Libya: Dibeybe ve Başağa, hükümetlerinin iktidarda bir arada yaşama varlığını pekiştirmeyi hedefliyor

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dünya Turizm Günü faaliyetlerine katılımı sırasında (Hükümet)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dünya Turizm Günü faaliyetlerine katılımı sırasında (Hükümet)
TT

Libya: Dibeybe ve Başağa, hükümetlerinin iktidarda bir arada yaşama varlığını pekiştirmeyi hedefliyor

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dünya Turizm Günü faaliyetlerine katılımı sırasında (Hükümet)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Dünya Turizm Günü faaliyetlerine katılımı sırasında (Hükümet)

Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başkanı Abdulhamid Dibeybe ve İstikrar Hükümeti Başkanı rakibi Fethi Başağa, iki hükümete aynı anda sahip olma fikrini pratik olarak oluşturdular. Her biri, vatandaşları ve Libya halkını ilgilendiren hizmet sorunlarını çözmek için bakanlarıyla neredeyse her gün toplantılar yapıyor. Bu kapsamda Dibeybe, dün akşam Turizm ve El Sanatları Bakanlığı tarafından düzenlenen "Dünya Turizm Günü" kutlamalarına katıldı. Dibeybe, turizmin tüm yönleriyle ulusal ekonominin temel dayanağı olması için çalışmanın ulusal birlik hükümetinin birincil hedefi olduğunu vurguladı.
Diğer yandan, Dibeybe hükümetinin Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş, ABD'nin başkenti Washington'daki Libya büyükelçiliğinin, Libya'nın geçtiğimiz günlerde satın aldığı ve daha önce "Misafir Evi" olarak bilinen tarihi merkeze taşındığını duyurdu. Menguş bu adımın, “Libya ile Amerika arasında, her iki ülkeye de fayda sağlayacağını" belirtti.
Menguş ayrıca Libya Amerikan İş Birliği ve bazı Amerikan şirketlerinin temsilcileriyle, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkiler ve ABD’li şirketlerin Libya'da her alanda yatırım yapmak üzere geri dönüşünün sağlanması konularını görüştü. Bakan Menguş ABD’li şirketlerin bazı temsilcilerinin yakın gelecekte Libya'ya yapacağı ziyareti koordine etmek için bir anlaşmaya işaret etti.
Öte yandan Başağa ve bakanları dün Bingazi (doğu) şehrinde bir dizi rutin toplantı düzenleyerek çalışmalarına devam etti. Limanların, deniz ve kara sınırlarının güvenliğinin artırılması ve akaryakıt kaçakçılığı ağlarının, yasa dışı göç ve organize suçlarla mücadele için ilgili bakanlıklar ve güvenlik birimleri arasında koordinasyon sağlanması gibi konular ele alındı.
Temsilciler Meclisi tarafından atanan Başağa’nın başkanlık ettiği Bakanlar toplantısı, Yüksek Güvenlik Komitesi'nin kurulmasıyla sona erdi. Toplantıda atanan hükümetin Dışişleri Bakanı Hafız Kadur, Savunma Bakanı Ahmid Hume ve İçişleri Bakanı İsam Ebu Zeribe, Adalet Bakanı Halid Abd Rabbu, Hükümet ve Kabine İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Muhammed Ferhat, Yasadışı Göçmenlik İşleri Devlet Bakanı Fethi et-Tabavi ve güvenlik hizmetleri yetkilileri yer aldı.
Diğer yandan Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Yusuf el-Akuri, Amerikan İstikrar Yasasını ve amaçlarını tanıtmak için ABD Büyükelçiliği'nden bir ekiple sanal bir toplantıda görüştüğünü söyledi. Amerikan istikrar yasasının en öne çıkan hedefi, Amerika ve uluslararası deneyimlerden yararlanarak, zor ekonomik ve sosyal koşullardan ve demokratik geçiş sürecinden geçen ülkelere yardımcı olmaktır.
Akuri, Libya halkına yardım etmeyi amaçlayan tüm programları, ihtiyaçları karşılamaları ve tüm Libyalılarla ülkenin egemenliğine saygı duyarak, yerel makamlarla koordineli bir şekilde istişare ve görüş alışverişinde bulunma koşuluyla başarılı hale getirme konusundaki istekliliğini teyit etti.
Libya Temsilciler Meclisi Sözcüsü Abdullah Bileyhik’in açıklamasına göre, Temsilciler Meclisi Başkanı Akila Salih, dün akşam aşiret yetkilileriyle yaptığı görüşmede "milli çabaları" için onursal bir kalkan aldı. Bileyhik, Konsey'in ikinci başkan yardımcısının seçiminin ertelendiğini ve asgari ücretin bin Libya dinarına çıkarıldığını belirtti.
Diğer yandan İtalya'nın Libya Büyükelçisi Giuseppe Buccino geçtiğimiz günlerde "Parti İletişim Ağı’nı" oluşturan bir grup Libyalı parti ile görüştü.
Müslüman Kardeşler'in siyasi kolu olan Adalet ve İnşa Partisi dün yaptığı açıklamada, görüşmenin Libya meselesinde etkili olan uluslararası ve yerel taraflarla yapılacak bir dizi siyasi toplantının parçası olarak gerçekleştiği belirtildi. Ulusal seçimlerin mümkün olan en kısa sürede ve rızaya dayalı bir anayasal kurala göre yapılması da dahil olmak üzere mevcut siyasi çıkmaza olası siyasi çözümler bulma ihtiyacının görüşüldüğü kaydedildi. Aynı açıklamaya göre, parti başkanları ve temsilcileri, siyasi bileşenlerin gerçek temsilini sağlamak ve istikrarlı bir aşamaya geçişin doğru bir şekilde tesisini sağlamak için siyasi denklemlerde ve ulusal diyaloglarda partilerin varlığının önemini vurguladılar.



Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
TT

Lübnan Başbakanı:  İsrail ile barış görüşmelerine henüz başlamadı

Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)
Lübnan Başbakanı Nevvaf  Selam (NNA)

Lübnan Başbakanı Nevvaf Selam, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail ve Lübnan’dan iki sivil temsilcinin katıldığı ateşkesi izleme komitesindeki görüşmelerin henüz “barış müzakeresi” aşamasına gelmediğini belirtti.

Selam, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “Ateşkesi İzleme Komitesi, saldırıların durdurulması ilanının uygulanması için bir forumdur. Henüz barış müzakeresi aşamasına gelmedik” dedi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, sivil temsilcinin gönderilmesini, “İsrail ve Lübnan arasında ekonomik iş birliğinin temeli için ilk girişim” olarak nitelendirmişti.

Selam, ekonomik görüşmelerin İsrail ile normalleşme sürecinin bir parçası olacağını ve bunun ancak bir barış anlaşmasını takip etmesi durumunda mümkün olacağını vurguladı. Ayrıca, iki ülke 2002 Arap Barış Planı’na uyarsa “normalleşmenin ardından barış geleceğini” söyledi, ancak bunun şu an için uzak bir hedef olduğunu kaydetti.

Lübnan Başbakanı, ülkesinin Ateşkesi İzleme Komitesi’nin güney Lübnan’daki Hizbullah’ın silahsızlandırılmasını denetlemesine açık olduğunu da ifade etti. Selam, “Komiteye, herhangi bir endişe veya şüphe durumunda sahada doğrulama yapmaya hazır olduğumuzu ilettik. Denetlemeye açığız” dedi.


Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

Refah’ta tünel çatışması: 4 İsrail askeri yaralandı

İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)
İsrail'in Gazze Şehri'nin doğusunda düzenlediği hava saldırılarının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)

İsrail ordusu, bugün  (Çarşamba) yaptığı açıklamada, Gazze’nin güney  doğusundaki Refah’ta bir tünelden çıkan militanlarla yaşanan çatışmada dört İsrail askerinin yaralandığını duyurdu. Ordudan yapılan açıklamada, yaralılardan birinin durumunun ciddi, üçünün ise orta derecede olduğu belirtildi. Olay sırasında Golani Tugayı’na bağlı bir keşif birimine militanlar tarafından tünelden ateş açıldığı bildirildi. Yaralı askerler tedavi için tahliye edilirken, ailelerine bilgi verildi.

