Polonya Başbakanı Morawiecki, Rusya'nın nükleer silah tehdidinin 'blöf' olduğunu söyledi

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki (AA)
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki (AA)
TT

Polonya Başbakanı Morawiecki, Rusya'nın nükleer silah tehdidinin 'blöf' olduğunu söyledi

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki (AA)
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki (AA)

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, Rusya'nın Ukrayna ve başka yerlerde nükleer silah kullanma tehditlerinin "blöf" olduğunu belirtti.
Morawiecki, başkentte düzenlenen Varşova Güvenlik Forumu'nda yaptığı konuşmada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'daki stratejisini nükleer silah kullanma tehdidiyle şekillendirmeye çalıştığını ve buna izin verilmemesi gerektiğini kaydetti.
Putin'in Ukrayna stratejisini nükleer silah tehdidi üzerinden inşa etme niyetine girdiğini ve bunun bir blöf olduğunu belirten Morawiecki, "Putin, kazanmanın tek yolunun savaşı tırmandırmak olduğuna inanıyor. Bizim de nükleer silah kullanacağına inanmamızı istiyor ancak bu bir şantaj aracı. Biz bu bölgede tarihi çok iyi biliyoruz ve Rusya ancak yoluna çıkan bir karşı güç olduğunda geri adım atıyor. Bu yüzden çok sertler" ifadelerini kullandı.
Morawiecki, Putin'in stratejisinin "bölme ve fethetme" amaçlı olduğunu iddia ederek Putin'in, Batı'nın kendi iç meseleleriyle, enflasyonla ve enerjiyle ilgilenmesini istediğine ancak savaşın enerji krizi ve enflasyonla doğrudan bağlantılı olduğuna dikkati çekti.
Rusya'dan gelen tehditlerin sadece askeri olmadığına işaret eden Morawiecki, "Örneğin propaganda alanında bazı tehditler tamamen hafife alındı. Ayrıca bu savaşın en kritik yönü olan enerji, birçokları için bir sürpriz. Putin bunu bir silah olarak kullanmanın savaşın dinamiklerini değiştireceğine inanıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Morawiecki, Rusya'nın demokratik devlet olarak muamele görmesi için çok derinden değişmesi gerektiğini söyleyerek "Putin, 20. yüzyılın en kötü şeytanlarını, milliyetçiliği, emperyalizmi yeniden yarattı. Şimdi Rus toplumu içinde propaganda olarak kullanılıyorlar" diye konuştu.
Başbakan Morawiecki, Ukrayna'ya mali desteğin de önemli bir alan olduğunu, Rusya'nın, Ukrayna'yı iflas ettirerek ülke içindeki desteği yok etmek istediğini dile getirdi.



Yapay zeka kullanan Rubio taklitçisi dışişleri bakanlarıyla iletişime geçti

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (EPA)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (EPA)
TT

Yapay zeka kullanan Rubio taklitçisi dışişleri bakanlarıyla iletişime geçti

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (EPA)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio (EPA)

Reuters'ın dün gördüğü bir diplomatik telgraf, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio'yu taklit etmek için yapay zeka sesi kullanan bir kişinin, geçen ay ABD'nin en üst düzey diplomatı olduğunu iddia ederek üç dışişleri bakanı ve iki ABD yetkilisiyle temasa geçtiğini gösterdi.

Telgrafa göre, şahıs haziran ayı ortalarında, mesajlaşma uygulaması Signal üzerinden bakanlar, bir ABD eyalet valisi ve bir Kongre üyesi ile temasa geçmiş ve en az ikisi için sesli mesaj bırakmıştır. Bir seferinde de hedefi Signal üzerinden iletişim kurmaya davet eden bir kısa mesaj gönderilmiştir.

Telgrafta şu ifadeler yer aldı: “Sahtekar muhtemelen yapay zeka ile üretilmiş metin ve sesli mesajları kullanarak hedeflenen kişileri manipüle etmeye ve bilgi ya da hesaplara erişim sağlamaya çalışıyor.”

Bu girişimi ilk haber yapan Washington Post gazetesi oldu.

İsminin açıklanmasını istemeyen üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, “Dışişleri Bakanlığı bu olaydan haberdar ve şu anda bir soruşturma yürütüyor” dedi.

Yetkili, “Bakanlık, bilgilerini koruma sorumluluğunu ciddiye alıyor ve gelecekteki olayları önlemek amacıyla bakanlığın siber güvenlik duruşunu iyileştirmek için sürekli adımlar atıyor” ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı'nın 3 Temmuz tarihli telgrafı tüm diplomatik ve konsolosluk misyonlarına gönderildi ve personelin yabancı ortaklarını sahte hesaplar ve taklitçilik konusunda uyarması önerildi.

Bakanlık, “Bu kampanyadan Bakanlığa yönelik doğrudan bir siber tehdit söz konusu değildir, ancak hedeflenen kişilerin bilgilerinin ele geçirilmesi halinde üçüncü bir tarafla paylaşılan bilgiler risk altında olabilir” uyarısında bulundu.

Ne telgrafta ne de ABD'li yetkililer olayla ilgili bir şüpheli tanımlamadı, ancak telgrafta nisan ayında Rusya bağlantılı bilgisayar korsanları tarafından Doğu Avrupa'daki düşünce kuruluşları, aktivistler ve muhaliflerle eski Dışişleri Bakanlığı yetkililerini hedef alan ikinci bir hackleme girişimine atıfta bulunuldu.