Otomotiv satışlarında ithal araçlar ağırlıkta

Yılın ocak-ağustos döneminde toplam pazarda yerli üretim araç satışı 198 bin 561, ithal araç satışı ise 259 bin 885 oldu.

AA
AA
TT

Otomotiv satışlarında ithal araçlar ağırlıkta

AA
AA

Türkiye otomotiv pazarında yılın 8 aylık döneminde toplam satışlarda, ithal araçların satışlardan aldığı pay yüzde 56,68, yerli üretim araçların payı ise yüzde 43,31 oldu.
AA muhabirinin Otomotiv Distribütörleri Derneği'nden (ODD) derlediği verilere göre, Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam satışları, 2022 Ocak-Ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 8,5 azalarak 458 bin 446 adet olarak gerçekleşti.
Söz konusu dönemde, otomobil satışları, yüzde 9,4 azalarak 354 bin 543 adet ve hafif ticari araç satışları yüzde 5,2 azalışla 103 bin 903 adet oldu.

Yerli araçların payı yüzde 43,31'e yükseldi
Yılın ilk 8 ayında toplam 458 bin 446 adetlik pazarda, Fiat, Renault, Ford, Toyota, Hyundai, Karsan ve Isuzu markalarının öncülüğünde yerli üretim araç satışı 198 bin 561 oldu. İthal araç satışı ise 259 bin 885 olarak belirlendi.
Yerli üretim araçların toplam satıştaki payı 2021'in ilk 8 ayında yüzde 43,10 iken, bu oran bu yılın aynı döneminde 43,31'e yükseldi.
Söz konusu dönemde ithal otomobillerin toplam satıştaki payı ise yüzde 56,89'dan 56,68'e geriledi.

Yerlide ilk 3; Fiat, Renault ve Ford
Otomobil ve hafif ticari araç pazarında bu yılın ilk 8 ayında gerçekleştirdiği 83 bin 846 adetlik satışın 82 bin 818'i Türkiye'de ürettiği araçlardan oluşan Fiat, adet bazında yerli satış sıralamasında ilk sırada yer aldı.
Fiat'ı, 58 bin 545 toplam satışın 39 bin 97'si yerli üretim olan Renault ve 41 bin 424 toplam satışın 35 bin 505'i yerli üretim olan Ford takip etti.
Toyota, 30 bin 181'lik toplam satış içerisinde 22 bin 21 yerli satışla dördüncü, Hyundai de 30 bin 457 toplam satış içerisinde 18 bin 643 adetlik satışla beşinci sırada yer aldı.
Ayrıca toplam satışlarda ithal araçlarının payı daha fazla olmasına karşın, ilk 5 içerisinde yerli üretim yapan 4 marka yer aldı.

İthal satışlarda Volkswagen ilk sırada
Alman otomotiv üreticisi Volkswagen, Türkiye otomobil pazarında ocak-ağustos döneminde gerçekleştirdiği 39 bin 525 adetlik satışla ithal otomobil satışı listesinin ilk sırasında yer aldı.
Volkswagen'i, 23 bin 861 adetlik satışla Dacia, 20 bin 684 satışla Opel, 19 bin 448 satışla Renault ve 17 bin 950 satışla Peugeot izledi.



Bilim insanlarından elektrikli otomobillerin menzil sorununa çözüm önerisi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Bilim insanlarından elektrikli otomobillerin menzil sorununa çözüm önerisi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Araştırmacılar basit bir değişikliğin, bazı araç sahiplerinin elektrikli arabalara karşı yoğun bir şekilde duyduğu "menzil kaygısını" ortadan kaldırabileceğini söylüyor. 

Elektrikli bir aracın bir yolculuğu başarıyla tamamlayamayacağı ya da aracın şarj olması için uzun süre beklemek gerekeceği korkusu, elektrikli araçların önündeki en büyük engellerden ikisi. Bu tür araçları satın alma ihtimali olan pek çok kişi benzinli araçları tercih ettiğini çünkü kolayca ulaşılabilen benzin istasyonlarında hemen doldurulabildiklerini belirtiyor.

Ancak yeni araştırma bu durumun basit bir değişiklikle çok daha kolay hale getirilebileceğini öne sürüyor. Yeni araştırmada bu tür sorunların sadece bir zihniyet değişikliğiyle çözülebileceği ve menzil kaygısının sadece yanlış açıdan bakmanın sonucu olabileceği ifade ediliyor.

Menzil kaygısı sorununun büyük bir kısmı, elektrikli araç sürücülerinin eski zihniyetlerine takılıp kalmasından kaynaklanıyor: Sürekli ne kadar menzilleri kaldığına bakıp zamanlarını nerede şarj edebileceklerini düşünmeye harcıyorlar.

Bunun yerine sürücüler, araştırmacıların "olayla tetiklenen model" diye adlandırdığı yeni bir düşünce tarzına geçmeyi çok daha faydalı bulabilir. Bu, gösterge benzinin azaldığını gösterdiğinde doldurmak yerine, sürücünün örneğin eve veya işe vardığında otomatik olarak aracı fişe takması anlamına geliyor.

Bu anlamda benzinli araçlardaki geleneksel modelden ziyade belki de bir kişinin cep telefonuyla uyguladığı rutine daha çok benziyor.

Chalmers Teknik Üniversitesi'nden Frances Sprei, yürütülmesine katkı sunduğu çalışma hakkında "Deneyimli elektrikli araç sürücüleri, fişe takmayı tetikleyen bir olay ya da konum seçiyor; örneğin eve ya da işe gidince otomatik olarak aracı fişe takıyorlar. Böylece bu, sabah ya da akşam rutinlerinin parçası oluyor ve şarj etmeyi düşünmek daha az iş gibi geliyor" diyor.

Elektrikli araçları şarj etmek için gereken süreye çok fazla vurgu yapılıyor fakat bunu geceden yaparsanız, sadece fişe takmak için gereken süre kalıyor. Yani aslında sadece uzun yolculukları planlamanız gerekiyor.

Araştırmacılar bu zihniyet değişikliğiyle beraber yine de altyapıda değişiklik yapılması gerekeceğini belirtiyor. Sürücülere bu konuda yardımcı olmak, örneğin şarj cihazlarını yol kenarlarına, benzin istasyonlarının yanına koymak yerine insanların yaşadığı ve çalıştığı yerlere koymaya odaklanmayı içeriyor.

Dr. Sprei, "Sürücülerin elektrikli araçları mümkün olan en iyi şekilde kullanabilmesi için mümkün olan yerlerde, evlerine veya işyerlerine yakın şarj altyapısına erişebilmelerini sağlayacak şekilde politikaların uyarlanması gerekiyor" diyor.

Sprei bataryaları güçlendirmeye odaklanmanın benzer bir zihniyetten ve gerçekten uzun yolculuklara odaklanmaktan kaynaklanabileceğine dair de uyarıyor. Araştırmacı bunun araç fiyatlarının artması ve bu araçları üretmek için daha fazla kaynak kullanılmasının yanı sıra sürücülerin ihtiyaçlarına uygun olmayan araçları satın almasına da yol açabileceğini söylüyor.

"Mental models guide electric vehicle charging" (Zihinsel modeller elektrikli araç şarjına yön veriyor) başlıklı çalışma önceki haftalarda Energy adlı bilimsel dergide yayımlandı. Çalışma hem deneyimli hem de acemi elektrikli araç kullanıcılarıyla yapılan derinlemesine görüşmelerden yararlanılarak kaleme alındı.

Independent Türkçe