Seçimlere üç hafta kala İsrail halkı Netanyahu veya Lapid arsında kararsız

Aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir iki gün önce İsrail'in kuzeyindeki bir yerleşim yerinde düzenlenen mitingde konuşma yaparken (AP)
Aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir iki gün önce İsrail'in kuzeyindeki bir yerleşim yerinde düzenlenen mitingde konuşma yaparken (AP)
TT

Seçimlere üç hafta kala İsrail halkı Netanyahu veya Lapid arsında kararsız

Aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir iki gün önce İsrail'in kuzeyindeki bir yerleşim yerinde düzenlenen mitingde konuşma yaparken (AP)
Aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir iki gün önce İsrail'in kuzeyindeki bir yerleşim yerinde düzenlenen mitingde konuşma yaparken (AP)

1 Kasım'da yapılması planlanan seçimlere sadece üç hafta kala İsrailliler, mevcut İsrail Başbakanı Yair Lapid ile eski Başbakan Binyamin Netanyahu arasında hala karar verebilmiş değil. Bu nedenle iki aday da seçim savaşında bir dönüm noktası yakalamanın yolunu arıyor.
Başbakan Yair Lapid liderliğindeki mevcut koalisyon hükümetinin kampı, bir yandan siyasi başarılar elde etmeye ve Arap seçmenleri oy kullanmaya teşvik eden bir konuşma yayınlamaya odaklanıyor. Binyamin Netanyahu'nun kampı ise Arapların etkisini kırmaya ve kırsal kesimlerde henüz oylamaya katılmaya karar vermemiş yüz binlerce Yahudi’yi ikna etmeye odaklanıyor.
Netanyahu, Arap vatandaşlarına yönelik düşmanlığı körükleme planından vazgeçti. Çünkü bu planı devam ettirmek Arapları kışkırtıp gençlerini Arap partilerine ve Lapid kampına oy vermeye itecek. Netanyahu böyle bir yol tercih ederken, aşırı sağcı görüşleriyle öne çıkan Itamar Ben-Gvir ile Bezalel Smotrich liderliğindeki Dini Siyonizm, Araplara karşı saldırgan bir kampanya başlatarak, yerleşimciler ve ırkçı sağcı güçler arasındaki payını artırdı. Parti dün ‘seçimlerde yolsuzluğu engellemek’ adına Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik saldırıları ile tanınan yerleşimci yüzlerce genci, Celile, Müselles ve Negev'deki Arap şehirleri ve köylerinde 30 sandıkta kendi adına gözlemci olarak çalışmak üzere göndermeye karar verdiğini duyurdu. Partiden bir yetkili şu açıklamada bulundu:
“Sağcı kampta seçimlere hile karıştırılabileceğine dair bir endişe hâkim. Araplar arasındaki seçim sahtekarlığı olgusuyla başa çıkmak için parti içinde özel bir ekip kurduk. Oylamanın temiz geçmesini sağlamak için gözlemcilerimizi Arap toplumundaki 30 sandığa yerleştirerek, Merkez Seçim Komitesi'nin bize verdiği hakkı kullanmaya karar verdik. Bu, sahtekarlığı alışkanlık haline getirmiş Arap partilerini üzecek olsa da iradelerinin tahrif edilmemesini isteyen Arap vatandaşlarının çıkarınadır.”
Bu provokasyona karşı uyarıda bulunarak oluşacak sonuçlardan polisi sorumlu tutan Arap partileri, “Tepe Gençliği (Hilltop Youth), Araplara karşı ırkçı üstünlük anlayışını benimseyen ve onlara karşı her istediğini yapabileceğini düşünen ırkçı bir örgüttür. Bunu yapmasına izin vermeyeceğiz. Eylemlerinin sonuçları konusunda uyarıyoruz” açıklamasında bulundu.
Anket sonuçları nedeniyle seçim savaşında büyük bir gerilim havasının esmeye başladığı dikkat çekiyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre sonuçlar, siyasi krizin daha da kötüleşme olasılığına ve birkaç ay içinde altıncı seçimlere gidilmesi gerekebileceğine işaret ediyor. Ayrıca iki kampın başa baş gittiğini ve herhangi birinin sonuca karar verip bir hükümet kurmasını sağlayacak çoğunluğu elde edemeyeceğini gösteriyor.
Maarib gazetesinin dün yayınladığı haftalık anket sonuçlarına göre, şu anda Knesset seçimleri yapılmış olsa, sağ muhalefet partisi kampı 61 sandalye ile (toplam 120 sandalyeden) çoğunluğu kazanırdı ve Netanyahu yeni hükümeti kurardı. Ancak bu sonuçlardaki hata olasılığı yüzde 4. Bu da bu sonucun garanti olmadığı ve gerçekçi olabilmesi için sonuçların 64 sandalyeye çıkması gerektiği anlamına geliyor.
Bu anketin sonuçları, Netanyahu'nun yürüttüğü seçim kampanyasından en çok Ben-Gvir'in partisinin yararlandığını gösteriyor. Öyle ki, Ben-Gvir’in partisi Netanyahu’nun partisinden oy çekmeye başladı. Netanyahu liderliğindeki Likud partisi, önceki ankette 34 sandalye kazanırken bugün 32 sandalyeye düştü. Son seçimlerde sadece 6 sandalye kazanan Ben-Gvir ise son ankete göre 12 sandalyeden 14'e yükseldi. Bu sonucun ayrıntıları analiz edildiğinde Ben-Gvir'in aldığı ilave oyların çoğunluğunun Likud Partisinden geldiği anlaşılıyor.
Aynı anket, Lapid'in partisinin de hükümet koalisyonundaki müttefiklerinden oy çektiğini gösteriyor. Zira Lapid’in partisi son seçimlerde 17 sandalye kazanırken bugün 23 sandalyeye yükseldi. Bu sırada müttefikleri ise oy kaybediyor. Savunma Bakanı Benny Gantz'ın partisi 14 sandalyeden 12 sandalyeye, İşçi Partisi 7 sandalyeden 5 sandalyeye, Meretz Partisi 6 sandalyeden 5 sandalyeye ve Maliye Bakanı Avigdor Liberman liderliğindeki Yisrael Beiteinu (İsrail Evimiz) partisi 7 sandalyeden 6 sandalyeye düştü. Bu ankete göre Araplar arasındaki oy oranının düşmesinden ötürü, Arapların Knesset'teki temsili 10 sandalyeden 8 sandalyeye düşecek. Bu sandalyeler Mansur Abbas liderliğindeki İslami Hareket’in oluşturduğu ‘Birleşik Arap Listesi’, Eşitlik ve Barış için Demokrasi Cephesi (Hadaş) ve Eymen Avde ile Ahmed Tibi liderliğindeki Değişim için Arap Hareketi (Ta'al) arasında eşit bir şekilde dağılacak. Ankete göre oyların yüzde 1,2'sini alan milletvekili Sami Ebu Şehade liderliğindeki Ulusal Birlik Partisi barajı geçemiyor. Barajı geçebilmek için yüzde 3,25'den fazla oy alması gerekiyor.
Anketi düzenleyenler, geçen haftaki ankete kıyasla Netanyahu kampının gücündeki iki sandalyelik artışın, Arap partisi seçmenlerinin seçimlere katılma ve oy kullanma konusundaki desteklerinin azalmasının yanı sıra Netanyahu destekleyen seçmenlerin sandık başına gitme konusundaki desteklerinin artmasından kaynaklandığını vurguladılar.



