İsrail'deki aşırı sağcı Milletvekili Ben-Gvir'in popülerliği sanılanın aksine Netanyahu'yu rahatlatıyor

Itamar Ben-Gvir (AFP
Itamar Ben-Gvir (AFP
TT

İsrail'deki aşırı sağcı Milletvekili Ben-Gvir'in popülerliği sanılanın aksine Netanyahu'yu rahatlatıyor

Itamar Ben-Gvir (AFP
Itamar Ben-Gvir (AFP

İsrail'de aşırı sağın öne çıkan ismi Milletvekili Itamar Ben-Gvir'in, 1 Kasım’daki seçimlerde ittifak kurduğu eski Başbakan Binyamin Netanyahu blokunun zaferle çıkması durumunda, hükümette bakan olarak yer alması ihtimali pek çok kesimi endişelendirirken, bu durumun Netanyahu tarafından memnuniyetle karşılandığı değerlendiriliyor.
İsrail'de salı günü yapılacak seçimlerin ardından kurulacak hükümette ve bakanlıklarda yer alacak isimlere ilişkin siyasi arenada farklı beklentiler dile getiriliyor.
Ülkede 15 yıl başbakanlık yapan Netanyahu, iktidara yeniden dönmek istiyor. Bu dönüşün anahtarının da yeni hükümetteki bakanlık beklentisi endişeye yol açan Otzma Yahudit lideri aşırı sağcı Milletvekili Ben-Gvir'de olduğu basında sıkça yer alıyor.
Otzma Yahudit lideri Ben-Gvir'in ittifak kurduğu Dini Siyonizm Partisi, İsrail'de 1 Kasım Salı günü yapılacak genel seçimlerin anketlerinde, Netanyahu'nun partisi Likud ve Başbakan Yair Lapid liderliğindeki Gelecek Var Partisi'nden sonra üçüncü sırada geliyor.
Ben-Gvir, görevlendirilmek istediği bakanlığa ilişkin bilgi vermezken, Dini Siyonizm Partisi lideri Bezalel Smotrich, savunma ya da iç güvenlik bakanlıklarını istediğini kaydetti.
Netanyahu, geçen hafta seçimlere ilişkin yaptığı bir açıklamada, oluşturacağı hükümette hangisi olduğunu belirtmeksizin Ben-Gvir'in bakanlığına "mani bir durum olmadığını" ifade etti.
İsrail'de Netanyahu karşıtı blok, Netanyahu başbakanlığında Ben-Gvir ve Smotrich'in de yer aldığı bir hükümetin kurulmasını engellemek için seçmenleri oy kullanmaya teşvik etmeye çalışıyor.
Gelecek Var Partisi, seçim için gönderdiği telefon mesajlarında, "kendileri lehine oy kullanmanın, liberal demokratik bir hükümetin kurulmasını sağlayacağını ve Ben-Gvir ile Smotrich liderliğindeki aşırılık yanlısı bir hükümetin kurulmasını önleyeceğini" ifade ediyor.
Sol görüşlü Meretz Partisi de İsraillileri, Netanyahu, Ben-Gvir ve Smotrich'in yer alacağı bir hükümetin kurulmasını önlemek için oy kullanmaya çağırıyor.

Uluslararası boykot çağrısı
Dini Siyonizm Partisi'nin istikrarlı şekilde büyümesi, İsrail basınındaki değerlendirmelere göre, İsrail seçmeninin "sağdan-daha aşırı sağa" eğilimini yansıtıyor.
İsrail parlamentosundaki Arap Milletvekili Ahmed et-Tıybi, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine yaptığı açıklamada, "her Arap'ı bölücü olarak tanımlama ve İsrail'in sağcı kesiminin etkilerinin, Ben-Gvir figürünün oluşmasına katkı sağladığını" söyledi.
En önemli etkenin de Netanyahu'nun Ben-Gvir'e "kucak açması ve onu meşrulaştırması" olduğunu ifade eden Tıybi, İsrail Yüksek Mahkemesinin de benzer şekilde davrandığını ve Ben-Gvir'in seçimlere katılmasına izin verdiğini belirtti.
Tıybi, Ben-Gvir'in Netanyahu hükümetinde bakanlık üstlenmesini "tehlikeli bir gelişme" olarak değerlendirdi.
Arap milletvekili, "Eğer Ben-Gvir bakan olursa zamanında neo-faşist Jörg Haider ve (aşırı sağcı) Özgürlük Partisi koalisyona katıldığında (2000) İsrail'in Avusturya hükümetini boykot etmesi gibi uluslararası toplum da İsrail hükümetini boykot etmeli" ifadelerini kullandı.

