İçişleri Bakanı Soylu: Mersin'deki polisevine yönelik terör saldırısında bir polis şehit oldu, bir polis de yaralandı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Mersin'deki polisevine yönelik terör saldırısında bir polisin şehit olduğunu, bir polisin de yaralandığını açıkladı.

AA
AA
TT

İçişleri Bakanı Soylu: Mersin'deki polisevine yönelik terör saldırısında bir polis şehit oldu, bir polis de yaralandı

AA
AA

Soylu, Mezitli ilçesi Deniz Mahallesi'ndeki polisevine giderek inceleme yaptı, yetkililerden bilgi aldı. Daha sonra polisevi ve çevresinde incelemelerde bulunan Soylu, gazetecilere yaptığı açıklamada, geçmiş olsun dileğinde bulundu ve başsağlığı diledi.
Saat 22.42 civarında, yaklaşık 1-1,5 yıl önce hizmete giren polisevine bir terör saldırısı yapıldığını belirten Soylu, şöyle konuştu:
"İl Emniyet Müdürümüzle hemen temas ettik ve burada olayın nasıl cereyan ettiği konusunda ilk bilgileri almış olduk. 2 kadın terörist, çantalarıyla birlikte anlaşılıyor ki daha önce tespit ettikleri bir şekilde hemen orda polisin nöbet tuttuğu kulübeye yönelerek ateş ediyorlar ve orada bir çatışma çıkıyor. Çatışma devam ederken hemen bu bölgeye yakın 4 bekçi arkadaşımız bir araçla acil bir şekilde intikal ettikten sonra 2 teröristle birlikte onlar da çatışmaya gidiyorlar. 2 kadın terörist bu çatışmalar esnasında yaralanıyorlar. Ardından çatışma devam ederken iki ayrı patlama sesi geliyor. İki ayrı patlama sesi de kendi sırtlarına koymuş oldukları ve patlayıcı olan, yaralanınca kaçamayacaklarını anlayınca kendilerini patlatıyorlar. Bu esnada bir polis memuru arkadaşımız ağır yaralanıyor. Ötekisi de yaralanıyor ama diğer polis memurumuz kadar ağır bir yara değildi. Ağır yaralanan polis memuru arkadaşımızı hastaneye götürüyorlar ama maalesef kurtarılamıyor, şehit oluyor."
Yaralı polis memurunun hayati tehlikesinin bulunmadığını aktaran Soylu, "Bunun yanı sıra bir sivil vatandaşımız da bir hanımefendi, o da verilen bilgi çerçevesinde balkonda otururken bir kurşun isabet ediyor ama onun da şükür hayati tehlikesi yok. Ameliyatının bittiği konusunda bir bilgimiz oluştu. İki kişi de yine sivil vatandaşlar, onlar da patlamanın tesiriyle yüksekten atlama gerçekleştiriyorlar, onlarda da herhangi bir şey söz konusu değil." diye konuştu.

"İkisinin de kırsalcı olduğunu değerlendiriyoruz"
Saldırıda şehit olan polis memuruna rahmet dileyen Soylu, şöyle devam etti:
"Bir evladımız şehit oldu, Allah rahmet eylesin, şehitler tepesinin eri, yiğidi oldu. Terör örgütüyle ilgili maalesef bu tip meselelerde birçok tezvirat, meseleyi bilenler, bilmeyenler, meseleye yönelik kendi zihin karmaşıklığını ortaya koymak isteyenler, herkes bir şey söylüyor. Arkadaşlarımızla beraber yapılan ilk tespiti ifade edeceğim; bir teröristin kimliğini önemli bir ölçüde belirlediler. Yani kim olduğunu... Çünkü patlamayla kopan bir kafa var, dört de bacak var. Bir yerde iç organları her tarafa yayılmıştı, arkadaşlar toparladılar. Bir tespit belli, ikisinin de kırsalcı olduğunu değerlendiriyoruz. Terör örgütü de belli, hangi terör örgütü olduğu."
Bakan Soylu, terör örgütlerinin Türkiye üzerinde oyun kurmasına müsaade etmeyeceklerini vurgulayarak şunları dile getirdi:
"Terör örgütlerinin Türkiye üzerine oyun kurmasına vesile olanlar, onları destekleyenler ve onlar üzerinden Türkiye'nin huzurunu bozmaya çalışanlar bilmelidir ki Türkiye eski Türkiye değil. Türkiye'yi bu konuda sınamaya çalışanların, ortaya koymuş oldukları bütün bu kötülükleri elbette kendilerine ters düz edebilecek Türkiye'nin gücü de kudreti de var. Dağda neredeyse yok olmaya mahkum olan, Kuzey Irak'ta, Suriye'de sıkışan bir terör örgütü elbette ki sıkıştığı alanda kendisine yeni bir süreç oluşturmak ister ama biz buna müsaade etmeyiz. Milletimiz bu konuda emin, rahat olsun."

