Suudi Arabistan Oyunları’nın meşalesi yakıldı

Taraftar Bölgesi, çeşitli spor ve eğlence etkinlikleri için 7 alan içeriyor (Şarku’l Avsat)
Taraftar Bölgesi, çeşitli spor ve eğlence etkinlikleri için 7 alan içeriyor (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan Oyunları’nın meşalesi yakıldı

Taraftar Bölgesi, çeşitli spor ve eğlence etkinlikleri için 7 alan içeriyor (Şarku’l Avsat)
Taraftar Bölgesi, çeşitli spor ve eğlence etkinlikleri için 7 alan içeriyor (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz’in himayesinde Kral Fahd Uluslararası Stadyumu’nun ev sahipliğinde tarihi Suudi Arabistan Oyunları’nın meşalesi yakıldı.
Suudi Arabistan Oyunları, insani ve teknik yetenekleri birleştirerek televizyon ekranlarının başındaki izleyiciler için görsel bir sunuma hazırlanırken, tüm unsurlar müzikal performansların yanı sıra turnuvanın hedeflerini ifade etmek için bir araya geliyor.
Suudi Arabistan tarihinin en büyük ulusal spor etkinliği olan 2022 Suudi Arabistan Oyunları dün başladı. 27 Ekim - 7 Kasım 2022 tarihleri ​​arasında devam edecek olan turnuvaya başkent Riyad ev sahipliği yapıyor.
Suudi Arabistan Oyunları ilk gününden itibaren spor sektörünü tüm bileşenleriyle geliştirmeyi ve toplumda spor ve fiziksel aktivite uygulama tabanını genişletmeye yardımcı olan enerjiler ve yeteneklerle geliştirmeyi amaçlıyor. Turnuvanın hedefleri arasında yeni nesil elit sporcuların keşfi, ulusal organizasyon kadrolarının gelişimi ve dünya şampiyonalarına ev sahipliği yapmak için spor altyapısının geliştirilmesi var.
Suudi Arabistan Oyunları, ülkedeki spor sektörü ve gençlik kategorisi üzerinde niteliksel ve sürdürülebilir bir etkinin yanı sıra 2030 Vizyonu’nun en önemli kapsamlı spor girişimlerinden biri. Oyunların etkisi yalnızca por müsabakalarında kalmayacak, daha yüksek aşamalara uzanacak. Bu büyük etkinliğin organizasyonel başarısı Suudi Arabistan ve organizasyon sürecinden sorumlu ulusal kadrolar için bir gurur kaynağı.
Suudi Arabistan Oyunları, Riyad'da yarışmalara ev sahipliği yapmak için 20 spor tesisinin geliştirilmesine ve çeşitli ekonomik sektörlerde sağladığı fırsatlarla Suudi içeriğinin katılımını artırmaya katkıda bulundu. Bu ulusal turnuva yeni sporların aktivitelerini ve planlarını yönetmek için federasyonlar kurmanın yanı sıra yeni oyunlar ekleyerek kulüplerin spor tabanlarını genişletmelerinin de yolunu açıyor.
Suudi Arabistan Oyunları’na katılan sporcular hentbol, ​​futsal, judo, güreş, tekvando, karate, jiu-jitsu, squash, jimnastik, dart, muay thai, boks, bowling, yüzme, kapalı kürek, masa tenisi, badminton, triatlon, voleybol, basketbol, ​​atletizm, halter, eskrim, kaykay, paddle board, satranç, deve, binicilik, ​​3x3 basketbol, plaj voleybolu, tırmanma, bisiklet, golf, PUBG Mobil, bilardo, tenis, karting, rüzgar sörfü, okçuluk, gol topu, Paralimpik masa tenisi, paralimpik halter, tekerlekli sandalye basketbolu ve atletizm gibi 45 farklı spor dalında yarışacak.
