Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yunanistan'a karşı ülkemizin menfaatlerini tüm imkanları kullanarak savunmaktan geri kalmayız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yunanistan'a karşı gerektiğinde ülkemizin hak ve menfaatlerini elimizdeki tüm imkanları kullanarak savunmaktan geri kalmayız." dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yunanistan'a karşı ülkemizin menfaatlerini tüm imkanları kullanarak savunmaktan geri kalmayız

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Erdoğan, son Kabine Toplantısı'ndan bu yana geçen üç haftalık sürede, ülke ve millet için eser ve hizmet üretmeye devam ettiklerini belirtti.
Yeni eğitim öğretim yılı açılışını, İstanbul Sancaktepe'de öğretmenler, öğrenciler ve velililerle gerçekleştirdiklerini dile getiren Erdoğan, bu vesileyle eğitimde 20 yılda ülkeye kazandırdıkları hizmetleri tekrar hatırlama imkanı bulduklarını söyledi.
Bugünün ve geleceğin dünyasına dair kısa bir ufuk turu yaptıkları gençlerle "oku, düşün, uygula, neticelendir" prensiplerini bir kez daha paylaştıklarını ifade eden Erdoğan, öğretmen atamalarından derslik sayısına, altyapıdan teknolojiye kadar eğitimdeki önceliklerinin neticelerini görmekten büyük memnuniyet duyduğunu kaydetti.
İlk Evim İlk İşyerim Projesi'nde temel 25 Ekim'de atılacak
Türkiye'nin 81 ilinde ve ilçelerinde vatandaşları ev sahibi yapmak için yürüttükleri konut projelerini yeni bir kampanyayla taçlandırma müjdesinin ayrıntılarını 13 Eylül'de kamuoyuna açıkladıklarını hatırlatan Erdoğan, "Adını, 'İlk Evim İlk İşyerim' olarak koyduğumuz bu kampanya, toplamda 500 bin sosyal konutu, 250 bin konut arsasını ve 50 bin iş yerini kapsıyor. Kampanyanın ilk etabında 250 bin konutu, 100 bin konut arsasını ve 10 bin iş yerini 2 yıl içinde bitirerek hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Talep toplama süreci önümüzdeki ay sonuna kadar devam edecek projenin, 5 bin konutluk ilk diliminin temelini 25 Ekim'de atıyoruz." dedi.
Başvuru sayısı şimdiden 5 milyona dayanan kampanyanın, Türkiye'nin bugüne kadar yapılmış en büyük sosyal konut atılımı olacağına dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçtiğimiz 20 yılda 1 milyon 170 bin konutu inşa etmiş bir hükümet olarak 2 yıl içinde 250 bin sosyal konutu tamamlayacak, ardından da süratle bunu 500 bine çıkartacak bu projeyi söz verdiğimiz şekilde hayata geçirmekte kararlıyız. Milletimiz sosyal konut kampanyamıza çok büyük bir teveccüh göstermiştir. Gençlerimize, emeklilerimize, engellilerimize, şehit yakını ve gazilerimize özel kontenjanlar ayırdığımız 'İlk Evim İlk İşyerim' kampanyasının bir kez daha ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum."
AK Parti hükümetiyle eser ve hizmette yarışamayanların yalan, yanlış ve iftira üzerine kurdukları hezeyanlarıyla ilk günden itibaren kampanyayı karalamaya çalışmalarını üzüntüyle takip ettiklerini dile getiren Erdoğan, "Hep söylediğimiz gibi biz 20 yıldır eser ve hizmette yarışacağımız bir muhalefetin özlemini çektik. Görünüşe göre uzunca bir süre daha aynı arayışı sürdüreceğiz." dedi.
"Türkiye'nin yükseköğrenim yurdu kapasitesi, Avrupa ülkelerinin çoğunun toplamından daha fazladır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversitelerin açılmaya başlamasıyla öğrencilerin yurt taleplerini karşılayacak yeni adımları da devreye alacaklarını, yurt kapasitesini 182 bin yataktan 850 bin yatağa çıkartarak hiçbir gencin barınma sorunu yüzünden eğitiminden mahrum kalmamasını sağlamanın gayreti içinde olduklarını vurguladı.
Geçmişte, başvuran öğrencilerin çok cüzi bir kısmı yurda yerleştirilebilirken bunu yüzde 90'lar seviyesine çıkardıklarını aktaran Erdoğan, bu anlayışla 14 Eylül'de 105 yeni yurt binasının daha açılışını yaptıklarını hatırlattı.
Artan kapasite sayesinde ilk yerleştirmede dahi yüzde 80'lik bir talep karşılama oranını yakaladıklarını belirten Erdoğan, "İnşallah bu oran, zamanla daha da artacaktır. Bugün, Türkiye'nin yükseköğrenim yurdu kapasitesi, Avrupa ülkelerinin çoğunun toplamından daha fazladır. Dolayısıyla öğrencilerimizin barınma sorunlarını siyasi istismar aracı haline getirmek isteyenlerin dünyadan da Türkiye'den de haberleri olmadığı açıktır." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı şekilde kredi ve kurs konusunda da Türkiye'nin, dünyanın en ileri sosyal devlet uygulamasına sahip ülke olduğunu, başvuran her öğrencinin kredi, şartları tutan her öğrencinin burs alabildiğini kaydetti.
"Amacımız yurtlarımızda kaliteli ve doyurucu yemek sunmaya devam etmek"
Erdoğan, müjdesini daha önce paylaştığı kredi ödemelerinin sadece anapara üzerinden yapılabilmesine ve geçmişteki ilave borçların silinmesine ilişkin düzenlemenin, ekim ayında Meclis gündemine de geleceğini belirtti.
