Meksika'da 'teminatlara' rağmen gazeteci ve aktivistler Pegasus'la takip edilmiş

Devlet Başkanı Manuel Lopez Obrador, casus yazılımın kullanılmayacağını söylemişti

Pegasus casus yazılımı ilk olarak Ağustos 2016'da ortaya çıkmıştı (Reuters)
Pegasus casus yazılımı ilk olarak Ağustos 2016'da ortaya çıkmıştı (Reuters)
TT

Meksika'da 'teminatlara' rağmen gazeteci ve aktivistler Pegasus'la takip edilmiş

Pegasus casus yazılımı ilk olarak Ağustos 2016'da ortaya çıkmıştı (Reuters)
Pegasus casus yazılımı ilk olarak Ağustos 2016'da ortaya çıkmıştı (Reuters)

Meksika'da gazetecilerin ve aktivistlerin, Devlet Başkanı Andrés Manuel López Obrador'un teminatlarına rağmen Pegasus casus yazılımıyla takip edildiği bildirildi.
Meksika merkezli dijital araştırma şirketi R3D (Red en Defensa de los Derechos Digitales) ve Kanada'daki Toronto Üniversitesi'nde yer alan Citizen Lab, ülkedeki iki gazetecinin ve bir insan hakları aktivistinin casus yazılımla dinlendiğini öne sürdü.
Araştırmaya göre insan hakları savunucusu Raymundo Ramos'un cihazları, Ağustos-Eylül 2020'de Pegasus casus yazılımıyla üç kez hacklendi. 
Casus yazılımla saldırıların, Ramos'un Meksika ordusunun sivilleri öldürdüğünün iddia edildiği bir video yayımlamasının ardından yaşandığına da dikkat çekildi.  
Gazeteci Ricardo Raphael'in cihazlarınınsa 2019'da en az üç kez, 2020'de de bir kez Pegasus yazılımıyla hacklendiği belirtildi. 
Raphael, Meksika devletiyle uyuşturucu çeteleri arasındaki yolsuzluk ilişkilerini araştıran çalışmalar yapıyordu.
Gazetecinin cihazları ilk olarak 2016'da hacklenmişti. Raphael, bu dönemde 2014'te 43 öğrencinin kaçırıldığı olaydaki gelişmelerle ilgili haberler yapıyordu. 
Cihazlarına siber saldırı düzenlenen diğer gazeteciyle ilgili bilgi paylaşılmadı.
Citizen Lab'in açıklamasında şu ifadelere yer verildi: 
"Casus yazılıma dair küresel çapta başlatılan incelemelere, ülkedeki tepkilere ve yazılımın tekrar kullanılmayacağını vadeden yeni yönetime rağmen Meksika'daki gazetecilerin ve insan hakları savunucularının Pegasus'la hedef alınması devam etti."
Obrador ise salı günü yaptığı açıklamada iddiaları yalanlayarak "Gazetecilere ya da muhaliflere yönelik casusluk çalışmaları yapılmadı" ifadelerini kullandı. 
Pegasus casus yazılımını geliştiren İsrail merkezli NSO Group, araştırmadaki verilerin yalnızca kendileri tarafından incelenerek doğrulanabileceğini fakat Citizen Lab'le iletişime geçtiklerinde kendilerine dosyalara erişim izni verilmediğini savundu. 
Şirketin açıklamasında NSO Group'un Pegasus yazılımını doğrudan kullanma yetkisi olmadığı belirtildi.  
Firma, yazılımın kimlere karşı kullanıldığına dair bilgi sahibi olmadıklarını, şahıs ve kurumlara ilişkin verileri kaydetmediklerini savundu.
Citizen Lab'den John Scott-Railton ise "NSO suistimalleri inkar edemeyince araştırmanın güvenilirliğini sarsmaya çalışıyor. Casus yazılıma dair çalışmamız bağımsız olarak değerlendirilip onaylandı" dedi.

 Meksika'da 15 bin kişi takip edilmişti
Geçen yıl yapılan bir araştırmada, Meksika'da aralarında Obrador'a yakın isimlerin de yer aldığı yaklaşık 15 bin kişinin Pegasus'la takip edildiği ortaya çıkmıştı.
Dünyada Pegasus yazılımını ilk satın alan ülke olan Meksika'da büyük tartışma yaratan skandalın ardından Obrador, yazılımın kullanılmasını yasaklayacağını söylemişti.

Pegasus skandalı
Pegasus casus yazılımının, kullanıcıların haberi olmadan telefon konuşmalarının dinlenmesi, ses kaydı alınması, e-postaların takip edilmesi ve telefonlardan fotoğraf çekilmesi gibi casusluk faaliyetleri için dünyanın dört bir yanında kullanıldığı 2018'de ortaya çıkmıştı.
İsrail'in Haaretz gazetesinde yer alan haberde Azerbaycan, El Salvador, Fransa, Birleşik Krallık, Polonya, Macaristan, Hindistan, Kazakistan, Ruanda, Fas, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Filistin ve Ürdün'de çok sayıda kişinin Pegasus casus yazılımıyla izlendiği ifade edilmişti.
"Stratejik siber silah" olarak da tanımlanan Pegasus, NSO Group'un paylaştığı bilgilere göre şahıs ya da şirketlere değil, sadece devletlerin istihbarat servislerine ve kolluk kuvvetlerine satılıyor. Bu satışlar da İsrail Savunma Bakanlığı'nın onayından geçmek zorunda.
Independent Türkçe, Guardian, AA



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.