Suudi Arabistan Oyunları Riyad’daki 20 farklı yerde yapılacak. Bu, Suudi Arabistan Oyunlarını Ortadoğu'da tek bir şehirde düzenlenecek en büyük spor etkinliği haline getiriyor. Yarışmalar, Prens Faysal bin Fahd Stadyumu, Prens FaYsal bin Fahd Olimpiyat Kompleksi, Kral Suud Üniversitesi, Riyad Kulübü, el Nasr Kulübü, el Hilal Kulübü, Arkan Spor Merkezi, Taraftarlar Bölgesi, Badel Inn, Riyad Bulvarı, Black Diamond Center, Riyad Golf Kulübü, Dirab Karting Arena, Saudi Media City, Jubail Deniz Sporları Kulübü ve Suudi Tenis Federasyonu, kamu güvenliği atış sahası, binicilik kulübü, Ramah deve sahası gibi yerlerde yapılacak.
Ayrıca Nakheel Mall alışveriş merkezinin otoparkındaki 3. Kapı’da Taraftar bölgesi kuruldu.  Bu alan 14 bin metrekareden oluşuyor. 3 bin kişiyi ağırlayabilen alan 7 kısıma bölündü. İlk bölge, erkek ve kadın plaj voleybolu yarışmalarını içeriyor. İkinci bölge, Suudi Arabistan Oyunları için sponsorlara ve başarı ortaklarına ayrıldı. Bu alan, eğitim kurslarının yanı sıra Suudi Arabistan Oyunları’nın her sponsorunun tanıtım videolarını, bilgilerini ve en belirgin özelliklerini de tanıtacak.
Suudi Arabistan Oyunları için kurulan taraftar bölgesi, ziyaretçiler için unutulmaz bir spor ve eğlence deneyimi sunacak. Oyun biletleri hafta içi 20 riyal, perşembe ve cuma günleri ise 70 riyal olarak belirlendi. Oyunlar, Suudi Arabistan tarihinde gerçekleştirilecek en büyük ulusal spor etkinliğini izlemek için eşsiz bir fırsat sunuyor. Hafta sonu daünlü sanatçılar konserler verecek.
Suudi Arabistan Oyunları’na 20 bini aşkın erkek ve kadın sporcu başvuru yaparken, eleme ve performansla bu sayı 6 bini buluyor. Olimpiyat ve Paralimpik Komitesi bayrağı altında katılacak bireyler kategorisine ek olarak, ülkenin her yerinden 200'den fazla kulübü yer alıyor. Katılımcılar, 5'i oyun olmak üzere 45 bireysel ve takım sporunda yarışacak. Paralimpik sporlara adanan turnuvaya katılanlar, bölge tarihinin en yüksek ödülleri için yarışıyor. Toplamda 200 milyon riyali aşan ödüllerin olacağı oyunlarda altı madalya kazanan her sporcuya bir milyon riyal, gümüş kazanan sporcuya 300 bin riyal, bronz madalya alan sporcuya ise 100 bin riyal kazanacak.
Şarku’l Avsat muhabirinin edindiği bilgilere göre Suudi Arabistan Oyunları meşalesi, yolculuğuna Diriyye’den başlayarak Eylül ayı başlarında başkent Riyad'daki Prens Faysal bin Fahd Olimpiyat Kompleksi'ne geldi. Meşale turuna 60’tan fazla spor ve sosyal şahsiyetin katılım sağladı.
Suudi Arabistan, 2030 Vizyonu kapsamında büyük ve iddialı adımlar atarak hem yerel hem de küresel olarak mükemmelliğe ulaşmayı hedefliyor. Çeşitli spor dallarında şampiyonlar yaratmaya odaklanan Suudi Arabistan, 2030 Vizyonu ile spor federasyonları sayısını iki katına çıkardı. Ayrıca özel sektör ile yatırım fırsatlarını artırmak için yeni bir lisanslama hizmetini de hayata geçirdi.
2030 vizyonu hedefleri doğrultusunda spor ekonomisinde yaşanan büyük gelişmelerle kulüplerin finansal sürdürülebilirliği sağlandı ve kulüplere spor yatırımı yapacak özel şirketlerin kurulmasına yönelik çalışmalar yapıldı.