"Kimin bağı varsa onları bulur, gereğini yerine getiririz"
İnsanların dinlenmek için geldiği bir yere saldırı yapıldığını anlatan Soylu, ekiplerin saldırı karşısında gereğini yerine getirdiğini ifade etti.
Bakan Soylu, bir gazetecinin sorusu üzerine olayla ilgili bir şüphelinin gözaltına alındığını belirterek şunları kaydetti:
"Konuyla ilgili ilk başta elinde, yanında bir pompalı tüfek olan bir kişi gözaltına alındı, tabii olayın o sıcak anıyla ilgili. Ama konuyla ilgili bir yakınlaşması var mıdır, yok mudur sorgusu devam ediyor. Bunun dışında elbette ki bu olaya yardım ve yataklık yapanlarla ilgili de gerekli çalışmalarımız devam ediyor. Şunu milletimiz, herkes bilsin; bu olayla ilgili kimin bağı varsa ve kim bu teröristlerin buraya gelmesine vesile olmuşsa biz onları bulur, gereğini yerine getiririz. Bu konuda bugüne kadar yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Onun için arkadaşlarımız yine o kişinin bağı var mıdır, yok mudur tetkik edecekler, ona göre de gereği elbette ki yerine getirilecek."
Bir gazetecinin "Hedef neden Mersin olabilir?" sorusuna, "Bir sebebi var, onu söyleriz daha sonra. Mersin'in bir sebebi var." yanıtını veren Soylu, saldırıyı gerçekleştiren terör örgütünün sorulması üzerine, "PKK arkadaşlar, anlattım aslında. Kırsalcı dediğime göre PKK. Mersin'in seçilmesinin nedeni de bizim şu anda tespitini yaptığımızı belirttiğimiz teröristin Mersin'i bilmesinden kaynaklanıyor." dedi.

Terör saldırısında yaralanan polise ziyaret
Soylu, Mezitli ilçesi Deniz Mahallesi'ndeki polisevinde yaptığı incelemenin ardından, beraberinde Vali Ali Hamza Pehlivan ile saldırıda yaralanan polis memurunun tedavi gördüğü Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne gitti.
Yaralıya geçmiş olsun temennisinde bulunan Soylu, saldırıda şehit düşen polis memuru Sedat Gezer'in (47) ailesine ve yakınlarına da taziyelerini iletti.
Bakan Soylu, hastane ziyaretinin ardından tekrar polisevine geçti.
İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, polisevi ve çevresindeki incelemelerini sürdürdü.
Soylu, dün saat 22.42 sıralarında polisevine düzenlenen terör saldırısında bir polisin şehit olduğunu, bir polisin yaralandığını açıklamıştı. Bakan Soylu, kurşun isabet eden bir vatandaş ile yüksekten atlayan 2 kişinin de yaralandığını, yaralıların durumlarının ciddi olmadığını bildirmişti.



Netanyahu Washington'a gidiyor: Trump Gazze'de bir anlaşmaya varılmasına yardımcı olabilir

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
TT

Netanyahu Washington'a gidiyor: Trump Gazze'de bir anlaşmaya varılmasına yardımcı olabilir

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump ile yarın (Pazartesi) yapacağı görüşmelerin, İsrailli müzakerecilerin Pazar günü Katar'da yeniden başlattığı rehine serbest bırakma ve Gazze'de ateşkes görüşmelerinin ilerlemesine yardımcı olacağına inandığını ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığı habere göre Netanyahu bugün Washington'a gitmek üzere uçağına binmeden önce yaptığı açıklamada, ateşkes görüşmelerine katılan İsrailli müzakerecilerin İsrail tarafından kabul edilen şartlar üzerinde bir anlaşmaya varmak için açık talimatları olduğunu söyledi.

