Tel Aviv’den boykot çağrısı yapan Avrupalı kuruluşlara desteğin durdurulması çağrısı

İsrail askerleri tarafından takip edilirken ölen bir çocuk için dün Beytüllahim'in doğusunda düzenlenen cenaze töreninde öfke hakimdi. (Reuters)
İsrail askerleri tarafından takip edilirken ölen bir çocuk için dün Beytüllahim'in doğusunda düzenlenen cenaze töreninde öfke hakimdi. (Reuters)
TT

Tel Aviv’den boykot çağrısı yapan Avrupalı kuruluşlara desteğin durdurulması çağrısı

İsrail askerleri tarafından takip edilirken ölen bir çocuk için dün Beytüllahim'in doğusunda düzenlenen cenaze töreninde öfke hakimdi. (Reuters)
İsrail askerleri tarafından takip edilirken ölen bir çocuk için dün Beytüllahim'in doğusunda düzenlenen cenaze töreninde öfke hakimdi. (Reuters)

İsrail’in Avrupa Birliği temsilciliği, Ortaklık Konseyi’nin Brüksel’de önümüzdeki pazartesi düzenleyeceği ilk toplantıya İsrail’in davet edilmesine rağmen Avrupa ülkelerinde aktif olan 60 örgüt ve hareketin finansmanlarının kesilmesi çağrısında bulundu.
İsrail Büyükelçiliği, söz konusu kuruluşların insan haklarını desteklemek ve ırkçılıkla mücadele etmek için Avrupa Birliği’nden önemli miktarda fon aldığını ancak kaynaklarını İsrail ve Yahudi halkına karşı boykotları ve kışkırtmaları desteklemeye harcadığını vurguladı. Ayrıca Yahudi karşıtı planlar izlemeye odakladıklarını ve bunların Avrupa Birliği yasalarının, kararlarının ve halklar arasındaki iş birliğinin ve ortaklığın ihlali olduğunu vurguladı.
Avrupa Birliği geçen perşembe akşamı, Filistin karşıtı uygulamaları ve yerleşimci politikaları nedeniyle on yıl boyunca kuruluşla ilişkilerinde gerilim yaşayan İsrail’e, Ortaklık Konseyi ile ilişkilerini düzeltme çağrısında bulunmuştu.
Tel Aviv ve Brüksel’deki diplomatik kaynaklara göre Avrupalılar, 10 yıl boyunca Avrupa’yı eleştirmekten vazgeçmeyen eski İsrail Başbakan Binyamin Netanyahu’nun iktidardan düşmesinin ardından İsrail ile yeni bir sayfa açmak istiyor.
Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell daha önce yaptığı açıklamada, Yair Lapid’in bu ay Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Filistinlilerle iki devletli çözüme ılımlı desteğini memnuniyetle karşıladığını söyledi. Borrel açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Bir buçuk yıl önce Dışişleri Bakanı olarak seçilmesinden bu yana Avrupa Birliği ile ilişkileri geliştirmek için çaba sarf ediyor ve barış sürecini destekleyen ilkeli tutumlarımıza yanıt veriyor. Toplantıda ticaret, iklim değişikliği, enerji, bilim ve teknoloji, kültür, insan haklarına ve demokratik ilkelere saygı, din özgürlüğü ve bunlara ek olarak anti-semitizmle mücadele konularında ortaklık üzerinde durulacak.”
AB’den bir kaynağa göre Başbakan ve Dışişleri bakanı Yair Lapid’in toplantıda İsrail’i temsil etmesi gerekiyordu. Ancak Lapid seçim savaşına yoğunlaştı.
Toplantı haberi yayılır yayılmaz bahsi geçen 60 örgüt, İsrail’in yerleşim politikasını değiştirmemesine rağmen bu ortaklığa dönmesini eleştiren bir açıklama yaptı. Örgütler, Avrupa Birliği’ndeki 27 ülkenin liderlerine mektuplar göndererek toplantının iptal edilmesini ve hatta İsrail’in Akdeniz’den çıkardığı doğal gaz için devam eden müzakerelerin iptal edilmesini talep etti.
Mektubun devamında şu ifadelere yer verildi:
“İsrail, Filistinlilere karşı şuç işlemeye, Filistinlilerin insan haklarını çiğnemeye ve Filistin topraklarında faaliyet gösteren ve onları takip eden (el-Hak) ve (el-Zamîr) insan hakları derneklerinin çalışmalarını engellemeye devam ediyor.”
İsrail Dışişleri Bakanlığı ile Avrupa ve ABD’deki Yahudi örgütleri ise bu derneklere karşı harekete geçtiler. Avrupa Birliği’nden cezalandırılmalarını ve fonlarının kesilmesini talep ettiler.