Dünyanın en prestijli bisiklet yarışı Fransa Bisiklet Turu nedir?

En iyi genç sürücüye verilen beyaz formayı giyen Alman Florian Lipowitz, Fransa Bisiklet Turu'nun 18. etabında Col de la Loze'yi tırmanıyor (AP)
En iyi genç sürücüye verilen beyaz formayı giyen Alman Florian Lipowitz, Fransa Bisiklet Turu'nun 18. etabında Col de la Loze'yi tırmanıyor (AP)
TT

Dünyanın en prestijli bisiklet yarışı Fransa Bisiklet Turu nedir?

En iyi genç sürücüye verilen beyaz formayı giyen Alman Florian Lipowitz, Fransa Bisiklet Turu'nun 18. etabında Col de la Loze'yi tırmanıyor (AP)
En iyi genç sürücüye verilen beyaz formayı giyen Alman Florian Lipowitz, Fransa Bisiklet Turu'nun 18. etabında Col de la Loze'yi tırmanıyor (AP)

Adrenalin'den herkese merhaba. Bu hafta şu anda gerçekleştirilen ve dünyanın en prestijli spor organizasyonlarından biri olan Tour de France'i inceleyeceğiz.

Fransa Bisiklet Turu'na geçmeden önce bu etkinliğin bir parçası olduğu yol bisikleti yarışlarına bakalım.

Yol bisikleti yarışı 

Yol bisikleti yarışlarında sporcular genellikle asfalt zeminde uzun mesafeleri yüksek hızlarda kat ediyor. Bu disiplin, bisiklet sporunun en bilinen ve prestijli dalı. En meşhur örneği Tour de France olan bu yarışlarda bireysel performansın yanı sıra takım stratejileri de büyük rol oynuyor. Fiziksel dayanıklılık, taktik ve hız, yol bisikleti yarışlarında kazananı belirleyen unsurlardan bazıları. 
 

cdvfgthyj
Avustralya'lı Ben O'Connor, 18. etabı kazanan bisikletçi oldu (AP) 

Tour de France

Her yıl temmuzda başlayan ve iki gün tatil dahil 23 gün süren Fransa Bisiklet Turu, 21 etaptan oluşuyor. 3 bin 338 kilometre boyunca heyecanın dinmeyeceği organizasyonu bu yıl 23 takımdan 184 bisikletçi katılıyor. 

Bir gazetenin reklam kampanyası olarak başlayan Fransa Bisiklet Turu (Tour de France), artık dünyanın en prestijli bisiklet yarışı. 1903'te L'Auto gazetesinin talebi üzerine genç muhabir Géo Lefèvre, satışları artırmak için 6 aşamalı bir "Fransa Turu" yarışması önerdi.

İlk Tur'a katılan 60 bisikletçi Lyon, Marsilya, Toulouse, Bordeaux ve Nantes şehirlerinden geçip Paris'e geri döndü. Yarış, bitirilebileceğine dair şüphelere rağmen büyük bir sansasyon yarattı. Fakat bu bilinirlik beraberinde tartışmaları da getirdi. 1904'teki turda, 1903 şampiyonu Maurice Garin dahil ilk 4 sırayı alan bisikletçiler hile ve müdahale nedeniyle diskalifiye edildi. Garin bir daha asla kazanamadı ve 1904 şampiyonluğu Henri Cornet'e geçti.

Kaotik başlangıcının ardından Tur, üç haftalık zorlayıcı bir formata kavuştu. Organizatörler Henri Desgrange ve Lefèvre sınırları zorluyordu: İspanya'yla Fransa'yı birbirinden ayıran Pireneler sıradağlarını da yarışa dahil ettiler. Hatta anlatılanlara göre şampiyon Octave Lapize, Tourmalet geçidine tırmanırken organizatörler için "katiller" demiş. Ertesi yıl 2 bin 600 m yüksekliğindeki Galibier dahil Alpleri de eklediler ve mesafeyi 4 bin 800 kilometrenin üzerine çıkardılar. 

1919'da, kaosun ortasında düzeni sağlamak için Desgrange, liderlere ilk maillot jaune (sarı mayo) ödülünü verdi. Bu ödül, L'Auto gazetesinin kağıdının rengiyle uyumlu olduğu için seçildi. O andan itibaren seyirciler sarı mayoyu kimin giydiğine ya da giyebileceğine odaklanıyor ve bu gelenek hâlâ devam ediyor.

Bisikletçilerden saatler önce parkura çıkıp kalabalığı eğlendiren ve yarışın masraflarını karşılayan sponsor araçlarıyla geçit arabalarından oluşan tanıtım konvoyu, Tur'a 1930'da dahil oldu. 

1936 yılındaysa Fransız işçilere ücretli izin zorunlu hale getirildi ve böylece her temmuzda düzenlenen troisième semaine (üçüncü hafta) yarışı yazın bir ritüeli haline geldi.

