladı

İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)
İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)
TT

Gazze'deki Nasır Hastanesi, ateşkes anlaşması kapsamında 15 Filistinlinin cenazesinin teslim alındığını açıkladı

İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)
İsrail ordusu tarafından şehit edilen 40 Filistinlinin cenazeleri, Sivil Savunma ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı bazı çalışanların katılımıyla Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta toprağa verilmek üzere hazırlanan Nasır Hastanesi önünde, (DPA)

Gazze Şeridi'ndeki Nasır Hastanesi, ateşkes anlaşması kapsamında İsrail'den 15 Filistinlinin cenazesini aldığını duyurdu.

İsrail'in Gazze ateşkesi ve esir takası kapsamında serbest bıraktığı Filistinlilere Bureyc mülteci kampında cenaze töreni düzenlendi (AFP)İsrail'in Gazze ateşkesi ve esir takası kapsamında serbest bıraktığı Filistinlilere Bureyc mülteci kampında cenaze töreni düzenlendi (AFP)

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan hastane, yaptığı açıklamada, "Ceset değişim anlaşmasının 13. grubu kapsamında 15 Filistinli şehidin cenazesi Nasır Tıp Kompleksi'ne ulaştı. Teslim alınan cenaze sayısı 330'a ulaştı" ifadelerini kullandı.

İsrail, perşembe günü Gazze'de öldürülen bir rehinenin kalıntılarını teslim aldı ve bugün de on beş cesedi teslim etti.


İsrail, Rubio'nun Batı Şeria'daki şiddete yönelik eleştirilerinden endişe duyuyor

Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).
Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).
TT

İsrail, Rubio'nun Batı Şeria'daki şiddete yönelik eleştirilerinden endişe duyuyor

Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).
Filistinliler, işgal altındaki Batı Şeria'da Salfit yakınlarındaki Deyr İstiya köyündeki El-Hacı Hamida Camii'ne yerleşimcilerin dün verdiği zararı inceliyor (AFP).

İsrail'in açıklamaları ve eylemleri, Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun Batı Şeria'daki yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik ölümcül saldırılarını eleştirmesinin ardından, mevcut ABD yönetimi içinde nadir görülen bir tutuma ilişkin endişeleri ortaya koydu.

Rubio, bu saldırıların Başkan Donald Trump'ın Gazze savaşını sona erdirme planını baltalayabileceği korkusunu ifade ederken yumuşak bir dil kullansa da İsrail hükümet çevreleri bunları "endişe kaynağı olarak değerlendirdi ve yerleşimlere karşı sert bir tutuma dönüşmelerini önlemek için çaba gösterilmesi gerektiğini" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın İsrail'in 12. Kanalından aktardığına göre siyasi bir kaynak dün yaptığı açıklamada, "İsrail, Gazze'deki küçük ayrıntılara odaklanma yaklaşımından vazgeçmeli" ifadesini kullandı.

Yerleşimci saldırıları dün de devam etti. Yerleşimciler, işgal altındaki Batı Şeria'nın kuzeyinde bulunan Salfit'in batısında, Deyr İstiya ve Kafr Haris kasabaları arasında bulunan Hacı Hamida Camii'ne saldırdı. Caminin bazı kısımlarını ateşe verdiler ve duvarlarına ırkçı sloganlar yazdılar.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, caminin bulunduğu yeri araştırmak üzere asker gönderdiğini ancak herhangi bir şüpheliyi tespit edemediğini, "olayı İsrail polisi ve güvenlik güçlerine ilettiklerini" ifade etti.