Burkina Faso'da ordu iktidara el koydu: Ülkenin lideri yüzbaşı İbrahim Traore oldu

Burkina Faso'da ordu ülkedeki güvenlik durumunu gerekçe göstererek iktidara el koydu.

Burkina Faso'nun başkenti Ouagadougou'daki askerler (EPA)
Burkina Faso'nun başkenti Ouagadougou'daki askerler (EPA)
TT

Burkina Faso'da ordu iktidara el koydu: Ülkenin lideri yüzbaşı İbrahim Traore oldu

Burkina Faso'nun başkenti Ouagadougou'daki askerler (EPA)
Burkina Faso'nun başkenti Ouagadougou'daki askerler (EPA)

Devlet Televizyonu RTB'den askerler tarafından okunan bildiride, ordunun Geçiş Dönemi Devlet Başkanı Yarbay Paul-Henri Sandaogo Damiba hükûmetini feshettiği duyuruldu.
Bildiride, bir sonraki emre kadar, anayasanın askıya alındığı, ülke sınırlarının kapatıldığı ve hükûmetin feshedildiği belirtildi.

Burkina Faso’da darbe sonrasında ülkenin lideri yüzbaşı İbrahim Traore oldu
Burkina Faso’da ordunun ülkedeki güvenlik durumunu gerekçe göstererek iktidara el koymasının ardından, ülkenin yeni lideri yüzbaşı İbrahim Traore oldu.
Devlet televizyonu RTB’den askerler tarafından okunan bildiride, Geçiş Dönemi Devlet Başkanı yarbay Paul-Henri Sandaogo Damiba hükümetinin feshedildiği ve ülkenin yeni liderinin yüzbaşı İbrahim Traore olduğu duyuruldu.
Bildiride, bir sonraki emre kadar, anayasanın askıya alındığı, ülke sınırlarının kapatıldığı, hükümetin feshedildiği, ülke genelinde saat 21.00 ile 05.00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan edildiği, tüm siyasi faaliyetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin askıya alındığını belirtildi.
Darbeyle görevden alınan yarbay Damiba ve hükümet üyelerinin nerede olduğuyla ilgili açıklama yapılmadı.
Başkent Vagadugu’da 04.30'dan itibaren silah ve patlama sesleri duyulmuş, Baba Sy Askeri Kampının civarında askeri hareketlilik yaşanmış ve devlet televizyonu RTB'nin yayını kesilmişti.
Vagadugu’da askeri hareketlilik sonrasında sokağa dökülen halk darbe yapan askerlere destek sloganı atarak, yarbay Damiba’ya istifa çağrısı yapmıştı.
Yarbay Damiba 24 Ocak 2022'de darbeyle iktidarı ele geçirmiş, 2 Mart'ta geçiş sürecinin cumhurbaşkanı olarak atanmıştı.

ECOWAS Burkina Faso’daki darbeyi güçlü şekilde kınadı
Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) dün Burkina Faso’da ordunun yönetime el koymasını güçlü bir şekilde kınadı.
ECOWAS'ın resmi internet sitesinden paylaşılan açıklamada, "ECOWAS, 30 Eylül 2022 Cuma günü Burkina Faso'da gerçekleşen iktidarın zorla ele geçirilmesini en güçlü şekilde kınıyor." ifadesi kullanıldı.
ECOWAS’ın Burkina Faso’daki durumu yakından takip ettiğinin altı çizilen açıklamada, 1 Temmuz 2024'e kadar anayasal düzene hızlı dönüş için üzerinde anlaştıkları takvime titizlikle uyulması çağrısı yapıldı.
Burkina Faso’da ordu ülkedeki güvenlik durumunu gerekçe göstererek dün iktidara el koymuş ve ülkenin yeni liderinin Yüzbaşı İbrahim Traore olduğunu duyurmuştu.
Darbe sonrasında, bir sonraki emre kadar anayasanın askıya alındığı, ülke sınırlarının kapatıldığı, hükümetin feshedildiği, ülke genelinde saat 21.00 ile 05.00 arasında sokağa çıkma yasağı ilan edildiği, tüm siyasi faaliyetlerin ve sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin askıya alındığı bildirilmişti.
Devrik lider Geçiş Dönemi Devlet Başkanı Yarbay Paul-Henri Sandaogo Damiba, 24 Ocak 2022'de darbeyle iktidarı ele geçirmiş, 2 Mart'ta geçiş sürecinin cumhurbaşkanı olarak atanmıştı.
Geçiş dönemi hükümeti, ECOWAS ile 1 Temmuz 2024'e kadar anayasal düzenin sağlanması ve iktidarın sivil bir hükümete bırakılması konusunda uzlaşmıştı.



Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması: Çinli kaptan hedefte

225 metre uzunluğunda ve 32 metre genişliğindeki Yi Peng 3, Rusya'da yüklenen gübreleri taşıyor (Reuters)
225 metre uzunluğunda ve 32 metre genişliğindeki Yi Peng 3, Rusya'da yüklenen gübreleri taşıyor (Reuters)
TT

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması: Çinli kaptan hedefte

225 metre uzunluğunda ve 32 metre genişliğindeki Yi Peng 3, Rusya'da yüklenen gübreleri taşıyor (Reuters)
225 metre uzunluğunda ve 32 metre genişliğindeki Yi Peng 3, Rusya'da yüklenen gübreleri taşıyor (Reuters)

Baltık Denizi'nde Finlandiya, Almanya, İsveç ve Litvanya arasında bağlantı kuran denizaltı telekomünikasyon kablolarının kopmasıyla başlayan sabotaj tartışması sürüyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal'ın (WSJ) aktardığına göre, yürütülen soruşturmalarda Çin merkezli Ningbo Yipeng şirketine ait Yi Peng 3 adlı kargo gemisinin kaptanına odaklanılıyor. 

WSJ'ye konuşan ve kimliklerinin paylaşılmasını istemeyen yetkililer, geminin kaptanının Çin vatandaşı olduğunu, güvertede Rus bir denizcinin yer aldığını söylüyor. Bu iki kişinin de henüz sorguya alınmadığı belirtiliyor. 

Geçen hafta Danimarka donanması, sabotajda rol oynamış olabileceği gerekçesiyle Yi Peng 3'ü yakın takibe almıştı. Kaynaklar, bu sırada Danimarkalı bir yetkilinin kısa süreliğine Yi Peng 3'e çıktığını ifade ediyor. 

Bazı Batılı emniyet ve istihbarat yetkilileri, olayda Pekin yönetiminin rolü olmadığını savunuyor. Baltık Denizi'nde yaşanan kablo kopmalarının Rus istihbaratı tarafından düzenlenen bir sabotaj operasyonu olduğunu iddia ediyorlar. 

Kremlin ise WSJ'ye gönderdiği açıklamada iddiaları "saçma ve asılsız suçlamalar" diye niteliyor. 

Pekin de olayla ilgileri olduğuna dair iddiaları reddetmişti. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, dün yaptığı açıklamada "uluslararası denizaltı kablolarının ve diğer altyapının güvenliğinin uluslararası hukuka uygun olarak korunması için tüm ülkelerle işbirliği yaptıklarını" bildirmişti. 

Sabotaj tartışmalarının odağındaki Yi Peng 3, Danimarka'nın münhasır ekonomik bölgesi dahilindeki uluslararası sularda demirlemiş durumda. Yük gemisinin etrafına Danimarka, Almanya ve İsveç'e ait NATO gemilerinden oluşan bir filo konuşlandırıldı. İsveç ise geminin soruşturma için kendi sularına geri gelmesi çağrısında bulunuyor.

Uluslararası deniz hukuku uyarınca NATO gemileri, Yi Peng 3'ü kendi limanlarından birine girmeye zorlayamaz. WSJ'nin aktardığına göre İsveçli ve Alman yetkililer, gemiye erişip mürettebatı sorgulamak için Yi Peng 3'ün sahibi şirketle görüşüyor.

Denizaltı kablolarındaki hasar, 17-18 Kasım'da meydana gelmişti. Son incelemelere göre Rusya'nın Leningrad Oblastı'ndaki Ust-Luga limanından 15 Kasım'da ayrılan Yi Peng 3, 17 Kasım akşamı İsveç sularında denize çapa attıktan sonra harekete devam etti. Sürüklenen çapanın, bundan kısa süre sonra İsveç ve Litvanya arasındaki ilk kabloyu kestiği düşünülüyor. 

Bu sırada deniz trafiğinde gemilerin hareketlerini bildiren Otomatik Tanımlama Sistemi'ne gönderilen sinyaller kesildi. Denizcilikte bu duruma "karanlık olay" adı da veriliyor. Sinyalin neden durduğu henüz tespit edilemedi. 

Uydu ve diğer gemi takip verilerine göre Yi Peng 3, çapa atması nedeniyle hızı azalsa bile hareket etmeyi sürdürdü. Geminin sonraki gün yaklaşık 180 kilometre yol kat ettiği aktarılıyor. Bu süre zarfında çapanın Almanya ve Finlandiya arasındaki kabloları da kopardığı belirtiliyor. 

Uluslararası denizcilik faaliyetleriyle ilgili verileri analiz eden Kpler firmasının WSJ'yle paylaştığı bilgilere göre, geminin çapası ve gövdesinde bu analizle uyumlu hasarlar oluştu. Firmanın incelemesinde şu ifadelere yer veriliyor: 

Ilıman hava koşulları ve risk oluşturmayan dalga yükseklikleri göz önüne alındığında, olayda kazara çapa sürüklenmesi olasılığı minimum görünüyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Reuters