Seri katil Jeffrey Dahmer'in kurbanının ailesi Netflix dizisine tepkili

Mini dizi ABD'de 1978'den 1991'e kadar en az 17 erkeği vahşice öldüren Jeffrey Dahmer'in hayatını anlatıyor

Fotoğraf: Netflix
Fotoğraf: Netflix
TT

Seri katil Jeffrey Dahmer'in kurbanının ailesi Netflix dizisine tepkili

Fotoğraf: Netflix
Fotoğraf: Netflix

Yeni Netflix mini dizisi Canavar: Jeffrey Dahmer'in Hikayesi (Monster: The Jeffrey Dahmer Story) seri katilin kurbanlarından birinin ailesinden sert tepki gördü.
Netflix'te 22 Eylül'de yayımlanmaya başlayan dizi, ABD'de 1978'den 1991'e kadar en az 17 erkeği vahşice öldüren Jeffrey Dahmer'in hikayesini konu alıyor.
Gerçek hayata dayanan seri katil dizileri Netflix'te her zaman çok izlenen yapımlar olmuştu.
Canavar: Jeffrey Dahmer'in Hikayesi de kısa sürede ülke listelerinde üst sıralara yerleşti.
Dizide Dahmer'in kurbanlarından 19 yaşındaki Errol Lindsey'nin ablası Rita Isbell'in mahkemedeki konuşmasının gerçek görüntülerle karşılaştırıldığı video sosyal medyada viral oldu.
Lindsey ve Isbell'in aile üyeleriyse diziden hiç memnun olmadıklarını dile getirdi.
Kurbanın kuzeni olduğunu belirten @ericthulu isimli kullanıcı şu ifadeleri kullandı:
"Kimseye ne izlemesi gerektiğini söylemiyorum, gerçek suç yapımlarının çok büyük kitlesi olduğunu biliyorum ama kurbanları gerçekten merak ediyorsanız benim ailem (Isbelller) bu diziye aşırı sinirlenmiş durumda. Travmalarımızı tekrar tekrar canlandırıyor ve ne için? Daha kaç filme/diziye/belgesele ihtiyacımız var?"
Eric, "Dizi yapılırken ailelere haber verilmedi. Bunların hepsi kamuya açık olaylar, kimseye haber vermeleri (ya da ödeme yapmaları!) gerekmiyor. Biz de diziyi herkesle birlikte öğrendik" diyerek yapımdan para almadıklarını ve kendilerinden izin istenmediğini vurguladı.

Eric'in ilk tweet'i 390 bin'den fazla beğeni aldı ve diğer kullanıcılar da gerçek suç yapımlarının bu kadar tutmasına tepki göstermeye başladı.
Bir kullanıcı şöyle yazdı:
"Aileler Dahmer'in Netflix dizisinin travmalarını yeniden canlandırdığını söyledi. Öyleyse neden izleme sebebinizin "Gerçek suç türünü seviyorum çünkü bilgilendirici" argümanının ötesinde olduğunu kabullenmiyorsunuz? Başkalarının travmasının sizi eğlendirdiğini itiraf edin ve ilerleyin."
Dahmer hakkında daha önce 2002'de Dahmer ve 2012'de The Jeffrey Dahmer Files adlarında belgeseller çekilmişti.
2017'de Dahmer'i Ross Lynch'in canlandırdığı My Friend Dahmer gösterime girmişti.
Independent Türkçe, Mirror, DailyDot



En büyük kitlesel yok oluşta canlılara vaha olan bölge keşfedildi

Permiyen-Triyas yok oluşunda karada yaşayan türlerin yüzde 70'inin silindiği ancak bazı ekosistemlerin daha dirençli olduğu tahmin ediliyor (Dinghua Yang)
Permiyen-Triyas yok oluşunda karada yaşayan türlerin yüzde 70'inin silindiği ancak bazı ekosistemlerin daha dirençli olduğu tahmin ediliyor (Dinghua Yang)
TT

