Filistin: Aslanlar Yuvası örgütü halen aktif

Aslanlar Yuvası örgütü liderinin İsrail tarafından öldürülmesi, bazı liderlerinin de Ramallah yönetimine teslim olmasına rağmen örgüt halen aktif olduğunu açıkladı

Nablus’ta maskeli ve silahlı iki Filistinli (EPA)
Nablus’ta maskeli ve silahlı iki Filistinli (EPA)
TT

Filistin: Aslanlar Yuvası örgütü halen aktif

Nablus’ta maskeli ve silahlı iki Filistinli (EPA)
Nablus’ta maskeli ve silahlı iki Filistinli (EPA)

Batı Şeria’da faaliyet gösteren Arinu’l Usud (Aslanlar Yuvası) örgütü, İsrailli ve Filistinli kimi uzmanların en nihayetinde örgütün dağıldığına ilişkin tahminlerine net bir cevap vermek için yaptığı açıklamada “İsrail ile savaşmaya devam ettiklerini ve bazılarının sandığı gibi dağılmadıklarını” bildirdi. Örgüt, Filistin kamuoyuna hitaben yayınladığı açıklamada hala faaliyette olduklarını vurguladı. Açıklamada “Aslanlar Yuvası’nın sona erdiğini düşünenler yanılıyor. Aynı şekilde grup hakkında bilgi sahibi olduğunu sananlar da yanılıyor” ifadeleri kullanıldı.
İsrail’in Batı Şeria’daki en tehlikeli örgüt olarak gördüğü ve ‘dört bir koldan dağıtmak için’ ant içtiği silahlı grup, kendisinden geriye sadece bir fert de kalsa tüm üyelerinin “Direniş idealinin devam etmesi için bu ideali savunurken öleceğini” söyledi. Bazı örgüt mensuplarının geçen hafta Filistin Yönetimi’ne teslim olmalarına yönelik eleştirilere cevaben grup “Bu nasıl bir vatan ki kanımızı dökenlerle ateşkes yapıyoruz? Korkakların gözüne uyku girmez. Allah çatışmaya girmeyen veya girmeyi düşünmeyen silahlı yapıları korumaz” açıklamasında bulundu. Örgüt, Nablus çevresinde İsraillilere ve yerleşimcilere Filistinlilerin ‘yüreklerine su serpecek bir şey’ hazırladıklarını vurguladı.
Söz konusu açıklama, grubun önde gelen bir liderinin üç arkadaşıyla birlikte Filistin güvenlik birimlerine teslim olmasının üzerinden birkaç gün sonra yapıldı. Teslim olma kararı tartışmalara yol açarken örgüt içinde ayrılık belirtileri gösterdi.
İsrail tarafından grubun beyni olarak kabul edilen Mahmud el-Benna, daha sonra yaptığı açıklamada belirttiği üzere arkadaşlarını İsrail’den korumak için örgüt yönetimi ile istişareler yaptıktan sonra Filistin Yönetimi’ne teslim olmuştu. İsrail ordusu, Benna’nın arkadaşlarıyla birlikte teslim olduğunu açıklamasından iki gün önce Nablus’ta Aslanlar Yuvası örgütüne yönelik geniş çaplı bir operasyon düzenlemiş, operasyonda grubun lideri Vedi el-Huh da dahil olmak üzere beş kişi öldürülmüştü.
Benna’nın teslim olması Filistin Yönetimi’nin Nablus’taki militanların durumunda uzlaşma sağlama açısından başardığı ilk gelişme. Yönetim, Nablus ve Cenin’deki militanlara silahlarını bırakmalarını ve ‘İsrail ile durum çözüme kavuşturulana ve genel bir İsrail affı elde edilene’ kadar güvenlik birimleri tarafından geçici olarak gözaltında tutulmalarını teklif etmişti. Bu, Filistin Yönetimi’nin İkinci İntifada sonunda el-Fetih Hareketi’ne bağlı el-Aksa Tugayları gruplarına karşı başvurduğu bir yöntem. O dönemde bu yöntem başarılı olmuş ve en nihayetinde militanlar, Filistin güvenlik birimlerinin bir mensubu haline dönüşmüştü. Ancak Aslanlar Yuvası örgütü bir açıklama yaparak bu öneriyi reddetmiş ve herhangi bir resmi ya da güvenlik birimine herhangi bir militanı teslim almaları çağrısında bulunmadığını belirtmişti.
Filistin Yönetimi ve Benna arasındaki anlaşmanın sağlandığı günlerde İsrail medya organları da İsrail’in Filistin Yönetimi’ne Nablus’taki militanlarla anlaşma fırsatı vermeyi görüştüğünü, ancak iki haftadan fazla bir süre önce Nablus yakınlarında bir İsrail askerini öldürenlerin peşine düşmeye devam edeceğini söyledi. İsrail, Benna’nın kendisini teslim etmesini ‘üzerine bir şeyler inşa edilebilecek bir adım’ olarak görüyor.
Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kuruluşu’ndan (KAN) aktardığı habere göre Filistin Yönetimi’ndeki yetkililer Aslanlar Yuvası’na mensup diğer militanların da süreç içinde teslim olacaklarını tahmin ediyor.



