Arap ülkeleri OPEC+ kararının ardından Suudi Arabistan’ı destekliyor

Arap ülkeleri OPEC+ kararının ardından Suudi Arabistan’ı destekliyor
TT

Arap ülkeleri OPEC+ kararının ardından Suudi Arabistan’ı destekliyor

Arap ülkeleri OPEC+ kararının ardından Suudi Arabistan’ı destekliyor

Birçok Arap ülkesi, geçtiğimiz hafta OPEC+ grubu tarafından alınan günlük petrol üretimini 2 milyon varil azaltma kararın ardından Suudi Arabistan ile dayanışma içerisinde olduklarını ve desteklerini ifade etti.
Umman Dışişleri Bakanlığı, OPEC+’nın üretimi kısmen kısma kararıyla ilgili gelişmelerin takip edildiğini bildirdi.
Açıklamada, ekonomik değerlendirmelere ve arz ve talep verilerine dayanan, küresel pazarda istenen istikrarı sağlamayı amaçlayan ve tüm üye devletler arasında oybirliği alınan bu karara verilen destek vurgulandı.
Fas Dışişleri Bakanı Nasır Burita, Suudi televizyonuna yaptığı açıklamada, Riyad’ın doğru yolda ilerlediğini söyleyerek, ülkesinin Suudi Arabistan’ın tüm dış politika kararlarını desteklediğini bildirdi.
Burita konuşmasında şu ifadeleri de kullandı;
“Suudi Arabistan’ın dış politikası, ister diplomasi, ister enerji olsun, uzun vadeli bir vizyona dayanan bir yol izliyor. Baskıya tabi olmayan rasyonel bir yaklaşım benimsiyor. Fas, özellikle güvenlik ve istikrarı ile enerji piyasalarının güvenliği konularında aldığı tüm kararlarda Suudi Arabistan’ın tamamen yanında. Rabat’ın konumu, Fas Kralı 6. Muhammed’i Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a bağlayan derin kardeşlik bağlarından kaynaklanıyor.”
Suudi Arabistan’ın Arap sisteminin temellerinden biri olduğunu ve dış politikasının Fas tarafından büyük saygı gördüğünü söyleyen Burita, gerçekleştirdiği Suudi Arabistan ziyaretinin, tarih boyunca sahip oldukları benzersiz ilişkilerle iki ülke liderleri arasındaki sürekli iletişim çerçevesinde olduğunu sözlerine ekledi.
Mısır’da OPEC+ tarafından geçtiğimiz günlerde alınan kararın yankılarını yakından takip ettiğini bildirdi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Suudi Arabistan’ın söz konusu kararın petrol piyasasında istikrarı ve uluslararası toplumun mevcut ekonomik zorluklarla başa çıkma yeteneğinin güçlendirilmesini sağlama amacı taşıdığına dair ifadelerinin desteklendiği belirtildi.
Cezayir Enerji Bakanı Muhammed Arkab ise, OPEC+ kararının uluslararası ekonomi ve enerji piyasasının durumu göz önüne alındığında tamamen teknik ihtiyaçlardan kaynaklandığını söyledi.
Cezayir resmi haber ajansı APS’ye göre Arkab, “OPEC, dünyadaki herkes gibi, küresel ekonomi hakkındaki belirsizliğin alevlenmesinden ve petrol talebindeki düşüşten endişe duyuyor. Bu yüzden geçen Mayıs ayında kararlaştırılan teklif seviyesine geri dönmeye karar verdik” dedi.
Arkab, OPEC+’ın 1 Kasım’dan itibaren toplam üretimi günde iki milyon varil azaltma kararıyla, 2016’dan bu yana uluslararası petrol piyasasının istikrarı ve dengesini desteklemek için sürdürdüğü çabadan sapmadığına dikkat çekti.