İsrail, ABD’yi dinlemeden İran’ı vurabilir

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
TT

İsrail, ABD’yi dinlemeden İran’ı vurabilir

 İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, 18 Nisan’da Tahran’da düzenlenen Ulusal Ordu Günü törenlerine katılmıştı (Reuters)

İsrail, ABD Başkanı Donald Trump’ın desteği olmasa bile İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleyebilir.

Adlarının paylaşılmaması şartıyla Reuters’a konuşan kaynaklar, İsrail’in “gelecek aylarda” İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleme planının hâlâ masada olduğunu söylüyor.

New York Times’ın (NYT) 16 Nisan’da yayımladığı haberde, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerini mayısta vurmak için bir plan hazırladığı ve bunu Washington’la paylaştığı yazılmıştı. Ancak Trump’ın İsrail'in saldırı planını desteklememe kararı alarak müzakere yolunu tercih ettiği aktarılmıştı. Cumhuriyetçi liderse planı “ertelemediğini fakat acelesinin olmadığını” belirtmişti.

Reuters’a konuşan İsrailli yetkililer, Tel Aviv’in saldırı için Trump yönetimine birden fazla plan sunduğunu söylüyor. Bahar sonu ve yaz ayları için yapılan bu planlarda komando birlikleriyle düzenlenecek kara operasyonları ve hava saldırılarının yer aldığı ifade ediliyor.

Diğer yandan ABD’nin onaylamayacağı bir operasyonun, İsrail’in planladığından daha sınırlı kalacağı ve Tahran’ın nükleer silah geliştirme sürecini sadece bir yıllığına geciktirebileceği aktarılıyor.

NYT’nin bugün yayımladığı analizde de İsrail ordusunun saldırı için ABD’den istihbarata ihtiyaç duyacağı belirtiliyor. Ayrıca İran’ın misilleme yapması durumunda Amerikan ordusunun İsrail’e koruma sağlaması gerekeceği ifade ediliyor.

Analizde, ABD-İran arasında nükleer anlaşma görüşmeleri sürerken İsrail’in böyle bir saldırı düzenlemesinin Tel Aviv-Washington hattında gerilim yaratacağı belirtiliyor. Trump’ın Gazze savaşında İsrail’e verdiği desteğin tehlikeye girebileceği yorumu da yapılıyor.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, dünkü açıklamasında Tahran'a saldırı tehdidini yineleyerek "neye mal olursa olsun İran'ın nükleer silah elde etmesini engelleyeceklerini" söylemişti.

Öte yandan ABD-İran müzakerelerini yürüten Trump’ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un, İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ve Mossad Direktörü David Barnea’yla dün gizli görüşme yaptığı aktarılıyor.

Kimliklerinin paylaşılmaması şartıyla Axios’a konuşan İsrailli yetkililer, Dermer ve Barnea’nın İran’ın nükleer programının durdurulmasını istediğini söylüyor. Witkoff’unsa “nükleer krizin diplomatik yoldan çözümüne” ve İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulmasına odaklanıldığını söylediği belirtiliyor.

ABD ve İran’dan heyetler, Umman’da 12 Nisan’da yapılan görüşmenin ardından müzakerelerin “olumlu ve yapıcı” geçtiğini bildirmişti. Görüşmelerin ikinci turu İtalya’nın başkenti Roma’da bugün gerçekleştirilecek.

Independent Türkçe, Reuters, Axios, New York Times