Greta Thunberg aktivizmden hiç para kazanmadığını söyledi

19 yaşındaki aktivist, "Birçok ödül kazandım... ama tüm paramı bağışladım" dedi

(Reuters aracılığıyla TT News Agency/Jonas Ekstromer)
(Reuters aracılığıyla TT News Agency/Jonas Ekstromer)
TT

Greta Thunberg aktivizmden hiç para kazanmadığını söyledi

(Reuters aracılığıyla TT News Agency/Jonas Ekstromer)
(Reuters aracılığıyla TT News Agency/Jonas Ekstromer)

Greta Thunberg, iklim aktivisti olarak yaptığı çalışmalardan hiçbir gelir elde etmediğini açıkladı.
The Independent'ta yer alan habere göre çevre politikaları konusunda dünya liderlerine meydan okuyarak itibar kazanan, 2019'da Time Yılın Kişisi seçilerek bunu yapan en genç kişi olan ve üç yıl üst üste Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen 19 yaşındaki aktivist, tek gelir kaynağının üniversiteye gitmek için aldığı öğrenci bursu olduğunu söyledi.
İsveçli Thunberg dünyanın dört bir yanındaki uzmanlardan gelen, iklim kriziyle nasıl başa çıkabileceğimize dair bilgileri derlediği yeni kitabını bu ay yayımlayacak.
The Times'a verdiği yeni röportajda Thunberg, İklim Kitabı (The Climate Book) adlı projenin kendisine para kazandırmayacağını söyledi.
Thunberg, "Kazanacağım gelir hayır işine gidecek" dedi ve bu bağışın, yardım edeceği meselelerin konuşulmasını sağlamasını umduğunu da sözlerine ekledi:
"Paraya sahip olmak güzel olurdu ama bağış yaparak... Örneğin, yeniden yabanlaştırmaya veya doğayı korumaya bağış yaparsam bu konuda bir tartışma başlatabilirim. Mültecilere bağış yaparsam, bunun nedenini konuşabilir ve sonra açıklayabilirsiniz."
Hiç mi para kazanmayacağı açıklığa kavuşturulması istendiğinde Thunberg şunları söyledi:
"Kitabı İngilizce'den İsveççe'ye [Thunberg kitabı İngilizce yazıyor] çevirirsem, bunu yapmak için harcadığım zaman karşılığında bir tür geri ödeme alabilirim, çünkü bunu tanıtım için yapmıyor olurum. Bu... spesifik bir iş gibi."

Thunberg, nam salmasına rağmen, kendisini bir influencer olarak görmediğini veya şöhretin beraberin getirebileceği herhangi bir "avantajdan" hiç faydalanmadığını açıkladı.
"Sanatçılar veya influencerlar söz konusu olduğunda, insanların öfkesini çekmeden para kazanabiliyorlar ama ben kazanamam" diyen Thunberg, nadiren taksiye bindiğini ve herhangi bir koruması olmadığını da sözlerine ekledi:
"Bindiğim trenler ve kaldığım yerler için kendim rezervasyon yapıyorum... Her zaman kendi yemeğimi yanımda getiririm. Örneğin, her gün sadece ekmek, kuru ekmek yiyebilirdim."
Thunberg, 1 milyon dolardan fazla gizli bir servete sahip olduğunu öne süren komplo teorisini şu sözlerle yorumladı:
"Bu, 1 milyon euro değerinde bir ödül kazanmış olmamdan kaynaklanıyor. Daha da değerli birçok ödül kazansam da tüm paramı bağışladım. Tabii ki bunu umursamıyorlar."
İklim Kitabı, 27 Ekim'de yayımlanacak.
 



Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Yaşlılıkta hastalıklardan koruyan beslenme biçimleri açıklandı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Bilim insanları, yediklerimizin hayatımızın ilerleyen dönemlerinde yakalanacağımız kronik hastalıkların miktarını belirleyebileceği konusunda uyarıyor.

Araştırma sebze-meyve, balık ve doymamış yağlar bakımından zengin Akdeniz diyeti gibi sağlıklı bir beslenme düzeninin yaşlılarda demans da dahil olmak üzere kronik hastalıkların gelişimini yavaşlatabileceğini ortaya koydu. İşlenmiş et ve şeker açısından zengin, iltihabı artıran diyetlerse bu süreci hızlandırabilir.

İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar, 4 diyetin yaşlılardaki kronik hastalıklar üzerindeki etkilerini inceledi.

İncelenen diyetlerden üçü sağlıklı ve sebze, meyve, tam tahıl, kuruyemiş, baklagiller ve doymamış yağların alımına; şekerli yiyecekler, kırmızı et, işlenmiş et ve tereyağı/margarin tüketimininse azaltılmasına odaklanıyor.

Diğer yandan dördüncü diyet iltihaplanmaya yol açıyor ve daha az sebze, çay ve kahve; daha çok kırmızı ve işlenmiş et, rafine tahıllar ve şekerli içecek tüketimini içeriyor.

Araştırmacılar İsveç'teki 60 yaş ve üstü 2400 yetişkinin beslenmelerini 15 yıl boyunca izleyip kronik hastalıklarını takip etti.

Alınan besinleri, gıda sıklığı anketleri ve şu 4 diyet örüntüsüne bağlılıkla ölçtü: Ampirik Diyet İnflamatuar İndeksi (EDII), AHEI, Alternatif Akdeniz Diyeti (AMED) ve MIND (Nörodejeneratif Gecikme için Akdeniz - Dash Müdahalesi).

Multimorbidite, kronik hastalıkların sayısıyla tanımlanıp organ sistemlerine göre (kas-iskelet, kardiyovasküler ve nöropsikiyatrik) gruplandırıldı.

Nature Aging adlı bilimsel dergide yayımlanan sonuçlar, sağlıklı diyetleri benimseyenlerde kronik hastalıkların daha yavaş geliştiğini ortaya koydu.

Örneğin, başta AMED, AHEI ve MIND olmak üzere sağlıklı beslenme örüntülerine uzun süreli bağlılık, yaşlılarda kronik hastalıkların daha yavaş gelişmesiyle bağlantılı çıktı.

Bu, kardiyovasküler hastalıklar ve demans için geçerli olsa da kas ve kemiklerle ilgili hastalıklarda böyle bir bağlantı görülmedi.

Ancak iltihaplanma oluşturan diyeti benimseyenlerde kronik hastalık riski arttı.

Karolinska Enstitüsü'ndeki Yaşlanma Araştırma Merkezi, Nörobiyoloji, Bakım Bilimleri ve Toplum Bölümü'nde doktora sonrası araştırmacı olan ortak birinci yazar Adrián Carballo-Casla, "Sonuçlarımız, yaşlanan popülasyonlarda multimorbiditenin gelişimini diyetin ne kadar önemli ölçüde etkilediğini gösteriyor" diyor.

Diyetin koruyucu etkileri, yaşlanmaya bağlı hastalıklarda kilit önem taşıyan bir faktör olan iltihaplanmanın azalmasıyla açıklanabilir.

Araştırma makalesinin yazarları, uzun ömür üzerinde en büyük etkiye sahip olabilecek diyet önerilerini ve yaşlarına, cinsiyetlerine, psikososyal geçmişlerine ve kronik hastalıklarına göre bunlardan en fazla yararlanabilecek yaşlı gruplarını belirleyerek araştırmalarını ilerletmek istiyor.

Independent Türkçe