Gece Yarısı Çekici Operasyonu... Askeri bir aldatma ve dezenformasyon operasyonunun ayrıntıları

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)
TT

Gece Yarısı Çekici Operasyonu... Askeri bir aldatma ve dezenformasyon operasyonunun ayrıntıları

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, ABD'nin İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ayrıntılarını açıkladı. Hegseth, ABD'nin Tahran'ın nükleer programını tamamen imha ettiğini, imhanın ‘başarılı’ olduğunu ve operasyonun ‘Amerikan caydırıcılığını gösterdiğini’ belirtti.

Hegseth Pentagon’da düzenlediği basın toplantısında, ABD saldırılarının İran güçlerini ya da İran halkını hedef almadığını ve Başkan Donald Trump'ın İran'ın nükleer programının ABD ulusal çıkarlarına ve ABD güçleri ile İsrail'in ortak savunmasına yönelik oluşturduğu tehditleri ortadan kaldırmak için ilan ettiği hedefe ulaştığını söyledi. Hegseth ayrıca, birçok ABD başkanının İran’ın nükleer programına ölümcül bir darbe vurmayı hayal ettiğini, ancak hiç kimsenin bunu başaramadığını ifade etti.

Hegseth, cumartesi günü erken saatlerde bir dizi B-2 bombardıman uçağının Missouri'deki üssünden taşınması kararının İranlıları yanıltmaya yönelik bir aldatma operasyonu olduğunu söyledi.

ABD'nin İran'ın en güçlü nükleer tesisine 14 zırh delici bomba atan B-2 bombardıman uçaklarını korumak için savaş uçakları konuşlandırarak başka aldatma yöntemleri de kullandığını bildirdi.

thy
Pentagon'da düzenlenen bir basın toplantısında ABD Savunma Bakanlığı tarafından sunulan Gece Yarısı Çekici Operasyonu’nun açıklayıcı haritası (AP)

ABD Savunma Bakanı tüm bu yöntemlerin ABD'nin İran savaş uçaklarını ya da hava savunma sistemlerini alarma geçirmeden bombaları atmasına yardımcı olduğunu ve bu saldırıları gerçekleştirme planının aylar ve haftalar süren bir konumlandırma ve hazırlık gerektirdiğini belirtti. Hegseth, ABD savaş uçaklarının İran'a girmesi ve güvenli bir şekilde geri dönmesi ve tahkimat delici bombaların ilk pratik kullanımında B-2 bombardıman uçaklarıyla tarihi bir saldırı gerçekleştirmesi için büyük bir hassasiyet ve en üst düzeyde operasyonel güvenlik gerektirdiğini açıkladı.

Hegseth, Başkan Trump'ın ‘savaş değil barış istediğini ve İran'ın da bu yolu takip etmesi gerektiğini’ sözlerine ekleyerek, İran'ın ABD'ye vereceği herhangi bir yanıtın çok daha büyük bir güçle karşılık bulacağı tehdidinde bulundu.