ABD Kongre üyesinden tepkili açıklama
Ben-Gvir'in hükümete katılmasına ilişkin endişeler bölgeyle sınırlı kalmadı; ABD Kongresi'ne kadar ulaştı.
Kongre üyesi Brad Sherman, 4 Ekim'de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, her kesimden İsrailli lider ve siyasetçiyi, Itamar Ben-Gvir gibi aşırılıkçılardan uzak durmaya çağırdı.
Sherman, bu aşırılık yanlılarının görüşlerinin, demokratik ve Yahudi bir devletin kurulması şeklinde açıklanan İsrail'in temel ilkeleriyle çeliştiğini ve ABD-İsrail ilişkisini baltaladığını kaydetti.
Times of Israel'in haberine göre, Demokrat Partili Senatör Robert Menendez de benzer uyarılarda bulundu.
Buna karşın Netanyahu, İsrail'in "Kol BaRama" radyosuna verdiği demeçte, ABD milletvekillerine boyun eğmeyeceğini ifade etti.
Demokratik bir devlet olduklarını, bir sonraki hükümette kimin yer alacağına kendilerinin karar vereceğini söyleyen Netanyahu, kendilerini nasıl savunacaklarını bildiklerini ve yeteneğinin, gerektiğinde "hayır demek olduğunu" aktardı.

Netanyahu, Ben-Gvir ile sahneye çıkmadı
Netanyahu'nun, Ben-Gvir'i savunan açıklamalarına rağmen seçime günler kala katıldığı bir etkinlikte aşırı sağcı milletvekili ile sahneye çıkmayı reddettiği bildirildi.
Haaretz'in haberine göre, olay Ultra Ortodoks cemaatinin yoğun katılım gösterdiği 17 Ekim'deki Hakafot Shniyot kutlamalarında gerçekleşti.
Netanyahu karşıtı bloktaki Savunma Bakanı Benny Gantz ve seçimlerdeki müttefiki Adalet Bakanı Gideon Sa'ar da aynı sahnedeydi.
Haberde, Itamar Ben-Gvir sahnedeyken Netanyahu'nun etkinlik alanına geldiği anonsunun yapıldığı kaydedildi.
Paylaşılan görüntülerde, etkinlik yetkililerinin ve Likud'dan isimlerin Ben-Gvir'in sahneden ayrılması için kendisiyle konuştuğu görüldü.
Gazeteye konuşan kaynaklar, Netanyahu'nun sahneye çıkması için Ben-Gvir'in sahneden inmesini talep ettiğini aktardı. Netanyahu, Ben-Gvir etkinlik alanından ayrıldıktan bir süre sonra sahneden kalabalığa hitap etti.
İsrail basınındaki yorumlarda, Netanyahu'nun Ben-Gvir ile sahnede beraber görünmek istemediği, bugüne kadar beraber fotoğraf vermediğine işaret edilirken, Netanyahu'nun bu hareketi, merkez sağdaki seçmenlerini küstürmek istememesi ve gelecekte Benny Gantz ile olası bir ittifak kurma ihtimaliyle ilişkilendirildi.
Buna karşın, iki tarafa yakın kaynaklar basına, Netanyahu ve Ben-Gvir'in seçim yarışında yakın koordinasyon halinde olduğunu aktardı.

İsrail'de aşırı sağın öne çıkan ismi Ben-Gvir
Filistinlilere karşı ırkçı, provokatif söylemi ve eylemleriyle tanınan aşırı sağcı Milletvekili Itamar Ben-Gvir ve müttefiki Bezalel Smotrich'in, anketlere göre 1 Kasım'daki erken genel seçimlerde oylarını artırması bekleniyor.
Ben-Gvir, fanatik Yahudi yerleşimcilerle Mescid-i Aksa baskını, Filistinlilere karşı silah çekme, hakkında evinden zorla çıkarma kararı olan Filistinlinin evinin önüne çadır kurma gibi çok sayıda tartışmalı eyleme imza atmıştı.
İşgal altındaki Kudüs'te 1976 yılında dünyaya gelen Ben-Gvir, Batı Şeria'nın güneyinde yer alan El Halil kentindeki Kiryat Arba yerleşim biriminde yaşıyor.
ABD'nin son dönemde Yabancı Terör Örgütü listesinden çıkardığı silahlı saldırılarla anılan "Kah Hareketi" destekçisi olarak tanınan Ben-Gvir, 6 Nisan 2021'de Binyamin Netanyahu'nun liderlik ettiği Likud'un desteğiyle aşırı sağcı partiden milletvekili seçildi.

Milletvekili Ben-Gvir, bir bebeğin yandığı saldırının sanıklarının da avukatı
Devabişe ailesinin Batı Şeria'nın Nablus kenti yakınlarındaki Duma beldesinde bulunan evi, 31 Temmuz 2015 sabahı fanatik Yahudi yerleşimciler tarafından ateşe verilmişti.
Olayda ailenin 18 aylık bebeği Ali Devabişe evde yanarak hayatını kaybetmiş, anne, baba ve 4 yaşındaki Ahmed ise ağır yaralanmıştı. Ağır yaralanan anne-baba da hayatını kaybederken, Devabişe ailesinden geriye 4 yaşındaki Ahmed kalmıştı.
Haaretz gazetesi, Nisan 2018'de, Ben-Gvir'in Devabişe'nin evine saldıran suçluların da aralarında olduğu radikal yerleşimci grupların davalarını savunmak için avukat olarak görev aldığını aktarmıştı.
Gazete, Ben-Gvir'i ülkedeki "fanatik Yahudiler yasal sorunlarla karşılaştığında çalınacak kapı" diye tanımlayarak Ben-Gvir'in müvekkil listesinin "ülkedeki Yahudi terör olayları ve nefret suçlarının kartvizitliği" gibi göründüğü yorumunu yapmıştı.