Suudi Arabistan BRICS Zirvesi’nde Gazze'deki acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
TT

Suudi Arabistan BRICS Zirvesi’nde Gazze'deki acıların sona erdirilmesi gerektiğini vurguladı

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği kurma arzusunu dile getirdi. (SPA)

Suudi Arabistan, 17. BRICS Zirvesi'nin ikinci gününün ilk oturumunda Gazze'de yaşanan insani acıların göz ardı edilemeyeceğini ve uluslararası toplumun bu krizi sona erdirmek ve uluslararası hukuka uygun olarak iki devletli çözüme dayalı herakes için kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için ciddi bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı.

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman adına Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan dün Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde düzenlenen ve Suudi Arabistan'ın davetli ülke olarak katıldığı zirvenin ikinci gününün ilk oturumuna katıldı. Oturum ‘Çevre, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) ve Küresel Sağlık’ başlığını taşıyordu.

Oturum sırasında bir konuşma yapan Prens Faysal bin Ferhan, Gazze Şeridi'ndeki feci duruma atıfta bulunarak, dünyadaki vahim krizlerin herkese ortak sorumlulukları ve çatışmaların yayılmasını önlemek için gerilimi artırmaktan kaçınma ihtiyacını hatırlattığını vurguladı. İsrail'in sağlık altyapısına yönelik saldırılarının ve sivilleri hedef almasının uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali ve yasalar ile normlara dayalı uluslararası sisteme doğrudan bir meydan okuma olduğunu belirterek, uluslararası toplumu insani erişimin sağlanması ve sivillerin korunması için sorumluluklarını üstlenmeye çağırdı. Faysal bin Ferhan, Gazze'de yaşanan insani acıların göz ardı edilemeyeceğini ve uluslararası toplumun bu krizi sona erdirmek ve uluslararası hukuka uygun olarak iki devletli çözüme dayalı herkes için kalıcı ve kapsamlı bir barışa ulaşmak için ciddi bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı konuşmasının başında ülkesinin BRICS Zirvesi’ne ev sahipliği yapan ve bu yıl grubun başkanlığını yürüten Brezilya'ya takdirlerini ifade ederek, Suudi Arabistan'ın daha fazla fırsat ve ortak kalkınmayla dolu bir gelecek için çok taraflı platformlar aracılığıyla verimli bir iş birliği inşa etme arzusunu dile getirdi.

Prens Faysal bin Ferhan, Suudi Arabistan'ın Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Paris Anlaşması'na olan bağlılığını vurgulayarak, iklim ve sağlık alanlarında iş birliğinin geliştirilmesinin önemini vurguladı ve farklı ülkelerin farklı koşullarını dikkate alan pratik ve dengeli bir yaklaşım çağrısında bulundu.

Bu bağlamda, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı'na (COP30) ev sahipliği yapacak olan Brezilya'ya Krallık'ın tebriklerini ileterek, Suudi Arabistan'ın iklim değişikliği sorunlarının ele alınmasında somut sonuçlar elde edilmesinde başarı dileklerini ifade etti.

Prens Faysal bin Ferhan, su kıtlığı çeken ülkelerden biri olarak Suudi Arabistan'ın çevresel zorlukları ve su kaynaklarını yönetmek için ileri yöntemler ve teknolojiler geliştirdiğini ve bu hayati kaynağa eşit erişimi sağlamayı amaçlayan Dünya Su Örgütü'nün kurulmasına yol açan çabalara öncülük ettiğini açıkladı.

Sağlık sektörü konusunda ise Vizyon 2030'un önleme ve entegre bakıma odaklanan kapsamlı reformlar içerdiğini belirterek, Suudi Arabistan'ın Hac ve Umre gibi büyük organizasyonları yönetme, planlama ve erken uyarı sistemleri geliştirme konusundaki uzmanlığını vurguladı. Kuşkusuz bu, Suudi Arabistan'ın uluslararası standartlara uygun olarak sağlık acil durumlarına hazırlık ve müdahale konusunda bölgesel bir merkez olma konumunu güçlendiriyor.

Oturuma Suudi Arabistan'ın Brezilya Büyükelçisi Faysal Gulam, Dışişleri Bakanlığı Ofisi Genel Müdürü Velid es-Semail, Dışişleri Bakan Danışmanı Muhammed el-Yahya ve Uluslararası Kuruluşlar Genel Müdürü Şahir el-Huneyni katıldı.