İsrail güçleri Suriye'nin güneyindeki çeşitli köylere konuşlandı ve yoldan geçenleri arıyor

İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)
İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)
TT

İsrail güçleri Suriye'nin güneyindeki çeşitli köylere konuşlandı ve yoldan geçenleri arıyor

İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)
İsrail güçleri, Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan Sayda kasabasına sızdı (Arşiv - SANA)

İsrail güçleri bu sabah Suriye'nin güneyindeki Kuneytra kırsalında bulunan birkaç köye girdi.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), "İki Humvee'den oluşan bir işgal gücü, Kuneytra kırsalının güneyindeki Tell Ahmar al-Garbi'den başlayarak, Kudna köyüne, ardından Ayn Zivan köyüne ve oradan da Suveyse köyüne giden yoldan ilerleyerek, burada konuşlanıp yoldan geçenleri arama ve geçişlerinin engellendiğini" bildirdi.

Ajans, “İsrail işgal güçleri dün gece Kuzey Kuneytra kırsalındaki birkaç köyü ve Batı Dera kırsalındaki Celma kasabasını bastığını ve iki genç erkeği tutukladığını” belirtti.

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre, “İsrail, güney Suriye'ye baskınlar düzenleyerek ve sivillere saldırarak, 1974 Ayrılma Anlaşması'nı ihlal etmeye ve saldırgan politikalarına devam ediyor.”

Suriye, İsrail güçlerinin topraklarından çekilmesini talep etmeye devam ediyor ve İsrail'in güney Suriye'de gerçekleştirdiği tüm eylemlerin uluslararası hukuk uyarınca geçersiz ve hükümsüz olduğunu savunuyor. Uluslararası toplumu sorumluluklarını üstlenmeye, İsrail'in uygulamalarını caydırmaya ve İsrail'i güney Suriye'den tamamen çekilmeye ve 1974 Ayrılma Anlaşması'na geri dönmeye zorlamaya çağırıyor.


Almanya, Sudan'daki savaşı "dünyanın en kötü insani krizi" olarak nitelendirdi ve acil eylem çağrısında bulundu

Almanya Kalkınma Bakanı Reem Alabali Radovan parlamentoda konuşuyor (DPA)
Almanya Kalkınma Bakanı Reem Alabali Radovan parlamentoda konuşuyor (DPA)
TT

Almanya, Sudan'daki savaşı "dünyanın en kötü insani krizi" olarak nitelendirdi ve acil eylem çağrısında bulundu

Almanya Kalkınma Bakanı Reem Alabali Radovan parlamentoda konuşuyor (DPA)
Almanya Kalkınma Bakanı Reem Alabali Radovan parlamentoda konuşuyor (DPA)

Almanya Kalkınma Bakanı Reem Alabali Radovan, Sudan'daki çatışmayı sona erdirmek için uluslararası çabaları yoğunlaştırmaya çağırdı ve bunu "dünyanın en kötü insani krizi" olarak nitelendirerek, göz ardı edilmemesi veya ihmal edilmemesi gerektiği konusunda uyardı.

Radovan, Alman medya grubu Funke'de dün yayınlanan açıklamalarında, "Aldığımız raporlar ve görüntüler son derece endişe ve alarm verici" dedi.