En büyük kitlesel yok oluşta canlılara vaha olan bölge keşfedildi

Permiyen-Triyas yok oluşunda karada yaşayan türlerin yüzde 70'inin silindiği ancak bazı ekosistemlerin daha dirençli olduğu tahmin ediliyor (Dinghua Yang)
Permiyen-Triyas yok oluşunda karada yaşayan türlerin yüzde 70'inin silindiği ancak bazı ekosistemlerin daha dirençli olduğu tahmin ediliyor (Dinghua Yang)

Çin'deki bir bölgenin, bugüne kadarki en şiddetli kitlesel yok oluştan diğer alanlara göre çok daha az etkilendiği bulundu. Bilim insanları bu bölgenin, canlılar için bir vaha görevi gördüğünü söylüyor.

Büyük Ölüm diye de bilinen Permiyen-Triyas yok oluşu yaklaşık 252 milyon yıl önce gerçekleştiğinde, denizdeki türlerin yüzde 80 ila 90'ını ortadan kaldırdığı tahmin ediliyor. 

Ancak bilinen 5 kitlesel yok oluştan en büyüğü kabul edilen bu olayda, karadaki türlerin ne kadarının silindiği konusunda fikir birliği sağlanamıyor. 

Bir teoriye göre Sibirya'daki volkanik patlamaların yol açtığı orman yangınları, asit yağmurları ve zehirli gazlar nedeniyle karasal türler de muazzam bir yıkıma uğramıştı. Güney Çin'de ve süper kıta Gondvana'daki Gigantopteris bitkilerinin, yaklaşık 252 milyon yıl önce yok olması bu iddiayı destekliyor.

Öte yandan Büyük Ölüm'den önce yaşayan bazı bitkilerin sonrasında da varlığını sürdürdüğüne işaret eden fosiller, teoriye gölge düşürüyor.

Uluslararası bir araştırma ekibi, Çin'deki Turfan-Kumul Havzası'nda fosil polen ve spor örneklerini detaylı bir şekilde analiz etti ve yeni bir tarihleme tekniği kullanarak karasal bitkilerin kitlesel yok oluştan sağ çıkabildiği bir ortamın varlığını ortaya koydu. 

Bulguları hakemli dergi Science Advances'ta dün (12 Mart) yayımlanan çalışmada, eğrelti otu çayırları ve iğne yapraklı ormanların, Büyük Ölüm'ün başlamasından 160 bin yıl öncesinden, bitiminden 160 bin yıl sonrasına kadar sürekli olarak geliştiği bulundu.

Çin Bilimler Akademisi'nden Mingli Wan, ortak yazarı olduğu çalışmanın bulguları hakkında şöyle diyor: 

Sağlam ağaç gövdeleri ve eğrelti otu saplarının varlığı, bu mikrofosillerin başka bir yerden taşınmadığını ve yerel bitki örtüsünü temsil ettiğini doğruluyor.

Bilim insanları bazı türlerin soyunun tükendiğini ancak bölgedeki spor ve polen türlerinin yok olma oranının sadece yüzde 21 olduğunu saptadı.

Yeni çalışmada ayrıca bölge ekosisteminin kitlesel yok oluşun ardından diğer yerlere kıyasla 10 kat daha hızlı toparlandığı tespit edildi. 

Bölgenin kısmen nemli ve yağışlı ikliminin bu dayanıklılığa zemin hazırladığı ve bitki örtüsünün göç eden hayvanlara destek sağladığı tahmin ediliyor. Bilim insanları bölgenin Büyük Ölüm'den sadece 75 bin yıl sonra hem etçil hem otçul olmak üzere çeşitli türlerin yaşadığı bir ortam sunduğunu belirtiyor.

Makalenin bir diğer yazarı Feng Liu "Bu durum, yerel iklim ve coğrafi faktörlerin şaşırtıcı direnç noktaları yaratabileceğini göstererek küresel çaptaki çevresel değişimler karşısında koruma çabalarına umut veriyor" diyor. 

Independent Türkçe, Popular Science, Interesting Engineering, Science Advances