Geena Davis, Brad Pitt'in Thelma ve Louise için mükemmel aday olduğunu fark ettiği anı anlattı

Ünlü oyuncu, The Graham Norton Show'un cuma günkü bölümünde filmin oyuncu seçme sürecinden bahsetti

Geena Davis, Thelma ve Louise'de Thelma karakterini canlandırmıştı (Metro-Goldwyn-Mayer)
Geena Davis, Thelma ve Louise'de Thelma karakterini canlandırmıştı (Metro-Goldwyn-Mayer)
TT

Geena Davis, Brad Pitt'in Thelma ve Louise için mükemmel aday olduğunu fark ettiği anı anlattı

Geena Davis, Thelma ve Louise'de Thelma karakterini canlandırmıştı (Metro-Goldwyn-Mayer)
Geena Davis, Thelma ve Louise'de Thelma karakterini canlandırmıştı (Metro-Goldwyn-Mayer)

The Independent'ta yer alan haber göre Geena Davis, Brad Pitt'in Thelma ve Louise (Thelma & Louise) seçmesi hakkındaki anılarını ve Pitt'in rolü kapmak için alt ettiği geleceğin üst düzey oyuncularının kim olduğunu anlattı.
Otostopçu kovboy JD rolüyle Pitt, 1991'de ana akımın dikkatini üstüne çekmişti ve aktörün kariyerini bu rolle başlattığı fikri geniş kitlelerce kabul gördü. 
Cuma günü (21 Ekim) The Graham Norton Show'a katılan Davis, JD'yi oynamak için yarışan 4 farklı aktörle kimyalarını ölçmek adına yapılan okuma provasına gittiğinde Thelma rolüne çoktan seçilmiş olduğunu söyledi.
Davis, "Her biri çok yakışıklıydı. Hepsinin kahverengi saçları vardı ve çok yetenekliydiler. Kimin JD olacağı umurumda değildi. Sonra 4. aday geldi, bu kişi Brad Pitt'ti. O kadar karizmatik ve inanılmaz yetenekliydi ki seçmesini berbat ediyordum" dedi. 
Aktöre şaşkın şaşkın bakışını taklit eden Davis, "Repliğimi söylemeyi unutmuştum" diye açıkladı.
Davis, tüm adayların seçmeleri tamamlandıktan sonra filmin casting direktörlerine kendi tavsiyesini sunduğunu da ekledi: "Sarışın olan!"
Rolü kaçıran diğer aktörlere gelince, Davis "o zamanlar kim olduklarını bilmediğini" söyledi. O günden sonra Davis, bu aktörlerin 1992'den 1997'ye kadar Melrose Place pembe dizisinde Jake Hanson'ı oynayan Grant Show ve şimdi Marvel Sinematik Evreni'nde (MSE) Hulk karakterini canlandırmasıyla tanınan Mark Ruffalo olduğunu öğrenmiş.
Davis, son adayın kimliğiniyse bir uçuşta yanına oturunca öğrendiğini açıkladı. Bu kişi, JD rolünü aldığı için Brad Pitt'ten nefret ettiğini söylemiş. Davis, olayı şöyle anlattı:
"'Rolü istiyor muydun?' diye sordum. 'Seninle seçmelere katıldığımda anlayamadın mı?' dedi. Bu kişi George Clooney'di."
Norton, kuşkuyla sordu: 
"Ve onu hiç mi hatırlamadın?"
Ünlü oyuncu buna "Hayır!" diye cevap verdi.
Davis, yakın zamanda verdiği bir başka röportajda, rol arkadaşı Bill Murray'in onu kolundan tuttuğu televizyon programının videosunu izlemenin "korkunç" olduğunu söylemişti. Bu televizyon röportajı, 1990 tarihli Soygun'un (Quick Change) tanıtımı içindi.



Yıldızının parçaladığı gezegen keşfedildi

Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)
Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)
TT

Yıldızının parçaladığı gezegen keşfedildi

Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)
Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)

Bilim insanları yıldızı etrafında dönerken yavaş yavaş parçalanan ve arkasında kuyrukluyıldızlar gibi bir kuyruk bırakan bir gezegen keşfetti.

