Irak: Üçlü heyet Erbil’de ‘yeni Cumhurbaşkanı’ için buluştu

Salih ve Kazimi, siyasi krizi sona erdirmek için diyalog çağrısını yineledi

Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih (Reuters)
Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih (Reuters)
TT

Irak: Üçlü heyet Erbil’de ‘yeni Cumhurbaşkanı’ için buluştu

Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih (Reuters)
Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih (Reuters)

Irak Temsilciler Meclisi Başkanı Muhammed el-Halbusi, başbakan adayı Muhammed Şiya es-Sudani ve Haşdi Şabi Başkanı Falih ey-Fayyad başkanlığındaki bir heyet, Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani ile Erbil’de bir araya geldi. Görüşmede, iki Kürt partisi (KDP ile Kürdistan Yurtseverler Birliği/KYB) arasında tartışılan cumhurbaşkanlığı pozisyonuna ilişkin bir anlayışa ulaşma meselesi ele alındı. Heyetin Erbil ve Süleymaniye ziyareti, Devleti Yönetme İttifakı’nın iki gün önce iki Kürt partisinin ‘ya bir aday üzerinde anlaşma ya da bir seçim mekanizması kurma’ hususundaki uyarısının üzerine gelişti. Bu durum, KYB’den mevcut Cumhurbaşkanı Berhem Salih’in KDP adayı Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin’e karşı zafer kazandığı 2018 senaryosuna göre ilerleme anlamına geliyor.
Irak Cumhurbaşkanı Berhem Salih, seçimlerin üzerinden tam bir yılın geçmesini siyasi sınıfın görevlerini yerine getirememesi konusunda ‘sert bir hatırlatma’ olarak görürken, Başbakan Mustafa el-Kazimi de siyasi tıkanıklıktan kurtulmak için ciddi diyalog çağrısını yineledi. Salih, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Seçimlerin üzerinden anayasal haklar tamamlanmadan geçen bir yıl, ülkemiz için kaçırılan fırsatların sert bir hatırlatıcısıdır. Temeli ve sonu ülkenin ve vatandaşların çıkarına ve özgür ve onurlu bir yaşam hakkının yerine getirilmesine dayanan yakın saflar ve kapsayıcı ulusal diyalog için önemli bir teşviktir” ifadelerine yer verdi. Cumhurbaşkanı ayrıca, “Kriz döngüsünü sona erdirme ve iyi yönetim kurma zamanı geldi” dedi.
Öte yandan Başbakan Mustafa el-Kazimi ise siyasi krizi çözmek için tüm siyasi partileri ve güçleri ‘aklı başında, sakin ve yapıcı diyalog mantığına’ başvurmaya çağırdı. 10 Ekim’de açıklamada bulunan Kazımi, “Geçen yıl bugün (10 Ekim 2021) hükümet programımızda en önemli maddeyi hayata geçirdik. Birleşmiş Milletler’in (BM) ve tüm gözlemcilerin tanıklığıyla, adil ve profesyonel bir erken yasama seçimleri gerçekleştirdik. Bu erken seçimler, sayın halkımızın taleplerine yanıt olarak geldi ve akıl sahibi merciyi ise bu taleplere yanıt vermeye ve katılmaya çağırdı” dedi. Kazimi, “Seçim tecrübesinden sonraki bir yılın koşulları, ‘sandığa başvurmanın, seçimlere katılan tüm siyasi güçlerin demokratik ilkelere olan inancına ve kültürel bağlam ve değerlerine uygun siyasi eylem pratiğine bağlı olması’ gerektiğini kanıtladı” ifadelerini kullandı.
Irak Başbakanı, “Geçtiğimiz iki yıl boyunca diyalog, anlayış, iş birliği ve ortaklığı yöneten farklı bir yaklaşım üzerinde çalıştık. Karşılaştığımız haksız saldırılara rağmen olay ve durumlarla baş ederken sükûnet ve akılcılığı benimsedik. Tüm bunlar ülkenin ihtiyacı olan sükûneti ve istikrarı tesis etmek ve mevcut demokrasisine ulaşmak için acılarını çekmiş sevgili Irak’ımızda demokratik değerleri benimseyen, şiddet ve tiranlığa yüz çeviren bir siyasi kültür oluşturmak içindi” dedi. Irak Başbakanı, siyasi parti ve güçlere de “siyasi krizi çözmek için aklı başında, sakin ve yapıcı diyalog mantığına başvurma, Irak’ın genç demokrasisini güçlendiren ve sevgili Irak ve onurlu halkı için istikrar ve refah sütunlarını destekleyen kapsamlı ulusal çözümler için baskı yapma” çağrısını yineledi.
Öte yandan Zafer Koalisyonu Başkanı eski Başbakan Haydar el-İbadi ise devletin çalışmalarındaki kesintinin devam etmesi halinde ‘halk devriminin patlak vermesine’ karşı uyardı. İbadi, yaptığı açıklamada “Erken seçimlerin üzerinden bir yıl geçti ve siyasi tıkanıklık hala devam ediyor. Bu durum, bir halkın liderliğine ve bir devletin yönetimine hitap edenlere yakışmaz. Daha önce kamu ve özel sektörün girişimiyle seçim süreci krizinin ve sonrasındaki yansımaların üstesinden gelinmesi, krizden çıkmak için yapıcı ve sorumlu bir diyalogla üretilen ulusal anayasal düzenlemelere gidilmesi çağrısı yapmıştım” dedi. İbadi ayrıca, yankıları mevcut çıkmazdan daha büyük olacak kırılgan ve dışlayıcı bir yönetim denklemini benimsemeye karşı uyardı.



