Kolombiya'nın ilk solcu lideri Petro'nun vergi reformu tasarısı protesto edildi

Gösterilere yaklaşık 5 bin kişi katıldı

Petro, protestocuların gösteri düzenleme hakkına saygı duyduğunu söyledi (Reuters)
Petro, protestocuların gösteri düzenleme hakkına saygı duyduğunu söyledi (Reuters)
TT

Kolombiya'nın ilk solcu lideri Petro'nun vergi reformu tasarısı protesto edildi

Petro, protestocuların gösteri düzenleme hakkına saygı duyduğunu söyledi (Reuters)
Petro, protestocuların gösteri düzenleme hakkına saygı duyduğunu söyledi (Reuters)

Kolombiya'nın ilk solcu cumhurbaşkanı Gustavo Petro, vergi reformu tasarısı nedeniyle protesto edildi.
Başkent Bogota'da pazartesi toplanan yaklaşık 5 bin kişi, Petro hükümetinin 5,6 milyar dolarlık vergi reformu tasarısına karşı çıktı.
Birleşik Krallık (BK) merkezli haber ajansı Reuters'a konuşan protestoculardan James Duque, "Bay Petro, ülkeyi yanlış yönetiyorsunuz" dedi.
Teknoloji sektöründe çalışan Duque, "Bu reform benim maaşımı, sağlık haklarımı ve özel mülkiyeti olumsuz etkiliyor" ifadelerini kullandı.
Bogota'nın yanı sıra Medellin, Cali, Armenia ve Villavicencio şehirlerinde de protestolar düzenlendi. Gösterilerde şiddet olayları yaşanmadı.
Mayıstaki seçimlerin ikinci turunda oyların yüzde 50,46'sını alarak ülkenin 60. cumhurbaşkanı olmaya hak kazanan 62 yaşındaki siyasetçi, vergi reformu tasarısıyla öncelikli olarak ülkedeki yoksulluğu azaltmayı hedefliyor.
Tasarıda ayda 2 bin 259 dolardan fazla kazananların ödeyeceği vergilerin artırılması öngörülüyor. Söz konusu miktar ülkedeki asgari maaşın yaklaşık 10 katına denk geliyor.
BK merkezli risk danışmanlık firması Control Risks'ten Silvana Amaya, Petro'nun toplumun yüzde ikilik kısmının ödediği vergileri artırıp, buradan elde edilen geliri ülkedeki yoksul kesime verilecek yardımlarda kullanmayı amaçladığını söyledi.
Buna göre elde edilecek 5,6 milyar doların, 2023'te yoksulluğu önlemeye yönelik programlarda değerlendirilmesi planlanıyor.
Petro hükümeti ayrıca şekerli içecekler, işlenmiş gıdalar ve tek kullanımlık plastiklerde de vergi artırımına gitmeyi hedefliyor.
Amaya'ya göre buradaki öncelikli hedefse sağlık ve çevre sorunlarıyla başa çıkmak.
Petro 17 yaşındayken, 1970'lerde kurulan "şehir gerillası hareketi" M-19'a katılmıştı.
M-19'un 1990'da hükümetle anlaşarak silah bırakmasının ardından 1991'de meclise girmiş, 2012-2016'da da Bogota belediye başkanlığı koltuğunda oturmuştu.
7 Ağustos'ta cumhurbaşkanlığı görevine başlayan Petro, seçim kampanyasında ülkedeki uyuşturucu çeteleri ve yoksullukla mücadeleye yönelik büyük adımlar atacağını vadetmişti.
Independent Türkçe, Reuters, AS-COA



İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
TT

İranlı aktivist Nergis Muhammedi: İsrail’in saldırıları demokrasi mücadelesine darbe vurdu

Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)
Nergis Muhammedi bugüne dek 13 kez tutuklandı, 9 kez yargılandı ve 36 yıldan fazla hapis cezasına çarptırıldı, cezasının 10 yılını yattı (AFP)

İranlı aktivist Nergis Muhammedi, İsrail’le İran arasında 12 gün süren çatışmalar hakkında "Savaş demokrasi mücadelesine büyük darbe vurdu" dedi.

Çatışmalar sırasında Tahran’a yapılan bombardımandan saklanmak için başkente bağlı bir köye sığındığını söyleyen Muhammedi, Wall Street Jorurnal’a (WSJ) konuştu.

2023’te Nobel Barış Ödülü’nü alan aktivist, Tahran’ın muhaliflere baskıyı artıracağını savunarak şunları söyledi:

Sivil toplum aktivistleri, siyasi aktivistler ve özellikle de sosyal faaliyetlere katılan gençlerin durumundan derin endişe duyuyorum. Maalesef önümüzdeki günlerde baskının daha da yoğunlaşacağını düşünüyorum.

"İran halkı için durum şu anda savaş öncesinden daha tehlikeli” diyen Muhammedi, İsrail’in saldırılarının ülkedeki demokrasi mücadelesini gerilettiğini belirtti.

Tahran rejimine karşı yıllardır mücadele vermesine rağmen İran’daki yönetimin yabancı ülkelerin müdahalesiyle belirlenemeyeceğini vurgulayan aktivist, bu konuda söz hakkının sadece halka ait olduğunu söyledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, çatışmalar sırasında İran halkına rejime karşı ayaklanma çağrısı yapmıştı. 53 yaşındaki muhalif, hem Netanyahu hem de Hamaney rejimine direnilmesi gerektiğini ifade etti:

İran'da cennet vaat ederken bizi cehenneme götüren Ali Hamaney liderliğindeki kadın düşmanı ve dinci bir hükümet var. Netanyahu da özgürlük ve demokrasi vaat ederken bizi cehenneme götürüyor.

Aktivist, İsrail’in başlattığı çatışmaların kendisine 1980-1988’deki İran-Irak savaşında geçen çocukluğunu hatırlattığını da sözlerine ekledi. Savaşın istenen dönüşümü kazanmak için bir yol olmadığının altını çizdi:

İran halkının aradığı köklü dönüşüm savaşla elde edilemez.

Guardian’ın 1 Temmuz’daki haberinde, İsrail’in saldırılarının İran’da "geniş çaplı bir iç baskı dalgasını" tetiklediği yazılmıştı. İsrail ordusunun 23 Haziran'da Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırıda 71 mahkum öldürülmüştü. Hayatta kalan bazı mahkumların da daha kötü koşullardaki cezaevlerine nakledildiği belirtilmişti.

İsrail-İran çatışmalarında Mossad'ın Tahran'da gizli bir drone üssü kurduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca istihbarat teşkilatına bağlı komandoların saldırıdan aylar önce başkente sızarak operasyon sırasında İran'ın hava savunma sistemlerini imha ettiği belirlenmişti. Mossad da casusların saldırılarda yer aldığını doğrulamıştı.

İran devlet medyasında geçen ay çıkan haberlerde, İsrail istihbaratı adına çalıştığı iddia edilen 700 kişinin yakalandığını duyurulmuştu. ABD merkezli İran İnsan Hakları Merkezi'nin (CHRI) verilerine göre 6 kişi casusluk iddiasıyla idam edilmişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian