Almanya Dışişleri Bakanı’nın danışmanı ‘İran lobisi’ mi yapıyor?https://turkish.aawsat.com/home/article/3948766/almanya-d%C4%B1%C5%9Fi%C5%9Fleri-bakan%C4%B1%E2%80%99n%C4%B1n-dan%C4%B1%C5%9Fman%C4%B1-%E2%80%98i%CC%87ran-lobisi%E2%80%99-mi-yap%C4%B1yor
Almanya Dışişleri Bakanı’nın danışmanı ‘İran lobisi’ mi yapıyor?
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Adnan Tabatabai (Carpo)
Almanya hükümetinin, protestoculara yönelik acımasız baskıları eleştirmesine rağmen, İran rejimine karşı yumuşak duruşu konusundaki tartışmalar büyüyor.
Berlin’de 80 binden fazla İranlı ve Alman göstericinin katıldığı, ‘Almanya’nın İran ile müzakereleri durdurması ve diplomatları sınır dışı etmesinin talep edildiği’ büyük bir gösterinin ardından ülke medyası hükümetin tutumunu eleştirdi.
Bild gazetesi, kendisini Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’un Danışmanı olarak tanıtan İran asıllı Almanya vatandaşı Adnan Tabatabai’ye dikkat çekti.
Tahran rejimine yakın olan Tabatabai, kendisini İran uzmanı olarak tanıtıyor.
Bild’in haberine göre, Tabatabai’nin kurduğu Carpo isimli derneği, İran ile diyaloğu güçlendirmeye yönelik programlarda Dışişleri Bakanlığı’ndan fon alıyor.
İran’ın Berlin Büyükelçisi olan babası Sadık, 1979’da İran Şahı’na karşı bir darbe gerçekleştiren Ayetullah Humeyni’nin sırdaşıydı.
1943’te Kum şehrinde doğan Sadık Tabatabai’nin amcası, Bochum Ruhr Üniversitesi’nde biyokimya eğitimini tamamlamak için Almanya’ya gitmeden önce bir süre Lübnan’da onunla kalan İmam Musa es-Sadr idi.
Sadık Tabatabai, Humeyni İran’a dönene kadar Almanya’da kaldı.
İran büyükelçisi olarak Almanya’ya dönmeden önce Başbakan Yardımcılığı da dahil olmak üzere çeşitli görevlerde bulundu.
Baba Tabatabai, İran rejimi ve Lübnan Hizbullahı için silah ve uyuşturucu kaçakçılığıyla uğraşıyordu.
8 Ocak 1983’te gümrük yetkilileri tarafından Düsseldorf Havalimanı’nda çantasında uyuşturucu bulunduktan sonra gözaltına alındı, ancak daha sonra serbest bırakıldı.
Tabatabai, İran büyükelçisi olarak diplomatik dokunulmazlığı nedeniyle silah kaçakçılığı suçlamasıyla yargılanmadı.
Bild’e göre, oğlu Adnan Tabatabai İran’da resmi bir pozisyona sahip değil, ancak ‘acımasız rejimin’ anlaşılmasını destekliyor.
Tabatabai 2016’da Twitter’da yaptığı bir paylaşımda ‘İran’a dış müdahaleye karşı’ uyarıda bulundu, hatta Yahudi aleyhtarlığını (Kudüs Yürüyüşü) savundu.
Carpo'nun Twitter'da Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile Almanya'nın güvenlik stratejisi üzerine yaptığı tartışmadan paylaştığı fotoğraf
2017’de CNN’ye verdiği bir röportajda İran rejiminin interneti engellemesini savunan Tabatabai, “Ne yazık ki, sosyal medya bilginin özgürce yayılmasına yardımcı olduğu için bir nimet olsa da, bir sürü sahte haber ve tehlikeli içerik de var” ifadelerini kullandı.
Tabatabai sık sık iş gezileri için İran’a seyahat ederken, İranlı muhalifler onu Almanya’daki ‘İran rejimi lobisi’ olarak görüyor.
36 yıldır Almanya’da yaşayan muhalif aktivist Munira Kazemi, Almanya dışişleri bakanının İran lobisinden etkilendiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Bu bakanın, İran’daki protestocuları desteklemek için söylemlerden fazlasını yapmama nedenini gösteriyor. Hizbullah’a yönelik eski bir silah tüccarı olan Sadık Tabatabai’nin oğlu Adnan’ın Alman hükümetine danışmanlık yapmasına izin veriliyorsa ve halen televizyon kanallarında siyasi analist olarak görünüyorsa, bu bize çok şey söylüyor. Üstelik Almanya’da onun gibi birçok kişi var.”