Alman Basın Ajansı'na göre, sözlerine şöyle devam etti: "İstikrarlı ateşkesle başlayarak acilen siyasi bir çözüme ihtiyacımız var... Bu korkunç iç savaşta bu kendiliğinden olmayacak; uluslararası toplumdan acil ve daha büyük destek gerektiriyor" diyerek, çatışmanın unutulmaması gerektiği konusunda da uyardı.

Sudan, Nisan 2023'ten bu yana Sudan ordusu ile paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında süren bir savaşın içinde bulunuyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Birleşmiş Milletler bu çatışmayı dünyanın en büyük insani krizi olarak tanımladı; yaklaşık 12 milyon insan yerinden edildi ve nüfusun yarısı kıtlık tehdidiyle karşı karşıya.

Felaketin boyutuna rağmen Sudan, Gazze'deki savaş gibi diğer çatışmalara kıyasla çok daha az uluslararası ilgi gördü.


İsrail, askeri sanayisinin bağımsızlığını güçlendirmek için 110 milyar dolar yatırım yapmayı planlıyor

İsrail askerleri, Batı Şeria'daki yerleşimcilere yönelik haftalık ziyaret sırasında yürüyüş yapıyor (Reuters)
İsrail askerleri, Batı Şeria'daki yerleşimcilere yönelik haftalık ziyaret sırasında yürüyüş yapıyor (Reuters)
TT

İsrail, askeri sanayisinin bağımsızlığını güçlendirmek için 110 milyar dolar yatırım yapmayı planlıyor

İsrail askerleri, Batı Şeria'daki yerleşimcilere yönelik haftalık ziyaret sırasında yürüyüş yapıyor (Reuters)
İsrail askerleri, Batı Şeria'daki yerleşimcilere yönelik haftalık ziyaret sırasında yürüyüş yapıyor (Reuters)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun dün İsrail medyasında yer alan haberlere göre, İsrail önümüzdeki 10 yıl içinde, yerli askeri sanayisinin bağımsızlığını artırmak için 350 milyar şekel (yaklaşık 110 milyar dolar) yatırım yapmayı planlıyor.

Times of Israel'e göre İsrail Başbakanı Netanyahu, hava kuvvetleri pilotlarının mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada, programın İsrail'in "dost ülkeler de dahil olmak üzere" yabancı tedarikçilere olan bağımlılığını azaltmayı amaçladığını söyledi.

Netanyahu konuşmasında Almanya'ya işaret ederek, diğer ülkeler gibi Almanya'nın da İsrail'den “giderek daha fazla” silah sistemi satın almaya çalıştığını söyledi. Almanya, on binlerce sivilin hayatını kaybettiği Gazze'deki yıkıcı savaşın ardından İsrail'e bazı silah ihracatını geçici olarak askıya almıştı. Bu karar, Tel Aviv ile ilişkiler üzerinde olumsuz bir etki yaratmıştı.

Diğer Avrupa ülkeleri ve İsrail'in en yakın müttefiki olan Amerika Birleşik Devletleri de çeşitli kısıtlamalar getirdi ve bu durum Netanyahu'nun eleştirilerine yol açtı. Başbakan, yeni savunma yatırım programının İsrail'in silah üretiminde stratejik bağımsızlığını sağlamayı amaçladığını söyledi.

Geçtiğimiz hafta Almanya ve İsrail, Alman silahlı kuvvetlerine tedarik edilen ve Rusya'dan gelebilecek olası füze saldırılarına karşı koruma sağlamak üzere tasarlanmış Arrow 3 füze savunma sistemini genişletmek için bir sözleşme imzaladı.

İsrailli yetkililer, ana sistem de dahil olmak üzere anlaşmanın toplam değerinin yaklaşık 5,7 milyar avro (6,7 milyar dolar) olduğunu ve bunun İsrail tarihinin en büyük silah anlaşması olduğunu belirtti.

Almanya, on yıllardır İsrail'e büyük silah sistemleri tedarik ediyor.