Papua Yeni Gine'de çatışma: 'Aşk adasında' iki kabile birbirine girdi

32 kişi öldü, 15 kişi kayıp

Polis sayısının az olduğu adaya, başkentten takviye kuvvet gönderildi (Reuters/Arşiv)
Polis sayısının az olduğu adaya, başkentten takviye kuvvet gönderildi (Reuters/Arşiv)
TT

Papua Yeni Gine'de çatışma: 'Aşk adasında' iki kabile birbirine girdi

Polis sayısının az olduğu adaya, başkentten takviye kuvvet gönderildi (Reuters/Arşiv)
Polis sayısının az olduğu adaya, başkentten takviye kuvvet gönderildi (Reuters/Arşiv)

Papua Yeni Gine'deki iki kabile arasında dün çıkan çatışmada 32 kişi yaşamını yitirdi. Bölge sakinleri "aşk adası" olarak da bilinen Kiriwina Adası'ndaki kavgada 15 kişinin kaybolduğunu söyledi.
The Guardian'a konuşan bir kaynak, anlaşmazlığın iki futbol takımının geçen ay yaptığı maçta çıkan kavgada Kuboma kabilesinden bir adamın öldürülmesiyle başladığını ifade etti.
Güvenlik sebebiyle adının açıklanmasını istemeyen kaynak, Kubomalıların bunun ardından Kulumata kabilesinin geçim kaynağı olan bahçelere zarar vererek misilleme yaptığını bildirdi.
Kumatalılar daha sonra şikayet için yerel makamlara gittiğinde Kubomalılarla karşılaşınca kavga çıktı.
Levye, bıçak ve taşın kullanıldığı kavgada 32 kişi ölürken 15 kişi kayboldu. Çok sayıda yaralının olduğu belirtildi.
Bir başka bölge sakini, "Adada böylesine bir şiddeti görmek korkunç" dedi. "Kabile savaşları hayatımızın ve kültürümüzün her zaman bir parçası oldu" ifadesini kullanan kaynak, normalde bir kişi öldürüldüğünde ateşkes yapıldığını ve kavganın sona erdiğini belirtti:
"Kulumata ve Kuboma halkının hepsi birbiriyle akraba. Anne, kız kardeş ve kızlar olarak kendi insanlarımızın aralarında bu şekilde savaşmasını izlemek için üzücü."
Adı açıklanmayan kadın, "Çocuklarımızla kaçtık. Kadın ve çocuklara zarar veremeyecekler" diye konuştu.
İç Güvenlik Bakanı Peter Tsiamalili Jnr, başkent Port Moresby'den bir grup polisin bölgeye gönderildiğini duyurdu.
Adanın bağlı olduğu Milne Bay eyaleti yetkililerinden Nelson Tauyuwada dün yaptığı açıklamada, iki taraf arasındaki çatışmanın şimdilik durduğunu söyledi.
Independent Türkçe, The Guardian, Benar News



Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
TT

Barrack, Lübnan'ın ABD belgesine verdiği yanıttan ‘çok memnun’

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bugün Baabda Sarayı'nda Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştü. (Reuters)

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün yaptığı açıklamada, son günlerde tüm silahlarını bırakmayacağını belirten Hizbullah'ın nasıl silahsızlandırılacağına ilişkin ABD'nin önerisine Lübnan hükümetinin verdiği yanıttan ‘çok memnun’ olduğunu söyledi.

Barrack Beyrut'ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn ile görüştükten sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hükümetin çok kısa bir süre içinde bize verdiği yanıt inanılmazdı, bu yanıttan çok memnunum” dedi.

Barrack 19 Haziran'da Lübnan'ı ziyaret ederek Lübnanlı yetkililerle bir araya geldi ve bir önceki hükümetin kasım ayında kabul ettiği çatışmaların durdurulmasıyla ilgili güvenlik düzenlemelerinin uygulanmasına yönelik bir dizi öneri sundu.

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Başbakan Nevvaf Selam ve Meclis Başkanı Nebih Berri, ABD'nin önerilerini görüştü.

İsrail dün akşam Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım'ın silahları teslim etmeyi reddettiğini açıklamasından saatler sonra Lübnan'da birçok noktaya saldırı düzenleyerek Hizbullah'ın askeri mevzilerini hedef aldığını açıkladı.

İsrail son günlerde Hizbullah tarafından rehabilite edildiğini söylediği askeri bölgeleri bombalayarak ya da Hizbullah üyelerini hedef alarak Güney Lübnan'a yönelik saldırılarını arttırdı. Söz konusu saldırılar sonucu cumartesi günü bir kişi öldü, altı kişi de yaralandı.

Gözlemciler, Barrack'ın Beyrut'a gelişiyle aynı zamana denk gelen bu operasyonların Lübnan devletine ve beş üyeli ateşkes izleme komitesine, Lübnan devletinin Hizbullah'ı silahsızlandırmaması halinde askeri operasyonlara devam edileceği ve bu görevi tek başına üstleneceği mesajını taşıdığını düşünüyor.

Lübnan'la ateşkesin yürürlüğe girdiği 27 Kasım'dan bu yana İsrail'in Lübnan'daki operasyonları durmamış olsa da, ABD elçisinin Beyrut'a gelişinin arifesinde bu operasyonların yoğunlaşması İsrail'in ve arkasındaki ABD yönetiminin Hizbullah'ın silahsızlandırılmasını hızlandırmak için Lübnan'a azami baskı uyguladığını gösteriyor.

Barrack cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Lübnan'ın umudu uyanıyor! Şimdi elimizde fırsat var. Geçmişin gergin mezhepçiliğini aşmak ve Lübnan'ın gerçek vaadi olan ‘tek ülke, tek halk, tek orduyu’ gerçekleştirmek için tarihi bir an yaşıyoruz. ABD Başkanı'nın da dünya ile paylaştığı gibi Lübnan harika insanları olan harika bir yer. Gelin Lübnan'ı yeniden büyük yapalım” ifadelerini kullandı.