Tabatabai sadece Alman Dışişleri Bakanlığı’na değil, aynı zamanda Alman silahlı kuvvetlerine de ‘tavsiye’ veriyor.
Bir grup Alman askerine yönelik ‘Ortadoğu’da Güvenlik Riskleri’ konulu bir eğitime katılarak, İran’ın İsrail için tehdit oluşturmadığını söyleyen Tabatabai, “İran asla İsrail’e karşı askeri bir eylemde bulunmayacak. Çünkü İran’da intihar bombacısı yok” dedi.
ABD eski Başkanı Donald Trump yönetiminin nükleer anlaşmadan çekilmesiyle birlikte İran’a yönelik tehditlerin arttığını söyleyen Tabatabai, “İran’ın tek istediği, ilk önce ciddiye alınmak ve ikinci olarak da nükleer anlaşmaya uygunluğunun kabul edilmesidir” diye ekledi.
Hizbullah Tel Aviv'e yönelik füzeli saldırılarını yoğunlaştırdıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5085092-hizbullah-tel-avive-y%C3%B6nelik-f%C3%BCzeli-sald%C4%B1r%C4%B1lar%C4%B1n%C4%B1-yo%C4%9Funla%C5%9Ft%C4%B1rd%C4%B1
Hizbullah Tel Aviv'e yönelik füzeli saldırılarını yoğunlaştırdı
Hizbullah, İsrail'in Beyrut'un şehir merkezindeki el-Basta bölgesinde gerçekleştirdiği katliama misilleme olarak Tel Aviv’in şehir merkezini hedef alarak sık sık tekrarlanan ‘Beyrut Tel Aviv'e karşı’ denklemini yeniden canlandırdı. İki taraf arasında Güney Lübnan'ın doğu kesiminde, İsrail ordusunun henüz kontrol altına alamadığı Hiyam beldesinde şiddetli çatışmalar yaşanırken çatışmalar batı kesiminde Şemaa ve Tayr Harfa beldeleri ekseninde yoğunlaştı.
İsrail savaş uçakları dün öğleden sonra, tahliye uyarısının yapılmasının üzerinden yaklaşık bir saat geçmesinin ardından Beyrut'un güney banliyösündeki el-Kefaat bölgesine iki hava saldırısı düzenledi. Lübnan resmi haber ajansı NNA, el-Kefaat bölgesine düzenlenen iki saldırının Mehdi Okulları yakınlarındaki binalardan başlayarak Ammu el-Camus Caddesi’ne doğru devam eden geniş bir alanda büyük bir yıkıma neden olduğunu bildirdi. NNA, bölgede havayı yoğun duman bulutlarının kapladığını ve bölgeden kötü kokuların yayıldığını aktardı.
Hiyam’daki operasyon hız kazandı
İsrail'in Hiyam'a yönelik kara harekâtı, İsrail'in hava saldırıları ve bombardımanları arasında hız kazanırken, Lübnan’ın güneydeki köyleri hedef alan bombardımanlar da devam ediyor. İsrail’in tüm bu saldırıları, daha fazla insanın ölmesine ve yaralanmasına neden oluyor.
Hiyam beldesinin İsrail’in kara işgaline başlamasından bu yana en zor ve şiddetli gecelerden birine tanık olduğunu bildiren NNA’ya göre İsrail ordusu, ağır ateş altında beldeye girmeye devam ederken, çeşitli mahalleleri topçu bombardımanına tuttu. Savaş uçakları, mahallelerde ve mülklerde büyük yıkıma neden olan hava saldırıları düzenledi. Ayrıca evlere ve dükkanlara bubi tuzakları kurdu ve beldenin batı yakasındaki bir mahallenin tamamını havaya uçurdu.
Bu çatışmaların ardından bazı bölge sakinlerinin telefonları İsrail ordusu tarafından telesekreterler aracılığıyla arandı. Bu kişiler, mahallelerine bakan bölgelerde görünmemeleri konusunda uyarıldı ve çekim yapan herkesin hedef olarak kabul edileceği tehdidinde bulunuldu.