Yüzyılın ortasına gelindiğinde Fransa Bisiklet Turu, artık ülkenin kültürel dokusunun bir parçasıydı: Dağ yollarında tezahürat yapan kalabalıklar, deniz kenarına yapılan geziler kadar Fransız yazının tipik bir özelliği haline gelmişti. 

fgthyju
Fransız Bernard Hinault ve ABD'li Greg Lemond, 1986'daki Tour de France'ta 18. etabın bitiş çizgisini birlikte geçiyor (Reuters) 

Tour de France, dünya savaşları sırasında düzenlenmedi ancak 1947'den sonra savaş sonrası bir rönesans yaşadı. Fransız bisikletçiler 1940'ların sonu ve 1950'lerde hakimiyet kurarken Louison Bobet, üç kez üst üste kazandı (1953–55). Jacques Anquetil 1960'ların başında 5 şampiyonluk elde etti. Anquetil ve Raymond Poulidor arasındaki rekabet efsanevi hale geldi.

Tur'un en büyük şampiyonları 1970'lerde çıktı. Acımasız yarışları nedeniyle "Yamyam" lakaplı Belçikalı Eddy Merckx, Fransa Bisiklet Turu'nu 5 kez kazandı (1969-72, 1974) ve 34 etap zaferiyle rekor kırdı.

Hakimiyeti çıtayı belirleyen Merckx, genel olarak gelmiş geçmiş en dominant bisikletçi kabul ediliyor. Onun ardından, Tour de France'ı 5 kazanan Fransız Bernard Hinault (1978–85) ve 5 kez üst üste kazanan İspanyol Miguel Indurain (1991–95) geldi. Anquetil, 1960'larda 5 zafer kazanan ilk bisikletçi olmuştu ve bu zaferleri 1957 ile 1964 yılları arasında elde etmişti.

1980'lerde ve 1990'larda Tur daha küresel hale geldikçe, dünyanın dört bir yanından şampiyonlar ortaya çıktı. Amerikalı Greg LeMond üç kez kazandı (1986, 1989, 1990) ve Avrupalı dışından gelen ilk şampiyon olarak yarışın uluslararası statüsünü pekiştirdi.

LeMond'un gelişi ve İspanya, Britanya, Kolombiya, Avustralya ve diğer ülkelerden çıkan şampiyonların sayısının artması, Tur'u kazanmanın artık sadece Fransızlar veya Belçikalıların tekelinde olmadığını açıkça gösterdi. 1990'da LeMond'un üçüncü zaferi, Tur'un gerçek bir "dünya" etkinliği haline geldiğinin kanıtı olarak geniş çapta kutlandı.

Ancak Tour de France'in muhteşem tarihinde skandallar da var. Özellikle doping, bu yarışa defalarca gölge düşüren en büyük unsur. 1998 Festina Olayı, bir dönüm noktasydı. Festina takımının arabasını durduran polis, büyük miktarda yasaklı madde buldu. Birkaç gün içinde Festina takımının tamamı yarıştan ihraç edildi. Bu olay, bisiklet sporunun en iyi takımlarından birinde yürütülen "planlı bir doping programı"nı ortaya çıkardı ve Dünya Dopingle Mücadele Ajansı'nın (WADA) kurulmasını hızlandırdı.

Daha sıkı testler yapılmaya başlansa da bisiklet sporunun güvenilirliği sarsıldı: Özellikle Fransız taraftarlar, 1998'deki kavgaları ve suçlamaları hiç unutmadıkları için yarışlara yeniden güven duymuyor. 

Doping nedeniyle mirası altüst olan en ünlü şampiyonsa Lance Armstrong. Teksaslı sporcu, kanseri yenerek 7 kez üst üste Tour de France'ı kazandı (1999-2005) ve uluslararası bir ikon haline geldi.

Ancak onlarca yıldır süren şüpheler, ABD Dopingle Mücadele Ajansı (USADA) tarafından kapsamlı bir soruşturma açılmasına neden oldu. 2012'de sporun yönetim organı Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI), USADA'nın "spor tarihinin en sofistike, profesyonel ve başarılı doping programı"nın Armstrong'un zaferlerini mümkün kıldığı yönündeki bulgularını resmen kabul etti. Armstrong'un 7 şampiyonluğu da elinden alındı.

fghyjukı
Lance Armstrong, "Beni 1995'e, herkesin doping yaptığı günlere geri gönderseniz muhtemelen yine yapardım" diyor (Reuters)

Dönemin UCI Başkanı Pat McQuaid, kararın ardından "Lance Armstrong'un bisiklet sporunda yeri yok" açıklamasını yapmıştı.