Geçmişte her eğitim öğretim yılı açılışında gerginlik sebebi olan üniversite harçlarını da kendilerinin kaldırdığını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu vesileyle üniversite öğrencilerimize bir de müjde vermek istiyoruz. Ek yerleştirmelerin devam ettiği ve fiyatlarını değiştirmediğimiz yükseköğrenim yurtlarımızda kalan öğrencilerimize vermiş olduğumuz beslenme yardımını günlük 25 liradan 60 liraya çıkartıyoruz. Böylece beslenme yardımını 2,5 katlık bir artışla aylık 1800 liraya yükseltiyoruz. Amacımız üniversite öğrencilerimize, yurtlarımızda kaliteli ve doyurucu yemek sunmaya devam etmektir. Yeni beslenme yardımı rakamının gençlerimize hayırlı olmasını diliyorum."
"Gençlerimize güvenmeye, onları her alanda desteklemeye devam ediyoruz"
Geçen hafta sonu Sakarya'da önce toplu açılış töreni vesilesiyle vatandaşlarla, ardından da seçimlerde ilk defa oy kullanacak gençlerle bir araya geldiklerini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle gençlerimizle gerçekleştirdiğimiz buluşmada, onların haklarına, özgürlüklerine, geleceklerine sahip çıkma iradelerini 2023'te sandıkta gösterme konusundaki kararlılıklarını görmekten memnuniyet duyduk. Birileri sabah akşam evlatlarımıza sadece umutsuzluk aşılarken, biz istikbalimizin teminatı olarak gördüğümüz gençlerimize güvenmeye, onları her alanda desteklemeye devam ediyoruz."
Pazar günü, İstanbul Ticaret Odasının 140'ıncı kuruluş yıl dönümü ödül töreninde iş dünyasıyla bir araya geldiklerini dile getiren Erdoğan, bu toplantıda hem İstanbul Ticaret Odasının ve Oda Başkanı Şekib Avdagiç'in çalışmalarını değerlendirme hem de ekonomi programlarını tekrar ele alma fırsatı bulduklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uluslararası kuruluşlar, küresel ekonominin ve gelişmiş ülkelerin büyüme beklentilerini sürekli aşağı yönlü revize ederken Türkiye'nin büyüme oranını ise tam tersine sürekli yükseltiyor. Sadece bu bile ülkemizin potansiyelinin ve gücünün büyüklüğünü göstermeye yeterli bir işarettir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna'dan şu ana kadar 5 milyon tonun üzerinde tahıl sevkiyatı gerçekleştirildiğini açıkladı.
Erdoğan, "Özellikle tahıl koridorunun açılmasıyla yakalanan diplomatik başarının esir takasıyla devam ettirilmesi, ülkemiz adına gurur verici bir gelişme olmuştur." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Komşumuz Yunanistan'ın her tarafı buram buram tahrik ve provokasyon kokan politikalarını ibretle takip ediyoruz. Yunan siyasetçileri kışkırtarak üzerimize salanların asıl niyetlerinin, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası programımızı engellemek olduğunu biliyoruz. Yunanistan'ın dört bir yanına yapılan işgal görünümlü yabancı askeri yığınaklar bizi değil asıl Yunan halkını rahatsız etmelidir. Ne o askeri yığınaklar ne o siyasi ve ekonomik destekler Yunanistan'ı bizim seviyemize çıkarmaya yetmez ama Yunanistan'ı batağa sürüklemeye kafi gelir. Yunanistan'a karşı gerektiğinde ülkemizin hak ve menfaatlerini elimizdeki tüm imkanları kullanarak savunmaktan geri kalmayız. (Yunanistan'ın kışkırtmaları) Bu, hem Yunan siyasetçiler, Yunan devleti, Yunan halkı hem de onları kukla gibi kullananlar bakımından tehlikeli bir oyundur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sadece bu ayın 22 gününde Osmangazi Köprüsü'nü günde ortalama 51 bin araç kullandı. Araç garanti oranı yüzde 116'ya, garanti rakamının üstüne çıkmış durumda. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde günlük araç geçiş ortalaması 113 binin üzerine çıktı." dedi.
Erdoğan, şunları belirtti:
"Ülkemizin dünyadaki en prestijli markalarından biri haline gelen İstanbul Havalimanı bu ayın 22 gününde 30 bin 970 uçuşla 5 milyondan fazla yolcuyu ağırladı. Avrupa'dakiler başta olmak üzere dünya havacılığı çok ciddi sorunlarla boğuşurken, hamdolsun bizim havalimanlarımız rekordan rekora koşuyor."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Çiftçilerin elektrik faturaları) Aylık yerine, hasat sonunda ürünler satılıp gelir elde edildiğinde ödenebilecek. (Çiftçilerin elektrik faturaları) Ziraat Bankası, açacağı faizsiz kredinin tahsilini hasat dönemi sonunda yapacak, maliyetinin bedelini hazineden alacak. Çiftçilerimiz, geçmiş dönem elektrik borçlarını, 5 yıla varan vade ve faizsiz geri ödeme imkanıyla kapatabilecek." diye konuştu.
Erdoğan, "Bu dönemde 3 milyar liralık doğal gaz desteği vererek vatandaşlarımızı karda kışta sıcak bir yuvanın huzuruna kavuşturmakta kararlıyız. Türkiye Aile Destek Programımızın kapsamını genişletiyoruz, bütçesini de 25 milyar lira ilaveyle 40 milyar liraya yükseltiyoruz." ifadelerini kullandı.