Deyr Mimas
İsrail ordusu Hiyam'a doğru geçtiği Deyr Mimas'ta, Mar Mimas Manastırı'nın altında birkaç bomba patlattı. İsrail savaş uçakları Deyr Mimas’ın çevresini saran vadiye ve dağlara, Şakif Kalesi'nin altına ve Litani Nehri kıyılarına baskın düzenledi. Deyr Mimas Belediye Başkanı George Nakad, İsrail ordusunun Kefer Kila tarafından el-Kulayaa ve Deyr Mimas arasında bulunan Lubya tepesine ulaştığını açıkladı. Belediye Başkanı’nın aktardığına göre beldede aralarında doğum yapmak üzere olan hamile bir kadının da bulunduğu yaklaşık 20 kişi bulunuyor ve kadının Beyrut'a nakledilmesi için Uluslararası Kızılhaç Örgütü ile temasa geçildi.
İsrail ordusu, Nebatiye'yi Mercayun'a bağlayan Hardali yoluna hava saldırısı düzenleyerek ve büyük bir çukur açarak araçların geçişini engellemişti.
Şemaa ve Tayr Harfa
Lübnan’ın batısına gelince NNA, direniş unsurları ve düşman İsrail arasındaki çatışmaların Şemaa ve Tayr Harfa beldeleri ekseninde hız kazandığını, düşmanın söz konusu beldeleri bombaladığını ve savaş alanı üzerinde keşif uçuşlarının yoğunlaştığını bildirdi.
NNA, Lübnan Risala İslami İzcilik Derneği’ne ve Hizbullah'ın İslam Sağlık Kurumu’na bağlı sivil savunma ekipleri, İsrail’in düzenlediği bombardıman sonucu yıkılan binaların molozlarını kaldırmak için büyük vinçlere ihtiyaç duyulduğunu ve mevcut araçların yetersiz olduğunu bildirdi.
Öğleden sonra Dahur el-Beyyade'de konuşlu bir İsrail tankının el-Beyyade, es-Siyad ve el-Mansuri’deki evleri bombaladığını ve el-Mansuri ovasını taradığını bildiren NNA, Dahur el-Beyyade'nin güney tarafında, Sur ve Nakura ovalarına hakim stratejik bir bölge olması nedeniyle beldeyi kuşatmak için el-Beyyade ana yoluna doğru ilerlemeye çalışan bir İsrail gücü ile direniş unsurları arasında çatışmalar yaşandığı aktardı. NNA, direniş unsurlarının düşman İsrail’e makineli tüfekler ve roketatarlarla ateş açtığını ve kayıplar verdirdiğini, bunun üzerine düşmanın el-Beyyade, es-Siyad ve el-Mansuri’deki evleri bombaladığını, ardından Hizbullah’ın el-Beyyade beldesinin doğu eteklerinde İsrail yapımı bir Merkava tankını imha ettiğini duyurdu.
Hizbullah’ın açıklamaları
Hizbullah ayrı ayrı yaptığı açıklamalarda düşman İsrail’in Lübnan'ın güneyindeki sınır bölgelerine sızma girişimlerini püskürttüklerini, direniş unsurlarının Hiyam'ın doğusunda bir araya gelen İsrail güçlerini dört kez roketle hedef aldığını duyurdu. Hizbullah tarafından yapılan bir açıklamada, “Matula yerleşiminde toplanan İsrail güçleri roket yağmuruna tutuldu, ardından bir insansız hava aracı (İHA) filosu Matula yerleşiminde işgal için oluşturulan bir operasyon odasına hava saldırısı düzenledi ve hedeflerini tam isabetle vurdu” denildi.
Hizbullah ayrıca Kiryat Shmona yerleşim biriminde ve Manara yerleşim biriminde birimine İsrail güçlerinin toplandığı noktaları roketlerle hedef aldığını duyurdu.
Hizbullah'tan yapılan açıklamada, savaş uçaklarının Bekaa’nın batısındaki hava sahasında İsrail'e ait Hermes 450 tipi bir İHA'nın karadan havaya füzeyle hedef alınarak bölgeyi terk etmeye zorladığı bildirildi.
Beyrut katliamına misilleme
Hizbullah, İsrail'in Beyrut'un el-Basta mahallesindeki katliamına misilleme olarak Tel Aviv'in şehir merkezini roketlerle hedef aldı. Böylece Hizbullah'ın İsrail’e düzenlediği saldırı sayısı, dün öğleden sonra itibariyle 36'ya ulaştı.
