Avrupa Uzay Ajansı, güneş enerjisini uzayda yakalama planını açıkladı

Avrupa Uzay Ajansı (ESA), bu teknolojinin Avrupa'yı iklim değişikliğini hafifletecek ölçeklenebilir temiz enerji çözümlerinde "küresel lider" haline getirebileceğini söylüyor

Avrupa Uzay Ajansı, Solaris programı aracılığıyla uzay temelli güneş enerjisini keşfetmeyi planlıyor (ESA)
Avrupa Uzay Ajansı, Solaris programı aracılığıyla uzay temelli güneş enerjisini keşfetmeyi planlıyor (ESA)
TT

Avrupa Uzay Ajansı, güneş enerjisini uzayda yakalama planını açıkladı

Avrupa Uzay Ajansı, Solaris programı aracılığıyla uzay temelli güneş enerjisini keşfetmeyi planlıyor (ESA)
Avrupa Uzay Ajansı, Solaris programı aracılığıyla uzay temelli güneş enerjisini keşfetmeyi planlıyor (ESA)

Avrupa Uzay Ajansı (ESA), yeni yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik "acil ihtiyacı" gidermek için uzay temelli güneş enerjisinin uygulanabilirliğini test etme planını açıkladı.
Solaris programı, Avrupa'yı bu henüz denenmemiş enerji kaynağında küresel lider yapmayı amaçlayan yeni çalışmaları ve teknolojik gelişmeleri içerecek.
Güneş'in enerjisini uzayda toplayıp Dünya'ya gönderme kavramı onlarca yıldır tartışılıyor. ABD yönetimi 1978 ile 1986 arasında Enerji Bakanlığı ve NASA'ya bunun ne kadar mümkün olabileceğini araştırmaları için 50 milyon dolar hibe etmişti.
O zamandan beri yüksek verimli güneş pilleri, kablosuz güç iletimi ve robotik yörünge içi montajında, birçok ulusal uzay ajansının bu fikre yeniden ilgi duymasına yol açan büyük gelişmeler oldu.
Japonya Uzay Araştırma Ajansı (JAXA) ve Çin Uzay Teknolojisi Akademisi (CAST) aktif olarak bu hedefin peşinde ancak hâlâ önemli belirsizliklerin ve teknik zorlukların aşılması gerekiyor.
The Independent'ta yer alan habere göre düşük güçlü mikrodalgaların insan ve hayvan sağlığı üzerindeki etkilerinin tehlikesiz olup olmadığı konusunda da araştırma yapılması gerekiyor.
ESA'nın Solaris tasarısının lideri Sanjay Vijendran, "Bunlar, konseptin uygulanabilirliğini daha fazla araştırmak için Solaris'in inceleyeceği türde teknik sorular. Artı olarak, bu alanlarda yapılan tüm atılımlar kendi başlarına değerli ve diğer birçok uzay uçuşu denemesine de uygulanabilir olacak" dedi.

Bir görsel sanatçının yeryüzündeki bir alıcı rektifiye anten tasviri (ESA)

ESA'nın Solaris programı, 2025'e kadar tam bir geliştirme programına başlanabilmesi umuduyla kasımdaki ESA Konseyi'nde bakanlar düzeyinde sunulacak.
Uzay ajansı yaptığı açıklamada, "Solaris aracılığıyla Avrupa, hem Dünya'daki hem de uzaydaki uygulamalarla ilgili çeşitli anahtar teknolojiler dizisindeki en son teknolojik gelişmeyi genişletecektir" dedi.
Bu, iklim değişikliğini hafifletecek ölçeklenebilir temiz enerji çözümlerine yönelik uluslararası yarışta Avrupa'nın en önemli oyuncu ve muhtemelen lider olmasını sağlayacaktır.



Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
TT

Batılı teknoloji devleri, Çin üretimi yapay zekaya yöneliyor

Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)
Çin'de geliştirilen DeepSeek, Batı'da "veri casusluğu" endişesi yaratmıştı (Reuters)

Batılı ülkelerdeki büyük firmalar, Çin üretimi yapay zeka modellerini kullanmaya yöneliyor.

Wall Street Journal’ın (WSJ) analizinde, Amazon Web Services, Microsoft ve Google gibi Amerikan devlerinin, müşterilerine DeepSeek’i bir seçenek olarak sunmaya başladığını yazıyor.

Bu durumun, ABD hükümetinin veri güvenliği nedeniyle Çinli DeepSeek firmasının bazı uygulamalarını devlet cihazlarında yasaklamasına rağmen gerçekleştiğine işaret ediliyor.

Analiz firması Sensor Tower’ın verilerine göre, ABD’li OpenAI firmasının ürettiği ChatGPT en popüler yapay zeka destekli sohbet botu olma özelliğini koruyor. Küresel çapta uygulamanın 910 milyon kez indirildiği belirtiliyor. Çinli mühendislerin tasarladığı DeepSeek ise 125 milyon kez indirildi.

Harvard Üniversitesi’nin haziranda yayımladığı bir çalışmada, Çin’in yapay zekada öne çıkmasını sağlayan iki temel unsurun veri zenginliği ve insan sermayesi olduğu belirtilmişti.

WSJ’nin analizine göre de Amerikan şirketleri daha çok “yapay genel zeka” (AGI) gibi devrimsel ilerlemelere yoğunlaşırken, Çinli firmalar pratik uygulamalarla günlük sorunları çözmeye odaklanıyor. Çinli şirketler aynı zamanda modellerini açık kaynak olarak sunuyor. Bu sayede kullanıcılar modelleri kendi ihtiyaçlarına göre uyarlayabiliyor.

Alibaba’nın “Qwen” adlı açık kaynak modelinin dünya genelinde 100 binden fazla türevi geliştirildi. Haberde, Japonya Ekonomi Bakanlığı için özel yazılımlar geliştiren Tokyo merkezli Abeja şirketinin Google ve Meta yerine Qwen’i tercih ettiğine dikkat çekiliyor.

DeepSeek, diğer yapay zeka şirketlerine kıyasla düşük maliyetle ve az sayıda çip kullanarak geliştirdiği açık kaynaklı yeni modeli DeepSeek-R1'i, 20 Ocak'ta piyasaya sürmüştü. ABD’li şirketlerle yarışan modelleri daha ucuza geliştirip sattığını öne süren DeepSeek, Nvidia'dan Microsoft'a kadar teknoloji devlerinin yüzlerce milyar dolar değer kaybetmesine neden olmuştu.

Batılı ülkeler, DeepSeek’in siber güvenliği ihlal ettiğini ve verilerin Pekin yönetimiyle paylaşılmasını sağladığını öne sürmüş, firmaysa iddiaları yalanlamıştı.

Güney Afrika’daki Witwatersrand Üniversitesi, DeepSeek’in diğer yapay zeka modellerine göre daha iyi veri güvenliği sağladığını savunuyor. Üniversite yetkililerinden Tarık Surtee, “Açık kaynaklı olması ve çevrimdışı kullanılabilmesi, verilerimizi koruyor” diyor.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, RT