İsrail'de Netanyahu'nun Gazze'yi işgal etme kumarına karşı yarın genel grev düzenlenecek

Esirlerin akrabaları ve aktivistler, Hamas'ın elinde tutulanların serbest bırakılmasını talep etmek için perşembe günü Tel Aviv'de bir yolu kapattı. (Reuters)
Esirlerin akrabaları ve aktivistler, Hamas'ın elinde tutulanların serbest bırakılmasını talep etmek için perşembe günü Tel Aviv'de bir yolu kapattı. (Reuters)
TT

İsrail'de Netanyahu'nun Gazze'yi işgal etme kumarına karşı yarın genel grev düzenlenecek

Esirlerin akrabaları ve aktivistler, Hamas'ın elinde tutulanların serbest bırakılmasını talep etmek için perşembe günü Tel Aviv'de bir yolu kapattı. (Reuters)
Esirlerin akrabaları ve aktivistler, Hamas'ın elinde tutulanların serbest bırakılmasını talep etmek için perşembe günü Tel Aviv'de bir yolu kapattı. (Reuters)

İsrail’deki kamuoyu yoklamaları, vatandaşların çoğunluğunun Gazze şehrinin işgaliyle savaşın şiddetlenmesine karşı olduğunu ve buna karşı çıkan orduyu desteklediğini açıkça gösteriyor. Hükümetin bu işgali dayatmakta ısrarcı olmasıyla, bir milyondan fazla İsrailli, yarın bir günlük greve hazırlanıyor. Vatandaşlar, savaş kararının iptal edilmesini ve Hamas ile esir takası anlaşmasıyla savaşı sona erdirmek için müzakerelere odaklanılmasını talep ediyor.