Hedef rejim değişikliği değil

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hegseth, “Bu operasyon rejim değişikliğini değil, İran'ın nükleer programının yarattığı tehditleri etkisiz hale getirmeyi amaçlıyordu” dedi. Saldırıların temel amacının İran'ın kabiliyetlerini yok etmek olduğunu kaydeden Hegseth, bölgede İran'a bağlı milislerin Irak, Suriye ya da Körfez'de ABD çıkarlarına yönelik herhangi bir saldırısının ‘çok kötü bir fikir’ olacağını ve ABD'nin tepkisel değil proaktif bir şekilde hareket edeceğini söyledi.

Hegseth, General Michael Erik Kurilla'nın Ortadoğu'daki ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı'ndaki (CENTCOM) performansına ve İsrail ile yakın koordinasyonuna dikkat çekti. İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırıların yalnızca ABD öncülüğünde gerçekleştirildiğini ancak İsrail'in son bir buçuk hafta içinde gerçekleştirdiği saldırılardan yararlanıldığını vurguladı.

Gece Yarısı Çekici Operasyonu

ABD Genelkurmay Başkanı Dan Caine, İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislerine yönelik saldırıların ayrıntılarını “Bu son derece gizli bir görevdi ve Washington'da hiç kimse bunun zamanlamasını ya da niteliğini bilmiyordu” diyerek açıkladı. Caine, Gece Yarısı Çekici Operasyonu olarak adlandırılan görevde Missouri'deki üslerinden İran'a giden yedi B-2 bombardıman uçağının yer aldığını söyledi. Caine, 18 saatlik uçuşun birden fazla havada yakıt ikmali gerektirdiğini ve bombardıman uçaklarının ‘karmaşık ve hassas bir şekilde zamanlanmış bir manevra’ ile Ortadoğu'da kara üzerinde uçarken ABD savaş ve destek uçaklarıyla buluştuğunu ifade etti.

sdfergty
ABD Genelkurmay Başkanı Dan Caine Pentagon'da düzenlediği basın toplantısında (AFP)

Caine, cumartesi günü saat 17:00 sularında, uçaklar İran hava sahasına girmeden hemen önce, bir ABD denizaltısının İsfahan'daki hedeflere iki düzineden fazla Tomahawk seyir füzesi ateşlediğini açıkladı. Uçaklar hedeflerine yaklaşırken, ABD çeşitli aldatma taktikleri uyguladı; uçakların bir kısmı aldatma amacıyla Pasifik Okyanusu'na yönelirken, savaş uçakları bombardıman uçaklarının önündeki hava sahasında uçarak düşman uçakları ve karadan havaya füzeleri aradı.

Savaş uçakları Fordo ve Natanz nükleer tesislerine yaklaşırken, B-2 bombardıman uçakları Fordo'daki birkaç noktadan ilkine iki GBU-57 bombası bıraktı, diğer bombardıman uçakları toplam 14 bombayla hedeflerini vurdu, tüm nükleer altyapı hedefleri vuruldu ve İsfahan’daki nükleer tesis Tomahawk füzeleriyle hedef alındı.

125 ABD uçağı

Caine şunları söyledi: “ABD savaş uçakları İran hava sahasını güvenli bir şekilde terk etti ve İran karadan havaya füze sistemleri, ABD kuvvetlerinin yaklaşık 75 hassas güdümlü silah kullandığı görev boyunca bizi tespit etmedi. Bu göreve B-2 hayalet bombardıman uçakları, dördüncü ve beşinci nesil avcı uçakları, onlarca havada yakıt ikmal tankeri, bir güdümlü füze denizaltısı ve tam teçhizatlı gözetleme ve istihbarat keşif uçakları dahil olmak üzere toplam 125 ABD uçağı katıldı.”

frgthyu
İran'da bombalanan Fordo Nükleer Tesisi’nin uydu görüntüsü (AP)

Saldırıların ayrıntılı bir tanımını yapan Caine, İran saatiyle 02:10'da B-2 ana bombardıman uçağının iki ‘sığınak delici’ bomba attığını ve sonraki 25 dakika boyunca iki hedef bölgeye toplam 14 ‘sığınak delici’ bomba atıldığını söyledi.

Caine, İran hava sahasını terk ederken uçaklara herhangi bir ateş açılmadığını vurguladı. Caine, “İran savaş uçakları üzerimizden uçmadı ve İran'ın karadan havaya füze sistemleri de bizi fark etmiş gibi görünmüyordu” dedi.