Yerel medyaya göre en az bir militan öldürüldü ve diğerleri için arama çalışmaları sürüyor. Çatışma, İsrail’in Gazze’nin kuzeyinde Kızılhaç aracılığıyla bir rehinenin kalıntılarını teslim almasının birkaç saat sonrasında gerçekleşti.

Gazze’deki kaynaklar, Refah’ta topçu ateşi ve silahlı çatışmaların devam ettiğini bildirerek, bölgedeki güvenlik durumunun istikrarsız olduğunu ortaya koydu.

Başbakan Binyamin Netanyahu, Hamas’ı ateşkes anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, İsrail’in askerlerine yönelik herhangi bir saldırıya uygun şekilde karşılık vereceğini vurguladı. Netanyahu, “Hamas ateşkes anlaşmasını ihlal ediyor ve ordumuza yönelik terör faaliyetlerine devam ediyor. İsrail, askerlerimize yönelik herhangi bir saldırıya müsamaha göstermeyecek ve buna göre yanıt verecek” dedi.


Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
TT

Gazze'de kış, çocukluğumdaki mutluluğun hatırasını silip süpürdü

Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)
Deyr el-Balah'ı geçen hafta sular bastı (AP)

Çocukluğumdan beri kışı hep çok sevmişimdir. Kara bulutlar gökyüzünü kapladığında ve yağmur damlaları yere düştüğünde, ailem büyükannem ve büyükbabamın evinde toplanırdı. Dedem ateşi yakarken yanına otururdum, babaannem de çaydanlığı ateşe koyardı. Bizim için kış, bir rahatlık mevsimiydi. Hiç üşümezdik.

Gündüzleri kuzenlerimle birlikte sokaklara yayılan su birikintilerinde yalınayak koşar, yağmur bizi tepeden tırnağa ıslatırken duvarların ve ağaçların ardında gizlenerek ghommemeh (saklambaç) oynardık. Annemin hastalanmadan önce içeri girmemiz için bize bağırdığını hatırlıyorum. Geceleri büyükbabam bize 1960'lardaki seyahatlerinde geçen hikayeleri anlatırdı.

Yaşım ilerledikçe kışları arkadaşlarımla daha fazla zaman geçirmeye ve mezun olduktan sonra peşinden gitmeyi umduğumuz hedeflerimiz ve geleceğe dair hayallerimiz hakkında konuşmaya başladım. Bazen Halid, Mahmud ve ben, Muhammed Hamo'nun evinde buluşurduk, artık o bir ölü; huzur içinde yatsın. Bir ateş yakıp en sevdiğimiz içeceği, yani çayı yanan odunların üzerine koyup kağıt oynardık ya da filmler ve TV dizileri izlerdik.

Evdeyken yağmur damlalarının sesi havayı doldurduğunda veya derslerimden bunaldığımda, yağmuru izlemek ve soğuk rüzgarın tadını çıkarmak için yatak odamın balkonuna çıkardım. O balkondan günbatımını izlemek gibi bir alışkanlığım vardı. Kışın manzarayı daha da harika yapan şey, sahil boyunca dönen göçmen kuşların gökyüzünde kısa süreliğine, güzel desenler çizmesiydi.

İsrail'in Gazze'yi istilası, kışla ilgili tüm güzel duygularımı yok etti. Ailem 13 Ekim 2023'te yataklarına örtecek bir şey ya da kışlık kıyafetlerini yanına almaksızın tahliye edildi. Sonrasında birkaç battaniye satın alabildik. Her birinin bize maliyeti yaklaşık 35 dolar oldu. Küçük biraderim ve ben, tek bir battaniyenin altında örtünmek zorundaydık. Birkaç hafta sonra bir okulun arka bahçesinde uyuyorduk. Kışın rüzgarı acımasızca üzerimizden geçti. Soğuktan titreyerek uyanınca sadece hafif yağmurlar yüzünden battaniyemin sırılsıklam olduğunu gördüm. O günden beri kıştan nefret ediyorum.

