Lübnan Bankalar Birliği: Mevduat krizinden bankalar değil devlet sorumluhttps://turkish.aawsat.com/home/article/3913076/l%C3%BCbnan-bankalar-birli%C4%9Fi-mevduat-krizinden-bankalar-de%C4%9Fil-devlet-sorumlu
Lübnan Bankalar Birliği: Mevduat krizinden bankalar değil devlet sorumlu
Lübnan Bankalar Birliği'nin Beyrut'taki merkezi (Reuters)
Lübnan Bankalar Birliği, ülkede yaşanan mevduat hesapları krizinden bankaların değil devlet yönetiminin sorumlu olduğunu belirtti.
Birlikten yapılan yazılı açıklamada, "hükümetin, mevduat sahiplerinin parasından harcama yaptığı ve tüm mevduat sahipleri adına adaletin sağlanması için kurtarma planını ve gerekli mevzuatı onaylamakta geç kaldığı" ifade edildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bütçeleri onaylayıp kanunlara göre harcayan ve israf eden, ardından ödeme yapmayı bıraktığını açıklayan devlettir. Mali açığın ilk ve en büyük sorumluluğu devletin kendisine aittir. Devlet mevduat sahiplerine bunu tazmin etmekle yükümlüdür."
Bir süredir devlet tarafından mevduatları dondurulan mudilerin banka baskınlarına sahne olan Lübnan'da, son olarak bugün Bekaa, Sur, Trablus ve Beyrut'taki 4 şubeye baskın düzenlenmişti.
Lübnan'daki ekonomik kriz ve mudilerin banka baskınları
Lübnan'da döviz rezervlerinin erimesini önlemek amacıyla 2019'dan itibaren tüm döviz mevduat hesapları dondurulmuştu.
Lübnan Merkez Bankası, Kasım 2021'de kısıtlı ve hükümetin belirlediği kur üzerinden vatandaşların parasını çekebileceğini açıklamıştı.
Ülke, bu gelişmeler nedeniyle zaman zaman çeşitli olaylara sahne olurken başkent Beyrut'ta 11 Ağustos’ta bir kişi, parasını çekemediği için silahla banka çalışanlarını tüm gün rehin almış, daha sonra teslim olmuştu.
Beyrut'ta 14 Eylül'de de bir kadın, parasını çekmek için bankayı basmış ve hesabındaki 13 bin dolarlık meblağı aldıktan sonra şubeden ayrılmıştı.
Bu olayın ardından 16 Eylül'de ülkenin farklı bölgelerinde en az 7 banka baskını daha gerçekleşmişti.
Ülkede dün de 4 kişi, bir bankaya baskın düzenleyerek hesaplarından 11 bin dolar çekmişti.
Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyorhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5162236-ku%C5%9Fatma-alt%C4%B1ndaki-el-fa%C5%9Fir-sava%C5%9F-ve-a%C3%A7l%C4%B1kla-m%C3%BCcadele-ediyor
Kuşatma altındaki el-Faşir, savaş ve açlıkla mücadele ediyor
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından kuşatılan el-Faşir kentinden göç (Arşiv – Şarku’l Avsat)
Sudan'ın batısında bulunan Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki sivillerin durumu, gıda, su ve tıbbi tedaviye erişimin giderek zorlaşmasıyla daha da kötüleşiyor. Açlık ve devam eden çatışmalar, Nisan 2024'ten bu yana şehirde mahsur kalan on binlerce insanın kaderini tehdit ediyor. Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) her geçen gün kötüleşen insani durumun ortasında, gıda maddelerinin şehre girdiği tüm geçitleri ve yolları kapatıyor; temel gıda maddeleri ve yakıt tedarik etme girişimlerini engelliyor.
El-Faşir'deki kaynaklar, HDK’nin her gün pazarları ve hayati tesisleri ağır topçu ateşine tutması nedeniyle büyük marketlerin kapılarını kapatmasının ardından sivillerin büyük zorluklarla gıda temin ettiğini söyledi. Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, “Siviller, mısır unu, şeker, yağ ve sabun gibi temel gıda maddelerini satın almak için meskûn mahallelerdeki küçük marketlere güveniyor” dedi.