NYT: Trump yönetimi müzakerelere başlarken, Netanyahu İran'ın nükleer tesislerini vurmakla tehdit etti

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Washington'da daha önce yaptığı bir görüşmede (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Washington'da daha önce yaptığı bir görüşmede (Reuters)
TT

NYT: Trump yönetimi müzakerelere başlarken, Netanyahu İran'ın nükleer tesislerini vurmakla tehdit etti

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Washington'da daha önce yaptığı bir görüşmede (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Washington'da daha önce yaptığı bir görüşmede (Reuters)

New York Times'ın (NYT) bugün konuyla ilgili bilgi sahibi yetkililere dayandırdığı haberine göre, ABD Başkanı Donald Trump yönetimi Tahran'la bir nükleer anlaşma müzakere ederken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu İran'ın ana nükleer tesislerini vurarak görüşmeleri baltalamakla tehdit ediyor.

Şarku’l Avsat’ın NYT’den aktardığına göre Netanyahu ve Trump, İran'ın nükleer silah üretmesini en iyi nasıl engelleyebilecekleri konusundaki anlaşmazlık nedeniyle ‘gergin’ bir telefon görüşmesi yaptı. Bu anlaşmazlık son günlerde bir dizi üst düzey ABD'li ve İsrailli yetkilinin bir araya gelmesine de yol açtı.

NYT'ye göre, ismi açıklanmayan diğer bilgi sahibi kaynaklar gazeteye, Washington ile Tahran arasındaki müzakerelerin en iyi ihtimalle bazı ortak ilkelerin ilan edilmesiyle sonuçlanabileceğini söyledi.

NYT'nin bilgi sahibi kaynaklardan aktardığına göre İsrailli yetkililer, Trump'ın İran'la bir anlaşmaya varma konusunda çok istekli olmasından ve Tahran'ın İsrail için kırmızı çizgi olan nükleer tesislerini zenginleştirmeye devam etmesine izin vermesinden korkuyor. Habere göre İsrail özellikle İran'ın nihai bir anlaşmaya varılana kadar nükleer tesislerini aylarca hatta yıllarca elinde tutmasına izin verecek geçici bir anlaşma ihtimalinden endişe duyuyor.

ABD'li yetkililerin İsrail'in uyarı yapmadan İran'ı vurmaya karar verebileceğinden endişe ettiği belirtilen haberde, ABD istihbarat tahminlerine göre İsrail'in yedi saatten kısa bir süre içinde İran'a bir saldırı hazırlayıp başlatabileceği kaydedildi. Haberde, İsrailli yetkililerin Amerikalı muhataplarını, başarılı bir diplomatik anlaşmaya varılsa bile Netanyahu'nun İran'a saldırı emri verebileceği konusunda uyardığı da belirtildi. NYT’ye göre İsrail Stratejik İşler Bakanı Ron Dermer ve Mossad Başkanı David Barnea cuma günü Roma'da Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile bir araya geldi. İki yetkili daha sonra pazartesi günü ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Ratcliffe ile görüşmek üzere Washington'a gitti ve Dermer dün Witkoff ile tekrar bir araya geldi.

Netanyahu'nun ofisi habere cevaben bir açıklama yayınlayarak haberi ‘yalan’ olarak nitelendirdi.

ABD'nin İran'ın uranyum zenginleştirme tesislerinden vazgeçmesi yönündeki ısrarı, ABD’li ve İranlı yetkililer arasındaki görüşmelerde önemli bir tıkanma noktası olmaya devam ediyor. Tahran ise bu talebi reddediyor.

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem pazartesi günü yaptığı açıklamada, Netanyahu ile İran’la müzakereler konusunda ‘çok samimi bir görüşme’ yaptığını söyledi. Noem, İsrail Başbakanı’na Trump'ın kendisine “birlik içinde kalmamızın ve bu sürecin ilerlemesine izin vermemizin ne kadar önemli olduğunu” iletmesi talimatını verdiğini söyledi.

Trump bu ayın başlarında çıktığı Ortadoğu turu sırasında İsrail'e uğramamış ve İsrail'in ABD ile ilişkilerine olan köklü güvenini sarsan siyasi açıklamalarda bulunmuştu. Netanyahu, ABD yönetimiyle arasının açıldığı yönündeki spekülasyonları reddederken Trump da herhangi bir çatlak belirtisi olmadığını ifade etti.