Binlerce aile bizimkine benzeyen deneyimler yaşadı. Birbirine dikilmiş battaniyelerden oluşan derme çatma küçük bir çadırda 14 kişilik ailesiyle birlikte yaşayan 19 yaşındaki İsmail Abed, birkaç kez sırılsıklam halde uyandı. Aile, hava koşullarından biraz uzaklaşıp soluk almak için komşularının çadırına giderdi.

Bana "UNRWA'dan çadır alana kadar ne zaman yağmur yağsa boğuluyorduk" diyen İsmail, bu çadırı da barınağı olmayan başka bir aile grubuyla paylaşmış:

Bu yeni çadır bizi yağmurdan korudu ama rüzgarın getirdiği keskin soğuk, üzerimizi örtmeye yetecek kadar battaniyemizin olmamasıyla birleşince durum gerçekten dayanılmazdı.

Kendi çadırımızda o kadar kalabalıktık ki ısınmak için ateş yakacak yerimiz yoktu. Kışın yemek pişirmek bile daha zordu. İsrail işgali, Gazze Şeridi'ne girmesini engellediği için yemek pişirecek gazımız yoktu. Yemek pişirmek için ateş yaktığımız yerin üstü örtülü değildi, bu yüzden ne zaman yağmur yağsa ateş sönerdi.

Bir çadırda yaşamak, yiyecekleri sıçanlardan ve hamamböceklerinden saklayabileceğimiz bir buzdolabına veya başka bir güvenli yere sahip olmadığımız için her gün yiyecek alışverişine çıkmamız gerektiği anlamına geliyordu. Pazardaki un veya pirinç gibi temel yiyecekleri eve getirmek için bazen yağmurda iki saate yakın yürümek zorunda kalıyorduk.

Gazze'nin kuzeyindeki dostlarımdan Muhammed Ebu el-Mehza, kış boyunca defalarca yerinden edildi. Aralık 2023'te Muhammed'in ailesi, Gazze'nin batısındaki eş-Şati kampından zorunlu bir şekilde tahliye edilince yağmurda yürüyerek Şeyh Rıdvan mahallesine gitti.

Bana "Ben de dahil tüm ailem ertesi gün hastaydı" dedi:

İlaç o kadar az ki iyileşmemiz için 10 günden fazla süre geçmesi gerekti.

23 yaşındaki Usame Adas, eylülde ailesiyle birlikte Gazze'nin kuzeyinden güneyine tahliye edildi. Güneyde kimseyi tanımıyorlardı, bu yüzden denizden yaklaşık 20 metre uzakta bir çadır kurdular. Sahilden gelen rüzgarlar geceleri iliklere işleyen bir soğuktu, bu yüzden aile kuzeye dönebilecekleri günü bekledi.

Ateşkes ilan edildiğinde Usame evine döndü ve dört katlı binalarının tamamen yıkıldığını gördü. Ailesinin dönüşüne hazırlanmak yerine, hemen güneye yürümek zorunda kaldı ve babasından çadırı kurmak için daha iyi bir yer aramasını istedi. Aile hâlâ güvenli bir sığınağa sahip olamadan, yerinden edilmiş bir halde bekliyor. Deyr el-Balah'ın doğusundaki el-Maşala bölgesindeki yeni çadırları onları yağmurdan daha iyi koruyabilse de rüzgar boşluklardan içeri sızıyor. Usame bana "Bu kış nasıl hayatta kalacağımı bilmiyorum" dedi:

Şiddetli yağmurlar henüz başlamadı ama yine de yağmur şimdiden çadırın içine giriyor.

İlk damlanın düşmesinden beri bu mevsimin bitmesi için dua ediyorum. Kış eskiden sıcaklığın, kahkahanın ve geçici güzelliklerin mevsimiydi ancak artık Gazze'de bir korku, mücadele ve tahammül zamanı haline geldi. Kış artık bir direnç hikayesi anlatıyor: Kökünden koparılan hayatları, her şeye rağmen hayatta kalmayı ve bir gün bu mevsimin eski rahatlığını beraberinde getirip Gazze'nin çocuklarının yağmurda tekrar korkmadan yalınayak koşacağı umudunu...

Independent Türkçe