Devam eden kuşatmanın bir sonucu olarak, bölge sakinlerinin alım gücü azaldı ve yüksek fiyatlar nedeniyle az miktarda yiyecek bile alamaz hale geldiler.
Bir bölge sakini, banka yoluyla ödeme yapıldığında fiyatların iki katına çıktığını, nakit ödeme yapıldığında ise fiyatların düştüğünü ve çok sayıda bölge sakininin yüksek fiyatlar nedeniyle el-Faşir'den kaçtığını belirtti. Birçok sebze ve meyve türü bir yılı aşkın süredir şehrin pazarlarında bulunmuyor.
Gıda kaçakçılığı
Bazı kent sakinlerine göre, el-Faşir'e mal ve eşya sokmanın tek yolu eşek ve deve gibi hayvanları kullanarak kaçakçılık yapmak, ancak bu da riskli. Çünkü HDK militanları tarafından durduruluyorlar ve çoğu zaman mallara el konuluyor.
Sudanlılar savaştan kaçmak için Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir’in eteklerinde bulunan Ebu Şuk Mülteci Kampı’na sığınıyor. (AP)
Şehir sakinlerinin çoğunluğu, günde darı unu ve mısırdan yapılan tek bir ana öğünle yetiniyor ve ellerinde başka bir şey olmayabiliyor.
Geleneksel yeraltı kuyularından yeterli miktarda içme suyu temin edilse de, bir varilin fiyatının 8 bin Sudan cüneyhini aşması vatandaşların sıkıntılarını artırıyor.
Günde bir öğün ücretsiz yemek sağlayan aşevlerine bağımlı hale gelen ailelerin sayısı her geçen gün artıyor; bazen bu yemekler ihtiyaç sahibi ailelerin sayısına yetmiyor. El-Faşir'deki bazı vatandaşlar, kuşatma altında bulunan kentteki insani durumun özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar için ciddi bir zorluk derecesine ulaştığını, yetersiz beslenme nedeniyle zayıf vücutlarının bunu kanıtladığını bildirdi.
Yerlerinden edilen insanlar HDK ve müttefikleri tarafından öldürmeye varan ciddi ihlallere maruz kaldıkları için el-Faşir'den kaçmak da güvenli değil. Bölge sakinleri, kuşatmanın devam etmesi ve el-Faşir'e insani erişimin açılmaması halinde, sonbahar mevsimine girilmesi ve vatandaşların tarım yapamaması nedeniyle durumun daha da kötüleşeceğinden korkuyor.
Saha durumu
El-Faşir'deki geniş alanlar, son birkaç gün içinde siviller arasında onlarca ölüm ve yaralanmaya neden olan, bazıları konutları hedef alan yoğun topçu bombardımanına ve insansız hava aracı (İHA) saldırılarına tanık oluyor.
Yerel kaynaklar, ordunun geçtiğimiz aylarda HDK tarafından el-Faşir'e düzenlenen onlarca saldırıyı püskürtmeyi başardığını bildirdi. El-Faşir sakinleri, Birleşmiş Milletler (BM) ve yardım kuruluşlarının insani yardımın ihtiyaç sahibi sivillere ulaşmasına izin vermesi için HDK üzerinde daha fazla baskı kurmasını bekliyor.
Yerel bir gönüllü grubu olan el-Faşir Direniş Komiteleri Koordinasyonu, çatışmaların ortasında kalan on binlerce masum insanın çektiği acılara son vermek için orduyu şehir üzerindeki kuşatmayı kaldırmaya çağırıyor.
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'deki Hızlı Destek Kuvvetleri mensupları (Arşiv - Telegram)
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan kısa bir süre önce BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in talebi üzerine kentte bir hafta süreyle insani ateşkes yapılmasını kabul etti, ancak HDK bu konuda kendileriyle herhangi bir temas kurulmadığını belirtti.
HDK'ye göre el-Faşir kentinde şu anda siviller bulunmuyor; kentte bulunanlar ordu ve müttefik silahlı gruplara mensup savaşçılar.
Geçtiğimiz haziran ayında BM Güvenlik Konseyi, bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatma altında tutulan ve ordunun geniş ve yoğun nüfuslu Darfur bölgesindeki son kalesi olan el-Faşir üzerindeki kuşatmanın kaldırılması için bir karar almıştı.