Bir güvenlik kaynağı, Hizbullah'ın Tel Aviv'e düzenlediği saldırıların, daha önce Hizbullah'ın eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah tarafından açıklanan ve yeni Genel Sekreter Naim Kasım tarafından teyit edilen ‘Beyrut Tel Aviv'e karşı’ denkleminin yeniden canlandırıldığının bir işareti olduğunu söyledi. Kaynak, ağır darbeler alan Hizbullah'ın füze gücünün devam ettiğini kanıtlamaya ve İsrail savunma sistemlerini şaşırtmaya çalıştığına dikkati çekti.
250 adet roket
Öte yandan Hizbullah'ın İsrail'e attığı roketlerin sayısının önceki günlere kıyasla arttığı ve hedef aldığı alanın genişlediği görüldü. İsrail televizyonu Kanal 14, Hizbullah'ın dün İsrail'e 250'den fazla roket fırlattığını bildirdi. İsrail ordusu tarafından dün öğleden sonra yapılan açıklamada, Hizbullah'ın Lübnan'dan İsrail'in kuzey ve orta kesimlerine doğru yaklaşık 160 roket fırlattığı ve bunun sonucunda birkaç kişinin yaralanıp, bazı binaların ve araçların hasar gördüğü bildirildi.
Ben Gurion Havaalanı'nın kısa bir süre askıya alındığı bildirilirken, İsrail basını, ‘Lübnan topraklarından fırlatılan roketlerle ikinci kez hedef alınan Tel Aviv'de şiddetli patlamaların duyulduğunu’ aktardı. Nehariye, Akka ve Yukarı Celile'de roketlerin neden olduğu büyük patlamalar nedeniyle siren sesleri duyulurken, roketlerin Hayfa ve Nehariye'de hasara yol açtı.
İsrail basını, İsrail'in orta kesimlerinde Hizbullah tarafından atılan bir roketten fırlayan şarapnel parçaları nedeniyle beş kişinin yaralandığını bildirdi.
İsrail ordusu, kuzeyde ve orta kesimlerde sirenlerin çaldığını bildirdiği açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Pazar günü saat 15.00 itibariyle Lübnan'dan Hizbullah terör örgütü tarafından ateşlenen yaklaşık 160 roket İsrail topraklarına düştü.”
İsrail Kızıl Davud Yıldızı ise bir kişinin ağır yaralandığını bildirdi.
Hizbullah tarafından dün yapılan bir diğer açıklamalarda Tel Aviv kentindeki bir ‘askeri hedefin’ yakınlarındaki bir askeri istihbarat üssünü ve İsrail'in güneyindeki bir deniz üssünü vurduğunu duyurdu.
Lübnan Sağlık Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada ise İsrail'in Lübnan'ın başkenti Beyrut'un şehir merkezine düzenlediği şiddetli hava saldırısında son bilançoya göre 29 kişi öldü, 66 kişi yaralandı.
Hizbullah bir başka açıklamasında, dün sabah Lübnan sınırına 150 kilometre uzaklıktaki Aşdod Deniz Üssü’ne ‘ilk kez bir İHA filosuyla hava saldırısı’ düzenlediğini, ayrıca ‘Tel Aviv’deki bir askeri hedefe, roketlerle ve İHA’larla karmaşık bir operasyon’ gerçekleştirdiğini bildirdi.
Hizbullah üçüncü bir açıklamada ise Lübnan-Filistin sınırından 110 kilometre uzaklıkta, Tel Aviv'in eteklerindeki 8200 askeri istihbarat biriminin karargahı olan Galilut Üssü’nü çok sayıda roketle hedef aldığını belirtti.
Hizbullah ayrıca Palmachim Hava Üssü’ne roket saldırısı düzenlediğini açıkladı. Lübnan-Filistin sınırından Tel Aviv'in 140 kilometre güneyinde yer alan Palmachim Hava Üssü, İHA ve askeri helikopter filoları, bir askeri araştırma merkezi ve Arrow Hava ve Füze Savunma Sistemi’nin konuşlu olduğu İsrail Hava Kuvvetleri için önemli bir üs.
Hizbullah'ın açıklamasına göre Hatzor HaGlilit, Ma'alot-Tarshiha, Kefer Blum ve Kiryat Shmona yerleşim birimleri, Manara yerleşim biriminde İsrail ordusunun toplandığı nokta ve ‘Lübnan’da halkı ve köyleri hedef alan’ Di'Shon yerleşim birimindeki topçu mevzileri roketlerle hedef alındı.