BUND: Kuzey Akım sızıntıları deniz yaşamı ve gemiler için tehdit oluşturuyor

Kuzey Akım 2 gaz boru hattı için kullanılmayan borular Mokran Limanı sahasında depolanıyor (DPA)
Kuzey Akım 2 gaz boru hattı için kullanılmayan borular Mokran Limanı sahasında depolanıyor (DPA)
TT

BUND: Kuzey Akım sızıntıları deniz yaşamı ve gemiler için tehdit oluşturuyor

Kuzey Akım 2 gaz boru hattı için kullanılmayan borular Mokran Limanı sahasında depolanıyor (DPA)
Kuzey Akım 2 gaz boru hattı için kullanılmayan borular Mokran Limanı sahasında depolanıyor (DPA)

Almanya merkezli Çevre ve Doğayı Koruma Birliği (BUND), Baltık Denizi’ndeki Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 doğalgaz boru hattında kısa süre önce keşfedilen sızıntıların deniz yaşamı ve gemiler için tehdit oluşturduğunu duyurdu.
BUND Deniz Koruma Dairesi Başkanı Nadja Ziebarth bugün yaptığı açıklamada, bu sızıntıların deniz hayvanlarını, özellikle de hızlı bir şekilde kaçamayanları boğabileceğini söyledi.
Ziebarth, “Su yüzeyinde, özellikle tüm gemiler için tehlike oluşturan bir patlama riski de var” dedi.
BUND ayrıca, metan sızıntısından kaynaklanan potansiyel bir iklim riski görüyor.
Denizde çözünen saf metan zehirlenme riski oluşturmazken, Kuzey Akım boru hatlarındaki gazın bileşimi bilinmiyor.
Ziebarth, “Kuzey Akım yoluyla ne tür bir karışımın taşındığı tam olarak belli olmadığından, diğer gazlar deniz ekosisteminde bilinmeyen hasarlara neden olabilir” diye ekledi.
Danimarka makamları, Rusya’dan Almanya’ya gaz taşıyan boru hatları olan Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarında üç gaz sızıntı yeri keşfetti.
Kuzey Akım 1 boru hattında Bornholm Adası’nın kuzeydoğusunda 2, Kuzey Akım 2 hattında ise Dueodde’nin güneyinde 1 sızıntı olduğu bildirildi. 
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov da, Baltık Denizi’ndeki Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 gaz boru hatlarında şüpheli sızıntılar konusunda ciddi endişelerini dile getirdi.
Peskov, Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarındaki hasarların sabotaj nedeniyle yaşanıp yaşanmamış olabileceğine yönelik bir soruya, “Hiçbir ihtimali göz ardı edemeyiz. Hatlarda tahribat olduğu açık ve araştırmaların sonuçları ortaya çıkmadan önce sebebine ilişkin ihtimallerin hiçbiri göz ardı edilemez” diyerek yanıt verdi.
Kremlin Sözcüsü, “Hatlarda ne tür bir hasar olduğu netlik kazanmadı. Basınç önemli oranda düştü. Bu, acil araştırma gerektiren, benzeri görülmemiş bir durum. Gelişmelerden ötürü son derece endişeliyiz” diye ekledi.
Kazanın nedenleri henüz netlik kazanmadı, ancak Alman güvenlik kaynakları bugün sabotaj belirtileri olduğunu söyledi.



Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor

Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
TT

Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor

Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)
Çin ve ABD arasındaki yapay zeka yarışı kızışıyor (Reuters)

Çin yapay zeka yarışında öne geçmek için milyarlarca dolarlık yatırım yapıyor.

Çinli firmalar, 10 yılı aşkın süredir yapay zeka, elektrikli araç ve güneş panelleri gibi stratejik sektörlerde yerli üretimi artırmaya çalışıyor.

New York Times, Çinli şirketlerin Pekin yönetiminin sağladığı fonlarla özellikle yapay zeka alanında ABD’li firmaları geçmek için yatırımları artırdığını yazıyor. 

ABD’de yapay zeka altyapısının büyük ölçüde özel sektör yatırımlarıyla geliştiğine, Çin’deyse veri merkezleri, sunucular ve yarı iletkenler gibi kritik altyapıların devlet tarafından finanse edildiğine dikkat çekiliyor.

Pekin yönetimi, 2014’ten bu yana sadece yarı iletken sanayisine 100 milyar dolar yatırım yaptı. 

Bu yıl nisanda alınan kararla, yeni yapay zeka girişimlerine destek için 8,5 milyar dolarlık fon ayrıldı. 

Bunlara ek olarak ABD merkezli OpenAI ve Google ücretli, kapalı sistemler sunarken, Çinli firmalar açık kaynak sistemlerle dünya genelindeki mühendislerin ilgisini çekmeyi hedefliyor.

Alibaba, ByteDance, Huawei ve Baidu gibi büyük Çinli şirketler, son bir yılda üst düzey açık kaynak modeller yayımladı. Bu stratejiyle sadece teknik ilerleme değil, küresel nüfuz artışı da hedefliyor.

Yapay zeka teknolojilerine yatırım yapan ABD merkezli serbest yatırım fonu Interconnected Capital'in kurucusu Kevin Xu, şunları söylüyor: 

Açık kaynak, teknolojik anlamda yumuşak güçtür. Teknolojinin Hollywood’u veya Big Mac'i gibidir.

Diğer yandan analizde, devlet yönlendirmesinin baskın olması nedeniyle yapay zeka sektörünün bazı teknolojik değişimlere adaptasyonunun geciktiğine dikkat çekiliyor. Çinli şirketlerin uzun süre yüz tanıma gibi geleneksel yapay zeka sistemlerine odaklandığı, üretken yapay zeka modellerindeki sıçramalara ilk etapta yetişemediği aktarılıyor. 

Analizde, iki ülke arasındaki rekabetin ideolojik bir boyutu olduğu değerlendirmesi de paylaşılıyor. Popüler yapay zeka destekli sohbet botlarından ChatGPT’yi tasarlayan OpenAI’ın kurucusu Sam Altman, Amerikan ve Çinli şirketler arasındaki rekabeti “demokratik ve otoriter yapay zeka” mücadelesi gibi gördüğünü söylemişti. 

Independent Türkçe, New York Times, Washington Post