ABD, Rus boru hattındaki sızıntıların Avrupa'ya enerji akışını etkilemesini beklemiyor

Baltık Denizi yüzeyi (Reuters)
Baltık Denizi yüzeyi (Reuters)
TT

ABD, Rus boru hattındaki sızıntıların Avrupa'ya enerji akışını etkilemesini beklemiyor

Baltık Denizi yüzeyi (Reuters)
Baltık Denizi yüzeyi (Reuters)

ABD yönetimi, Baltık Denizi'nin altındaki Rus doğal gaz boru hatlarındaki sızıntıların nedeninin sabotaj olduğu yönündeki haberlerin henüz doğrulanmadığını ancak bu ihtimalin araştırıldığını bildirdi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar ile ikili görüşmesi sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, söz konusu sızıntıların soruşturulduğunu belirtti.
"Bu sızıntıların bir saldırı ya da sabotaj sonucu meydana geldiğine yönelik haberleri henüz teyit etmedik." ifadesini kullanan Blinken, bu haberlerin doğru çıkması durumunda bunun hiç kimsenin yararına olmayacağını kaydetti.
Blinken, Avrupa'nın enerji ihtiyacını karşılamak için var güçleriyle çalıştıklarının altını çizerek, "Anladığım kadarıyla bu sızıntıların Avrupa'nın enerji akışı üzerinde ciddi bir etkisi olmayacak." dedi.

Beyaz Saray'dan "soruşturmaya yardıma hazırız" mesajı
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre ise günlük basın brifinginde yaptığı açıklamada, bu konuda herhangi bir spekülasyonda bulunamayacağının altını çizdi.
Avrupalı tarafların konuyu soruşturduğuna işaret eden Jean-Pierre, "Biz de onlara soruşturma konusunda gerekli yardımları sağlamaya hazırız." ifadesini kullandı.
Jean-Pierre, "Bu boru hattı şu anda aktif olarak Avrupa'ya gaz pompalamıyordu. Çünkü Putin enerjiyi silah olarak kullanıyor." diyerek, bu sızıntının Avrupa'nın enerji güvenliği ve temiz enerji konusunda ABD'nin çalışmalarının önemini bir kez daha gösterdiğini bildirdi.

Baltık Denizi'ndeki sızıntı
Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, Baltık Denizi'nde, Rusya'dan Avrupa'ya giden bir boru hattında üç sızıntı tespit edilmesinde sabotaj ihtimalini "göz ardı edemeyeceğini" bildirmişti.
İsveç Denizcilik İdaresi, Rusya'ya ait Kuzey Akım 1 ve 2 boru hattında iki sızıntı olduğunu bildirerek gemilerin bölgeye yanaşmaması uyarısında bulunmuştu.
Kuzey Akım 2 projesinin yürütücü firması Nord Stream 2, dün, Danimarka'nın Bornholm adasının güneydoğusundaki gaz boru hattında bir sızıntı tespit edildiğini doğrulamıştı.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov da Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarındaki hasarların sabotaj nedeniyle yaşanmış olabileceğini belirtmiş, "Hiçbir ihtimali göz ardı edemeyiz. Bu, acil araştırma gerektiren benzeri görülmemiş bir durum. Gelişmelerden ötürü son derece endişeliyiz." demişti.



İçişleri Bakanı Yerlikaya: Yalova'da düzenlenen terör örgütü DEAŞ operasyonunda 3 polisimiz şehit oldu

Türk polisi (Arşiv- Reuters)
Türk polisi (Arşiv- Reuters)
TT

İçişleri Bakanı Yerlikaya: Yalova'da düzenlenen terör örgütü DEAŞ operasyonunda 3 polisimiz şehit oldu

Türk polisi (Arşiv- Reuters)
Türk polisi (Arşiv- Reuters)

Pazartesi gününün ilk saatlerinde Yalova'da düzenlenen DEAŞ operasyonu sırasında şüphelilerin polise ateş açtığı ve çatışma çıktığı bildirildi. İçişleri Bakanlığı olayda üç polisin şehit olduğunu sekiz polis ile bir bekçinin de yaralandığını açıkladı.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, altı DEAŞ üyesinin ölü ele geçirildiğini söyledi. Yerlikaya öldürülen DEAŞ üyelerinin Türk vatandaşı olduğu bilgisini verdi. Gece 02:00 sıralarında başlayan operasyonun sabah 09:40 sıralarında tamamlandığını belirten Yerlikaya, adreste bulunan beş kadın ile altı çocuğun sağ olarak tahliye edildiğini söyledi.

TRT haberinde, Yalova yakınlarında militanların saklandığı bir eve operasyon düzenlediğini bildirdi. Yaralanan polis memurlarının durumlarının kritik olmadığı ifade edildi.

