İran Yargı Erki Başkanı, protestolara destek verenlerin yargılanacağını söyledi

Yargı Erki Başkanı Gulam Hüseyin Muhsini Eje, ülkedeki bazı ünlü isimlerin protestoları desteklemesine tepki gösterdi ve haklarında hukuki sürecin işletileceğini ifade etti.

AA
AA
TT

İran Yargı Erki Başkanı, protestolara destek verenlerin yargılanacağını söyledi

AA
AA

İran Yargı Erki Başkanı Gulam Hüseyin Muhsini Ejei, 22 yaşındaki Mahsa Emini'nin gözaltına alındıktan sonra ölümü üzerine başlayan protestolara destek verenlerin yargılanacağını belirtti.
İran resmi haber ajansı IRNA'ya göre, Yüksek Yargı Konseyi toplantısında konuşan Ejei, ülkedeki protestolara destek veren isimleri uyardı.
Sadece sokaklara çıkanların değil onları destekleyenlerin de suçlu olduğunu söyleyen Ejei, bu kişilerle ilgili hukuki sürecin işletileceğini ifade etti.
Ejeyi, ülkedeki bazı ünlü isimlerin devam eden protestoları desteklemesine tepki göstererek, bu kişilerin ülkeye verilen maddi ve manevi zararı ödeyeceğini dile getirdi.
Aynı toplantıda konuşan Tahran Savcısı Ali El-Kasi Mehr de "isyancı" olarak tanımladığı göstericilerin ivedi bir şekilde yargılanması için savcılık bünyesinde özel şubeler oluştuklarını kaydetti.
İran'ın başkenti Tahran'da 13 Eylül'de "ahlak polisi" olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından "başörtüsü kurallarına uymadığı" gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan Mahsa Emini'nin 16 Eylül'de yaşamını yitirmesi ülkede infiale yol açmıştı.
Emini'nin 17 Eylül'de memleketi Sakkız kentinde düzenlenen cenaze töreni sonrası başlayan protestolar kısa sürede ülkenin birçok kentine yayılmıştı.
İranlı bazı ünlü sporcu ve sanatçılar da yayınladıkları mesajlarla protestoculara destek vermiş, kolluk kuvvetlerinin müdahale şekline ise tepki göstermişti.



Hamas: Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in ‘askeri baskısı’ ile ilgisi yok

ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
TT

Hamas: Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in ‘askeri baskısı’ ile ilgisi yok

ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)
ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander, Tel Aviv'de ailesiyle buluştu. (AFP)

Hamas bugün yaptığı açıklamada ABD vatandaşı İsrailli asker Edan Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail'in askeri baskısının bir sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan temasların bir ‘meyvesi’ olduğunu bildirdi.

Hamas'tan yapılan açıklamada, “Edan Alexander'ın geri dönüşü, Siyonist saldırganlığın ya da askeri baskı yanılsamasının bir sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan ciddi temasların ve arabulucuların çabalarının bir meyvesidir” denildi.

Hamas dün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Körfez turu öncesinde Gazze Şeridi'nde tutulan Edan Alexander'ı serbest bıraktı. 21 yaşındaki Alexander, 19 aydan uzun bir süredir Gazze Şeridi'nde tutuluyordu ve ABD vatandaşlığına sahip yaşayan son esirdi.

Hamas tarafından yapılan açıklamada, Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail Başbakanı’nın söylediğinin aksine İsrail'in askeri baskısının değil, Washington'la yapılan ‘ciddi temasların’ bir sonucu olduğu belirtildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Alexander'ın dönüşünü ‘sıcak’ bir şekilde karşıladı ve ‘İsrail hükümetinin yaşayan ya da ölü tüm esirleri ve kayıp kişileri geri getirmeye kararlı olduğunu’ vurguladı. Netanyahu, Alexander'ın serbest bırakılmasının İsrail devletinin askeri baskısı ve Trump'ın ‘siyasi baskısı’ sonucunda gerçekleştiği değerlendirmesinde bulundu.

İsrail ordusu, 7 Ekim saldırısı sırasında kaçırılan 251 esirden 57'sinin halen Gazze Şeridi'nde tutulduğunu, bunlardan 34'ünün öldüğünü açıkladı. Ayrıca Hamas, 2014 yılından bu yana bir İsrail askerinin cesedini elinde tutuyor.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre savaşın başlamasından bu yana Gazze Şeridi'nde çoğu sivil olmak üzere en az 52 bin 862 Filistinli hayatını kaybetti. Bunların 2 bin 749'u yaklaşık iki ay süren kırılgan bir ateşkesin ardından İsrail'in 18 Mart'ta saldırılarına yeniden başlamasından sonra yaşamını yitirdi.