Dopingden yakalanan başka şampiyonlar da var. Örneğin 2010 şampiyonu Alberto Contador, clenbuterol kullanımı nedeniyle bir unvanından mahrum bırakıldı ve çeşitli dönemlerden birçok bisikletçi doping testlerinde başarısız oldu. Doping, Tur'un her dönemini lekeleme tehdidi oluşturan hassas bir konu olmaya devam ediyor.

Güvenlik sorunları da tartışmalara yol açıyor. Dağ inişleri ve dar yollar, kazaların ciddi sonuçlara yol açabileceği anlamına geliyor. 1995'te İtalyan Fabio Casartelli, yüksek hızda bir iniş kazasında trajik bir şekilde hayatını kaybetti ve bu olay, daha sonra kaskların zorunlu hale getirilmesine neden oldu. 

Son yıllarda seyircilerin müdahaleleri de kazalara neden oluyor. Örneğin, 2023 Turu'nda, yola eğilen bir taraftar 15. etapta büyük bir zincirleme kazaya neden oldu: Sarı mayonun favorisi Jonas Vingegaard da dahil Jumbo-Visma takımının bisikletçileri sert bir şekilde düştü ve takım daha sonra yasal işlem başlatmayı bile düşündü.

Polis, coşkulu kalabalık ve bisikletçilerin güvenliğini arasında denge kurmak zorunda: Organizatörler, hayranların parkura geçmemelerini ve tehlikeli duman bombaları kullanmamalarını istese de uzun dağ etaplarını denetlemek, yarış yetkilileri için "sağlık ve güvenlik kabusu" olmaya devam ediyor.

Tur, aynı zamanda siyasi veya sosyal protestolar için beklenmedik bir sahne haline geldi. Dikkat çeken olaylar arasında iklim aktivistlerinin eylemleri de yer aldı. 2022'deki 10. etapta, Dernière Rénovation grubundan birkaç protestocu kendilerini yola yapıştırarak yarışan grubu engelledi ve iklim değişikliği konusunda acil önlem alınmasını talep etti. Yarış, protestocular kaldırılana kadar durduruldu. Bu eylemler dünya çapında manşetlere taşındı ve diğerlerini gelecekteki yarışlarda benzer aksaklıklar yaratmaya teşvik etti. 

Uluslararası politika da yarışta yer buldu: Bu yıl 17. etap boyunca düzinelerce seyirci, bisikletçiler geçerken Filistin bayrakları sallayıp "Özgür Filistin" yazılı pankartlar açtı, sloganlar attı ve İsrail destekli Israel–Premier Tech takımının ihraç edilmesini istedi. Bu takımdaki bir İsrailli bisikletçi kendini güvende hissetmediğinden şikayet etti.

dfghyju
Dieulefit adlı yaklaşık 3 bin nüfuslu bir kasabada mağaza işleten Vanessa Huguenin, Tur'un görünürlüğünden yararlanmak için bu etkinliğin yaklaşık iki aydır planlandığını söyledi (Reuters)

Tour de France gelişmeye devam ediyor. Modern takımlar son derece taktiksel ve genellikle veriye dayalı stratejilerle yönetiliyor. Güç ölçerlerin, aerodinamik analizlerin ve gerçek zamanlı radyo iletişiminin kullanımı, yarışları çok kontrollü hale getirdi. Hatta geleneksellikten yana bazıları bunun yarışın spontanlığını yok ettiği eleştirisinde bulunuyor.

2025'te Groupama-FDJ patronu Marc Madiot, sürekli iletişimin bisikletçileri “uzaktan kontrol ettiğini” ve kaza riskini artırdığını savunarak, yarış radyolarının ve güç ölçerlerin yasaklanmasını önererek tartışmayı yeniden alevlendirdi. Onun yorumları daha geniş bir tartışmayı yansıtıyor: Radyolar olmadan bisikletçiler daha içgüdüsel kararlar almak zorunda kalabilirler ancak takımlar radyoların kazaları veya mekanik arızaları hemen bildirerek güvenliği de artırdığını savunuyorlar.

Yararlanılan kaynaklar: The Guardian, Rouleur, AP, Aspetar, Reuters