Bugüne kadar sadece 4 ötegezegenin yörüngesini tamamlarken eridiği tespit edildi. Bunların sonuncusu BD+05 4868 Ab adlı ise şimdiye dek gözlemlenenler arasında en şiddetli parçalanma belirtilerini gösteriyor.

NASA'nın Geçiş Halindeki Ötegezegen Araştırma Uydusu'nu (TESS) kullanan bilim insanları, Dünya'dan 140 ışık yılı uzaktaki BD+05 4868 Ab'yi keşfetti. 

Geçiş yöntemi denen teknikten yararlanan araştırmacılar yıldızın parlaklığındaki değişimleri izliyordu. Bu yöntemde yıldızla teleskop arasından başka bir cisim geçtiği zaman yıldız ışığında oluşan azalma takip ediliyor. 

Ancak ışıktaki düşüş beklendiği gibi kısa ve düzenli şekilde değildi ve her geçişten sonra parlaklığın normale dönmesi beklenenden çok daha uzun sürdü. Ayrıca aradaki cismin her yörünge dönüşünde süzülen ışık miktarı değişiyordu. Ekip bu nedenle bu cismin arkasında değişken bir yapı olduğu sonucuna vardı.

Aradaki cisim BD+05 4868 Ab, her 30,5 saatte bir yıldızı etrafındaki bir dönüşünü tamamlıyor. Yıldızına aşırı yakınlığı nedeniyle her dönüşünde yaklaşık Everest Dağı kütlesinde madde kaybettiği tahmin ediliyor. Gezegenden ayrılan bu parçalar daha sonra soğuyarak arkasındaki kuyruğu meydana getiriyor.

Hakemli dergi The Astrophysical Journal Letters'ta dün (22 Nisan) yayımlanan makaleye göre Merkür ve Ay arasında bir kütleye sahip gezegen muhtemelen eskiden çok daha büyüktü. Yıldızından, Merkür’ün Güneş’e mesafesinin sadece 20'de biri kadar uzaklıkta yer alıyor.

Bilim insanları bu mesafe sonucu gezegenin yüzey sıcaklığının 1600 dereceye vardığını ve yüzeyinin magmaya döndüğünü tahmin ediyor.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) makalenin başyazarı Marc Hon, "Gezegenin önümüzdeki 1 milyon yıl içinde falan toza dönüşmesini bekliyoruz" diyerek ekliyor:

Kozmik ölçekte son derece derece hızlı ve çarpıcı bir süreç. 

Araştırmacılar, BD+05 4868 Ab'nin kütlesi çok düşük olduğu için kütleçekim kuvvetinin de zayıf olduğunu ve bu nedenle kolayca kütle kaybı yaşadığını söylüyor. Ardından kütleçekim kuvveti daha da zayıflayan gezegen, daha fazla kütle kaybediyor. 

Hon, "Kuyruğun boyutu devasa, 9 milyon kilometre uzunluğunda, yani gezegenin yörüngesinin yaklaşık yarısı uzunluğunda" diyor.

Ekip bu kuyruğun içeriğini henüz bilmiyor ancak gezegeni inceleme açısından eşsiz bir fırsat sunduğunu söylüyorlar. 

Kuyruk, gezegenin kabuğu, mantosu veya çekirdeğinden izler taşıyabilir; bu da iç yapısı hakkında benzersiz bilgiler sunabilir. 

Hon'a göre bu keşif, Güneş Sistemi dışındaki kayalık gezegenlerin iç yapılarını anlamak açısından eşsiz bir fırsat sunuyor. Bilim insanları, adeta bir gezegenin kalbine doğrudan bakma şansı elde ediyor.

Hon, "Gezegenlerin iç kısımları hakkında bilgi edinmek son derece zor. Bunu Güneş Sistemi'ndeki gezegenler için bile yapmak zor" diyerek ekliyor:

Bu kesinlikle ötegezegen jeolojisi ve Güneş Sistemi'nin dışındaki karasal dünyaların çeşitliliğini ve yaşanabilirliğini anlamak açısından olağanüstü bir fırsat.

Independent Türkçe, Science Alert, Reuters, The Astrophysical Journal Letters