NTV televizyonu, şüphelilerin operasyon sırasında polise ateş açtığını bildirdi. Yetkililere göre Bursa’dan bölgeye destek sağlamak üzere özel polis güçleri sevk edildi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Türk polisi, geçen hafta DEAŞ’a mensup olduklarından şüphelenilen 115 kişiyi gözaltına aldı ve bu kişilerin ülkede Noel ve Yeni Yıl kutlamaları sırasında saldırılar planladığını belirtti.

İstanbul savcılığı o dönemde militanların özellikle gayrimüslimleri hedef alan saldırılar planladığını belirtti. Yaklaşık on yıl önce, militan grup Türkiye'de sivilleri hedef alan bir dizi saldırıdan sorumlu tutulmuştu; bunlar arasında İstanbul'daki bir gece kulübüne ve şehrin ana havaalanına düzenlenen ve onlarca kişinin ölümüne yol açan silahlı saldırı da yer alıyordu.


Macron: Kiev'in müttefikleri, güvenlik garantilerini görüşmek üzere ocak ayı başlarında Paris'te bir araya gelecekler

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron, geçen yıl Elysee Sarayı'nda düzenlenen üçlü toplantı öncesinde (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron, geçen yıl Elysee Sarayı'nda düzenlenen üçlü toplantı öncesinde (DPA)
TT

Macron: Kiev'in müttefikleri, güvenlik garantilerini görüşmek üzere ocak ayı başlarında Paris'te bir araya gelecekler

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron, geçen yıl Elysee Sarayı'nda düzenlenen üçlü toplantı öncesinde (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron, geçen yıl Elysee Sarayı'nda düzenlenen üçlü toplantı öncesinde (DPA)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bugün yaptığı açıklamada, Ukrayna ile Rusya arasında yapılacak bir barış anlaşmasının parçası olarak Ukrayna'ya sunulacak güvenlik garantilerini görüşmek üzere ocak ayı başlarında Paris'te Kiev'in müttefiklerinin bir araya geleceğini duyurdu.

Macron, Amerikalı mevkidaşı Donald Trump ve Ukraynalı mevkidaşı Volodimir Zelenskiy ile yaptığı görüşmenin ardından Facebook sayfasında şunları yazdı: "Her bir ülkenin somut katkılarını sonuçlandırmak için ocak ayı başlarında Paris'te 'istekli ülkeler koalisyonunu' bir araya getireceğiz."

Zelenskiy ile ikili görüşme de gerçekleştiren Macron, "Adil ve kalıcı bir barışın inşası için hayati önem taşıyacak güvenlik garantileri konusunda ilerleme kaydediyoruz" ifadelerini kullandı.

Bu açıklama, Zelenskiy ile Trump arasında dün Florida'daki ABD başkanlık konutunda yapılan görüşmenin ardından geldi. Trump, Şubat 2022'den beri devam eden savaşa yakın vadede bir çözüm bulunması konusunda iyimserliğini dile getirmişti.

Donald Trump, "müzakerelerin çok zor geçtiğini" kabul etti ancak "büyük ilerleme" kaydedildiğini de belirtti.


Netanyahu, Trump ile görüşmeden önce Refah sınır kapısını açmayı düşündü ancak bu fikirden vazgeçti

ABD Başkanı Donald Trump, 4 Şubat 2025'te Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'yu kabul etti (Arşiv- EPA)
ABD Başkanı Donald Trump, 4 Şubat 2025'te Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'yu kabul etti (Arşiv- EPA)
TT

Netanyahu, Trump ile görüşmeden önce Refah sınır kapısını açmayı düşündü ancak bu fikirden vazgeçti

ABD Başkanı Donald Trump, 4 Şubat 2025'te Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'yu kabul etti (Arşiv- EPA)
ABD Başkanı Donald Trump, 4 Şubat 2025'te Beyaz Saray'da İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'yu kabul etti (Arşiv- EPA)

İsrail gazetesi Haaretz, dün bir kaynağa dayandırdığı haberinde, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinden önce iyi niyet göstergesi olarak Mısır ve Gazze arasındaki İsrail kontrolünde bulunan Refah sınır kapısını her iki yönde de açmayı teklif ettiğini bildirdi.

Ancak kaynak, Netanyahu'nun Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in muhalefeti üzerine bu fikirden vazgeçtiğini belirtti.

Amerikan haber sitesi Axios, Beyaz Saray yetkililerinin Netanyahu'nun barış sürecini engelleyeceğinden ve Hamas'la savaşı yeniden başlatacağından endişe duyduklarını söylediklerini ifade etti.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Enformasyon Servisi Başkanı Ziya Raşvan da Netanyahu'nun Gazze'deki ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasını engellemek için çalıştığını belirtti.

Başkan Trump'ın Gazze'deki iki yıllık çatışmayı sona erdirme planının bir sonraki aşamasını ilerletmek için görüşmeler devam ediyor.

Plan, Gazze Şeridi'nde uluslararası "barış konseyi" tarafından denetlenen ve çok uluslu güvenlik gücü tarafından desteklenen geçici bir Filistin teknokrat yönetimini öngörüyor.