Hamas'ın elinde tutulan İsrailli esirlerin aileleri, bir milyondan fazla işçi ve memurun greve katılacağını ve meslek sendikalarına greve katılma konusunda serbestlik tanındığını belirtti. Şimdiye kadar, Tel Aviv ve Yafa belediyeleri de dahil olmak üzere onlarca belediye ve yüz binlerce ticari işletme, İsrail'in çeşitli bölgelerini kapsayacak grev kapsamında yarın kapılarını kapatma sözü verdi.

Gazze Şeridi'nde tutulan İsrailli esirlerin ailelerinin oluşturduğu Esirler ve Kayıp Aileleri Forumu'nun açıklamasına göre, yüz binlerce vatandaşın, Tel Aviv dahil olmak üzere başlıca şehirlerin sokaklarında başlayacak olan gösterilere ve protesto etkinliklerine katılarak esirlerin iadesini talep etmesi bekleniyor.

Gazze savaşının sona erdirilmesini ve Hamas tarafından esir tutulanların serbest bırakılmasını talep eden göstericiler, Tel Aviv, 12 Ağustos 2025 (AP)Gazze savaşının sona erdirilmesini ve Hamas tarafından esir tutulanların serbest bırakılmasını talep eden göstericiler, Tel Aviv, 12 Ağustos 2025 (AP)

İsrail’deki tüm muhalefet partileri greve katılım çağrısında bulundu.

Dün Tel Aviv'de yayınlanan iki kamuoyu araştırmasının sonuçları, İsraillilerin çoğunluğunun savaşın durdurulmasını desteklediğini ve savaşın sonuçlarından endişe duyduğunu ortaya koydu. Yahudi Halkı Politika Enstitüsü (JPPI) tarafından yapılan ankete göre, halkın yüzde 54'ü Hamas'ın Gazze Şeridi'nde iktidarda kalması durumunda bile bir anlaşma yapılmasını istiyor. Yüzde 37 ise belirlenen hedefler (Hamas'ın iktidardan düşürülmesi ve tüm esirlerin geri getirilmesi) gerçekleştirilene kadar savaşın devam etmesi gerektiğini söyledi.

Ma'ariv gazetesinin yaptığı ankete göre, İsrail vatandaşlarının çoğunluğu Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın devam etmesinin kişisel, sosyal ve ekonomik zararlar doğuracağından endişe duyuyor. Ankete katılanların yüzde 69'u sosyal uyumun bozulmasından endişe duyduğunu belirtirken, yüzde 26'sı endişe duymadığını söyledi. İkinci sırada kişisel ekonomik zarar endişesi yer aldı; yüzde 66'sı bu endişeyi dile getirirken, yüzde 30'u bu olasılıktan endişe duymadığını belirtti. Yüzde 63'ü ülke içinde veya dışında güvenlik hedefli saldırılardan endişe duyduğunu belirtirken, yüzde 31'i bu konuda endişe duymadığını ifade etti.

Ankete katılanların yüzde 59'u Başbakan Binyamin Netanyahu'nun performansından memnun olmadığını söylerken, yüzde 36'sı memnun olduğunu belirtti. Aynı şekilde, yüzde 57'si Savunma Bakanı Yisrael Katz'ın performansından memnun olmadığını söylerken, yüzde 32'si memnun olduğunu söyledi. Yüzde 50'si Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'in performansından memnun olduğunu ifade ederken, yüzde 34'ü memnun olmadığını belirtti.

Gazze Şeridi’nde tutulan esirlerden birinin annesi, 12 Ağustos 2025'te Tel Aviv'de Gazze savaşının sona erdirilmesi ve esirlerin serbest bırakılması için düzenlenen protesto sırasında bir tabut maketinin yanında oturuyor. (AP)Gazze Şeridi’nde tutulan esirlerden birinin annesi, 12 Ağustos 2025'te Tel Aviv'de Gazze savaşının sona erdirilmesi ve esirlerin serbest bırakılması için düzenlenen protesto sırasında bir tabut maketinin yanında oturuyor. (AP)

İsrail muhalefetinden solcu Demokratlar Partisi lideri ve eski Genelkurmay Başkan Yardımcısı Yair Golan, hükümetin çoğunluğun görüşünü görmezden geldiğini ve diktatörce savaşı dayattığını, bu nedenle grev, ekonomiyi felç etme ve sokakları protestocularla doldurmanın İsrail'i Netanyahu'nun ordunun ve diğer güvenlik kurumlarının muhalefetine rağmen Gazze'yi işgal etme kararında oynadığı kumardan kurtaracağını söyledi.