“Başkan Trump ile yapacağım görüşmenin bu sonuçların elde edilmesine kesinlikle katkıda bulunacağına inanıyorum” diyen Netanyahu, Gazze'de tutulan rehinelerin geri dönmesini sağlamaya ve Filistin İslami Direniş Hareketi'nin (Hamas) İsrail'e yönelik tehdidini ortadan kaldırmaya kararlı olduğunu vurguladı.

Bu, Trump'ın yaklaşık altı ay önce iktidara gelmesinden bu yana Netanyahu'nun Beyaz Saray'a yaptığı üçüncü ziyaret olacak.

Netanyahu'nun kalıcı bir ateşkesi kabul etmesi ve Gazze'deki savaşı sona erdirmesi için kamuoyu baskısı artarken, iktidardaki sağcı koalisyonun bazı sertlik yanlısı üyeleri buna karşı çıkıyor, Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar da dahil olmak üzere bir kesimde kalıcı atşkesi destekliyor.

Hamas Cuma günü yaptığı açıklamada, Trump'ın İsrail'in 60 günlük bir ateşkesi sonuçlandırmak için gerekli koşulları kabul ettiğini söylemesinden birkaç gün sonra, ABD destekli Gazze ateşkes önerisine verdiği yanıtın olumlu olduğunu söyledi.

Hamas resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Hamas, arabulucuların Gazze'deki halkımıza yönelik saldırganlığı durdurmaya yönelik son önerisi üzerine Filistinli gruplar ve güçlerle iç istişarelerini tamamladı ve hareket, arabuluculara olumlu olan yanıtı iletti ve hareket, bu çerçeveyi uygulama mekanizması üzerinde derhal bir müzakere turuna girmeye tüm ciddiyetiyle hazırdır.”

Ancak Hamas'ın müttefiki olan silahlı bir gruptan Filistinli bir yetkili, iki tarafın hala karşı karşıya olduğu potansiyel zorlukların bir işareti olarak, insani yardım, Mısır sınırındaki Refah sınır kapısından geçiş ve İsrail güçlerinin geri çekilme takviminin netleştirilmesi konularında endişelerin devam ettiğini söyledi.

Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklamada Hamas'ın ateşkes önerisinde yapmak istediği değişikliklerin “İsrail için kabul edilemez” olduğu belirtildi. Bununla birlikte ofis, heyetin İsrail'in kabul ettiği Katar önerisi temelinde rehinelerimizin geri dönüşünü güvence altına alma çabalarını sürdürmek üzere Katar'a gideceğini söyledi.

Netanyahu defalarca Hamas'ın silahsızlandırılması gerektiğini ifade etmiş, Hamas ise bu talebi tartışmayı reddetmişti.

Trump ile birlikte geçen ay İran'a karşı 12 gün süren hava savaşının sonuçlarını geliştireceklerine ve Tahran'ın nükleer silah edinmemesini sağlamaya çalışacaklarına inandığını ifade eden  Netanyahu Ortadoğu'daki son gelişmelerin barış çemberini genişletmek için bir fırsat sunduğunu da sözlerine ekledi.

Rehineler

Cumartesi akşamı Tel Aviv'de Savunma Bakanlığı merkezinin yakınındaki meydanda toplanan kalabalık ateşkes ve Gazze'de halen alıkonulan 50 kadar rehinenin iadesini talep etti.  İsrail bayrakları sallayan protestocular sloganlar attarak rehinelerin resimlerinin bulunduğu pankartlar taşıdı.

Savaş, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyine düzenlediği ve İsrail istatistiklerine göre yaklaşık bin 200 kişinin öldüğü ve 251 kişinin rehin alındığı saldırıyla patlak vermişti.

Gazze Sağlık Bakanlığı, İsrail'in o tarihten bu yana Gazze Şeridi'ne yönelik askeri harekâtının 57 binden fazla Filistinlinin ölümüne, açlık krizine, Gazze nüfusunun tamamının yerinden edilmesine ve Şerit genelinde yıkıma yol açtığını söylüyor.

Kalan rehinelerden yaklaşık 20'sinin hala hayatta olduğuna inanılıyor. Rehinelerin çoğu diplomatik müzakereler yoluyla serbest bırakıldı ve İsrail ordusu da bazılarını Gazze'den çıkarmayı başardı.