İngiliz cerrah: İsrail askerleri ateş açtı

Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
TT

İngiliz cerrah: İsrail askerleri ateş açtı

Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)
Gazze Şeridi'ndeki askeri operasyonlar sırasında bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu)

Gazze'den kısa süre önce dönen İngiliz cerrah Nick Maynard, Filistinliler arasında “şiddetli yetersiz beslenme” olduğunu doğruladı ve İsrail askerlerinin yardım noktalarında sivillere “atış talimi yapar gibi” ateş açtığını söyledi.

Maynard, İngiliz Sky News kanalına verdiği röportajda, Gazze'deki Nasır Hastanesi'nde dört hafta çalıştığını, gıda kıtlığı nedeniyle sağlık görevlilerinin çocuk ve bebekleri tedavi etmekte zorlandığını söyledi.

Maynard, “Çantalarında bebek maması kutuları taşıyan birkaç doktorla karşılaştım. İsrail sınır muhafızları tüm kutulara el koydu. Bebek maması dışında hiçbir şey el konulmadı” dedi.

Şöyle devam etti: Nasır Hastanesinde bulunduğum ilk iki hafta içinde dört prematüre bebek öldü ve İsrailliler oraya uygun gıda girişine izin vermezse çok daha fazla ölüm olacak.

SDFRGT
İsrail'in Gazze Şeridi ile güney sınırından çekilen fotoğrafta, İsrail askerleri 18 Haziran 2024'te bir tank paletini tamir ediyor (Arşiv-AFP)

Dr. Nick Maynard, 15 yıldır Gazze'yi ziyaret ediyor ve bu, savaşın başlamasından bu yana bölgeye yaptığı üçüncü ziyaret. Dr. Maynard, Nasır Hastanesi'nin pediatri servisinde neredeyse tüm çocukların şekerle tatlandırılmış suyla beslendiğini ifade etti.

Ve uyardı: “Çok küçük çocuklar için az miktarda bebek maması var ama bu yeterli değil.”

Yardımların yetersizliğinin meslektaşları üzerinde de büyük bir etkisi olduğunu belirten Maynard, “Yıllardır tanıdığım insanları tanıyamadım. Bazıları 20, bazıları 30 kilo kaybetmişlerdi. Çok açlardı, her gün işe gidiyorlardı, sonra çadırlarına dönüyorlar ve yiyecek bir şey bulamıyorlardı” şeklinde konuştu.

Şöyle dedi: “İsrail ordusu, yardım noktalarında Gazze sakinlerine ateş açıyor (sanki atış talimi yapıyorlarmış gibi).”

Maynard, ABD ve İsrail’in desteklediği “Gazze İnsani Yardım Kuruluşu” tarafından yönetilen “gıda dağıtım noktalarında” ateş açılan 11 yaşından küçük çocuklara ameliyat yaptığını ifade etti.

Maynard, “Ailelerinin açlığını gidermek için yiyecek almaya gittiler ama üzerlerine ateş açıldı. En acı verici olan ise gördüğümüz yaralanma şekilleri ve yaralanmaların belirli günlerde vücudun belirli bölgelerinde yoğunlaşması” dedi.

Şarku’l Avsat’ın Sky News’ten aktardığına göre Maynard, "Bir gün, çoğu kafalarına veya boyunlarına ateş edilerek getiriliyordu, başka bir gün göğüslerinden, 12 gün önce ise karınlarından. Dört genç erkek geldi, hepsinin testislerine kasten ateş edilmişti. Bu tesadüf değil. Kümelenme o kadar açıktı ki, tesadüf olarak kabul edilemezdi. Bize daha çok bir atış talimi gibi geldi. Kendi gözlerimle görmeseydim asla inanmazdım" ifadelerini kullandı.

FGTYU
Gazze Şeridi'ndeki İsrail askerleri (Arşiv- Reuters)

Sky News, Birleşmiş Milletler verilerine göre Gazze İnsani Yardım Vakfı'ndan gıda yardımı almaya çalışan binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Birleşmiş Milletler Filistin Mültecilerine Yardım ve Çalışma Örgütü (UNRWA) ise “Gazze İnsani Yardım Vakfı”nın yardım dağıtım planını eleştirdi. Genel Komiseri Philippe Lazzarini şunları söyledi: “Sözde dağıtım planı, keskin nişancılar kalabalığa rastgele ateş açarak sanki öldürme izni verilmiş gibi, sadistçe bir ölüm tuzağıdır.”

Birleşmiş Milletler, gerekli yardım kamyonlarının sadece çok küçük bir kısmının bölgeye ulaşabildiğini belirtirken, birçok yardım kuruluşu ve Dünya Sağlık Örgütü, Gazze halkının “toplu açlık” ile karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu.

Lazarini, perşembe günü bir meslektaşının, Gazze'de yetersiz beslenen Filistinlilerin “ne ölü ne diri, hareket eden cesetler” olduğunu söylediğini aktardı.