Golan dün Haaretz gazetesinde yayınlanan yazısında şu ifadeleri kullandı: “Netanyahu'nun koyduğu kuralları yıkmalı ve onu, yönetimin ancak halkın onayıyla mümkün olabileceğini anlamaya zorlayacak bir halk mücadelesi yürütmeliyiz. Bunu yapmalıyız, çünkü alternatif yenilgi, çöküş ve vatanın yok olmasıdır. Netanyahu, iktidarı boyunca halka yalan söylemekten çekinmedi. O, nefes aldıkça yalan söylüyor. Ancak en büyük ve en tehlikeli yalan, Gazze Şeridi'ndeki savaşla ilgili olan, ‘ebedi savaşı’ veya ‘mutlak zaferi’ meşrulaştırma yalanıdır. Bu yalan yüzünden en yüksek bedeli ödüyoruz; kaçırılanların, askerlerin, İsrail ve Gazze Şeridi'ndeki insanların hayatları... Tüm askeri kriterlere göre Hamas 2024'te yenilgiye uğradı; Gazze'deki taburları ve tugayları yok edildi, İsrail'in iç cephesini vurma kabiliyeti etkisiz hale getirildi ve geçen yılın sonuna kadar Gazze Şeridi'nde İsrail devletini tehdit edebilecek organize bir güç kalmadı. Ancak yine de savaş, güvenlik nedenleriyle değil, siyasi nedenlerle devam ediyor. İsrail'in güvenlik çıkarı savaşı sona erdirmek ve Hamas'ın iktidarını yıkmaktır, ancak Netanyahu ‘Hamas bir hazinedir’ politikasını tercih ediyor. Bir kez daha, kişisel çıkarları için İsrail'in güvenliğini tehlikeye atan adımlar attı. Sonsuz savaş, aşırı mesihçi unsurlar üzerine kurulu hükümetini ayakta tutan tek yapıştırıcıdır.”

Gazze savaşının sona erdirilmesini ve Hamas tarafından esir tutulanların serbest bırakılmasını talep eden göstericiler, Tel Aviv, 12 Ağustos 2025 (AP)Gazze savaşının sona erdirilmesini ve Hamas tarafından esir tutulanların serbest bırakılmasını talep eden göstericiler, Tel Aviv, 12 Ağustos 2025 (AP)

İsrailli yazar Nahum Barnea, Yedioth Ahronoth gazetesindeki köşe yazısında, “Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, bugün Netanyahu için bir kumar masasındaki top gibi. Siyasi liderliğe itaat etmek zorunda. Buna rağmen, genelkurmay başkanları, kendilerini rahatsız eden siyasi düzeydeki bir karara karşı çıkmanın yollarını bulabilirler. Yöntemi, zamanı ve araçları kendileri belirleyebilirler. Genelkurmay Başkanı, esirlerin hayatını tehlikeye atacak bir askeri operasyona emir vermeyeceğini açıkça belirtti. Bu, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne parmak uçlarında girmesini zorunlu kılıyor. Gazze Şeridi'nde hayatta olan esirler var; orta bölgedeki kamplarda ve Deyr el-Balah'ta da esirler var. Esirler nakledilebilir. İsrail ordusu, esirlerin kendi kuvvetlerinin ateşi altında ölmesini önlemek konusunda zorluk çekecektir” ifadelerini kullandı.

Bu nedenle bazı uzmanlar, ordunun hazırladığı yeni savaş planlarının uygulanacağı bir duruma gelinmesinden şüphe duyuyor ve ABD Başkanı Donald Trump'ın müdahale edip bunu durduracağını tahmin ediyor. Ancak bu, ordunun işgal hazırlıklarına devam etmesini engellemiyor. Ordu, birkaç gün önce ez-Zeytun mahallesini işgal etmek için başlattığı operasyonlarda bu işgalin bir modelini hazırlamaya başladı.